Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Engelli komşu istenmiyor

Leman'ın yaptığı artaştırmaya gülünür sadece. işte böyle :D :D :D
 
memlekette öküz bitmez mete abi. her sokağa çıktığımda bi ton dingille karşılaşıyorum
 
Televizyonda seyrederken ; engelli bir erkeğe kızını vermeyen aileye kızan bireyler , kendi başlarına gelince onlarda engelli gelin-damat istemiyor.Ve biz böyle bir toplumda yaşıyoruz.Ve onlar bir gün kızdıkları,acıdıkları olayların başına geleceğinden korkuyor ve bu korkular onları yanlışlara itiyor.

Acıyorum,yardım edeyim sana diyen kaç kişi ile karşılaştım bu yaşıma kadar.Verdiğim cevap ise " Senin bana acımana gerek yok,kendine acı bence...!".....

Komşularım yada tahsilim boyunca bana engelimi hissettiren,dışlayan hiç kimse olmadı yanımda.Maç yapmak istediğimde sen engellisin,oynayamazsın,takıma giremezsin diyende olmadı.Sadece kendine dikkat et darbe alırsın,ayağını kırarsın diye uyaran oldu.

Ayrımcılık yapanlar bir gün gelir ayrımcılığa maruz kalabilir ama kimse bunu düşünmüyor.Bende bu anketin zengin,lüks semtlerde daha çok yapıldığını düşünüyorum.Bana kimse sormadı mesela :)

bencıl ınsanların oldugu dogru ama bencede oranlar bu kadar yuksek degıldır.yada ben baska bır dunyada yasıyorum...


Karşınıza çıkmamıştır böyle insanlar ama varlığı da küçümsenmeyecek kadar fazla...
 
o da oyle bencıl ınsanların kendı okuzlugu o zaman.ne dıyelım...
her koyun kendı bacagından asılıyormusya her okuzde kendı bacagından asılacaktır elbet...
 
Böylelerinin vicdanları körelmiş ve kalp gözleri kapanmış.Halbuki düşünse bir sivilcenin onları yatalak edebileceklerini... Allah ıslah etsin ve kalp güzelliği versin...
 
Sol ayağımda çocuk felci var ve bu halimle elli küsur yıldan beri oturduğum apartmanlarda hiç böyle bir sorunla karşılaşmadığım gibi komşular arasında böyle bir düşüncenin var olduğu bir şekilde kulağıma dahi gelmedi. Biliyorsunuz fısıltılar anında yayılır ve kokusu hemen çıkar ama bizim oralarda bu türden koku moku yok. Bilakis komşular severler sayarlar ve düşüncelerime de değer verirler.
Problem varsa muhtemelen bu, ya komşularınızın cehaletinden ya da sakat arkadaşımızın cehaletinden kaynaklanıyordur.
 
İnsanlar çeşit çeşit... Başıma gelen son olayı paylaşayım;

Sabah 6:30 gibi metrobüse bindim işe gideceğim, elimde bastonum metrobüs ise her zamanki gibi tıkış tıkış. Durduğum yerde bir öğrenci ve yanında 45 yaşlarında bir adam oturuyor. Bastonlu olmama ragment kimse istifini bozmadı, ayakta olanlar homurdandı, en sonunda yolculardan birisi dayanamadı ve lise öğrencisini eliyle dürttü kalkıp bana yer versin diye. Öğrencinin babası olduğunu tahmin ettiğim yanında oturan adam hemen dellendi, "o kalkıp yer veremez, öğrenci o, yolu uzun!! " . Benim sakat olarak gideceğim yol 60 km İstanbul içi! Nitekim bu babaoğulun gittiği "uzun yol" benim yolunu sadece 4te biriymiş!
Ha bu arada oğlu öğrenci diye yer vermesine izin vermeyen adam bana da kızdı, neden sonraki metrobüsü beklememişim diye!! Oysa ki o durakta o saatlerde gelen her metrobüs bir öncekinden daha dolu geliyor. Ben sakatım ya, benim aklım da ermiyor, bana akıl veriyor kendi sakat aklıyla.
Yolculardan kızan oldu; "adama bak, sakata öğrenci o yer veremez diyor yaa "diye. Sen sus ne karşıyorsun diye onu da payladı.

Buna ne dersiniz; öğrenciler sakatlara yer vermemeliymişler!
 
sakatlık

Engelli olmak-engelli bakmak.
KAPİTALİST sistem insanları bireyselleştirmek için gereğini yapılyor. Toplum da bireyselleştikçe, birbirimize karşı bakış açımızda değişiyor. Hoşgörü kalkıyor. yardımlaşma yok oluyor. Önce ben- öncelik benim olsun, mantığı beyinlerimize yerleştirildikçe ağır ağır insanlıktan çıkıyoruz. Birbirimize karşı sabrımız azalıyor. Bu genelleme olduğu gibi, biz engellileri de yok saymak isteyenlerin saysıda gün geçtikçe artıyor.
Komşu, komşudan uzaklaşıyor.
Bizlerin daha hoş görülü bakabilmemiz dahada önemli hale geliyor.
Sakat bakanlara- engelli olmamıza rağmen sakat bakılmıyacağını gösterebilmek dileğiyle.
Bana küfredenleri alkışladım. Şaşıdılar. zamanla utandılar. Selam verdim, başlarını öne eğdiler. ve cevap vermek zorunda kalanlar oldu.
KÖTÜ SÖZ, SÖYLEYENE AİTTİR.

sirinbaba-şirindede
 
siyaset yapmayalım konu engelli komşu istemeyen öküzleri eleştiriyoruz.ben bunlara öküz derim
 
bu vatandaşların ALLAH la anlaşmalarımı var ,yani yaşamı boyunca hiçmi engelli olamazlar ,yada hasta ,garatileri var herhalde ne diyim allah merhamet versin ,akıl versin herşeyden önce ,isan etten kemikten bi varlık kimse diyemez benim başıma gelmez diye,mevlana hazretlerinin dedigi gibi,DİREGİ YELDEN YAPI A GÜZEL DAYANSA DAYANSA NE KADAR DAYANIR,ne güzel demiş mübarek ,şu aldıgımız nefes olmasa nerde yaşamak hayatta kalmak bu kadar basit insan hayatı ,neye dayanarak istemiyorlar:confused:

tosun paşa;
öküzlere hakaret olur bence...
 
* Allah korkusu
* Vicdan
* Kalp gözünün nasıl baktığı ?
* Düşünce yapısı
* Medenilik
* Empati kurma becerisi

Eğer bir bireyde bunlar eksik ise siz ne söylerseniz söyleyin yüzü bile kızarmaz yaptıkları karşısında.Ben Metrobüslerde nice olayla karşılaştım.Yer vermediğim için ne laflara maruz kaldım.Bazılarını müzik dinleyerek bazılarını da duymamazlıktan gelerek geçiştirdim.Bir tanesi hariç hep sustum." Siz nasıl insansınız ? " sözü beni sinirlendirdi ve engelime ancak kartı çıkartınca inandı,akıl yoksunu insan..!

Engelli olduğum halde yaşlı,hamile yada çocuklu insanlara ben bile yer veriyorum.Yaşadığımız yer ne yazıkki çok kalabalık ve engelli bir birey için çok zor mimari koşullar var.Metrobüsler zaten engelli bireyler için kullanımı en zor toplu taşıma aracı.Köprüler,merdivenler elverişsiz.

Daha vahim bir olayı anlatmak istiyorum.Bir gün engelliler ile ilgili bir organizasyona katılmıştık tekerlekli sandalyede olan bir arkadaşımla.Cevahir alışveriş merkezinin ordaki asansöre binip metroya geçecektik.Asansörü çağırıyorduk ama bir türlü gelmiyordu,diafona basıp görevliye ulaşmaya çalıştım.Yaklaşık olarak yarım saat bir ilgili aradım ve en sonunda artist tavırlı,el kol işaretleri yapan bir görevli bozuntusu geldi.Ne basıp duruyorsun,duyuyoruz gibi yüksek sesle konuştu.Bende dedim ki " Sen o üniformayı giydim diye kendini adam zannediyorsun,yarım saattir yanımdaki arkadaşımla asansör bekliyoruz ki metroya inip evimize gideceğiz.Daha da sinirlendi bu.Sanki dövecekmiş gibi.Bende bir dk. bekle burda dedim ve Allahtan bir polis otosu geçiyordu.El sallayıp durdurdum ve maruzatımı anlattım.Yanımızda oturan ve bizim konuşmalarımızı dinleyen biri de polise görevlinin bağırıp,çağırdığını anlatınca polis memuru görevliye "Şimdi gidiyorsun,asansörü tamir ettiriyorsun ve ben bu asansör yapılana kadar burada bekliyorum" dedi ve görevli sesini çıkartamadan gitti ve 5 dk. içinde asansör yapıldı.Daha sonra ben bu görevliyi bağlı bulunduğu güvenlik şirketine yazılı dilekçemle şikayet ettim.Güvenlik şirketinin müdürünü çalıştığım şirketlerden birinden tanıyordum bu yüzden işim zor olmadı.Kimsenin ekmeği ile oynamak istemem ama insanlar ne olduğunu bilmeli.Benim amacım engelli yada engelsiz bir insana bir daha bu şekilde davranmamasını bir şekilde birinin ona göstermesiydi.Yani kimsenin yaptığı yanına kar kalmamalıydı...

Yaşadığınız yere,nüfusa göre hayat standardınız,başınıza gelebilecekler,insanlar,mimari konum sizi etkileyebiliyor.Gezdiğim yerler içinde engelliler için yaşanabilecek en güzel yerin Eskişehir olduğunu gördüm.Bu benim düşüncem.

Komşu,arkadaş,vatandaş,aile... Ne olursa olsun Rabbim hepimizi iyi insanlarla karşılaştırsın.Ve haksızlıklar karşısında susmayalım ki,haksız olan bedelini ödesin....
 
Merhabalar tosun paşa arkadaş,
YAŞAM, ZATEN BİR SİYASETTİR.
Yaşamımızı ve toplumu yönlendirenler siyasetçilerdir. Ama bir dur diyen ve diyenler olmaz ise bildiklerini yapmaya devam edeceklerdir. Biz engellileri ve toplum bildikleri gibi yönetmeye devam edeceklerdir.
Bizleri yok sayan komşularımızı veya başkalarına VAR olduğumuzu gösterirmemiz gerekiri düşünmekteyim.
sirinbaba-şirindede
 
Bu anket sonuçlarına sadece gülüyorum çünkü çok saçma buluyorum.Özürlüysek kimseden ekmek istemiyoruz kimsenin kapısında dilenmiyoruz neden rahatsız olsunlar.Sonuçta her sağlıklı birey bir engelli adayıdır. Bu anketin doğruluğundan şüphe ediyorum sabancı vakfı yapmış bu anketi.rahmetli sakıp sabancının her iki evladıda engelli kızı ve oğlu.acaba diyorum engellinin fakir yada zengin olmasıyla bir alakası varmı bu anketin. ve bu anketi yapanlarada bir okadar sinir olmuş durumdayım.başka anket yapsınlar bende engelliyim kimsenin kapısına gitmiyorum Allaha şükür mümkün mertebe inanın biyere oturmaya bile gitmiyorum çünki protez kullanıyorum diğer ayakta cihaz var ayakkabılarımı çıkartamıyorum bu yüzden kimse benden rahatsızlık duymasın diye ve kimseye zahmet vermek istemediğimden dolayı bana sitem eden çok komşum var neden gelmiyosun diye.bizler hassas insanlarız çalışkan azimli insanlarız bu anketi yapanlar örnek alsınlar bizlerden.
 
Bir engelli yakını olarak dün geceyi ilçe emniyet müdürlüğünde geçirdik
Sebebi duyma konuşma engelli dayımın (güya) bir komşuyu sesiyle rahatsız etmesi hatta saldırması imiş
Polislerin tavrı ise daha acı geldi bize "götürün kapatın evinize kimsede şikayetçi olmasın"
Komşunun yaptığına mı üzülelim bir polisin bu şekilde toplumdan soyutlanmasına mı bilemedik. sabaha kadar ağlamaktan uyuyamadık
50 yaşındaki dayımla 27 seneden beri beraberiz. tıpkı bir çocuk zekasında, bakıma muhtaç. ben onu evladımdan ayıramıyorum bebeğim gibi iken bir densiz yüzünden onunla sabah kadar ağladım onun inlemeleri kulağımdan gitmiyor.....

Birde polisin yüzünden o komşudan özür dilemek zorunda kalmamız beni çileneden çıkarıyor, kabullenemiyorum....
 
Engellinin kendisi diğer engellilere bile yan yan bakıyor... çalıştığım işyerinde bunu en keskin hatlarıyla özlemleyebiliyorum...
 
ya nasıl bir toplum olduk biz hayvan hakları diye sokağa dökülen toplumda engellilerin neden yeri yok....
 
toplum,gün geçtikçe dahada bireyselleştiriliyor.
komşuluk ilişkileri dahada kötüye gidiyor.
birey olarak da olsa geç kalmadığımız yerden, hemen ilk karşımıza çıkan komşumuza merhaba diyerek, bireyselliğe dur diyelim. bir kişi ile çok şey olmaz ama yerimizi belirleyelim. ve devam edelim.
sirinbaba-şirindede
 
sirinbaba;

tebrik ederim çok güzel demişsiniz dinimizde bunu demiyormu zaten ,peygamberimiz selamı aranızda yayın buyurmuş , vede ,komşusu aç iken tok yatan bizden deyildir demiş ,yani müslüman deyildir ,dinimz bu konuya ve insan haklarına bu kadar riayet ederken bize noluyorda engelli komşu istemiyoruz ,allah kimseyi böyle bencillerden etmesin...
 
İstanbul da bir mahallede ''eski komşu ilşkilerini tekrar canlandırmak'' amacıyla bir toplantı yapıldığını bir gazeteden öğrendim.
bu konuda bizler de çevremiz de bir şeyler yapmak için, harekete geçebilmek imkanımız varsa kullanmalıyız. diyorum.
sirinbaba-şirindede
 
sirinbaba;

çok iyi olur tabi ne o herkez kendi dünyasına çekilmiş kimsenin kimseden haberi yok , peygamberimize bi ayet nazil olmuş ,demişki peygamberimiz , bu son inen ayette sandımki allah komşuyu lomşuya mirascı kılacak...
 
Eveeetttt "ben de sağlam komşu istemiyorum arkadaş"
 
sevgili bilge, seni çok iyi anlıyorum.aynı şeyler değil belki ama ben de buna benzer şeyler yaşadım kendimce.mutlaka diğer arkadaşlar da bu insan görünümli yaratıklardan nasibini almıştır kendince.ama hak verilmez alınır...hayvan haklarını savunanlar hayvanlar kendi haklarını isteyemeyecekleri için savunuyorlar ama biz,biz öylemiyiz bizi haklarımızı istemekten alıkoyan ne?birleşemezsek sesimizi duyuramayız.eskiden dışarda ne kadar az engelli olduğunu düşünürdüm yani engelli değilken,o zaman kendimce cevaplarım vardı ama şimdi yaşayarak görüyorum.bizi sokaktan alıkoyan yine kendi insanımız,bizi iş yerinden kaçırtan yine kendi insanımız...farkına varmalarını sağlamalıyız.biz burdayız ve haklarımızı söke söke alırız.geçeceksin artık insanlarda merhamet yok vay bana iyi davranmadılar,asansöre binmeme izin vermediler vs vs.insanlığın can çekiştiğini zannediyordum ama ne yazıkki ölmüş.geçelim artık duygusallığı artık haklarımızı alalım.üç beş engelsiz, kimi vicdanını rahatlatmak, kimi gerçekten hissederek, kimi etrafa hava olsun diye varsın yürüsünler yanımızda.hiç bir şey yapmadan dert yanmak boşuna.o polis memurunu ve komşuyu rezil etmek var aslında millete duyurmak lazım.kızgınım belli oluyordur belki kızgınım çünkü yaşam mücadelesi veren insanlara bunların yapılmasından bıktım.sizin gibi o kadar çok örnek var ki anlatamam...bişey yapmak lazım birşey ama ne?
 
Ayrımcılık yapan herkes vicdansızdır bence.Aynı zamanda duygusuzdur...!
 
bencede böyle kişiler asıl onlardır engelli biz engelli deiliz asıl engelli engelli komşu istemeyenlerdir
 
Engellilerin normal bir yaşam sürdürmelerinin, toplumsal duyarlılığın oluşmasıyla mümkün olabilir :)

ama;
O da nerdeeeeee:confused:
 
benim oğlum bedensel engelli ,,,,,,,,, ve komşum oğlumdan rahatsız oluyorsa bunu çözebilirim ama oğlumun engelli oluşundan rahatsız oluyorsa onuda engelli bir birey haline getiririm bu işin şakasını bile yapmam
 
Türkiye’de ailelerin yüzde 76’sı çevresinde engelli birey görmek istemiyor!

ENGELLİLERİ ÜZEN ARAŞTIRMA

Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Engelli Öğrenci Temsilcisi Yunus Yılmaz, yapılan bir araştırmaya göre Türkiye’de ailelerin yüzde 76’sının çevresinde engelli birey görmek istemediğini, öğrencilerin yüzde 56’sının ise engelli öğrenci ile okumak, arkadaş olmak istemediğini söyledi.

Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Engelli Öğrenci Temsilciliği tarafından düzenlenen “Bir Demet Gönül Almaya Geldik” programına GOÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kenan Kara, Öğretim Üyeleri ve öğrenciler katıldı.

Taşlıçiftlik Kampüsü’nde düzenlenen programın açılış konuşmasını yapan GOÜ Engelli Öğrenci Temsilcisi Yunus Yılmaz, engelli bireylerin yaşadıkları zorlukları dile getirdi. Beyaz Baston Görme Engeliler Derneği, Tekerlekli Sandalye Engelliler Derneği, Türkiye Sakatlar Derneği’nin aileler ve öğrenciler üzerinde beraber bir araştırma yaptığını beliren Yılmaz, bu araştırma sonuçlarına göre ailelerin yüzde 76’sının çevresinde engelli aile istemediğini ifade ederek,
“Yine bu aileler sokakta engelli birey istemiyor. Öğrencilerinin yüzde 56’sı da engelli öğrenci ile okumak engelli arkadaş edinmek istemiyor. Biz bu duruma üniversitemizin öğrencileri olarak üzüldük ve bu duruma inat kendimizi göstermek için bu programı yapmaya karar verdik” dedi.

Öğrencilerin konuşmasının ardından kürsüye gelen Erbakan Üniversitesi memurlarından görme engelli İsmet Çavdar, tarih öğretmeni olduğunu ve özel eğitim bölümünde yüksek lisan yaptığını, engelliler içinde aktif olarak 22 yıldır mücadele etmekte olduğunu söyledi. Çavdar, engellilere geçmişte verilmeyen hakların günümüzde getirildiğini, artık engellilerin evlerine ekmek götürebildiğini ve sosyal alanların genişlemiş olmasının sevindirici olduğunu sözlerine ekledi. Özel Eğitim Bölümü Öğrencisi Mehmet Halit Aydınlı ise özel eğitim bölümünü kazanmadan önce engellilere bakış açısı ile bu bölümü kazandıktan sonraki duygularını dile getirdi. Yapılan konuşmaların ardından engelli öğrenciler tarafından müzik dinletisi yapıldı.

kaynak:
 
Araştırmadan çıkan sonuç çok üzücü ve bir okadar da düşündürücü...
 
bence çok saçma ve aslı astarı olmayan bir araştırma ben 4 senedir engelliyim ve şimdiye kadar yarım kere dahi engelli olduğum için arkadaş olmak istemeyen ve beni çevresinde görmek istemeyene ne rastladım nede işittim
 
Üst Alt