Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Cem Yılmaz'ın görüntülü telefon reklamı hakkında ne düşünüyorsunuz? [Haftanın Konusu]

Zoraki sanatçıların cırıt attığı ülkemizde konu, malzeme v.s bulmak için kıçını yırtanların yapacağı sanat bu kadar olur işte.
Özellikle komedi türü senaryolarda güya espiri adına belden aşağı küfürlerin havada uçuştuğu yetmiyormuş gibi şimdide engelli insanların engellerini malzeme etme modası başladı demek.
Ama suç bunları yapanlarda değilki. Suç bu saçma sapan espirilere gülenlerde. Mesela filmde biri kalkıp diğerinin anasına bacısına küfr ediyor. Aman allahım salonda, kadın erkek, çoluk çocuk... bir kahkaha, bir kahkaha... millet yerlere yatıp kalkıyor. Ne komik ne komik...
 
inşallah allah onu şaşı yaparda o zaman gülerim işte :lol: cehennemde yanacağı günler yakındır :lol:
 
Reklam filminde "Bu ürünü almayan şaşı olsun." gibi bir temenni var mı?

Alay etmek, dalga geçmek ne demek?

"Küçümsemek" demek... Bir önceki yazımda, babama söylediğim cümle ile sizce babamı küçümsüyor muyum?

Ben her olasılığı düşünüyorum; şaşı oluyorum, izliyorum. Cem Yılmaz oluyorum, izliyorum, empati yapıyorum. Ve genelde yazılı düşünüyorum.

Bir de şunu düşünelim. Reklam filmi olarak algılamayın. Kısa metrajlı, kısa film çalışması gibi düşünün. Böyle düşündüğümüzde anlatılmak istenen ne?

Ailesindeki tüm bireylerin şaşı olduğu bu karakter, bademcik ameliyatı olmuş. Belli ki uzun bir süredir ailesinden uzakta. Hasret var. Şaşı olmasıyla ilgili olmayarak ailesini bir süredir göremiyor. Çünkü uzakta... Fakat bilgi ekskliği var. Bu bilgi eksikliğini de hemşire karakteri gideriyor. "Ailen uzakta olsa da onları görebilirsin." diyor. Ve görsel, sesli olarak görüşmelerini sağlıyor. Herkes mutlu...

Karakterlerin hiçbiri ile küçümseme yapılmıyor, onların doğallığı bu...

Daha önce de dediğim gibi; zaman zaman engelimle ilgili espriler yapıyorum. Uzaktan bakıldığında "Bu adam dalga geçiyor." denilebilir. Burdan bakınca espri oluyor. Bakış açınıza göre herşey değişir.
 
geyik; anlayamadığın şey şu;
Sen kendine güven duyan ve engeli ile zamanla espiri yapacak kadar barışık olabilirsin evet ama herkes öyle olamaz.Bunu unutma.Ve telefonda cem yılmazda geçelim bunları ve konuya bekalım.Ben geçen akşam tv nin sesini kıstım ve bir de o şekilde duymayan biriymişim gibi baktım reklama gördüğüm tek şey şaşılık.Konu ve görsellik şaşılık.Bu rolü alan oynayan bir yana.Dile gelen ve espiri yapılan gereksizlik...

Gerek yok...
Bilgi yok...
İfade yok...
 
ŞİMDİYE KADAR HER TÜRLÜ ENGELİMİZ ENGELSİZ İNSANLAR TARAFINDAN Tİ...YE ALINDI
DÜĞÜNLERDE KINALARDA ŞARKILARDA REKLAMLARDA İNSANLARI İYİ GÜLDÜRDÜK
ENGELİMİZİ MALZEME YAPIP İNSANLARI GÜLDÜRMEYEN 4 AYAKLI YARATIKLAR KALMIŞTI
ÇOK ŞÜKÜR BU REKLAM SAYESİNDE ONUDA GÖRDÜK...

ANNE BABA ÇOCUK ŞAŞI OLABİLİR
EVİN KEDİSİNE NOLUYOR :?:

KONU GÖRÜNTÜLÜ TELEFON SÖZDE
BENDE EVİN KEDİSİNE VARANA KADAR ŞAŞILIKTAN BAŞKA BİR ŞEY GÖRMÜYORUM
GERÇEKTEN
GEREK YOK
BİLGİ YOK
İFADE YOK ...
 
Engelli olmayan ve şaşı olmayanlarında buraya görüş yazdıklarını unutmayalım.

Savcılarımız burada ki yazıları değil kanunları kıstas alacaktır.

Lütfen yargıyı baskı altına almayalım :D :D :D
 
Re: Cem Yılmaz'ın görüntülü telefon reklamı hakkında ne düşünüyorsunuz? [Haftanın Konusu]

[url=http://www.sabah.com.tr/2008/04/29/gny/haber' Alıntı:
Rahşan Gülşah (gazeteci) [/url]sabah gazetesinde ]'Şaşı bak şaşır Cem' çok tatlı
:) evet evet, o kadar tatli, o kadar sevimli, o kadar shirin buldum ki "shashi cem"i, mincik mincik minciklayasim geldi... harbii diom!... walla!... cok yakishmish shashilik kendisine... estetik ameliatlara karshi antipatim var biraz ve güzelleshicem diye ameliat masasina yatip bedeni kesip bictirme fikrini ve eylemini desteklemek istemem aslinda ama o kadar tatli olmush ki cem, bu seferlik bi istisna yapmakta sakinca görmüom ve eger tibben mümkünse acilen estetik ameliati olup gözlerini kalici bi shekilde shashi yapmasini shiddetle tavsie ediom kendisine... ne dersinis, bi mail atsam ikna edebilir miyim acaba? :?... hatta kampanya bashlatalim! "arabam benim bacaklarim" gibi; hep birlikte daha kolay ikna ederis kesin :)... yuppieh! :)... lütfen yardim edin bana arkadashlar, cünkü [size=6]bundan böyle shashi bakmayan bi cem yilmaz görmeye tahammül edemem galiba! :cry: :cry: :p... [/size]



reklam filmine gelince;

pathetique' Alıntı:
şaşılık orda amaç diil verilmek istenen ironi için bi araç olarak kullanılmış. hani şu meşhur yeşilçam filmlerini bi hatırlayın isterseniz? şöyle bi sahne canlanmıyo mu kafanızda?: adam/ kadın herneyse doktordadır gözlerinin açılması için yüzbinlerce türk lirası tutan bi ameliyata girmiştir. en son artık sargılar açılacakken şöyle bişeyler der "ahh yıllardır sadece sesini duydum murat şimdi sonunda seni görebileceğim".
görüntülü telefondan shashi adamin shashi ailesini ve shashi kedisini görünceye kadar sevgili pathetique'den cok farkli düshünmedim... "eski filmlerle hosh bi shekilde dalga gecilmish" dedim ve cem yilmaz'in bademcik ameliati gecirmish, shashi bakan birini oynamasinda pek abeslik göremedim... aksine; pathetique gibi, görüntülü telefona reklam yaparken eski türk filmlerindeki körlerle ilgili duygu sömürücü sahneleri dalgaya almak icin hicte fena bi arac olmadigini düshündüm kendimce... itiraf ediym, görüntülü bi telefon satabilmek amaciyla körlerle ilgili bi konuya deginilmesi biras garibime gider gibi olduysa da gülmekten kendimi alamadim... ama shashi adamin shashi ailesini ve shashi kedisini gördügümde neshem kacti!... tipki shu smiley'in yaptigi gibi :roll: gözlerimi tavana cevirip "bu da nelik!!!" dedim...

mizahi cok severim, özellikle de bazi (toplumsal) yanlishlari, yargilanasi hareket, durum ve tutumlari, insanlari gülümseticek bi shekilde dalgaya alarak yargilayan mizahi, önemli mesajlar almanin ve vermenin en eglenceli ve etkili bi bicimi olarak buluyorum (reklam filmlerinde kullanilmasina da karshi olmam shahsen :))... abartinin mizah sanatinda önemli bi teknik oldugunun da farkindayim, tamam ama burda bazi sheylerin haddi fazlasiyla ashilmish bence... eger cok gerek duyuluyosa, eski türk filmleriyle dalga gecmek iyi, hosh da... adamin ev hayvanlari da dahil, bütün ailesinin shashi olmasinin alemi ne??? (kafalarindaki bitleri de ihmal etmeseymish bare!)... lütfen!!!... ironi bunun neresinde???... verilmek istenen herhangi bi mesaj bunun neresinde???... yalvaririm, söyler misiniz; komiklik bunun neresinde???... o insanlarin ve hayvanin shashi olmasi degil mi dogrudan komiklik olarak ortaya konan?... shashilik degil mi dogrudan komiklik olarak sunulan?... eski filmlere yapilmak istenilen parodiyle alakasi kalmamish bunun [size=2](bashariyla bashlanmish belki ama bi cuval incir berbat edilmish)[/size]... gerek mizahin "teknik sinirlari" gerekse toplum icindeki insan ilishkilerinde belli bi seviyeye kadar korunmasi gereken saygi siniri -ki asil önemsedigim nokta budur zaten- umursanmamish, cignenmish bu reklam filminde...

sanat bu şekilde en ufak ayrıntıya dahi kitlenen ve genel perspektifi göremeyen insanlar tarafından yaftalanıp engellenmeye devam ederse bu ülkede işi çok zor demektir!.
iyi ama sanatin kolay bishi oldugunu kim iddia edebilir ki?... "kaba-sabaliktan" uzaklashan ayrintilar degil mi sanati sanat yapan önemli özelliklerden biri?... en ufak bi ayrintinin bile yerli yerinde kullanilmasi, birbirini tamamlamasi, fazlaliklarin olmamasi vs. degil mi sanat eserlerinin birini digerinden daha degerli kilan ölcütlerin bi kismi?... shashiligin cok komik bisheymish gibi sunulmasi sana veya cem yilmaz'a hic bi shekilde dikkate alinmamasi gereken cok ufak bi ayrinti gibi gelebilir belki ama ille de birilerini eglendirmek gibi bi derdi olmayan, palyaco olabilmek arzusuyla yanip tutushmayan ve toplumda birey olarak ciddiye alinmak isteyen shashi insanlarin karshisina koca bi kaya parcasi olarak cikabilir bu "ayrinti"... eger dedigin gibi film repliklerini alaya alarak körlügün sürekli dramatize edilmesini eleshtirmekse, körlügün aci(ndir)ma ve duygu sömürü unsuru vs. olmadigini güyya anlatmaksa bu "sanat eserinin" genel perspektifi, shashilik cok komik, gülünmesi gereken bisheymish gibi ele aldindigi zaman ne kiymeti kalir o genel perspektifin?!...

WaLe' Alıntı:
Kırıcı olmaktan veya alay geçmekten çok sempatik gösterilmeye çalışmış ve oldukça başarılı olmuş. İnsanlara çok sempatik geldiğinden bu kadar sevildi zaten
iyi de; soralim bakalim shashi arkadashlara, cok mu ihtiyac duyuyorlar sempatik gösterilmeye? herkes tarafindan sempatik bilinmeye... "shashilar sempatiktir, shirindir, sevimlidir!"... bu mudur acaba toplumun shashi bakan insanlara (veya genel olarak engellilere) olmasi gereken bakishi... sempatik ve shirin gösterilmeye ihtiyacimiz var mi gercekten?... varsa nicin var, bunun cevaplarini bi inceleyelim mi istersen? :? ...



son olarak, cem yilmaz'a yapmak istedigim tavsiyeyle, shu sözleri sarfetmish olan rahshan gülshah'a da yönelmek isterim;
Ama şaşı Cem Yılmaz'ın, şaşı annesi, şaşı babası ve şaşı kedisi ile görüntülü konuştuğu telefondan acilen istiyorum. Reklam bende yeniden, yeniden ve yeniden izleme isteği uyandırıyor.
kedisini, köpegini vs. ayirmadan ailecek estetik ameliat olup gözlerini shashi yapsinlar... her yazisinin yanina da bi aile fotorafi eklemeyi ihmal etmesin... belki o zaman sarfettigi böyle gereksiz cümleleri yeniden, yeniden ve yeniden okuma istegi uyanir icimde... shu an beni yakalamaktan uzak olan yazilarini acilen yeniden, yeniden ve yeniden okuyabilmek icin o gazeteye acilen abone olmak isteyebilirim belki o zaman :p...



sefgiler :)...
 
Konuyla ilgili olarak,biraz'da tepkimi belirtmek istediğimden http://www.cemyilmazfan.tk/ sitesinin ( Cem YILMAZ dan inciler form köşesine ve admini'ne mail ve yzaı yazdım.Zira Cem YILMAZ'ın resmi sitesi olan www.cemyilmaz.com faliyette değil.

Yazdığım yazı aynen aşağıda ki gibidir.

Cem Yılmaz'dan inciler iyi hoş ve bazen güzel.Ancak son Türk telekom için yaptığı ( ŞAŞI ) reklamını şahsen kınıyorum.Cem YILIMAZ gibi bir sanatçının böyle bir hata yapmasına anlam veremiyorum doğrusu.Konu ile ilgili olara; Türkiyenin engelliler ile ilgili en büyük buluşma ve paylaşım platformu olan engelliler.biz sitesininin http://www.engelliler.biz/forum/viewtopic.php?t=33907&viewall=1
bölümün'den yapılan iyi yada kötü eleştirileri okumanızda fayda görüyorum.

saygılarımla.

Cem Ünal.
Balıkesir/Erdek
 
biz bu reklam filmini tartışsak ne olur tartırmasak ne olur saten bu filmi çekenler düşünmemişmidir geleçek tepkileri.biz bunları tartıştıkça adamların ekmeğine yağ sürüyoz.
Hatırlarsınız daha 2 ay olmadı Aysun Kayaçı öyle bi laf söylemiştiki milletin ağsından düşmedi....ne oldu=hamfendi pepsi reklamındaki bi öpüçe 500 DOLAR istiyo
 
Sanırım olaya topyekün bir soruya cevap bularak ışık tutabiliriz.

Engellilerin hangi grup olursa olsun mizah konusu yapılması doğru mudur değil midir?

Bence bu yapılabilmelidir. Mesleklerin mizah konusu yapılmasına bu meslek mensubu kişilerin duyduğu tepkiyle aynı olduğunu düşünmesem de engelli bir kişinin mizah konusu yapılmasından bence çok da fazla rahatsız olmamalıyız.

Aramızdan bazı arkadaşlarımız bu reklamdan rahatsız olabilirler. Hatta toplumda bazı kişiler bu reklamı gördükten sonra engelli kişiyle alay da edebilirler. Ama bu durumdan reklam sorumlu tutulamaz. Reklam kendi işini yapar ve birileri bundan olumsuz davranışlar için etkileniyorsa bu o kişinin sorunudur. Filmlerde hırsızlık, soygun temalarını birilerini etkileyebileceği düşüncesiyle yasaklamak gibi anlamsız geliyor bana bu tavır.

Bütün bunların yanında söz konusu reklam filminin gerçek sorunu bence engelli kullanılması değil aksine komik olmamasıdır. Bence bur eklam filmi Cem Yılmaz da alıştığımız o zekice kurgulanmış mizahtan eser yok.

Eski türk filmlerine yapılan atfediş de son derece klişe ve bayağı bir sonuç vermiş. Kedinin gözlerinin şaşı olmasına kadar son derece basit bir konsept işlenmiş.

Filmi sadece bu yanıyla eleştirebilirim. yoksa bir şaşyı bırkın bir kör, benim gibi bir tekerlekli sandalyeli, bir topal, bir sağır mizah konusu yapılabilmelidir. Çünkü hayat bu insanları da içinde barındırıyor ve sadece acıdan sıkıntıdan ibaret değil yaşamlarımız.

Engellileri kapsayan bir mizaha neden sadece sağlamların gülebileceğini düşünüyoruz anlamıyorum. Ben tekerlekli sandalyesinde komik duruma düşen bir engellinin haline gülebilirim. (Tabi gercekten komikse)

Meseleye sadece mizah üzerinden bakmalıyız. Yoksa olayı ideolojikleştirmenin bir anlamı yok bence.

Sürekli bir karşı taraf var ve bize gülüyorlar düşüncesini bir kenara koyup onlarla birlikte gülmeyi başarabilmeliyiz diye düşünüyorum.

Bir arkadaşımız demiş ki; "herkes kendiyle barışık olmak zorunda mı?" Evet biz de bu soruyu zaman zaman soruyoruz. Hatta arabam benim bacaklarım başlıgında da ben bu tezi öne sürdüm. Yani tabiki kimse kendi engeliyle bu denli barısık olmak zorunda degildir. Ama bu iki konunun aynı olmadıgını düşünüyorum. Ben engelimle barısık degilim diye baskalarının yapacagı espriye müdahale etme hakkıını kendimde bulmuyorum. Öte yandan baskalarının da onlar kendileriyle barısık diye benim hayatıma bir damga (plaka) sokusturmasına da izin vermiyorum. Mesele bağımsız olmakta düğümlenmektedir.

Ezcümle reklam filmi gerçekten komik olsaydı burada filme itiraz eden şaşı arkadaşları bile güldürebilir ve tepkileri azaltabilirdi. Filmin sorunu engelliliğin mizahını yapması değil aksine bunu becerememiş olmasıdır.
 
Cem YILMAZ'ın yıllar önceki bir 'itirafını' hatırlıyorum. Anlattığına göre Cem YILMAZ sahnedeyken, seyircilerden biri bağırıyor: "Kepçe kulaklı!" Şimdi Cem YILMAZ'ın bunun üzerine yaptığı yorumu aktarayım. Diyor ki: "Bana kepçe kulaklı diye bağırıyor. Biliyorum kepçe kulaklı olduğumu, kısa boylu olduğumu. Ben zaten bunları unutturmak için espri yapıyorum" Yani hatırladığım kadarıyla bu tarz bir cümle. Yani Cem YILMAZ, kendisinin, salt fiziksel görümüyle algılanmasını istemiyor, bundan çok daha fazlası olduğunu söylüyor. Bir başka hatırladığım Yılmaz ERDOĞAN'ın bir televizyondaki konuşması. Diyor ki: "Mizah çok dikkatli yapılması gereken ciddi bir iştir. Ayarını iyi tutturmanız lazım. Mesela komiklik yapayım derken bir engelliyle dalga geçiyor durumuna düşebilirsiniz." Cümle kelimesi kelimesine böyle değil ama ana hatlarıyla böyle. Duyarlılığını alkışlamıştım Yılmaz ERDOĞAN'ın. Bir başka kişiden daha bahsedeceğim. Glenn Hoddle! Glenn Hoddle, bir dönemin ünlü futbolcusu ve sonrasında İngiltere Milli Futbol Takımı'nın teknik direktörü. Bir konuşmasında; 'engellilerin önceki hayatlarında işledikleri günahlar yüzünden engelli olduklarını' söylemiş biri. Tahmin edin ne olmuş, o sözlerden sonra? O kadar çok tepki almış ki; sonunda federasyon görevine son vermiş. İşte tepki diye buna derim ben. Bizse hala, tepki verenlerin tepki verme hakları var mı yok mu onu tartışıyoruz. Cem YILMAZ, engellilikle dalga geçmeyi mizahçıların bilmediği bir keşif sanmamalı, birçok değerli mizahçının bilerek bunu kullanmadığını bilmeli.
 
Cem Yılmaz'a yine reklamında kullandığı bir slogan cevap olabilir diye düşünüyorum




:!: :!: :!: EĞİTİM ŞART :!: :!: :!:
 
herkez birseyler yazmıs kiminiz yii kiminiz kötü diyorsunuz..
tartışıyorsunuz iyi cok güzel...
rtük telefon acın şikayetinizi dile getirin... şayet begenmeyenlere sesleniyorum..
hadi begenenlerde arasın sizin adınıza şikayet etsin...
bundansonrası elbetcem yılmazın kulagına gider.....
sizdende bie özür diler...
ne dersiniz.. hoş olmaz mı ???
:)
isterseniz yaparsınız....
 
:) tutulacak ishiga katki olucaksa topyekün soruna kendimce cevap vermeye calishiym, pegasus;

elbette ki engelli kishiler de engelli olma durumu da, hangi engel grubundan olursa olsun, mizah konusu yapilabilmeli bana kalirsa da... ve hic kimse kimseye bundan rahatsiz olucaksin/olmayacaksin veya ille de tepki göstericeksin/göstermiyceksin diye dayatamaz zaten...

ama engelli bi insanin sakatligindan, karshilashtigi herhangi bi engelden ve/veya cevresindeki insanlarin o konudaki bilgisizliginden/yanilgilarindan [size=2](sakatligiyla alakasi olmayan herhangi bashka bi sebepten de olabilir aslinda, hic farketmez)[/size] dolayi komik duruma düshmesine ve komik anlar yashamasina gülmek ayri bi cift ayakkabidir; o kishinin direkt sakatligini mizah, gülmece vs. olarak algilayip gülmek/güldürmeye calishmak bambashka bi cift ayakkabidir bana göre... ikisi arasinda önemli bi fark oldugunu düshünüorum... ve birilerine katilip bisheylere gülerken bu farki gözden kacirmamayi insanlara saygi acisindan önemli buluyorum... bunu yaparken bisheyleri ideolojikleshtirip objektif olmaktan uzaklashtigimi düshünmüorum...


bi insan, shashiligiyla komik anlar yashayabilir tabe... neblim, atiom; konushurken hitap ettigi kishiye deil de, shashiligindan dolayi bashka birine bakiomush gibi görünerek sarfettigi cümleler komik durumlara yol acabilir belki... bunu gülmece olarak ele alanlara, gülenlere kizamam shahsen... neden gülünemesin, yeteri kadar komik bulursam ben de gülerim... [size=2](benzer bi olayda komiklik degil, olumsuzluklar yashamish birinin benim kadar komik bulmamasina ve hatta rahatsiz omasina anlayish gösteririm elbette ama "herkes rahatsiz olsun, hic kimse gülmesin" gibi bi beklenti icinde olmasini ciddiye alamam büük ihtimalle)... [/size] ama bahsettigimiz, sözde cok komik olan reklam filminde gerek buna benzer gerekse bashka türlü mizah pek fazla görülemediginden midir nedir, kullanilan shashi karakterlerin shashiligi kabak gibi parlio ortada... ve tekrar soruyorum; shashilik komik midir?...


hangi bedensel özelliklere sahip olursa olsun, herkesin (basharili bi shekilde) mizah konusu yapilabilmesi konusunda sana katilsam da sirf o bedensel özelliklerin, kendi bashina hic komik olmadigini, altini cize cize söyleyerek öyle bi temel üzerine otutturulmush espirilere müdahale etmek istiorum... cok degil, bu kadarcik saygiyi herkes birbirinden bekleyebilmeli bence...


ayrica, sakatlik komik degildir demek, sakatlik ille de icler acisi bisheydir anlamina gelmez; bazi noktalari savunmak icin bu mantik oldukca cok kullanilmish bashlik altinda gibi geldi de bana :) onun icin diym dedim hane ...


saygilarimla :)...
 
Bence bu tip hastalıkları olan insanlarında hayatın tam içinde göbeğinde olduğunu gösteren bir reklam olmuş cem yılmazı tebrik ediyorum bu hassasiyetinden dolayı

Son derece olumlu bir reklam eğlendiren hoş bir çalışma olmuş tebrik ederim ..

Dip Not : Bu tip hastalıklara sahip olan insanlarla alay edilmiş olduğunu düşünen insanlarada şaşmadan edemiyeceğim biraz olumlu pozitif bakın hayata diyede bir öneride bulunabilirim..
 
:evil: :evil: Gadjadilo seni kınıyorum :evil: :evil:

Yazdığın sözcükler ve cümlelerin nereye gittiğine dikkat etmeden üyelerle fikir uyuşmazlığına gireceğini bildirmek isterim. Tabi bu benim fikrim.Ama insanların engelleriyle alay edilmesi onları toplumdan biraz daha uzaklaştırmak için yeterli olacaktır. Bizler kazanalım derken medya rant için engellileri kullanmaya devam ediyor .
Haa aklıma gelmişken daha burada neler döktürürüm demişsin ;sen önce metin nasıl yazılır ve kelimelirin yazılışını öğren ondan sonra mesajların döktürülüp yada saçmalandığına bırakta okuyanlar karar versin
:evil: :evil: :evil:
 
Ben şaşı değilim. O yüzden bu reklamdan pek gocunmadım. Hatta il seyrettiğimde şaşı insanların var olduğunu düşünemeden düşüncesizce bu reklamı sevimli dahi buldum. (özellikle kediyi)
Ama bu yapılan ve benim yaptığım doğrumudur?
Tabiki yanlıştır.
Şaşı olmayan birisi empati yaparak kendini şaşıların yerine koyup bu reklam için " bence mahsuru yok" demesi haksız ve yanlıştır.
Çünkü hiç bir kimse empati yaparak kendini tam anlamıyla şaşıların yerine koyamaz.
Hatta şaşı biri bile kendisini başka bir şaşının yerine koyarak onun adına karar veremez.
Her insanın duyguları, düşünceleri, alınganlığı geçmişte yaşadığı hayatına göre değişkenlik içerir.
Hiç kimse psikolojik olarak başka birini tam anlamıyla anlayamaz.
Geçenlerde yine buna benzer olarak Hain Topal şarkısı üzerine bir tartışma vardı. O tartışmada da topal olmayan bazı çok bilmiş arkadaşlar Topal olan kişiler adına karar vererek bu şarkıyı keyifle dinlediklerini hatta ellerinden gelse kalkıp göbek atacakları şeklinde çok kırıcı ve aslında kendilerini küçültücü laflar etmişlerdi.
Görüyorum ki o arkadaşlar bu formda da sahne almış ve bol keseden atıp tutmaya devam ediyorlar.
Arkadaşlar engelli, güçsüz, zayıf, hasta v.s. gibi bir takım donatılarından mahrum insanların zayıflıklarını eylence konusu yapmak biraz da o kişinin karekteriyle ilgilidir.
Kendisinde olmayıpta başkasında olan bir eksikliği eylence konusu yapmak karektersizliğin, düşüncesizliğin, cehaletin ta kendisidir.
Şaşı bir insan şaşılığına alışmıştır. Normal zamanlarda bu eksikliğini pek hatırlamaz. Ama şaşılık konu yapıldığı sürece onun ve çevresindekilerin aklına gelecek şaşılık meselesi kendisini ve dostlarını üzer.
Hasılı engellerin eylence, mizah konusu yapılarak hatırlatılması konuya fransız olan bir takım insaları eylendirebilir belki ama konunun tam göbeğinde yer alıp, bu sorunu hayatları boyunca yaşayan kişileri üzer diye düşünüyorum.
 
Einstein’ı seviyorum… (Görecelik kavramının farkına varmamızı sağladığı için.)
 
bi laf vardır duydunuzmu bilmem şaşıyla yatan şaşı kalkar diye, bakarsınız cem yılmazda bigün şaşı oluverir. o zaman işte ben böyle gülerim :lol:
 
Ben bu lafı hiç duymadım. Ben şu sözü biliyorum; "Körle yatan şaşı kalkar." Atalarımız bunları söylerken acaba ileriyi düşünmüşler midir? Peki, körle yatan şaşı kalkarsa, şaşıyla yatan nasıl kalkar?

Üzüm üzüme baba baka kararır mı?
 
Üzüm Bağlarında üzümden başka bir şey yoktur bitki namına.Zaten olduğu an o üzüm bağı hemen karantinaya alınır.Yabancı her türlü bitki temizlenir.Böylelikle sadece bağ'da üzüm kalır.Başka bir bitki olamayacağın'dan ancak birbirleri içerisnde oluşumlarını tamamlarlar.

Aynı şey İnsanların büyük bir çoğunluğu içinde geçerli bence.Bir çok sadık eş uzun geçen evlilik ve beraberliklerin'den sonra birbirlerinin bir çok alışkanlığını yada bilgilerini kendilerinde özümserler.Ne enteresandır ki bir çok çift evlenmeden önce ki yaşamlarında akıllarına gelmeyen yada yapmadıkları bir çok şeyi evlendikten sonra eşlerinden görerek uygulamaya çalışır.

Yani anlayacğımız ;Üzün üzüme baka baka mı kararır ?

Belli bir süreden sonra evet.
 
Rekursion ciddiye alınabilecek (Adam yerine konulacak şeklinde de okuyabilirsin) tutum ve fikirlerin nedeniyle sana itiraz etmek isterdim ama yazını okuyunca aslında benzer şeyleri söylediğimizi görüyorum.

Zaten yazdıklarım sana cevap değildi. İtiraf edeyim senin yazdıklarını da sonradan benimkine verdiğin cevaptan sonra okudum.

Sonuçta bu filmin asıl sorununun komik olamamak olduğu noktasında birleşiyoruz. Ve ikimiz de gerçekten mizahi bir zeka içerebildiği müddetçe engellilerin de konu alınabileceğini düşünüyoruz.

Doğaldır ki kendi haleti ruhiyesini topluma genelleme ihtiyacı duyacak kişiler de olacaktır. Bunu da normal karşılıyorum. Ancak nihayetinde engelli algısını kökünden sarsabilmek için kendimize yönelik algılarda sadece acıyla kederle yoğrulan insanlar imgesini yıkmak gerektiğini düşünüyorum. Bunun yolu da engellilerin ucundan kenarından mizahla buluşabilmesinde yatıyor. Bu mizahı Metin Şentürk gibi kendinzle dalga geçerek de yapabilirsiniz başkalarının sizinle dalga geçmesine izin verme büyüklüğünü sergileyerek de...

Bizim karadenizlilerin zekasına karşı bu ülkede bunca hakaret içeren fıkra anlatılır. Doğrudan namusumuza dil uzatan bazı kabul edilemez olanları hariç biz bunların hepsine güler geçeriz. Çünkü bunları hakaret değil 'Takılma' olarak algılar ve içlerinde barındırdıkları mizah potansiyeli oranınca da güleriz. Bu bizi küçültmez aksine büyütür diye düşünüyorum.


Sonuç itibariyle engellilerin de benzer bir tutum sergilemelerinin yerinde olduğunu düşünüyorum. Ancak bunun şartı sadece yapılan çalışmanın gerçekten komik olmasıdır. Ben kişisel olarak bu reklam filmini gerçekten son derece bayağı, ucuz, konsepti desteklemeyen başarısız bir çalışma olarak görüyorum.

Şöyle bir düşünelim. Bu filmdeki konsept nedir. Yani filmin tanıttığı ürünün konsepti hız değil mi. İşte görüntülü ve hızlı iletişim. Peki bu şaşılık bu konsepti destekliyor mu? Hiçbir şekilde evet denemez bu soruya. Bu nedenle de içerik konseptle alakasız olmuş. Bu yanıyla filmin içerik analizi yapıldığında bir kere iş hedefiyle alakasız bir sonuç çıkmış kısaca başarısız bir film. Ancak konseptini desteklemiyor olması filmin komik olmayacağı anlamına gelmez. Konsepten bağımsız olarak bakıldığında film komik de değil. Yani ya da çok komik de ben o mizahın hazzına varacak kapasitede değilim. İkisi de olabilir tabi.

Nihayetinde sorun şaşılık kullanılması değil. O şaşılığın komik şekilde kullanılamamasıdır. Çünkü gerçekten komik olsa şaşılar bile gülerdi diye düşünüyorum. Bazı şaşılar çıkıp şaşılıklarının asla mizah konusu yapılamayacak kutsal birer dokunulmazlık oldugunu düşünebilirler. Onlara sözüm yok zaten.
 
Ben büyüyünce daha iyisini yapacağım.
 
BUYUK HARFLERLE YAZIYORUM MESELA YILLARCA LAZLAR KONU EDILDI YOK EFENDIM LAZLARIN KAFASI ONIKIDEN SONRA CALISMAZMIS BILMEM NE ... BIZ TOPLUM OLARAK ALAY ETMEYI DALGA GECMEYI SEVIYORUZ ADAMIN TIKI VAR DIYELIM ONUNLA UGRASIRLAR HAHAHAHA BIRDE GULERLER ... SIMDI BU VAHSI KAPITALIZMIN HAKIM OLDUGU BU DUNYADA PARA ICIN HER TUR SEYI YAPARLAR O UZULUR BU KIRILIR YOKTUR ONLARIN KITABINDA CEM YILMAZ DEGILMIYDI O PARA ICIN PETROL ICEN ... SARAY SOYTARISI ...
 
cem yılmazın bu reklamını bende kınıyor cıkıp bir özür yapmasını bekliyorum.aslında bu reklamı düşünüp yapan ve daha sonra yayınlanması için izin veren rütükü suçlamamız gerekir kanısındayım.cem yılmaz şovmen al şu parayı ortada takla ata de atar adamın işi bu ama bazı şeyler vardır ki paraylada olsa yapılmaz tıpki bu tür reklam gibi insanların kusurlarıyla alay edilmez.çünkü allahtan gelmedir o kusur.cem YILMAZ uutmasınki bizler belki saglam olamıyacagız ama o heran o reklamda ki gibi şaşı veya kör olabilir onun için aklını başına alsın.
 
Bu nasıl bir düşünce bu nasıl bir reklam ne kadar acı bir durum kimse ben bu halde olsaydım veya olabilirdim demiyor

bir düşünün bir anlık halka açık biryerde oturuyorsunuz ve göz rahatsızlığınız var ailenizde olduğunu yada çocuğunuzun olduğunu düşünün ve televizyonda bu reklam çıkıyor o anki düşünceler o an ki piskoloji o anki ruh hali ..O An.......

çocuğunuzun bu rahatsızlığı olduğunu okula gittiğini arkadaşlarıyla arasınız
artık düşünün


pekala bu reklam daha güzel ve tanıtıcı olabilirdi
kıt akıllı insanların aklı buraya kadar çalışmış

vallaha kim olursa olsun cem yılmaz değilde isterse dünyanın en meşur insanı olsun
başka insanların onurunu kıracak incitecek Allah CC onlara verdiği imtahan sebebini bu şekilde alaya alarak para kazanacak reklam yapacak kadar zavallı şimdi bu insana ne dersiniz!!!

engelli insanların engeliyle para,şan,şöhret.vs vs kazanacak kadar alçalmışlar



ben ne diyorum biliyormusunuz
İNSANLIKTAN NASİBİNİ ALMAMIŞLAR
 
arkadaşlar cemin bu reklamına fazla takılmıyalım bence orada özürlüleri recide edecek bir şey yok bence orada bir ürün tanıtılıyor görüntü netligi anlatılıyor benim gözlerim saglam ben yürüme engelliyim ama gözleimde problem olsada reklamı görünce fazla üzülmezdim çünkü bence dalga geçmek için yapılmamış zatende dalga geçmek için yapılamaz
bence reklam güzel olmuş
 
TEPKİLER CEM YILMAZA DEĞİL ONA BU REKLAM SENARYOSUNU OYNATAN TELEKOMA YAPILMASI BENCE DAHA DOĞRU OLUR.
CEM YILMAZ VERİLENİ OYNAYAN BİR OYUNCUDUR.GERÇİ BU SENARYOYU OYNAMAK ZORUNDA DEĞİLDİ. RED EDEBİLİRDİ.

HERKES TELEKOMU MAİL BOMBARDIMANINA TUTMALI
SIRF ŞAŞI OLMAYI REKLAM MALZEMESİ YAPTIĞINIZ İÇİN BU HİZMETİNİZİ ALMIYORUM ŞEKLİNDE MAİLLER GÖNDERİLMELİ.
 
Üst Alt