Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

[Tartışma] Yalnızlık çağımızın hastalığı mı, yoksa özgürlük mü?

Üyelik
7 Mar 2006
Konular
26
Mesajlar
262
Reaksiyonlar
0
televızyonda cesıtlı kanallarda gezı yapıyorum da.. bır acık oturuma gozum ılıstı.. bir kısı cıktı yalnızlık bıze avrupanın (yorumcunun yorumuyla küffarın) hedıyesıdır. Bızı de kendılerıne benzettıler, anne baba eş dost arayan kalmadı..
Dıger yorumcu buna sıddetle karsı cıktı.. Olur mu efendım en dogrusu budur, kısılerı kendı hallerıne bırakın ozguvenlerı gelsın ve kendı adlarına bırseyler yapabıleceklerını anlasınlar, topluma yararlı bıreyler olarak yetıssın.
Mıkrofonu seyırcılere verdıler Seyırcının bırı tabıi kı yorumcumuz haklıdır neydı o eskı koylerde herseyı anne baba karar verır evlat güdülür.. Bak ben unıversıte bıtırdım rahatım yalnız basıma ıstedıgımı yapıyorum...

BENIM DE aklıma geldı arkadaslar, yalnızlık özgürlük mü.. :eek: yoksa yalnızlık bır hastalık mı?
 
TARTIŞMA YALNIZLIK CAĞIMIZIN HASTALIĞIMI,YOKSA ÖZGÜRLÜKMÜ?

Vala buna ne cağımızın hastalığı nede özğürlük diyebiliriz.

Bence bu cağın bi zorunluluğu önceleri ATAERKİL bir Aile yapısı varken toplumda şimdi bu cekirdek aileye bıraktı yerini yani insanlar git gide kalabalık aile yapısından sıyrılıyor tabi bunun sebelerini uzun uzun anlatmaya gerek yok.

birde ve en önemlisi teknolojinin gelişimi örneğin önceleri insanlar bi odada yada kahvede vsvsvs gibi yerlerde oturup bir bir leriyle sohbet ederlerdi şimdi ise bi odada oturan iki kişi bile bir birleriyle oturup konuşmak yerine T.V seyretmeyi tercih ediyor yapılan bi araştırmaya ğörede türkiyede bir insan günde 8.saat T.V. izliyor yani insanlar tam bir mesai saatini T.V.izlemeye ayırıyor e tabi buda insanları doğal olarak sosyal hayattan kopmalarına sebeb oluyor.

yada insanlar akşama kadar internette dolaşarak kendilerine yeni bi yaşam ve paylaşım ortamı arıyor.

özetle teknoloji insanları dahacok bireysel olrak yaşamaya doğru itiyor.
 
yalnızlık anne babayı aramamaksa degıl ozgurluk tam bır hastalık hatta vefasızlıktır
bu sekılde anne babaya hayırlı evlat olamayan bır ınsan vatana mıllete zaten hayır getırmez :x
 
evet rambo teknolojının de bu konuda cok buyuk etkısı var ozellıkle televızyon ınsanları tam bır tutku halınde donusturuyor..
 
yalnızlık ıyıde nereye kadar?tabıkı zaman zaman ınsan kendıyle kalmak ıster bı sure ama bu uzun sure devam eden bısey olmamalı.
özgürlük deıl yalnızlık...
bırazda cevremızdekı ınsanlarla beraber olmalı ve yasamalıyız.
ınsan yalnız kaldıkca uzun sure kafayı yer sonunda...
hastalık derecesıne geldıgınde ıse bence tedavı gorulmelı..
aslında ewt teknolojı ılerledıkce ınsanlar bırbırlerınden kopar oldular.paylaşımlar azaldı.
ama bence genede ınsan ilişkilerı canlı tutulmaya calısılmalı...
yalnızlık kotu bısey..
kımse yalnız kalmasın....
 
yalnızlık bir hastalık mı?????
aslında bu sorunun çok yanıtı var
İnsanlar sıkıldıklarında bir hafta bir köşeye çekilir hem kafasını dinlemek hemde olan sorununa çözüm aramak için bu tür yanlızlıklar hem o kişi için hemde çevresindekiler için faydalı olur
ama insanlardan toplumdan kendini izole ederek,kendini hiçbir şekilde geliştirmeden sabahtan akşama kadar tv izleyen,arkadaşı bırak akrabalarını tanımamazdan gelen,çok şey bildiğini sanan ancak hiçbirşey bilmeyen,insanları küçümseyen.... tür yanlızlıktan yani toplumsallaşmamış insanlardan,bahsediliyorsa tıpkı yengem!!! HASTALIĞIN EN KÖTÜ OLANIDIR bence....
 
Tartışma yalnızlık cağımızın hastalığımı,yoksa özğürlükmü

Yav arkadaşlar bence konuya yanlış bencereden bakılıyor bu olay tamamen teknolojinin gelişmesiyle alakalı ve ğüngectikcede artacağından adım ğibi eminim.

mesela benim cocukluğumda(COCUKLUĞUM DERKEN ÖYLE 60 YIL ÖTESİNE FALAN ĞİDECEĞİMİ ZANNETMEYİN :lol: )bütün arkadaşlar toplanıp misket oynardık yada kör ebe yada 9 taş bütün mahalle cocukları bu ve benzeri oyunları oynuyor du şimdi ise bu pek ğöremiyorum bunların yerini teris atari bilğisayarlar aldı yani tek başına oynayabileceğiniz bir oyun alanı acmış oldu teknoloji artık cocuklar kendi kendilerine yettiklerini düşünür oldular buda doğal olarak insanları toplumsal hayattan soyutluyor.

örnek bu batıda daha fazla tabi insanlar hiç evinden cıkmadan bile internet vasıtasıyla işlerini görebiliyor bilmem anlatabildimmi?
 
Yanlızlığın ve izolasyonun tercih edilme sebebine bakmak gerekiyor bunun bir hastalık olup olmadığını anlamak için..,
Çalışıp gününü dışarıda yoğun olarak geçiren kimsenin yanlız kalıp başını dinlemesi , sevdiği hobileriyle ilgilenmesi bir dinlenme metodudur..
Ama ailesinden , toplumdan yaşamdan uzaklaşarak kendini teknolojiye emanet eden birine asosyal olarak bakmak gerekiyor..Ki asosyallikte içinde öz güven eksikliği barındıran bir hastalık belirtisidir..
İnsan sosyal bir varlıktır, yaradılışında vardır sosyal olmak toplumla yaşamak...Yanlızlık bir yere kadar...
Ama konuyu karıştırmamak gerekiyor..Ailesi tarafından güdülmeyip kendi başına karar veren ve kendi ayakları üstünde durabilen bir insanın yanlızlığından bahsedilemez o üzerinde tartışılması gereken başka bir konu.... Sonuçta böyle kimselerin aile ve toplumla olan bağları daha sağlam olur çünkü karşı tarafa ihtiyaç ve bağımlılık ortadan kalkmış kişi kendi isteğiyle onları hayatına almıştır.....
 
Bu değişimler anlaşılabilir bence.

Anlaşılabilir çünkü sosyo-ekonomik dönüşümlerin doğal birer yansıması durumundalar.

Aile büyüklerimizden dinlediğimiz o eski köylü dayanışmalarının özü insanların birbirlerine duydukları ihtiyaçta yatmaktaydı.

günümüz ekonomik koşullarında insanlar artık aç kalma derdinde değiller. dolayısıyla aç kaldıklarında kapısını çalabilecekleri birileriyle iyi geçinmek zorunda değiller.

Olayı bu kadar basite indirgmek yanlış görünebilir. ama ben ekonomik belirleyicilerin tutumlarda çok önemli olduğunu düşünüyorum.

Bence günümüz insanı eskinin çıkar-beklenti eksenli sıcak ilişkilerine nazaran daha samimi daha içten olabilmektedir.

Aynı zamanda eskinin düşünsel potansiyeli ile hareket tarzı yani çıkar beklentisiyle ilişki kurma da farklı formlar alarak devam edebiliyor.

Ben yalnız kalma olgusuna bu açıdan bakıyorum.

İnsan dediğimiz canlının yalnız kalmaya da ihtiyacı vardır.

Ama içinde yaşadığı edkonomik zorunluluklar nedeniyle başkalarıyla istemese de dirsek temasında kalmak zorundadır.

Bizim toplumumuz henüz bu ekonomik standartları yakalayamamış olsa da bir gün gelecek aynı ailenin fertleri bile olsa yetişkin insanlar kendi dünyalarını kurabilmek ve kendilerini daha özgürce gerçekleştirebilmnek için başka bir ev tutmak şansına erişebileceklerdir.

Bazılarımıza göre bunun adı yalnızlık olsa bile bence durum bu değildir.

Bu açıdan bakıldığında bahsedilen yalnızlık ekonomik zincirlerden bir tür kurtulma yani özgürleşmedir.

Bu nedenle de adı yalnızlık değildir.

Hangimiz kendimize ait bir dairede yanlız yaşamak istemeyiz. Ya da bu daire de çok sevdiğimiz bir arkadaşımızla ya da sevgilimizle.

Bence olaylara geçmişin öğretilen kalıplarından sıyrılarak bakmayı öğrenmeliyiz.

Bizlerin ısrarla kutsamaya devam ettiği o eski koşullar günümüzde de devam ediyor.

Bakın tıpkı bizim eskilerde alelermizin yaptığı gibi doğuda bazı aşiretler sımsıkı iç içe bir yaşam tarzı sürüyorlar.

Bu içiçeliğin kendi normları, katı doğruları var.

Birey, sırf zor durumda kaldığında destek görebilmek için bu kalıp yargıları sindirmek dahası bunlara göre hareket etmek zorunda kalıyor.

Bu insanlar yalnız değiller. Çünkü uydukları kurallar nedeniyle onaylanıyor ve destek görüyorlar.

Bence asıl yalnızlık budur.

Ekonomik bağımlılıkları nedeniyle kalabalıklara bağlı bir yalnızlıkları vardır.

Günümüz çağdaş insanı ise yalnız değildir.

Çünkü ekonomik bağımlılıklardan ziyade felsefi, sosyal duyarlılıklarını paylaşan dostları vardır.

O, ekonomik sancıları aşmış ve evrensel duyguların, değerlerin peşine düşmüştür.

Artık gündelik küçük hesaplarla uğraşmamaktadır. Evet belki köyün şeyhinin desteği yoktur arkasında. Ya da aşiret reisinin. Ama onun bunlara ihtiyacı da yoktur.

Kim demişti hatırlamıyorum. "Zenginlik çok şeye sahip olmak değil az şeye ihtiyaç duymaktır" diye.

Ne kadar doğru bir söz.

Günümüz çağdaş insanı yalnız değildir.

Çünkü dünyanın her yanında kendisi gibi düşünen yoldaşları, gönül dostları vardır. Eğer görmek duymak hissetmek istiyorsa tabi.
 
Ben yalnızlığı
Gökte uçar gördüm

Ben yalnızlığı
Garip naçar gördüm

Ben yalnızlığı
Gelip geçer gördüm.

Cahit Külebi
 
Bir şiir de benden. Cuk oturuyor buraya. ;)


  • [size=4]Gökyüzüne iz bırakan bir kuş busesi
    gibisin ey yüreğime yerleşen kalabalık

    Ne varlığın belli
    ne yokluğun yalnızlık

    HALİM YAZICI[/size]
Yalnızlığın anti-tezi "kalabalık" ise, o kalabalığın nasıl bir "kalabalık" olduğu da önemlidir, di mi? ;)
 
Üst Alt