Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

[Sennur Çetin] Ağlayan bir kalem

Sennur ÇETİN

Yeni Üye
Üyelik
16 Ara 2008
Konular
1
Mesajlar
13
Reaksiyonlar
0
AĞLAYAN BİR KALEM

Ömrüm hep hazanda düşün gülümü
Yüreğim yıprandı etme zulümü
Yazmak istiyorum candan özümü
Ağlatır kalemi sevda kokusu

Yılan gözle sakın bakma güllere
Fani dünya düşün düşme dillere
Koru beni sakın verme ellere
Sızlatır kalemi sevda dokusu

Fırtına yüreğim bakma yüzüme
Güvendin çabamdın atma dünüme
Haberin gelmesin etme günüme
Islatır kalemi sevda sokusu

Sen gideli gülmem içim kan ağlar
Yavrum var gidemem o beni bağlar
Yürek kor diyemem ey yüce dağlar
İnletir kalemi sevda bakısı

Gönül demek ister mevsim hazandır
Boşa giden hayat hab-ı hayaldir
Sabır ve tevekkül gerçek zamandır
Bekletir kalemi sevda yakısı

12.12.2006

Sennur ÇETİN
(Elbetbirgün)
 
çeşm-i nur

&&& Çeşm-i Nur &&&

Eridim yaşamda alamadım haz
Yıllarım arttırdı kaygılarımı
Çileli kaderim halden anlamaz
Ah edip gizlerim duygularımı

Teselli ararım yüzüm gülmüyor
Gönlümün telleri umut çalmıyor
Ömrüm son hazandır bahar gelmiyor
Ah edip yitirdim uykularımı

Ağlamak ilacı yetmez acıma
Düşlerim mutluluk vermez geceme
Şiirler sığmıyor gönül heceme
Ah edip gizledim göz pınarımı

Aşkın hüzünleri azıkmış bana
Mutluluk ne kadar uzakmış bana
Kader kader değil tuzakmış bana
Ah edip dökerim gözyaşlarımı

Her gece ağlarım viran bağlarda
Umutlar bıraktım sıra dağlarda
Feleğin sillesi geldi ard arda
Ah ile besledim gönül yaramı

Vuslat sevinçleri doğmadı güne
Yaşanmadan geçti yazıktır düne
Mevlam şu başımı eğmesin öne
Ahlara gömerim ömrü varımı

09.02.2007
Sennur ÇETİN
 
Hazan yaprağı

HAZAN YAPRAĞI

Gönlümün hasretli ufuklarından
Sabahıma dönen Hazan Yaprağı
Ömrümün sonbahar bulutlarından
Umut olup inen Hazan Yaprağı

Bir sevda ateşi içimde yanan
Güzel gözlerini sevgiyle anan
Bir ak güvercindir dalıma konan
Yüreğimde yanan Hazan yaprağı

Bakışı geceme kurulan pusu
Gözümü terketti gece uykusu
Sevda bahçemizi saran kokusu
Yüreğime sinen Hazan yaprağı

Belki kızar bana aşığım dersem
Az gelir yoluna canımı versem
Yorgun kollarımı boynuna sarsam
Bana küser hemen Hazan Yaprağı

Yaşasın gönlümün ince yerinde
Yaş görmek istemem kirpiklerinde
Belki insaf eder günün birinde
Can evimde canan Hazan yaprağı

Alıp da başını durmadan gezer
Kara kaş altından göz ile süzer
Tendeki sol yana sevgiyi dizer
Ben gibi savrulur Hazan yaprağı

20.04.2007
Sennur ÇETİN
(Elbetbirgün)
 
Sennur ÇETİN

İstanbulda Bir Siyah İnci

İçimdeki seni sana anlatmak istedim İstanbul.
Bir kez gölge düştü yollarımıza.Bir film başladı ekip tamam kameralar çekime hazır.
Dalgalarla çarpışan siyah kaya ve siyah inci, martıların coşkusunu seyre dalıyor. Söylenecek sözler içten haykırışlarda sukut var. Uzaklarda rotası belli gemilerin yol almasını seyrederken, bu coşku seni adım adım gezmeye yönlendiriyor. Emirgan korusundaki muhteşemlikte devam ediliyor geziye. Lalezar ömrüm lalelerin kokusunu duyar olmayı arzulasa da pamuk gibi kar taneleri yağıyor üzerime. Doyumsuz lezzet kızarmış dondurmayla sıcak bir nefes oluyor içimde. Ey yedi tepenin aşıklar tepesi Aşiyan, senin kıyılarından geçerken sana da selam göndermeden yapamadım. Büyük yürekten aşıkların ölüm noktası. Acıttın içimi. Kız Kulesi’ne geçtiğimiz an iki kalp bir yürek seyre dalmıştık.Yıldız sarayından bir nostaljik ihtişamın var ki, kıyılarında ayaklarımı çırpındıracak kadar yakınındaydım.
Dönüş başlayacaktı ki, havuzda süzülen nilüfer çiçeklerine iki dilek attım Tek atışta çarpıştı yürekler.Toprağa düşsün istedim. Ömrüme sürgün versin, içimin toprağındaki korkak tohum. Ama ben ölü deniz o çağlayan nehir.Hedefi olmayan bir poligondu ellerimizdeki bulutlar. Gökkuşağının renklerine bürünmesi imkânsızdı. Siyah kayada başlamıştı mavi düşler. Düş meleğinin kanatlarında dolaşsa da renginde kalamadı. Karanlık çöktü çekim bitti. Uyanmıştım. Güzel düşler kısa sürermiş ama film yarım, Jön yalnız kalmıştı.
Ama gönderilemeyen mektuplar olmasın. Ben sana yazayım sevgili İstanbul. Sen ki, nice sevdalara kucak açan doyumsuz güzellik. Nice figüranlarla daha nice filimler çekilir yeşilliğinde zarafetinde ama siyah bir inciyle asla …
Bir değirmen gibisin aziz İstanbul. Her yöne döner taşların. Öğütür nice sevdaları.
İşte bu yüzdendir hüzünlerim.
Bu yüzdendir gönlümün bitimsiz kavgaları.

30.01.2008
Sennur ÇETİN
*********************
Talihim hep tuzak kurdu bana
Yıkılmış mihrabımla dalarım rüyalara
Dert ortağım olur zindan geceler
Hayalinle yatar
Özleminle uyanırım
Hüzünler girdabında.

Elbet birgün
 
Bendeki sen

Bendeki Sen


Seni unutmayı düşündüm
Yine dün akşam
Bir sigaranın üzerine yazdım adını
Duman duman atacaktım
Seni içimden
Rüzgar savurup gidecekti küllerini
Nerden bilirdim
Unutayım derken
Seni duman duman
Tekrar içime çektiğimi

Sen benim için ilktin
İlk olmanın güzelliğiydin
Şimdi kanatlarıma yangınlar düştü
Koparıldı parçalandı birer birer

Yağmurlarda,güneşte
Bana hep hüzün getiriyor
Düşen her damla içimde eziliyor
Doğan her gün yalnızlığımın çığlıkları

Bazen bir resminin üzerine iniyor
Hiç dinmeyen gözyaşlarım
Bazense hiç görmeyeceğin,duymayacağın
Mısralarıma dökülüyor içimdeki sızılarım

Adı yok bu bitmeyen duygularımın
Tarifi hazanın günlüğünde saklı
Ben yalnız seni
Çeyizlik bir oya gibi yüreğime işledim
Ben yalnız seni
Yaktığın yüreğimle mahşere gizledim.

Sennur ÇETİN
(Elbetbirgün)
 
Yalnızlığımın serencamı

Yalnızlığımın Serencamı

Her yanım karanlık, dört duvar arasında kalmışım. Bitmeyen, çoğalan bir sis. Kime dert yansam benden beter, diller suskun, kulaklar sağır. Gönlümde aşk saati durmuş, kalbim beklemekten yorulmuş, dilimden düşmeyen eski bir şarkı, Nerdesin...?
Kadınlar zeki, erkekler yeteneklidir. Bir işi yaparken kadınlar dikkatle, erkeklerse düşünerek hareket ederler...
Hayat silgi kullanılmadan yapılan resim sanatı değil midir. Nasipsizlikler boyunları büker. Yükselir bitmeyen eyvahlar! ...Niye, kime, niçin? …Yaşanmamış yıllar, visale ermemiş eller. Gündüzün, gecenin vaktini ikiye katlayan gözyaşları... Göğsümde hissettiğim korkunç acı...Acaba kalbim mi, parçalanıyor? Gönüllere vuran ilk yansımalar...Bizken, sen ben oluverir...Gerçeklik olmadıkça yansımasız...Denizden su çekinceye kadar geçen zamanda aydan aşk dilenebilirsiniz..

Yaralı kuş gibi senin avuçlarının içinde gecenin düşsel ihtişamına sarılmışken, kalbim pıtır pıtır atarken, avucunu beni rahatlatmak için gevşettiğinde, dikkatli olmalısın...
Uçar giderim sonra 'sevgilim seni çok seviyorum, ama yıldızlar kadar uzaksın bana ' diyebilecek bir eksik yanım olmamalısın benim.
Gecenin sığ sessizliğinde bambaşka bir insan olurken, evrende düz beyaz bir düzlem üzerine yazdıklarım olmasın, yüreğimden dökülüp kalemime aksedenler. Kayıp kentin kıyılarında mavi zamanlarım ol... Benim gecenin mavisiyle karanlığın birbirine karıştığı mahur zamanlarım ol... Seni düşlerken geceleri gülüşler sarsın, uykuyu unutup ağlayan gözlerimi...

Bu sözlerin süzülüp geldiği yürekte olmak, benim tüm zamanlarıma yayılmak ister misin? ...
İnsan unutamadığını affetmezmiş...
Affetmek Allah’a mahsus gel sen benim unutamadığım ol..
Yıkılsın yosun tutmuş duvarlarım.
Kalp sızım, gönül arsızım, yalnızlığımın Serencamı nerdesin? Tut ellerimi…
Leylaklar çok güzel kokar ama, dalından koparılınca onlar da çabuk soluyor. Ne isyan eder dilim, ne sitem. Hayatı kurşun işlemez hüzünlerime inat, gökkuşağı aydınlığına bürüyeceğim.
Mermere sıkışmış bir meleğim. Özgürlüğüme kavuşabilmem için daha çok oyulmam gerekiyor..
İçimdeki sessiz sesi dinlemeye devam ediyorum...Sen benim bir damla mutluluğumsun diyor... Aaah..! Sonbaharın solgun yüzü zaten beni resimler..Gülümsediğinde güzelleşmeyen bir yüz gördün mü? Yüzümdeki renk değil, Tasavvuf ilmi her insanda Allahtan bir cevher olduğunu söyler içimdeki cevher beni sana taşısın..Mutluluk denizim ol..’’
Artık yeni şeyler söylemek lazım ’’dememiş mi Hz.Mevlana? Maamafih henüz gönlümün emeklilik yaşına gelmedim.Sabır iman denen teslimiyetin tacıdır.Çilesini çekmediğiniz başarıyı zaten hak etmemiş sayılırsınız.Ya sabır Mevlam.
Bekliyorum, bekleyeceğim...
Elbet birgün…

17.10.2007
Sennur ÇETİN
(Elbetbirgün)

Gecelerimin karanlığı gecelerin maviliğini hep düşlere saklıyor..
 
Kalbimin sesi

Kalbimin Sesi

İçinde yüzdüğün denizin suyu,
Bendeki sevdayı anlatır sana,
Yılların mehtabı geceler boyu,
Bendeki sevdayı anlatır sana.

Okşayıp sevdiğin kırmızı güller,
Hasretin yelinde titreşen dallar,
Selama durur da geçtiğin yollar,
Bendeki sevdayı anlatır sana.

Her sabah güneşin sevgimle doğar,
Gönlümün yıldızı gecene yağar,
Ağlayan birini görürsen eğer,
Bendeki sevdayı anlatır sana.

Yüreğim gizlice peşinde gezer,
Yazdığı romanı yoluna dizer.
Yatağa uzanır, yorgana sızar,
Bendeki sevdayı anlatır sana.

Rüzgâra karışan gülün kokusu,
Radyodan duyduğun hasret şarkısı,
Mehtaplı gecenin yıldız takısı
Bendeki sevdayı anlatır sana.

Sızlayan kalbimin sessiz vuruşu,
Gözünün rengine selam duruşu,
Hüznümün hasretle süren yarışı,
Bendeki sevdayı anlatır sana.

01.08.2007
Sennur ÇETİN
(Elbetbirgün)

TEMMUZ AYI ~~Şiir Rüzgârı~~ SONUÇLARI
_______HECE DALINDA DERECELER________
1. ŞİİR___Sennur ÇETİN
*Kalbimin Sesi*
 
tek kelime ile muhteşem şiirler.. ayrıntılı yorumu sonra yazacam ama fevkalade ötesi..
 
Elâ gözlüm

Elâ Gözlüm

Hüzünlü gözlerinin büyüleyen elâsı,
Yüreğimin yangını, hasretimin belâsı.

Perde perde açılır, kirpiğinin telleri,
Sevgimize gülümser yanağının gülleri.

Sevdamızı kıskanır, el âlemden saklarım,
Sağlığımda besteler, hastayken sayıklarım.

Uzak duran hallerin burgu gibi içime,
İşleyerek başladım, gözlerine göçüme.

Çiçek gönlüm senindir, sevgilerden deste seç,
Halı olsun yoluna, üzerine bas da geç.

İkimiz de konuğuz, bu koskoca âlemde,
Gözlerinin rengi var, sevincimde çilemde.

Bir kerecik sevdim de, dağılsın bulutlarım,
Elâ renge boyansın, ağlayan umutlarım

Söylemezsen o sözü, umudum yasa döner,
Hasretten yana yana, ömrümün mumu söner.

Eğer bir gün Azrail sararsa dört yanımı,
Senin şeklinde gelsin, hemen alsın canımı.

01.01.2008
Sennur ÇETİN
(Elbetbirgün)

Uzaklardan gelse bile yar sesi,
Ne güzeldir kulun kulu sevmesi.
Gözlerinin gönlümdeki busesi,
Hayalinin gülümseyen resmidir.
 
Gecelerin gözyaşları

GECELERİN GÖZYAŞLARI

Gerdanıma saçlarımı döktüm boğarcasına
Haktan sürmeli gözümden hüzün doğarcasına

Boyum selvi kokum gül cemalim benzer aya
Sağır yürekler sevgimin yanında kaldı yaya

Bakıyorum aynalara yüzüm neden gülmedi
Gözlerimi güldürecek ilham perim gelmedi

Şen olur mu hiç bu gamlı bahtına dargın gönül
Gözlerimde perde perde gözyaşlarımdan bir tül

Günün doğuş renginin kızılında gamlı yürek
Gül goncası iken solmuş elin nesine gerek

Bülbülü tanımaz gülüm hicran ölümden beter
Coşmuş duygular uyutmaz gecemi sarar keder

Bulsaydı azıcık sevgi sonsuz sevgisine eş
Binlerce mısra yazardı doğana kadar güneş

Nur gibilerin nasibi camın önüne sinmek
Kendiyle kanlı bıçaklı fırtına olup dinmek

Yangınlarda yürek yaram her gece kor oluyor
Gözlerime gece yaşlar sabah kanlar doluyor

Bilmiyorum derdim nedir bana sormayın aaah ah
Bu sabahsız gecelerde ağlamak da mı günah

Her zaman dualardayım dilerim yüce Haktan
Mürşid-i Kâmil eylesin uzak tutsun nifaktan

Sennur ÇETİN
19.02.2007
 
Gökkuşağında düşlerim

Gökkuşağında Düşlerim


Solgun, gülmüyor yüzüm.Yüzü güldüren göz değil midir? .Kan çanağı gözlerim…Çanak ve taç yapraklarınla gönül coğrafyamın tamamını kapladın. Yokluğun bedenimin nişangâhı. Zehirli sarmaşıklar sarmış gönlümün sâdabat bahçeleri hep hazanda.Kırmızı karın yağması nasıl mümkün değilse, yüreğimi bahar coşkusu sarması da imkânsız. O kadar azaldı ki, anlamlarım ölüme hazırlık modundan çıkamıyor.İmtihanlar hiç bitmiyor…Oysa, sevda denizinde boğulmak, çığlık çığlığa yeniden doğmak istiyorum.. İki kayık gibi uç uca duran gözlerim sessizce aşkın umanına süzülsün istiyorum …Arzusu sensin gözlerimin... Gözlerimin aynasında resmin olmalı her zaman. Sonsuzluk içinde boş çırpınışlar olmamalı…Yalvarışlarımı dalgaların kucağına bıraktım. Yüreğimi bilinmezlere yolladım… Yakamozlar rehberlik yapacaklar, gecenin zifiri karanlığını maviye çeviren sabahlara. Elbet birgün senin kıyılarına savururlar yorgun düşlerimi diye avunmaya çalışıyorum…Eriyen ruhum sana geliyor… Sana ulaşmak yıldızlara ulaşmaktan güç. Bir kuşun kanadına yükledim gecenin mavisini. Yalnız gecelerin karanlıkla tek yürek olduğu anlarda “sen benimsin” dediğimi kulağına fısıldayacaklar …Ben senin için söyleyemediğim şiirleri ipi kopmuş uçurtmalara bağlar giderim.Göklerinde kurşuni bir bulut gibi gezinsem de, yağmur bırakmadan giden bulutlardan sayma beni. Nilüfer yaprağı kadar narin …Hasretle ıslanan gölgem bile sevgidir benim. Şehrin tüm ışıkları söndüğü saatlerdeyim.Yine sende olmayan benle, hırçın dalgaların vuruşları gibi hüzün nağmeleri indiriyorum sol yanıma. Hasretliğin, karanlıklardan daha derin bir kuyu. Düşüyorum durmadan. Ellerim boş… Yüreğim yokluğunla sarhoş mısralara perçinliyor duygularımı..Sen bilsen de, bilmesen de, ben yaşıyorum bu hayatın labirent bulmacalı dönencesinde.Bir kadının gözyaşlarını hiçbir şey anlatamaz deme! …Hiç bir kalem bir kadının gözlerinden süzülen bir damla yaşın anlattığını anlatmaya muktedir değildir.
Gözyaşlarımı gözlerim anlatır sadece. Kirpiklerimin kalemi yazar. Gözyaşlarımla yazılan romanı yanaklarım okur, damlaların satırında. Sevda alfabesini bilmeyen sen okuyamazsın...

17.12.2007
Sennur ÇETİN
(Elbetbirgün)
 
Ummana yolcuyum

UMMANA YOLCUYUM

Hazanın içinde bahar ararken,
Umudu ummana döker giderim.
Eller murat alıp sine sararken,
Boynumu bükerim, bakar giderim.

Ruhumda binlerce fırtına kopar,
Gecede zemheri odama sapar.
Takvimde yapraklar hüznümü öper,
Feleğe ahımı eker giderim.

Sevgimin hesabı gönlümde çile,
Gözyaşım tuzlanmış, dönmüş sebile.
Şafaklardan vuslat ummak nafile,
Sensiz sarayları yıkar giderim.

Yüreğim bahçıvan, dikenler batar,
Elbet birgün umut güllerim tutar.
Vuslata niyazım semada öter,
Sensiz düşlerimi yakar giderim.

Mazimden hüzünler sarar canımı,
Nefsin hengâmesi yıkar hanımı,
Ömrümün yarısı bekler sonumu,
Ummana yolcuyum, akar giderim.

Hayatım bir anlık sevdana değer,
Umudum ölürken hasretim doğar.
Sabrımı sınayıp gelmezsen eğer,
Sensiz bu âlemden çeker giderim.

Sennur ÇETİN
(Elbetbirgün)

Sevilmeye layık olan ancak sevmesini bilendir
 
Kaderime vuslatın yazılı

Kaderime Vuslatın Yazılı

Özü sözü doğru ol, gül gönüllüm, havalım,
Adın beyaz tabloda yazılıdır hayatım.
Yanardağa benzeme, ilkbahar ol sevdalım,
Nağmelerin gönlümde dizilidir hayatım.

Aşk alevin parlasın, üfleyince sönmesin.
Gece gündüz yolların özlemle gözlenmesin.
Leyla gibi ah çekip, yüreğim közlenmesin,
Hasretimin her ahı sızılıdır hayatım.

Yaş dolu gözlerimle yüreğinde durayım.
Acıları unutup, kollarımı sarayım.
Ömründe hayal değil, ab-ı hayat olayım,
Leblerim bu dünyanın güzelidir hayatım.

Tenimde gül kokusu, nefesim reyhan, zambak,
Yalnız sana nasiptir, kollarına uzanmak,
Bir ömre bedel olsun gözlerimde uyanmak,
Gözlerim resmin ile bezelidir hayatım.

Derbederce inlerim, yüreğim sana vurgun.
Gönlümün viranına hazanın rengi sürgün.
Âlemde bin yaşasam, beklerim elbet birgün
Vuslatın kaderime yazılıdır hayatım.

18.08.2008
Sennur ÇETİN

Sevda aynadır yüreğe.Kırılmasın hiç gönül aynanız
*************************************
 
_________Ötesi Yok____________

PALMİYELERİN KANADINDA GÜNBATIMI

Gerçek olmayan düşsel bir şey mi istediğim
Ötesi yok mu?
Bu dünyada garip garip ağlamak mıdır gerçeğim?
Yanık gönül bahçelerine gül ve kır çiçeği kokuları taşıyan bahar rüzgârları,
Neden müjde güvercinlerinin kanat çırpınışındaki,
Doyumsuzlukla esmeye devam etmiyorsunuz?
Biliyorum hayat iki ucu keskin bıçak.
Tutmaya çalışsam da tutamadım.
Avuçlarım da kanadı yüreğin.
Palmiyelerin kanadında günbatımıyla
Yüreğimde yüreğini hissetmek seni düşünmek
Sen diye akan kanımın hızını arttırıyor
Gitmediğim gidemediğim yerlere sürükleniyor
'İnsana en çok dokunan ses kendi sesidir ' sözü doğrultusunda
Seyahate çıkıyorum…

Her gün bekler oldum hayatım yolunu,
Tel tel saçlarıma dokunuşlarını,
Alıp kollarına ince belimi sarmanı,
Özledim doyumsuz muhabbetini.
Kara gözlerime bakan yıldızlı gözlerini
Her doğan şafağı, yıldızlı gece semalarını,
Varlığıyla karşılamak istediğim.
Hazanıma mutluluk tohumları saçanım.
Kader bağım, yürek atışım
Dünyam, kalbimdeki tek noktam
O zaten sensin bunu en iyi bilensin
Nerdesinnn..nerelerdesin.? ?

Gün biter geceler acı.
Feri sönmüş kara gözlerim,
Yorgun anılar zamanına sefer açıyor yeniden.
Her seferinde boğazımı sıkan, dağılmayan topak bir yumru.
Daha da sertleşiyor ellerimde anılar,
Çakıl taşlarından beter ufalanıyor.
Ateşli mızraplar yüreğimi derin derin deşiyor.

Umutlarımın çürük ipinde,
Bir sandık var, benim mahpusum.
O sandık mücevher sandığı sanılıyor.
Bilmezler ki ben her acı günüme bir kilit vurup içine döşemişim.
Etrafımda insanlar değil,
Elimde bulunan bir kalem,
Bazen bir çay bardağı dahi beni çileden çıkartıyor.
Beynim karıncalanıyor,
Mideme kramplar giriyor.
Benimki yalnız kalmak isteği değil,
Kırıcı olmamak namına yapmak istediğim.

Bir filozof kişinin cezasını anlamasının en büyüğü vicdanının sesini duymasıdır demiştir.
Çünkü vicdan öyle asil bir şeydir ki,
Ona erişebilmek, onun sesini duyabilmekle cezasını anlamış olmalıdır.
Adamın cezası da vicdanıdır,
Dikkat çekmek isterim, ADAMIN diyorum.
Ay güneşe, gündüz de geceye asla ulaşamaz.
Bilinmelidir ki, erdem ve gerçek,
Takva sahibi bir insanda doğruyu hedefler,
Yaşama şeklini belirler.

Dünya bir tekerlek inişli ve çıkışlı,
Bense bu tekerleğin bedeninde sarılı bir tozum.
Kuldan geleni cefa, Allah’tan geleni kefaret sayarım.
İnsanın kendini mutlu etmesi en yüce ahlaki amacıdır.
Gözlerimin buğusuyla,yüreğimin yanıklığıyla alıp sandığımı yanıma,
Bir kelebek ömrü kadar da olsa rengi düş mavisi kalbimi,
Cennetin sonsuz güzelliğini andıran bir hayat limanının güzelliğini yüklüyorum.
Huzur buldu ruhum, bedenim,
Hiç uyanmak istemiyorum.
Dardayım, umutlarım harap ve bitap
Gönül sarayıma İnşirah ver Yarab…

01.02.2009
Sennur ÇETİN
(Elbetbirgün)

Her mısra yürek acısının yaprak dökümüdür. Hikayesi Nur yürekte kalsın
Talihim hep tuzak kurdu bana
Yıkılmış mihrabımla dalarım rüyalara
** İSTANBULDA BİR SİYAH İNCİ**[/B][/I]
 
Üst Alt