Arkadaşlar,
Kas hastalıklarında akupunktur konusuyla ilgili hocamızın yazısını görmenizi istedim. Kas hastalıkları tipinde olan arkadaşlara bilgi olması amacıyla.
Kas hastalıklarında akupunktur konusuyla ilgili hocamızın yazısını görmenizi istedim. Kas hastalıkları tipinde olan arkadaşlara bilgi olması amacıyla.
[size=4]SAĞLIKTA YANILGILAR AKAPUNKTURLA GENETİK HASTALIKLARIN TEDAVİSİ
Prof.Dr. Coşkun ÖZDEMİR
coskunoz@superonline.com
İki ünlü ve değerli sanatçımız Nurseli İDİZ ve İlhan ŞEŞEN yıllar önce nedense sağlıkla ilgili bir TV programına aracılık ettiler. Hatta sunuculuk yaptılar. Konu akupunkturla kas hastalıklarının tedavisi idi. Akupunktur Derneği başkanı olarak takdim edilen bir meslektaşımız bu uygulama ile kas hastalarını iyileştirdiğini ileri sürüyor ve örnekler veriyordu. Değerli sunucular buna inanmışlardı, dinleyiciler de bu tedaviyi öğrenecekler ve böylece onbinlerce kas hastası bu dertten kurtulacaktı. Doğaldır ki kaçınılmaz bir şekilde Tıp bilim insanları bu programı hayretle, şaşkınlıkla dinlediler. Benim gibi kas hastalıkları ile uzun yıllardır uğraşan nörologlar ise şaşkınlıklarına öfke ve kızgınlık katmaktan kendilerini alamadılar. Akupunktur bilimsel temeli olan bir dal ve uygulama. Birçok ülkede Akupunktur Enstitüleri var. Bilim çevrelerince onay gören çeşitli klinik uygulamaları söz konusu. Ama akupunkturun genetik kaynaklı bir hastalığı iyileştireceğini beklemek bilim dışı ve mantık dışıdır. Benzer programlarda olduğu gibi Kas Hastalıkları Derneğine telefonlar yağdı, insancıklarımız umuda kapılmışlardı. Bu iddia gerçek mi diye soruyorlardı. Elbette değildi. Ama yıllardır yüzlerce insanın bu tedavi için koşuştuğu, büyük harcamalar yaptığı ve yapacağı kuşku götürmezdi. Bizim derneğin önde gelen görevlerinden biri elbette kas hastalarını gerçek olmayan doğru olmayan tedavi önerilerinden, uygulamalarından korumaktır. Bu iki değerli sanatçıyı hemen aradım. Nurseli İDİZ’e ulaşamadım. İlhan ŞEŞEN beni çok nazikçe ve anlayışla karşıladı. Ona sorunu iyice anlatabildim. Çapaya Tıp Fakültesine geldi ve benimle bir röportaj yaptı. Aynı TV kanalında ben akupunktur gerçeğini anlattığım bir programa çıktım ama bununla yazıkki önceki programın zararını dengelediğimi söyleyemem. Maalesef akupunkturun kas hastalıkları için kullanımı süregeliyor. Şimdi burada onlara sadece birkaç örnek vermek istiyorum. Kas hastalıklarının çok çeşitli olduğunu, bunların tümünün bir tedavi yöntemi ile iyileşeceğini düşünmenin akıl dışı olduğunu eklemeliyim.
İzmir’de Spiral Müsküler Atrofi (SMA) tanılı bir kas hastası çocuğa gösterişli bir tıp merkezi tarafından 8 ayda iyileştireceğiz vaadi ile onlarca defa akupunktur yapılıyor. Bu tedavi Çin’den getirilen bacaklarda yanıklara yol açan purolarla takviye ediliyor. Akupunktur tedavisi bir yıl sürüyor. Bu tedavi için milyarlarca para ödeniyor. Çocuk 2004 yılında kaybediliyor.
B.C. Duchenne hastası 2 yıl akupunktur yapılıyor hiçbir sonuç yok.
İ.İ. 13 (K) 8 ay akupunktur tedavisi değişen bir şey yok.
T.B. Duchenne iyileştirme vaadi ile 7-8 yıl akupunktur tedavisi. Çocuk akranları gibi 12 yaşlarında yürüme yeteneğini kaybediyor.
B.C. Duchenne 7 ay akupuntur tedavisi hiçbir sonuç yok.
Böylece çok sayıda hasta akupunktur tedavisi görüyor. İstanbul’dan başka illerimizde de ve İstanbul’daki Çamlıca’dan başka daha birçok tıp merkezinde de bu tedavi uygulanıyor. Ben kendimi tanıtmadan telefon edip bu akupunkturcularla konuşuyorum. Bana da umut vermeyi sürdürüyorlar ama kimliğimi açıklayınca bundan vazgeçiyorlar. Değişik tanılı hasta ve aileler büyük bir umutla bu tedaviye başvuruyorlar. Aylarca yıllarca devam ediyorlar. Çocuk, fizik tedavilerde olduğu gibi kendini biraz daha rahat hissediyor bu da umutların süregelmesine yarıyor. Bazı aileler 8 milyarı al gel önerisi karşısında bu umudun denemesini yapamıyor.
Geçenlerde bir TV kanalı yine böyle bir yayını yapacağını duyurup sonra vazgeçti. Bazı uyarılar almış olmalılar.
Konunun çok ilginç yanı şu: Uzun yıllardır üzerinde dünyanın en ünlü merkezlerinin çalıştığı ve bazı önemli adımların atıldığı ama henüz tedavi aşamasına gelinemeyen bu genetik hastalıklar için birilerinin biz bunu tedavi ediyoruz demesi çok ama çok büyük bir iddia. Aslında onlara tıp Nobel ödüllünüz nerede diye sormak lazım. Program yapımcılarının ya da gazetelerde yayın yapan sağlık muhabirlerinin böyle bir büyük iddiayı tahkik etmek ihtiyacını duymamaları çok şaşırtıcı ve bilime güven açısından umut kırıcı. Türkiye’de hiç kuşkusuz İstanbul’daki yıllardır varlığını sürdüren Türkiye Kas Hastalıkları Derneğinden başka kas hastalıklarında uzman çok sayıda nörolog var. Bunlara bu çok çarpıcı iddia hakkında soru sorulmaması anlaşılır ve açıklanır gibi değil. Yine ben bilimsel mantık bilimsel düşünce yetersizliğini öne süreceğim. Bu sağlık alanındaki yanılgı ve yanıltmalara devam edeceğiz.[/size]