@Manemm,
Size katılıyorum, bakanlığın kurulması demek, hayır diyemedikleri bürokratların tanıdıklarına sadece kadro açmaktan öteye gireceğini sanmıyorum.
Şahsi düşüncem, öncelikle ülkemizde engelli ve hasta ayırımının iyi yapılması, bu ikisi gerçek hayatta yaşam statüsünde aslında çok farklı, bir şeker hastasını, görme veya ortopedik engelli gibi değerlendirmek en başka bana göre yanlış,
Engelli hakları, tedavisi mümkün olmayan kronik hastalıklar ve yaşlılğa bağlı sorunlar olarak ayrı ayrı değerlendirilmeli.
Hastalık ve kronik hastalıkları hepsini engelli grubuna dahil edilmesi, haliyle engellilerin aşılmayan büyük sorunları haline geliyor.
Bakanlık istersen 10 tane kurulsun, kanun, yönetmelikler değişip sıkı denetim olmadıkça, Halkımızın kültür seviyesi yükseltilip, eğitimlerde engellinin ne olduğu ne yapılması ğerektiği eğitimi ve bilinci verilmediği sürece hiç bir işe yaramaz.
Bugün hali hazında bulunan Aile ve Sosyal hizmetler bakanına kaç engelli enliyet mağduru ulaşabildi, ulaşanlara da ne cevaplar verildi merak ediyorum.
Ne kurulursa kurulsun, sonuç da, ya SGK ya, Sağlık Bakanlığına veya İç İşleri Bakanlığına bırakacaklar kararları...
Kısacası gereksiz, sadece başkalarına peşgeh çekilecek kadrolar oluşkurulmam için yapılacak bir oluşumun dışana çıkmayacaktır.
O kadralara harcadıkları paraları, engelli bakım evi veya evde hizmet vz gibi hizmetleri güçlendirsinler.
Aldığımız her tıbbımı hayati öneme haiz ürünlere fark ücreti veriyoruz, bunları kaldırsınlar. Bir trakostomili hasta asprasyon sondasına fark ücreti veriyor, silikon trakostomi kanülüne fark ücneti veriyon, vetilatör hontumuna fank ücreti veriyor, verileh bez paraları, kullanılan bez miktarını karşılamıyor, bakanlım yerine bunları düzenlesinler...