Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Engelli olmakla ilgili olarak yaşadığınız trajikomik olaylar..?

sevgidostu

Üye
Üyelik
22 May 2010
Konular
12
Mesajlar
311
Reaksiyonlar
0
Arkadaşlar benim gözlerimdeki problemlerden birtanesi görüş alan darlığı. En büyük problemimde tokalaşmak için uzatılan elleri görememem.( görme alanım dışında kalıyor. ) Ben MEB da memurum.Toplum içine girdiğim zaman ilk işim ellere bakmak. Kacırdığım el olursa karşımdaki çak bozuluyor.


Yine bir gün İl Milli Eğitim Müdürü ile öğretmen ataması başvurusu için görüşmeye gitmiştim ama heycandan adamın eline bakmayı unutunca adamın eli havada kaldı. ( evde babam öyle dedi ) O günden bu güne hala memurum.:D:D:D:eek:
 
hih gokzeenie carpiyonki suratina:)
banada ilk konusmalarda yabancilaringilizce parlatani olur:):) daaa ben turkceyi dogru konusuyorum ama iste biraz tipimden birazda sivemdenhalis turk olsamda yabanci zannederler
hep hep nerelisin derler dahada nerden geldin derler bazen insan bikiyor ama niee diyince siven baska derler :confused::confused: bak bozuk demiyolar nedense:)fransadan geldim fransizim derim bende inadina
 
Şu an Evli olduğum eşimi istemeye gittikten sonra tabiki ailesi beni araştırıyor. Mahallede beni bir kişiye soruyorlar. O da benim için "okadar namuslu ki: yolda giderken kafasını kaldırıp etrafındakilere bile bakmaz" demişler. Halbuki gözlerimde katarakt hastalığı olduğu için 3 metreden sonra göremiyordum. Bende cukurlara düşmemek için kafam önde ve yere bakıyordum. eee bu da evlenmeme vesile oldu. :) :)
 
sevgidostu:) süper yaa allah bir yastıkta kocatsın sizleri mutluluklar dilerim.
 
güzelll gerçekten trajikomik bir hikaye ....:)
 
Arkadaşlar başınızdan gecen hiç trajikomik olay yokmu. Ben birtane daha anlatayım:
Ben özürlü raporunu askerden sonra aldım. Nasılmı: Ben askerliğimi ankara jandarma eğitim komutanlığında yaptım. Daha önce hiç rapor içinde başvurmamıştım. gece karakoldan aldığım yemeği 500 metre ileride bekci kulibesine giderken kocaman bir cukura ( 10 metre genişliğinde ve 3 metre derinliğinde.) kafa üstü çakıldım. düştüğüm yerde 1 kafa ve 2 el izi varmıştı.kolum kırıldığı için 3 ay hava değişimi aldım. 3 ay sonra birliğe döndüğümde hakkımda soruşturma açılmış.beni ifadeye cağırdıklarında cukuru görmedim dedim . beni gataya sevk ettiklerinde çürük raporu verdiler. bende çürük olmadığımı ispatlamak için bersa devlet hastanesine başvurduğumda %74 rapor aldım. inanmadım ve uludağ üniversitesine başvurduğumda %64 rapor aldım. yani gercekten çürükmüşüm de haberim yokmuş.:rolleyes::confused::confused:
 
sevgidostu ve lejyoner85;

Bunlar bombaymış devam millet bi kitap çıkar bu konudan :))
 
İnsan kendisi ile barışık olmalı, elindeki imkanları ile yetinmesini bilmeli, bizden iyilere değil, kötülere bakmalı. Yoksa insanın engeli insana daha fazla problem çıkarmaya başliyor.

İlk memurluğa başladığımda ilçe milli eğitim müdürü, Okul müdürüne telefon açıyor. Diyorki; Sana özürlü memur gönderiyerum. En azından telefonlara bakar. Tabiki benim moral sıfır ve okula gidiyorum. 1. gün sadece telefonlara bakıyorum. 2. gün ise müdür bey bana bilgisayar kullanmasını biliyormusun diye soruyor. Bende biliyorum deyince gelen giden yazılara bakmaya başlıyorum. 5 gün sonra ise 2. memuru ilçe milli eğitime gönderip tek başıma herşeyi yapmaya başlıyorum. Şunu öğrendim. Kesinlikle yapamam dememeliyiz. Yapamadığımızı idare görmesi gerek. ve ya kendimize göre careler aramalıyız. Mesela ben üniversitede okurken tahtayı görenezdim onun için ses kaydediçi cihazla dersi kaydedip, sınavlarda tek tek dinlerdim. bu halimle rusca fizik bölmünü bile 4 yılda bitirmeyi başardım. İnşallah kasım gibi öğretmen alımı olursa öğretmenliğe gecmeye calışacağım. (Formasyonum var). Diyeceksinizki trajikomik olay ne;

Ben milli eğitimin sınavına başvurmak için dersaneden vakit bulamadığım için babama evrakları gönderdim ve il milli eğitimden başvuruyu yapmasını istedim. Taa başvurular bittikten sonra öğrendimki babam öğretmenlik yerine memurluğa başvurmuş. eee bizde memur olduk. Nasip,:):):):rolleyes:
 
Arkadaşlar merhaba

ben de yeni memur olarak atandım.
Beni daireye gelen misafirler atıyorum mal müdürü vatandaş vs soruyorlar hanım kızımız kim yeni mi geldi diye .....
Bizim daireden 2 tane abi var emekliliğine az kalmış falan
beni bu abilere soruyorlar onlar da yasemin özürlü kadrosundan geldi kendisi özürlü diyorlar.
Beni de ezmeye calışıyorlar falan.
5 ay sonra ben bu 2 abinin amiri oldum.
Bunlar şokk geçirdiler .
Gelen misafirler beni sorunca saymanımız diyorlar.
Insanları anlamak cok zor valla. :eek:
 
yasemin hanım vala aynı durumdayız az kaldı ben de bunların amiri olunca bak neler çektirtiyorum ama varya benden acayip çekecekleri var acımıcam o kdar kin besledimki bu iki kişiye ikiside engelli aslında durumumu en iyi onların bilmesi lazımken eziyolar beni ama görürler elbet az kaldı. şu an tınlamıyorum bile onları .d .d
 
sayın twilight kardeş. sakın o hataya düşme. Engellilerin halini ancak engelliler anlar. Normal bir kişi ezdiğini bile farketmiyor. Unutmaki onların amiri olunca ve işlerini yavaşlattıklarında yine amirler zarar görüyor. Bence kötülüğe iyilikle karşılık ver. O zaman değerin artar.
 
İşitme engelli olduğum için zamanla konuşmam bozuldu....arkadaşımla bir şeyler almak için birileriyle görüşüyoruz..saçımın rengide kumraldı o dönem....arkadaşımla anlaşabiliyordum yani dudak okuya biliyor benim anlayabileceğim şekilde konuşuyor..ortamdaki konuşmaları bana anlatıyordu....adamlar demezmi bayan rusmu...ardaşam adamlara fırça çekti....bir şeyler söylüyor ben anlamadım...hadi gidiyoruz dedii......ne oldu ki dedim...salak adamlar seni rus sandı dedi....alacağımıza almadık...gel başka yerden bakarız dedi....tabikki sonra çok gülmüştük ama o an çok bozulmuştum.....
 
bencede sakın ol ben gayet sakınce bekledim ha üzülmedim mi üzüldüm ağladım .
ama sabrettim saygımı da hep gösterdim. ilk aylarda ben ne kadar günaydın deyip selamımı almasalarda
hep sırtlarını bana karşı dönselerde ben yılmadım .
bana ne iş verildiyse elimden geldiği kadarıyla yaptım.
kimseye 2 abilerime bile saygısız ca davranmadım.ben şimdi onların amiri konumundayım ama bana yaptıklarını
onlara yapmıyorum. onlarda şaşırıyorlar.
 
sağ kolumdan doğuştan sakatlığım var.ortaokuldaydım,tenefüste tahtayla oyalanıyordum.orta 3 ün 2.yarıyılıydı.sınıfımızdaki erkeklerden biri o an kolumu farketmiş.(daha yeni farketmiş :D)anaaaaaaaaaa!!noldu senin kolunaaaaa!!!!!! diye bir feryat figan...nerdeyse arkasına düşecekti şaşkınlıktan:D:D-sen daha yeni mi farkediyosun diye güldüm.komikti,herkes güldü.sanırım şimdiye kadar farketmeyince yeni bir kaza geçirdim falan sandı.zavallıma inme inecekti:p
 
yok ya bunları gözüm tutmadı çok sinirlendirdiler beni hemde çok anlasınlar az yüzlerine vuruyum da terbiyesizlere göstercem ama sabrediyorum şimdilik.yapma etme diyorsunuz ama az yaşasınlar da görsünler.
 
günaydın arkadaşlar
biz lise 2 deyiz beden eğitimi dersimiz var falan sabahtan 2 saat.
biz okula eşortmanlarımızla geldik.okul müdürü kızdı neyse.
biz okulun bahçesinde basketbol sahası var .
bütün sınıf taki arkadaşlarla basketbol oynuyoruz falan.
öğretmenimiz geldi bizle oynamaya başladı.
potoya 3 kere atma şansımız var ya oyunda öğretmenimizin sacları yoktu dökülmüştü (keldi).
öğretmenimiz potanın altında duruyor ve bana topu fırlat diye bağırıyor diğer arkadaşlarda bağırıyolar falan
ben topu pota bir atdım basket oldu ama öğretmenimizin kafasına düştü topp.
bütün arkadaşlar ve ben çok gülmüştük.öğretmenimizin kafası kızarmıştı yaaaaaaaa.
 
Yaprak1981 Çok neşelisin. Hayattan zevk alman bence hiç kin tutmaman olabilir. Ben cok kinciyimdir.

Üniversiteden mezun olurken yurtta mezuniyet ciğeri pişirmiştik. Tam yemeye başlayacağız, yurt müdürü sen yurtta kalmıyorsun dedi ve bana yedirmemişti.Hatta ciğer için para da vermiştim. Tarih 2001

o kişiyi 1 ay önce istanbulda dersanede gördüm. Öğretmenlik yapıyor. Görünce hemen tanıdım. yanına gittim ve sen beni tanıdınmı dedim. o da hayır tanımadım deyince ; insan yurtta bir ciğeri fazla gördüğü insanı tanımazmı. o ciğeri bana yedirmedin ve eline negecti. Hakkımı sana helel etmiyorum dedim ve yanından ayrıldım. adam kıp kırmızı. bende 10 yıldır içimde sakladığım kinimi boşaltmış oldum.
 
fatih bey evet doğru ben kin tutmam içimde .
ama sizin konunuzda göz hakkı var ve öğretmen cok ayıp etmiş .
bir eğitimci böyle düşünmemeli ve yapmamalı.
 
hayır . 2001 de ben üniversite 4. sınıfta idim. o da 3. sınıfta idi. ama yurt müdürü olduğu için beni rahatlıkla atabildi.
 
merhabalar tekrardan.
illokulda okurken derselerimde cok başarılı bir öğrenciydim hersene pekiyi getirirdim
babam bana 3 tekerlekli arkasında da bir kişi yi taşıyabileceğim bir bisiklet almıştı.
bende cok sevinerek bisikletimi sürüyordum.kız kardeşimide arka tarafıma bindiriyordum .
ortaokula geçtiğimizde bisiklet bize kücük gelmeye başlamıştı.kardeşimle biz taktir getirdik ve
babaım bize asfaltda sürebileceğimiz 2 tekerlekli yarış bisikleti almıştı.
ama ben birtürlü binememiştim.hep düşüyordum.
neyse bir gün arkadaşlarla mahallede toplandık arkadaşın bisiktine nasıl olduysa bindim dengemi kurdum.
yokuştan aşağıya sallandım ve vayyy negüzel sürüyordum ki ben ağacın tepesine uctum ve cakılı kaldım orda.
arkadaşlar aman allahım yasemin gitti ailesine ne diyeceğiz diye koştura koştura benim yanıma geldiller.
meğer arkadaşın bisikletinde fren tutmuyormuş .benim kollarımdan bacaklarımdan kanlar akmaya başlamıştı.
ama kısa bir sürede iyileştim.ve tekrar bisiklet sürdüm ve sürüyorum.
 
Bende bisikletten o kadar düştümki. Ama bisikletle gezmeyi çok severdik. Lisedeyken köy düğünlerine giderdik. Bilirsiniz köylerde pek yabancı sokmazlar. bizde ısrarla düğüne bakmaya calışınca cezasını genelde bisiklet öderdi. Ya tekerleğini sökerler ya da şamrellerini alırlardı. Hadi köyden bisiklet elimizde taa evimize gelirdik. Daha Kötüsü dayak yediğimizden bisikleti de bırakır kacardık.

Bisikletimde Türkiye Gazetesinin verdiği Bisan-İhlas tı. Tanırsınız su borularını kaynaklayarak yapılan bisiklet. ama cok sağlamdı. Hatta kamyonun altında kalmıştı. demircide düzelttirip yine binerdik.:eek::):):)

En son karacabeyde iken kullandığım (daha kaliteli) bisikleti de, bisikletini çaldırdığım öğrencime zorunlu olarak hediye etmek zorunda kaldım.
 
hahaaa muhteşemsin sevgi dostu.. allah mesut etsin.. çok güldüm kardeşim yaa :)

anılar süperr...

bende bisikletimle yolda rampa aşağı giderken karşıdan bir taksi geldi ve bana çarpmamak için ani fren yapınca araba yan döndü.bende duramayınca taksiye çarptım şoförün camı açıktı dirseğimle suratına istemeden vurdum ve yere düştüm.. :)
komşular feryat figan çocuğu öldürdü diye çığlık atmaya başlayınca, adamlar toplanıp adamı arabadan indirip bir güzel dövmüşlerdi :)
adam çok acımıştım :)
 
şimdi konu,komik anılarımız mı?;yoksa engelli olmamızla alakalı komik anılarımız mı?:eek::eek::eek:
 
tamam birde engelimle bağlantılı komik bir anı:lise ile evimin arası 5 dk mesafede idi. sınıfta derste iken işitme cihazımın pili bitti.yanımda sıra arkadaşıma hocaya anlat hemen eve gidip pil alayım diye not yazarak söyledim. arkadaşımda kadriye hocaya aynen şöyle söyledi; hocam arkadaşımın pili bitmiş. :)

tabii tüm sınıf koptuk :):)
 
Eğitimci06 haklısın. Galiba konu dağıldı ama "engellilerin komik hatıraları" da diyebiliriz. Ama konuyu engellerimiz ile alakalı komik hatıralarımız diye açmıştım.
 
Bundan yıllar yıllar evvel arabamla bankaya gitmiştim. Arabadan indiğim anda bir kişi tarafından dikkatini çekerek gözlemlenmeye başlanmışım. Bankadan çıktım arabama doğru yürüyorum. O kişi yanıma geldi, arabam 20-30 metre uzaklıkta. "Pardon" dedi, "Sen bu arabayı nasıl kullanıyorsun?" "Arabayı ben kullanmıyorum ki." dedim. "Arabam son teknolojiyle donatılmış durumda, bak şimdi." dedim ve...

Kolumdaki saati ağzıma yaklaştırarak ve arabama bakarak "Kit, gel buraya." dedim. Adama baktım, adam bir kaç saniye arabaya baktı, arabanın yanımıza gelmesini bekler gibi... Hiç birşey demeden arabaya yürüdüm...
 
Ben Çanakkale merkeze gittiğimde arabamı yanlış farkettiğim için arabamı çekmişler. Gece saat 10.00 çivarında farkettim ve polisi aradım. Ben gece körü olduğum için arabasız eve gidemem. ya beni eve götürün yada arabamı getirin dedim. ( doğru söyledim ). biraz sonra ekip arabası geldi ve beni eve götürebileceğini söyledi. bende tamam dedim ve arabaya bindim. polis nerede otoruyorsun dediğinde yenicede dedim.(yenice çanakkaleden 3 saat uzakta bir ilçe ) polis şok oldu. tabiki beni götürme şansları olmadığı için arabamın yanına götürdüler ve hiç ceza ödemeden arabayı verdiler. Her halde bir daha engelli arabası çekmezler.:eek::eek::eek:
 
komikti :):)

sevgi dostu daha senin arabanı hele hiç çekmezlerr.. plakanı not almışlardır :):)
 
Üst Alt