Be 11 yaşında kaybetmiştim ayağımı. Yetiştirme yurdunda. Sonra 14 yaşında engelli halimle sokağa atıldım. Ve sokakta kalmak başlı başına zaten zor birde engelin var tam bir kaos içindeyim mevsimlerden kış. Hava buz gibi soğuk. Ya ölecem yada yaşayacaktım yada bütün suçları işleyecektim. çift baston kullanıyordum ozamanlar. Içim ve canım fena acıyordu kimsesizlik sokak ve engellilik üç genin içinde kalmıştım. Gece el ayak çekilince dahada kötü oldum. Beni benim yaşlarımda bir çocuk sokakta yaşayan yanına aldı ve köprü altlarında boş binalarda yaşamay başladım maddeye alıştım üşümemek için sonra tek bastonu nasıl kullana bilirim onu öğrendim. Daha sonra şair can yücelin sayesinde ve bazı yazrların ve sanatçıların sayesinde kurtuldum okudum şimdi ise tiyatro yazıyor oynuyor müzik yapıyorum anadolu tarzında. Ve türkiyeyi otostopla gezdim şu an hala yaşayamadıklarımı yaşamaya çalışıyorum. Hayatı anlamlaştırırsan güzeldir. Hayatın anlamı da bizdedir. Bol müzikli günler herkese.