Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Ferşat abi...

Pegasus

Üye
Üyelik
23 Kas 2003
Konular
25
Mesajlar
648
Reaksiyonlar
0
Akrabam oldugunu bile bilmiyordum...
Almanyada çok da lüks geçmeyen gunlerimde annemin ''akrabamızdır git gör''dedigi zaman istemeye istemeye ziyaret ettiğim ve daha ilk tanıdıgım anda hayatım boyunca sevecegim bir insanla buluştugumu anladıgım kişiydi...
Annemin amcasının oglunun oglumu oyle bişey işte.Öyle bir talebim olmadıgı halde benim için elinden geleni yapmısdı.Çekine çekine kabul ettiğim bu yardımların içinde ev bulmak,iş bulmak,maddi destek ama en önemlisi hayatım boyunca unutamayacağım sohbetleri vardı.En az kendisi kadar bilge ve melek kalpli eşiyle sabahlara kadar içine dalıp yüzmediğimiz konu kalmaz, her seferinde içimi kaplayan derin bir huzurla yanlarından ayrılırdım...
Çok sevdikleri bir aile dostlarının tek kızıyla evlenmemi istemiş,bunun için gerekli herşeyi yapmış ancak benim kararsızlıgım nedeniyle iş olmamıştı...Yani beni çok seviyor, hayatımı bir düzene sokmam için ellerinden geleni yapmaya çalısıyorlardı...
Almanyadan dondukten sonrada ilişkimiz kesilmemiş ,birbirimizi sürekli aramıştık.Benim için yaptıklarını ödeme fırsatım hiç olmamışdı.Bunun için Türkiyeyi ziyaretlerinde bir bogaz kıyısında ,demli bir çay eşliğinde yapılacak gönülden bir sohbet yeterli olurdu.Ama olmadı,olamadı.İçinde koşuşturup durduğumuz hayat buna izin vermedi...
Almanyada uyuşturucu kullanan gençlere yönelik çalışan bir kurumda yöneticilik yapıyordu.Hayatı en vurucu yerinden görüp tanımış ve böylece kendine çok degerli bir yaşam felsefesi oluşturmuşdu...O benim sevgili Ferşat abimdi...Bana verdiği nasihatler hayatımı şekillendirmişdi...
O an,hayatımın tümden değiştiği,hayallerimin olgun meyvalar gibi döküldüğü,dünyaya bakışımın kökünden sarsıldıgı o an yani kaza geçirip ''engellilik'' dediğimiz yaşamımın yeni sayfasını açmak zorunda kaldıgım zaman yanımdaydı...
Çok deger verdiğim düşünceleri belkide beynime sıkmadığım kurşunun yegane sebebidir...
Moralim bozuldugunda,hayatım anlamsızlaştıgında,arabamın parası eksik kaldıgında gururumun kapısını aralayıp gönül rahatlıgıyla ''tamamla abi şunun üstünü''diyebildiğim tek insandı.
Eğer bir ilahi adalet varsa onun gibi insanlar güzelliklerin en yücesine layıktır.Onun bir devrimci olması bile bu gercegi değiştirmemeli...Oysa oyle olmadı...
İlk kez, telefondaki sesinde yabancı bişeyler vardı...Sesinde çığlık çığlıga bir amok koşucusu deliligi gizleniyordu.Delice bir hüzün zincirlerini koparmış yalınkılıç koşar gibiydi.Soluğumu tutmuş ne diyecek diye bekliyordum.''Eda '' dedi ''Kas hastasıymış''Eda onların iki yaşındaki üçüncü ve en küçük kızlarıydı.Hareketlerinde bir gariplik sezmiş,gittikleri hastaneden bikaç aydır tahlillerin sonuclarını bekliyorlardı...
''spinale muskel atrofi typ 3''demiş doktorlar.Ve eklemişler ''ilerde yürüyemez hale gelecek...''''Miyopati''olarak adlandırılan genetik içerikli bir kas hastalığı...
Ferşat abi ve eşi; ruhları nadide birer kristal eser gibi kırılgan bu insanlar için bunun nasıl bir yıkım oldugunu anladıgımdan haberi aldıgımdan beri kendime gelemiyorum...
Tüm anlamsızlıgına ragmen kendime sormadan edemiyorum.Bana bu kadar destek olan bu insanların başına nasıl boyle birşey gelebilir???
 
Bu kadar iyi oldukları için dostum... bu kadar iyi oldukları için...
Allah sevdiği kullarını sınarmış derler ve ben bu lafa inanıyorum.Etrafına bir bak dostum. Melek gibi dediğin insanların öyle ya da böyle başına mutlaka bir musibet gelmiştir. Bu hayat imtihanının belki en zor sorusuyla karşı karşıyalar. Allah onlara (ve tabi sana) sabır versin. Doktorlar minik Eda için ilerde yürüyemeyecek demişler ama hiç belli olmaz. Benim dileğim ve dualarım Eda'cığın gün geçtikçe iyileşmesi için... Üzülmemek elde değil tabi ama umut etmekten başka çare yok sanırım şu durumda. Sabır ve umut bizleri karanlıktan aydınlığa taşıyacak ilaçlar. Tabi hemen yararı olmaz. Zaman en önemli unsur... Zaman acının merhemi diye boşa dememişler. Çok çok geçmiş olsun... iyi dileklerimiz, dualarımız Minik Eda'yla....
 
Allah sabır versin. Umarım tıp hızla ilerler ve Eda yürüyememeyi görmeden koşmaya başlar.
 
Bizleri ayakta tutan umudumuz değil mi, umutlarınız/mız tükenmesin tıp ilerliyor, karamsar olma arkadaşım. Şimdi güç, moral verme sırası sende, Ferşat abine ve eşine umut aşılama sırası....
 
Evet çiğdeme katılıyorum sıra sende Bülent...Senin desteğine ihtiyaçları var.Bülent yaşadıklarımdan sonra artık şuna inanıyorum.Üzüntü üzüntüyü getiriyor. Lütfen fazla üzülme söylemek kolay ama yapmak zor biliyorum.Dene arkadaşım..Şirin Eda da iyileşecek bence böyle düşünüyorum ve inanıyorum.
 
Arkadaslar teşekkür ederim.Haklısınız ve dile getirdiginiz tüm argümanların çok daha fazlasını Ferşat abiyle paylaştım.Ona sayfalar dolusu mailler attım, içinde hayattan umuda dair öğrendiğim ne varsa saklanan...Ama kimi insanlar vardır ;değerli birer tılsım gibi sinenizde saklamak istersiniz...İşte öyle birileri bu insanlar.Nesli tükenmiş bir hayvanın son ferdini düşünün.Ne yaptıgını bilmeyen bir avcı tarafından vurulmuş ve ölüyor.Gözlerindeki ifadeyi düşünüyorum.Milyonlarca yıllık süregelen bir büyülü hikayenin son ferdiyken yaşadıgı trajediyi hakeder mi?Gözlerindeki pırıltının sönmesi neyin adaletidir?Bu olayda sanki buna benzer bişey var.Haketmiyorlar bu acıyı.
 
Üst Alt