Merhaba,
Yaklaşık 10 senedir sol kalçamda Avasküler Nekroz var. Bunun bir sonucu olarak da sol bacağımda yaklaşık 2-3 cm kısalık, bir miktar incelme ve hareket kısıtlığı bulunuyor. Bu zamana kadar hiç sağlık kuruluna vs. girmedim, mevcutta B sınıfı ehliyetim var ve manuel araç sürüyorum. Tesadüfen öğrendiğim kadarıyla, sol bacağında kısıtlık bulunan vatandaşların otomatik vitesli araç alımlarında ÖTV muafiyetinden yararlanabileceğini öğrendim. Ben de bu günlerde eski arabamın yerine otomatik vitesli bir araç almak niyetindeyim. Ama sürece nasıl ve nereden başlamam gerektiği konusunda bir takım tereddütlerim var. Ben kendime şöyle bir yol çizeceğim, yorum ve yönlendirmelerinizi rica ederim.
Herhangi bir sevk vs. olmadan doğrudan rapor vermeye yetkisi bulunan bir devlet hastanesine, ÖTV muafiyetinden yararlanmak istediğimi anlatan bir dilekçe ile başvuracağım.
Sanırım ilk önce ortopedi bölümüne muayene olmam gerekiyor, akabinde yönlendirmelere göre direk branşlara muayene olacağım.
Kurul için randevu verilecek ve kurula çıkacağım ve raporu alacağım.
Sağlık kurulundan alacağım raporun geçerliliğini sınamak adına, bir oto bayiine gideceğim ve vergi dairesinin de görüşünü alabilmek adına, onların aracılığını isteyeceğim.
Vergi dairesinden ÖTV muafiyeti konusunda pürüz çıkmayacağını anladığımda, aile hekimime başvuracak, bir ortopedi uzmanına sevk için yardım isteyeceğim. Daha sonra ortopedi uzmanına muayene olacak, raporun il sağlık müdürlüğü bünyesindeki kuruldan çıkmasını bekleyeceğim.
Söz konusu rapor ile [-]bir sürücü kursuna başvuracak, mevcuttaki B sınıfı ehliyetimin B-engelli olarak değişmesi için sınava gireceğim.
Sınav sonucu ve ilgili raporlarla [/-]birlikte trafik tescile başvuracak ve ehliyetimi değiştirmek istediğimi belirteceğim.
Ehliyet de değiştikten sonra, bu sefer nihai karar için otomobil bayiine gidecek ve işlemi tamamlayacağım.
Açıkçası ÖTV muafiyetini garantilemeden, ehliyetimi değiştirmek istemiyorum. Ben yazarken yoruldum, uygulaması ne kadar yorucu olacak Allah bilir. Hele ki İstanbul gibi mesafelerin uzak ve kalabalığın çok olduğu bir şehirde..
Yaklaşık 10 senedir sol kalçamda Avasküler Nekroz var. Bunun bir sonucu olarak da sol bacağımda yaklaşık 2-3 cm kısalık, bir miktar incelme ve hareket kısıtlığı bulunuyor. Bu zamana kadar hiç sağlık kuruluna vs. girmedim, mevcutta B sınıfı ehliyetim var ve manuel araç sürüyorum. Tesadüfen öğrendiğim kadarıyla, sol bacağında kısıtlık bulunan vatandaşların otomatik vitesli araç alımlarında ÖTV muafiyetinden yararlanabileceğini öğrendim. Ben de bu günlerde eski arabamın yerine otomatik vitesli bir araç almak niyetindeyim. Ama sürece nasıl ve nereden başlamam gerektiği konusunda bir takım tereddütlerim var. Ben kendime şöyle bir yol çizeceğim, yorum ve yönlendirmelerinizi rica ederim.
Herhangi bir sevk vs. olmadan doğrudan rapor vermeye yetkisi bulunan bir devlet hastanesine, ÖTV muafiyetinden yararlanmak istediğimi anlatan bir dilekçe ile başvuracağım.
Sanırım ilk önce ortopedi bölümüne muayene olmam gerekiyor, akabinde yönlendirmelere göre direk branşlara muayene olacağım.
Kurul için randevu verilecek ve kurula çıkacağım ve raporu alacağım.
Sağlık kurulundan alacağım raporun geçerliliğini sınamak adına, bir oto bayiine gideceğim ve vergi dairesinin de görüşünü alabilmek adına, onların aracılığını isteyeceğim.
Vergi dairesinden ÖTV muafiyeti konusunda pürüz çıkmayacağını anladığımda, aile hekimime başvuracak, bir ortopedi uzmanına sevk için yardım isteyeceğim. Daha sonra ortopedi uzmanına muayene olacak, raporun il sağlık müdürlüğü bünyesindeki kuruldan çıkmasını bekleyeceğim.
Söz konusu rapor ile [-]bir sürücü kursuna başvuracak, mevcuttaki B sınıfı ehliyetimin B-engelli olarak değişmesi için sınava gireceğim.
Sınav sonucu ve ilgili raporlarla [/-]birlikte trafik tescile başvuracak ve ehliyetimi değiştirmek istediğimi belirteceğim.
Ehliyet de değiştikten sonra, bu sefer nihai karar için otomobil bayiine gidecek ve işlemi tamamlayacağım.
Açıkçası ÖTV muafiyetini garantilemeden, ehliyetimi değiştirmek istemiyorum. Ben yazarken yoruldum, uygulaması ne kadar yorucu olacak Allah bilir. Hele ki İstanbul gibi mesafelerin uzak ve kalabalığın çok olduğu bir şehirde..