Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Hafif işitme kaybı tanısı alabilir miyim?

hsncnozygt

Yeni Üye
Üyelik
13 May 2013
Konular
4
Mesajlar
31
Reaksiyonlar
7
@OturanBoğa Hocam selamlar tekrardan, aklıma bir şey takıldı da size sormak istedim.

2021 yılında aldığım engelli raporunda hastalık teşhisim şu şekilde :
KULAK BURUN BOĞAZ HASTALIKLARI : H90.3 - SENSORİNÖRAL İŞİTME KAYBI, BİLATERAL

Test Sonuçları :
odyo:sağ 75/87 db sol 75/82 db bilateral ileri snik - rapor oranı : %48

Engel durumum aşağıdaki madde ile eşdeğer midir? Ben normal işitme cihazı kullanıyorum fakat işitme kaybım 71dBHL üzerinde. Bu madde ile erken emeklilik şansım var mıdır?

"Hafif Düzeyde Çalışma Gücü Kaybına Neden Olan Durumlar
Cerrahi yöntemle takılan işitme sağlayıcı cihazlar kullanan, kalıcı iki taraflı ileri/çok ileri (cihazsız olarak yapılan ölçümde 500, 1000, 2000 ve 4000 Hz saf ses ortalamasına göre 71dBHL ve üstü) düzeyde işitme kaybı"
 
Bu konuda teknik bilgim yok maalesef.

Fikri olan var mı arkadaşlar?
 
2008 sonrası işe girişle ilgili sanırım bu yüzden konuyu tam anlamadım ama sizin bu yazdığınıza göre işitme kaybınız ileri derecede. Siz mi hafif tanısı istiyorsunuz, hafif tanısı verirler mi diye düşünüyorsunuz o kısımları dediğim gibi anlamadım.
Farklı hastanelerde yapılan ölçümlerde biraz daha iyi sonuçlar çıksa bile orta ileri işitme kaybına girer sizinki yine hafif olmaz. Zaten hafif olsa %48 vermezler malum. Mesela ben 60-65db saf ses ortalamasına göre kulakdan %36, ortopediden %9 dan aldığım için; sağlık kurulu raporu %42 oldu. Vergi daireside aynen bu oranı %42 çalışma gücü kaybı olarak onayladı ve emekli oldum.
 
Son düzenleme:
Şu anda kimse farkında değil ama yeni yönetmelik ve yasa ile işitme kaybı 71dBHL üzerinde olsa bile koklear implant kullanılması şart koşuluyor.
İşitme engeli olanlar için de engelli emeklilik yolu kapanmış oluyor.

Yapay zeka bu maddede koklear implant zorunlu olup olmaması konusunda şu şekilde yorum yapmış :

Bu maddede yer alan "cerrahi yöntemle takılan işitme sağlayıcı cihazlar kullanan" ve "kalıcı iki taraflı ileri/çok ileri düzeyde işitme kaybı" ifadeleri, işitme kaybı yaşayan kişiler için iki farklı durumu anlatıyor gibi görünse de aslında birbirleriyle ilişkilidir. Şöyle açıklayabiliriz:

  1. Cerrahi Yöntemle Takılan İşitme Sağlayıcı Cihazlar: Bu ifade, koklear implant gibi cerrahi müdahale gerektiren işitme cihazlarını ifade eder. Koklear implantlar, ileri veya çok ileri düzeyde işitme kaybı yaşayan ve işitme cihazlarından yeterli fayda göremeyen kişilerde kullanılır.
  2. Kalıcı İki Taraflı İleri/Çok İleri Düzeyde İşitme Kaybı: Bu ifade, her iki kulakta kalıcı olarak ileri (71-90 dB) ya da çok ileri (91 dB ve üstü) düzeyde işitme kaybı olan kişileri tanımlar. Burada belirtilen işitme kaybı, cihazsız yapılan saf ses ortalamalarına dayanmaktadır.
Zorunluluk açısından:Bu maddede, cerrahi yöntemle takılan işitme sağlayıcı cihazlar kullanan kişilerin, aynı zamanda kalıcı iki taraflı ileri veya çok ileri düzeyde işitme kaybına sahip olmaları gerektiği anlaşılıyor. Yani, cerrahi yöntemle takılan cihazlar kullanıyor olmak, bu işitme kaybı seviyesinin tanımlanmasına yönelik bir durumdur. Ancak bu ifade, cerrahi yöntemle takılan cihazın zorunlu olduğunu belirtmiyor. Yani, cerrahi bir cihaz kullanmadan da kişi iki taraflı ileri veya çok ileri işitme kaybına sahip olabilir. Ancak bu tür bir kayıp yaşayan kişiler, genellikle işitme cihazlarından yeterli fayda sağlayamıyorsa cerrahi yöntemlerle takılan işitme cihazları (koklear implant gibi) önerilir.

Sonuç olarak, bu maddede işitme kaybı olan kişilerin işitme sağlayıcı cerrahi cihazlar kullanmaları bir zorunluluk değil, bir durum olarak belirtilmiştir. Kalıcı ileri/çok ileri düzeyde işitme kaybı olan kişiler, cerrahi yöntemle cihaz kullanmıyorlarsa da bu durum değerlendirilir.

Sağlık kurulları acaba bu konuyu nasıl yorumlar?

İlgili Madde :
Hafif Düzeyde Çalışma Gücü Kaybına Neden Olan Durumlar
Cerrahi yöntemle takılan işitme sağlayıcı cihazlar kullanan, kalıcı iki taraflı ileri/çok ileri (cihazsız olarak yapılan ölçümde 500, 1000, 2000 ve 4000 Hz saf ses ortalamasına göre 71dBHL ve üstü) düzeyde işitme kaybı
 
@hsncnozygt,
Bunu kurul değerlendirecek ama nasıl ? Sonradan öğrendiğim kadarı ile 71 dsb üstü implant olanlar hafif tanı 91 dsb üstü İsitme cihazı kullananlar orta tanıya giriyor 91 altı olup implant yok İsitme cihazı kullanıyorsanız bu hafif tanıya girmiyor engelli emekliliğine çalışma gücü kapsamına girmiyor malesef umarım yanılıyorum dur
 
SGK Hastalık Listesi'nde ilgili başlığın ana maddesi "Komplikasyonlu Sağırlık" olduğu için işitme kaybı ileri derecede olan engellileri hiç ilgilendirmiyor sanırım. Benim işitme kaybım 71dBHL üzeri ama iş gücü kaybım "KOKLEAR IMPLANT" kullanmadığım için kaale alınmıyor, eşit olarak muamele edilmiyor.

@çamlıca,
Alınan maaşların az seviyede olması ayrı bir mağduriyet konusu, burada bahsettiğimiz bir hak kaybı ve adaletsizlik hocam.
Bu konu ile mağdur olan inanılmaz sayıda insan vardır fakat örgütlenemiyoruz. Böylece istedikleri gibi at koşturuyorlar. Gerçekten yazık diyorum...
 
@hsncnozygt, burada bu adaletsizliği cok dillendirdik ama çoktan yapılmış ben fakettigimde 2021 yılından beri böyleymiş yapacak birsey yok bunu düzeltmek cok zor
 
İşe giriş tarihinde, emekli olmak için yürürlükte olan prim gün sayısına, sigortalılık süresine dokunmak (değiştirmek) hak kaybı oluyor da engellilik durumunu değiştirmek neden hak kaybı olmuyor?

Gerekli engelli olsun gerekse olmasın; emeklilik düzenlemelerinde hak kaybı olmasın diye yürürlüğe girdiği tarihten sonra işe girenleri kapsıyor yeni yasalar. Engellilik durumunu değiştirmek neden bu kategoride değil? Bu durumun mantığını anlayan var mı?
 
Bence bu durumun mantığı tamamen ülke ekonomisinin çökmesi ile ilişkili, bugüne kadar verilen direktifler hep engellilerin işini zorlaştırmak şeklindeydi bu defa gözden çıkarıldılar.
 
Belki de AB hedefinin bitmiş olması da bunda etkili. Bu yasalar AB uyum yasaları çerçevesinde getirildi diye biliyorum. Şimdi artık bu hedef yok.

Belki de engelli sayısı ABye göre çok fazla ve biz bu kadar hakkı sağlayacak kadar gelişmemiş olabiliriz. Yani yükü kaldıramıyoruzdur.

Engellilerin çoğu sonradan cehaletten dolayı engelli oluyor. Gelişmiş ülkede kaza bela yoksa engelli olmuyorlar. Kaza bela olmasın diye de çok ünlem alıyorlar. Bence bizde engelli sayısı çok çok fazla, devlet bu kadar hakkı sağlayamıyordur.
 
@Tenê,

Gelişmiş ülkelerden örnek vermeyi pek sevmem ama tam yeridir;

İki yıl önce Hollanda vatandaşı olan biri bağırsak rahatsızlığından sadece iki yıl çalışarak malulen emekli oldu, maaş ne kadar biliyor musunuz, çalışırken aldığı son maaşın %80’i. Türkiye’de engelli fazla değil ve buna rağmen hakları hemen hemen bir hiç.

Aklımda deli sorular...
18 yıl 10 ay çalışma süresiyle 2 Ocak'ta aldığım %46 raporla 14 'Ocak'ta başvuru yapsam emekli olabilir miydim, düşün dur şimdi...
 
Son düzenleme:
@feramuz Maalesef öyle, haklısınız. Sizin rahatsızlığınız nedir acaba işitme ile mi ilgili ?
 
Diğer şartlar tutuyorsa, başvurmakta fayda var. Benim çalışma sürem 1 yıl sonra dolacağı için henüz başvurmadım. Belki bilmediğimiz bir durum vardır, umut edelim :)
 
@feramuz,

Bir deneyin belki yeni deneme ile farklı bir sonuç çıkabilir emeklilik icin hafif tanı için gun şart yil primi dolduysa
 
@feramuz,
Yeri geldiğinde ülkemizi hak sağlanacak kadar gelişmemiş diyoruz ama yeri geldiğinde 4 tarafı denizlerle çevrili toprağı zengin tarımcılık cart curt herşeyi yetiştiriyor ihraç ediyoruz.
Bundan da anlaşılıyor ki gelişen tarafı da bizim için gelişmiyor zaten.

Medeniyetten yoksun,
Akrabasını ailesini bile dolandıran insan müsveddelerini AB niye sırtında taşısın.
Bunu da dini ideolojik nedenlere bağlayıp ortalığı sulandırmaya çalışıyorlar pişkince.

Fransa ve almanya yıllarca birbirini boğazladı. şimdi ise birlikteki başı beraber çekiyorlar. Berlin duvarı bile yıkıldı. Bu sebeple ne ideoloji ne de din diyemez kimse.

Ülkemizin fakir oluşu da bir safsata.
Ülkemizde bir çok teknolojik sektörü lüks olarak ele alınıyor ve kurulmak istenen şirkete ciddi fahiş vergilendirilme bulunuyor. Haliyle kimse burada tekonojik şirket açmıyor.
Bunun yerine doğuda kaçak elektiriğe salık verip karşılığında oy almak daha cazip geliyor.

Şimdi ne alaka ne diyor bu diyorsunuz. Evet çoğunuzu ilgilendirmeyen konu olabilir ama niye ab ye giremediğimizin cevabı bunlarda yatıyor.

Kophenag kriterlerindeki ekonomi paragrafları;

kopenhag zirvesi sonuçlarına göre, ekonomi alanında işlevsel bir piyasa ekonomisinin varlığı kadar, ab içindeki piyasa güçleri ve rekabet baskısı ile baş edebilme kapasitesi de aranmaktadır.

etkin bir piyasa ekonomisi için;

arz - talep dengesinin piyasa güçlerinin bağımsız bir şekilde karşılıklı etkileşimi ile kurulmuş olması,
ticaret kadar fiyatların da liberal olması, piyasaya giriş (yeni firma açılması) ve çıkış (iflaslar) için engellerin bulunmaması,
fikri ve sınai mülkiyet haklarını içeren düzenlemeleri kapsayan yasal bir sistemin olması ve bu yasalar ile düzenlemelerin icra edilebilmesi,
fiyat istikrarını içeren bir ekonomik istikrara ulaşılmış olması ve sürdürülebilir dış dengenin varlığı,
ekonomik politikaların gerekleri hakkında geniş bir fikir birliğinin olması,
mali sektörün, tasarrufları üretim yatırımlarına yönlendirebilecek kadar iyi gelişmiş olması
gerekmektedir.

ab içinde rekabet edebilme kapasitesinin sağlanması için;

öngörülebilir ve istikrarlı bir ortamda karar alabilen ekonomik kurumların makro ekonomik istikrarının olması ve bununla beraber işlevsel bir piyasa ekonomisinin varlığı,
altyapı, eğitim ve araştırmayı içeren yeterli miktarda fiziki ve beşeri sermayenin olması,
firmaların teknolojiye uyum sağlama kapasitesinin bulunması
gerekmektedir.

bu çerçevede rekabet edebilme derecesinin göstergeleri olarak, birliğe girişten önce birlik ile o ülke arasında belirli bir ticaret ortaklığının olması ve ülke ekonomisinde küçük firmaların oranı sayılmaktadır.


TC kimlik noları çıkarken bize sürekli haberlerde "her vatandaşlık işleriniz bununla yapıalcak. Kolaylık geliyorrrr" diye naralar atıyorlardı ama hala aynı kurumdaki farklı departmanlara bile evrak getir götürü yapmaya devam ediyoruz. Basit bir program yapıp tüm devlet kurumlarında bunu kullanmanın maliyeti sarayda 5 dk yanan lambalara bedeldir.

Yurtdışındaki ağalarını doyurmak için ülkesini adeta bir manav olarak kullanmak ve o manavda yaşayan/çalışanların gelişimine manav ülkesinden kazancı devam etsin diye sekte vurmak, ülkenin fakirliğini değil karar verenlerin beyin fakirliğini gösterir.
 
Son düzenleme:
Üst Alt