AÖF ders kitabimdan alinti yapiyorum.
KİŞİLİK ÖZELLİĞİ VE KİŞİLİK BOZUKLUKLARI
Herkesin bir bedeni olduğu gibi kendine özgü bir kişiliği vardır. Bu kişilik sayesinde ruhsal yapı korunur, toplumla uyumlu olunur ya da tam tersi toplumla uyumda sorunlar çıkabilir.
Kişilik denildiğinde ilk akla gelen o kişinin davranış biçimi ve davranış kalıplarıdır. Kişilikle ilgili olarak zaman zaman kişilik özellikleri, kişilik yapısı ve kişilik bozukluğu gibi kavramların kullanıldığı görülmektedir. Bazı benzer kişilik yapılarına sahip özelliklerin bir kalıp oluşturmasına “kişilik özelliği” diyoruz. İçe kapanık, az konuşan, toplumsal açıdan çekinik az arkadaşı olan, daha çok laboratuvarında çalışan bir bilim adamı için şizoid kişilik özellikleri gösterdiği söylenebilir. Fakat bu özellikler şizoid kişilik bozukluğu tanısı için yeterli olmayabilir.
Çekingen (Kaçınan, Sakınan, Avoidant) Kişilik Özellikleri (Çekingenler, Utangaçlar)
Bu kişiler çekingen, kaçıngan, kırılgandır. Bu kişilerin özgüveni düşük, topluluk içinde pek konuşmayan ve utangaç olmaları nedeniyle toplumsal ilişkileri kısıtlıdır. Bu nedenle yarışmayı gerektiren ve rekabet etmeyi gerektiren durumlardan, çatışmalardan uzak kalmaya çalışırlar. İçlerinden beğenmiyor, farklı düşünüyor bile olsalar; düşündüklerini, isteklerini söylemezler ve karşıdakini onaylarlar. “Hayır” diyemezler. Başarılarını ve yeteneklerini küçümserken başarısızlık olarak gördükleri her şeyi abartırlar. Çok iyi bildikleri bir konuda bile düşüncelerini pek açıklamak istemezler. Sosyal ortamlarda alay edileceği kaygısıyla yakın ilişkiler kurmaktan ve eleştirilmekten korkarlar ve istemeseler de toplum içinde yalnız kalırlar. Dışlanmaya, kabul edilmemeye ve onaylanmamaya aşırı duyarlıdırlar. Sevilip sayıldığına ve kabul gördüğüne inanmadıkça diğer insanlarla ilişki kurmak istemezler. Güvendikleri insanlarla ilişki kurmayı yeğlerler. En ufak eleştiriyi istenmeme ve onaylanmama olarak algılarlar. Topluluk içine girmek ve bir şeyler yapmak zorunda kaldıklarında çok sıkıntı yaşarlar. Düşüncelerini ve duygularını sözel olarak ifade etmede çok zorlanırlar. Gülünç duruma düşeceklerini ve çevresindeki insanların kendisiyle alay edeceklerini düşüncesi onlarda katlanılması zor bir sıkıntı yaratır. Heyecanlandıklarında da yüzleri kızarır, elleri titrer, sesleri çatallaşır ya da çıkmaz.
İnsanlarla arkadaşlık kurmak istemelerine karşın pek başarılı olamazlar. Çoğunun az sayıda arkadaşı vardır. Yakın çevrelerinde görece daha rahattırlar. Başkalarının kendileri hakkında ne düşündüğünü merak ederler, olumsuz biçimde değerlendirilmekten, anlamsız ve çirkin görünmekten korkarlar. İnsanlarla ilişkilerinde sürekli kendilerini gözler, nasıl göründüklerini merak ederler.