
Eskiden bunları düşünmezdim daha sonra çevreye bakınca yaş ilerledikçe insan evlilik, ilişki vs şeyleri düşünüyor insan en azından ben düşünmeye başladım daha sonra artık kabullendim olmıcağını kabul ettiğim düşünce ile yaşıyorum olmayınca olmuyor canımı sıksam nolcak geçici bir ömür yaşıyorum
Ulan biz aşkın ne olduğunu unuttuk. Hayat 35nde başlar diyeni...😡
Bizim üniversite de biri vardı çocuğu beğeniyordum çocuk geldi benle konuştu bir gün, sonra tanıştık konuşmaya başladık çocuk bana okulda selam veriyor ben almıyorum falan sonra çocuk bana instagram dan sen neden selamımı almıyorsun çok mu çirkinim gibi şeyler yazmaya başladı ben çocuğa diyemedim aslında düşündüğün gibi değil senden hoşlandığım için vs şimdi üniversiteler açılıyormuş çocukla aynı sınıftayız bilmiyorum ne yaparım keşke onunda engeli vs olsaydıözellikle gidip ben bundan hoşlancam demedim ama kalp işte söz geçiremiyorum bana karşı bir hissi olacağını hiç düşünmüyorum büyük ihtimalle olmaz ama seneye onu gördüğümde şükür içimde bişey kalmamış derim sınav sabahlarında seni sevmeyen birini düşünüp geçirmek zor benim için
Madem bu konu yeniden canlanmış ben de birşeyler yazayım. Yaşım 37 oldugu için sizlerden biraz daha fazla tecrübeli oldugumu düşünüyorum. Aşk ahh ne güzel bir duygu aslında. Ben 21 yaşında engelli oldum. 21 yaşında esmer , kara kaşlı , kara gözlü, sportif , iyi giyinen yakışıklı bir gençtim. Bunu çalıştıgım kafeteryaya gelen kalbi boş bayanların % 90 ının bana ilgi duymasındananlıyordum. Ama asla havalı degildim ve hiçbir kızın kalbini kırmadım. Bana ilgisi olan bir kız benim hoşuma gitmemişse hemen ona kardeşim diye hitap edip istemedigim olayların gelişmesinin önüne geçiyordum. Çünkü bana göre aşk onu gördügümde titremek , çocuklaşmak, garip garip haeketer yapma, yanaklarımın istemsizce kızarması demekti.
Ben de bu duygular oluşmadan hiçbir kızın kalbini yaralamak istemıyordum hep aklıma kendi kız kardeşime aynısı yapılsa ben razı olur muydum diye geliyordu. Neyse, Aylin diye bir kız vardı ona aşık oldum kız sarışın , yeşil gözlü sempatik bir kızdı. Bana ilgisi var gibiydi ben de karşılık verdim 3 ay çıktık ama sonra Aylin'in geçmişte yüreginin yaralı oldugunu anlayınca ondan ayrıldım.Sonra da 1 sene kadar kimseye kalbim atmadı.
Bir gün iş yerinde çalışıyorken elimi makinaya kaptırdım.Parmaklarım koptu. Üzerinden 15 sene geçti yakından tanımadıgım ama dışardan ilgisini çektigim çok kız benımle ilgilendi ama bende hep çekingenlik oldu , onların oldugu ortamdan kaçtım. Arkamdan hep ne kadar artist diye konuşuyorlarmış kulagıma geliyor ama onların işin özünü bilmiyor. Yaşım 37 oldu hala bekarım. Bana aşık oldugunu bildigim kızların bazılarını çarşıda sokakta çoluk çocuga karıştıgını görüyorum. İnsan duygulanıyor ama yapacak birşey yok . Başa gelen çekiliyor. Aşktan ve evlillikten kaçmamın bir başka sebebide engeli olup saglam insanlarla evlenmiş arkadaşlarımın eşlerinin yanında ezgin durdugunu görmem oldu.
Amannn boşver ya ezgin olacagıma ne aşkı ne sevgisi böyle kendi halime yaşayıp ölmek daha mantıklı. Bir kere ailemin baskısıyla görücü usulü bir kıza bakmaya gittim. O gelen kahveyi dökmeden içmeye çalıştıgım zamanı unutamıyorum resmen cehennemi yaşadım. Boşverin aşık olmayın uzak durun öyle beyin kimyasını degiştiren konulardan
Aşık olmak kolay, sevmek zor.
Arkadaşlar engelli bir insana aşık olmak kolay olsa bu dünyada bekar engelli kalmaz.
Ben engelli değilim demiyorum, engelli olmama rağmen tüm işlerimi kendim görüyorum. Yemek pişirme, araç kullanmak hariç. Bildiğim bileli spor ile meşgulüm. Zamanında da işim vardı çalışıyordum. On beş sene evel az kalsın ölümcül bir trafik kazası yaşadım Allah'ın sevdiği kulumuşum size bu mesajı tıpabiliyorum (yazabiliyorum) tıpabiliyorum/ tıpı tıp tıplamak. Yani. Engelli bir insanı zordur anlamak, çoğu içine kapanık suskun resmen dünyaya küsmüş. Bende de az kalmıştı dünyaya küsecem, hastanede yatarken dost sandığım insanlar beni ziyarete gelmişti gördüler ben kablolara bağlı yatakta yattığımı bunun ile artık iş yok dediler tekrarda gör onları görebilirsen. Şimdik haftanın üç günü evdeyim geri iki gün terapiye gidiyorum evde olursam da babam ile dışarı yürüyüşe çıkıyorum.
Gönül ferman dinlemez, insanın kimse âşık olacağı belli olmaz; bundan dolayı kolay ya da zor demek doğru değil. Tamamen gönül işi, gönül kimi severse aşk onda güzeldir. Mühim olan kafa yapısının tutması ve birbirini tamamlamak.
Bence bunun için engelli kişinin extra güzel/akıllı/zeki/-olumlu yönde-farklı/başarılı/belki zengin vs. Bunlardan biri yada bir kaçına sahip olması gerekir.
her şeyi çok güzel diyorsunda mücadeleni kimle yapacaksın evet ben mücadele edemedim tercih ler arasında boğuldum şu an anne babayla aram hiç iyi değil adi bir insanmışım muamelesi görülüyorum böcekmişim gibi davranılıyor buna karşın her şeyimi eşime vermeye çalışırken onda bir ukalalık kendini beğenmişlik mevcutken kendimi daha nasıl ezdiririm diye düşünen ben her şeyimle ona teslim olmuşken o beni her yerde ezdi üzerimden bir tır gibi geçti hayatın en acımasız yüzünü gösterdi bana annen baban seni ciddiye almıyor sen kimsin ki havalarında yani hayatın kendisi problem olmaya başladı anlayacağınız yok engelliyle evlenilirmi yok sağlam engelliyi severmi geçin bunları kardeşim bana göre evlilik bir tiyatro oyunudur kim iyi oynarsa evliliği uzun sürer gerisi boş
@Eliffff
Sevgi için ortada kriter varsa, sevgi hiç olmasın daha iyi.
Söz konusu unsur bir gün ortadan kalkar, olan sevgiye (daha doğrusu sevildiğini sanan insana) olur.
@GeorgeOrwell
Böyle bir durumun olmasını dilemiyorum/istemiyorum, olanı söylüyorum. Fiziksel (yada başka birşey) kusuru olana aşık olan kaç kişi var? İlk görüşte bize aşık olan var mı? Sorarım sizlere?? Bana kimse aşık olmadı. Kimseden de duymuş değilim.
Nasıl olacak dersen de, Oturup konuşulur, zaman geçirilir, sohbet edilir. Zamanla aklıyla, bilgisiyle veyahut başka güzel istidadıyla fiziksel kusurunu güzelleştirirse yani karşı taraf 'Ya engelli/mengelli ama mükemmel biri' derse o zaman sevmeye/aşık olma duyguları ortaya çıkar.
Gözlemim sonucu oluşan fikrim bu?
Kalp güzelliği daha önemli diyenler de bilemiyorum yani![]()
@Eliffff
Fikir somutlaşınca daha mantıklı oldu, diğer türlü sadece filtrelenmiş kriterler vardı ortada.
Zaten ilk görüşte aşktan kasıtları nedir? Ne görür de aşık olur insan? Kaşına gözüne aşık olan var ise belirttiğim kriterlerden birine girmez mi?
Hani bi zamanların izdivaç programlarındaki boyu şu olsun, saçı gözü şu renk olsun diyenlerden![]()