
merhaba şu yazınızda sakat kelimeleri yerine engelli kelimesini kullansanız daha iyi olacak bence
Türkiye deki bütün sosyal politikalar gibi Engellilere yönelik uygulamalr da ne yazık ki Kervan yolda düzülür kolaycılığına teslim edilmiştir. Bunun sonucunda da Ait olma birey olma ikilemini yaşayan engeli bireyleri kendilerine sunulan ve aslında "Temel bir hak" olarak değerlendirilmesi gerekirken bir lütuf muş gibi biz engellilerin başına kakılan ön kabuller neticesinde ortaya çıkan tablo En hafif tabirle büyük bir hukuksuzluğu ve sosyal içerikli bir zulüm politikasını içermektedir. Çünkü; Otorite makamı olarak aile yi konumlayan zihniyet kutsal metinlere atıf yaparak birey i adeta köleleştirmek te, Ait olmadığı bir hayata sahip olmaktan muzdarip olabileceği dikkate alınmadan sahte kadercilik le makyajlanmış bir hayata ve yaşam biçimine mahkum edilmektedir. Hele hele özelde ve genelde sosyal hayatın olmazsa olmaz gereklilikleri olan. iş hayatı aile hayatı ve sosyal hayat arasındaki denge söz konusu olduğunda durum daha da karmaşıklaşmakta ve geleceğin dünyasını inşaa etme gayesi güden ve zaten engelli olan bireyler bir de "MEVZUAT HAZRETLERİ" nin kutsadığı uygulamalar ile kısıtlanmaktadır. Bir sağlık personeli olarak bu "kısıtlı" tanımına özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum. Hukuk sistemimiz ne yazık ki mahkeme kararı ile dahi olsa bir insanı etrafındakilerin şikayet ve gerekçelerine bakılarak mahkeme tarafından "kısıtlı adayı" olarak tanımlanması bile başlı başına bir insan hakları sorunu olarak karşımıza dururken; Hatta bazı engel grupları "Özellikle Psikolojik engelliler" Toplum için tehdit oluşturma gibi akla ziyan gerekçelerle sosyal izolasyona maruz bırakılırken "Sosyal izolasyon" tanımı" nın sanki tıbbi bir müdahale ile ortaya çıkmamış gibi hastalık belirtisi tanımında kullanılması başlı başına bir tezat teşkil etmektedir. Benzer bir şekilde kendi varoluşunu anlamlandırma çabası olan insanların karşısında "Senin için en iyi olan bu" şeklinde bir cevapla çıkan zihniyet in de kendisini çek etmesi ve vicdan muhasebesi yaparak kabul sınırları dışındaki önerileri bertaraf etmesi gerekmektedir. Kaldı ki; İnsanoğlunun en doğal hakkı saygın bir hayata sahip olma hakkı dır. Yaşama hakkı ne kadar kutsal ise Saygın bir hayat kurma hakkı da o kadar ve saygı duyulmalıdır. Ancak bizim gibi geri kalmış ve özellikle de din üzerinden kurgulanan "Aile kurumundaki sahiplenme" duygusunun tatmini ni temel alan yaklaşımlar engelli bireylere kendi yaşamsal seçimlerini yapma şansı tanımamıştır. Yani düşünün. .Bir insan zaten seçmediği bir bedensel, Piskolojik ve sosyolojik durumla dünya ya geliyor. Simdi hangi vicdan bu insanın duygularını, Düşüncelerini, Değerlerini ve karar alma biçimlerini yargılayacak?
Oysa ki birleşmiş milletler in Türkiye nin de altına imza attığı "Engellilerin kendi yaşamlarını kurma hakkı" nı düzenleyen sözleşme maddesini dikkate aldığımız vakit bu sorun aslında bir hak ihlali olduğunu ve ANAYASAMIZ ın uluslar arası sözleşmeleri iç hukuk un bir parçası olarak kabul ettiği gerçeğinden hareketle "Eğitim, İstihdam ve Sosyal Farkın dalık" temelinde yapılanların ne yazık ki engelliler i birey olmaya hazırlamaktan çok ait olmaya yönelten ve yönlendiren bir kanaate sahip olduğu tartışılmaz birıa vakdır. Dolayısıyla; Engelililer ve aile faktöründen bahsederken her şeyden önce BU SORUNLU BAKIŞ AÇISI üzerinde durulmalı ve ona göre bir çzzüm kompıozisyonu hazırlanmalıdır. Aksi takdirde sayıdıs örnekte de müşahade ettiğimiz gibi İyi niyetli cehalet "AKİM KALMIŞ PARLAK FİKİRLER MEZARLIĞI" ndaki müstesna yerini koruyacaktır..
merhaba şu yazınızda sakat kelimeleri yerine engelli kelimesini kullansanız daha iyi olacak bence
Ben bütün konuyu baştan aşağı okumadım fakat şunu belirtmek isterim aile den önce bizler kendimizin önemi çok büyük bizler "SAKAT" değiliz Engelli bireyleriz "SAKAT" kelimesi affedersiniz özür dileyerek diyorum hayvanlara kullanılan bir kelime öncelikle bu algıyı kendi kafamızdan sonra ailemiz den değiştirirsek inanıyorum ki yaşam standartları artacaktır ama biz kendimize bunu yaparsak ailemizi geçtim dışarıdan birine kızmamız çok yanlış olur önce sen değişeceksin ki etrafın da değişsin sen değişmezsen hiçbir şey değişmez değişemez o yüzden talebim şu yöndedir ilk adımı bu konu da atalım "SAKAT" kelimesi geçen her yeri düzenleyelim eğer hadimi aştıysam çok çok özür dilerim herkesten
s.a
ben kendimden yola çıkayım %92 oranında engelliyim yani çalışmam mümkün değil şimdi diyenler olacaktır senden daha ağır durumda olup çalışabilenler var tabi süper zeka iseniz olabilir ben günde 4-5 saat eğzersiz yapıp vücudumu zinde tutmalıyım üstüne birde 7-8 saat çalışmak yattığın yerden bile olsa pek mümkün değil kendi başıma tekerlekli sandalyeme bile oturabilecek durumda değilim tuvalet kişisel bakım tabi bunları da tek başıma yapamıyorum burada tek çare sizi destekleyecek bir aileniz olması bu durumda bireyselleşmek mümkün değil he bütün bunlara rağmen bireyselleşmek ister misin? derseniz bu bireyselleşme sadece engelli bireyi yalnızlaştırır ailem olmasa bir bakım merkezinde olurum ailenin yerini de yabancı insanlar alır bunu kim ister sizin bu bireyselleşme işi anca kendi ihtiyaçlarını kendi karşılayabilen ve maddi durumu iyi olan engelliler için geçerli olabilir. ama inanın onlar bile aileleri ile yaşamak isterler eğer evli değilseler çünkü engelli olmak zor bir psikoloji insan bazen düşündükçe kendini bir çıkmazın içinde bulabiliyor karamsarlaşıp içine kapanabiliyor bu durumda bir an durup sağına soluna baktığında tanıdık yüzler görmek her insana engelli olmasa dahi iyi gelir. birde olaya aile açısından bakın derim sana muhtaç bir engelli var bu yüzden gerek maddi gerek manevi açıdan hayatında bir çok şeyi erteliyorsun yada vazgeçiyorsun asıl bireyselleşemeyen ailenin diğer üyeleri olabiliyor burda anne babadan çok kardeşleri kastediyorum benim bakımım için benle aynı evde yaşamak zorunda kalıyorlar evin geçimi için çalışmak zorundalar üste birde kendi hayatlarını kurmaları lazım yani hayatımız tam bir kaos engelli fiziksel açıdan bağımlı olmayı geçtim maddi açıdan bağımlı ise zaten orada bireyselleşmek söz konusu değildir. devletten bir bakım maaşı alabilmek için bile açlık sınırında yaşamamız gereken bir ülkede yaşıyoruz yani önce sosyal devletimiz engellisini maddi açıdan bağımsız kılacak şartları sunmalı daha sonra bireyselleşecek ortamlar olabilir.
kopyala yapıştır türü bi yazı.
Aile içinde sakat-sağlam vs olmaz, olursa aile olmaz. Zorluklar olabilir maddi manevi. Aile olmak demek her zorluğa TEK yumruk olarak karşı koymaktır.
Kendinizi sakat hapishanesine kapatmayın. İnsanlar engelli engelsız diye ayrılmazlar. Aslında TEK pencereden bakabilirsek her şeyde bir güzellik bulabiliriz. Güzellik bulaşıcıdır, güzellikle kalın. Ha bu arada güzelliğin de sakatı makatı olmaz...
Ayın var Aynı mal nasılsa annamaz, kıl, Ben sonradan %40 engelli yım içinde bulunduğum hayat benim hayatım öz geçmişin, Dünya fani ölüm gerçek insanlar gelip geçecek, insan kendisini nasıl tanımalı, kimim ben diye haykırmak dağın bir tepesinde,
Her insan güçlü olmayı ister ama engelli ama selamın aleyküm küme, ve bir şeyleri değiştirmek ister doğası gereği, her insan bir engelli adayıdır önemli olan o engelleri iyi tanıyıp ortadan kaldırmak,
Hiç bir Aile çocuğunun yaşadıklarını görmezden gelemez, her müslüman özgür ve bağımsızdır ne kadar engelli bir Aile olsun, ben yarım olan eksik olan yönlerini keşfediyor sorunlarını bir engelli olarak halletmeye çalışıyorum, tabi bu biraz zor, geri dönüşü olmayan bir durum, tedavisi olmayan bir durum,
Umudunu inancımı hiç bir zaman yitirmedim, Aile bağımı koparmadım Çoğu kez eşimle tartışıiyorum orda bir köy var uzakta o köy bizim köyümüzdür gitmesem de görmesemde, İnsan kendini biraz bilmeli güçlü ve güncel olmalı.
Engellilerin hakları öteden beri üç aşağı beş yukarı yıllardır hep aynı, lakin engellinin bir kahraman bir şehit bir ünlü olmasını hiç kimse istemiyor çünkü engellilerin yapacakları işler belli biraz oyun biraz turizim biraz spor lüks yaşantısı şeffaf bir ortam bağımsız bir ortam özgür bir ortam, yinede şartlar ne olursa olsun yaşamın en büyük değerleri engellilerdir, Her ülkenin engelli si o ülkenin katma değeridir vergisidir