
örnegin shurda sarfettigine benzer sözlerinden cikartior olabilir miyim?...
hatta kizinin hayatiyla da sinirlamadigini ve sevgili sirinemizin fashizanca bir tutum sergileyen mesajlarina teshekkür edip, onlari "hayata gercekci bakmak" olarak degerlendirdiginden olabilir mi?...
hadi onlar bir yana, "bilseydim sonlandirirdim gebeligimi" demek, "bu öndört yildir yashanan hayat hic yashanmamasi gerekiordu cünkü yashanilasi degil" anlamina gelmior mu?... ki seni yargilamak icin yazmamishtim onu... insanlarin bu tür düshünceleri olmasinin nedenlerini anlamya calishirken gözümden bisheyleri kacirmamakti amacim... yoksa seni sorgulamak, veya "kürtaji nasil onaylarsin" gibi bir dayatma yapmak degildi... gercekten kötü bir niyetim yoktu... samimi olarak söylüorum ki, neden bu kadar kizdigini anlayamadim...
herhangi bi sikintini hafife almak falan da istememishtim... hatta sikintilari, acilari vs.leri bir yana birakalim, "sakat bir cocuga bakmak, hayattaki falanca güzelliklerden vazgecmek oldugunu düshündügüm icin sakat bir cocugu dourmak istemiorum" dierek kürtaj karari alsan bile yargilamazdim... haddime düshtügünü düshünmüorum... ama "hayata engelli gelmektense hic gelmemek daha faydili" gibi ifadelerle karshilashinca ister istemez ilgimi cekior kendini bildi bileli sakat olan biri olarak... böyle sheyler söyleyenlerin kafasindan neler gectigini, nicin söylediklerini anlamak istiorum... hayat shartlari midir böyle sheyleri söyleten diye merak ediorum... konushmadan, sormadan nasil anlicaz?... önyargilarla yaklashmaktan korktugum icin ince ince sormush olamaz miyim mesela?...
ayrica asil sen nerden cikartiorsun "hayattaki bir cocugun yashamasini sonlandirmaktan" bahsettigimi, ya da bahsettigini düshündügümü?!... alintilayarak gösterir misin lütfen?... ötenazi'yi konushmaya bashlamadim ki henüz...
neyse, cok rahatsizlik verdiysem özür dilerim - mutluluklar!...
**********
gectigimiz carshamba sabahi nasil olduysa calar saatin o iirenc sesinden önce uyandim - ki öyle bir tane degil, üc besh tane saat kurarim genelde uyanabilmek icin... geri yatasim gelmedi, icimde bi neshe vardi, gectim sandalyeme, hele bir de jaluzileri actigimda odaya bi günesh doldu ki - oh, degmesin dedim hic kimse bugün keyfime - icim kipir kipirdi... hazir bol bol vaktim varken ishe gitmeden önce shöyle keyifli bi kahvalti yapayim dedim; demledim cayimi, hazirladim bi güzelce masayi... bir yandan yerken bi yandan da sitemizi karishtirayim dedim... bu bashliktaki mesajlari okudugumda - inanin arkadashlar, abartmiorum - kusasim geldi... ögürdüm ama kusamadim, hersheyi oldugu gibi birakip, kendimi dishariya attim...
olmaz böyle dedim, mutlaka yazmalisin oraya bishiler dedim - öyle fashizan düshünceler ve tutumlar sergileniorken sen susamassin dedim, tavir almalisin dedim kendime ama bütün gün öyle firtinalar koptu ki icimde, öyle cok sheyler yazmak istedim ki nereden bashlicami, nasil anlaticami bilemedim... ve hala da bilmiorum ama birtürlü biryerlerden bashlamak lazim...
o kadar!!!...
hey gidi, neredeyse sekiz yil olucak bu sözlerimi yazali... bu sekiz yilda sakatligim epey bi ilerledi ama yine ayni sheyleri söylüorum ve eskisinden daha da ictenlikle "IIYI KI VARIM!" diorum...
ve kanun koyucularin belli bir ashamaya gelmish saglam fetuslere bazi haklar taniyip onlari koruma altina alirken ayni ashamaya gelmish sakat fetusleri o korumanin dishinda birakmasini bu varligima bir saldiri olarak algiliorum... sakat bebekle sonuclanicak gebeliklerin sonlandirilmasini bu kadar "kolaylashtirip" meshru kilan söylemler ve uygulamalar, "senin gibiler aslinda olmamasi gerekiordu ama ya bazi aptalliklar yüzünden ya da teknoloijinin henüz yeteri kadar gelishmemish olmasi yüzünden oldun bi kere" anlamina geldi hep benim icin... shu an bir yetishkin olarak sadece üzerinde uzun uzun düshünülüp, uzun uzun konushup sorgulanmasi gerektigini düshünüorum ama gencligimde özellikle de teenager yashlarimda cok yaraladi beni bu söylemler...
hayatimin hic bir döneminde "keshke olmasaydim" demedim... cevremdeki bircok saglam insandan daha cok zevk aldigimi iddia edebilirim hayattan... ama sakatligi sabah aksham hayata lanet okumak ve saglamlarin hayatina imrenmekten bashka bir cercevede göremeyen insanlar buna inanmicaktir, polyannacilik oynayarak kendimi kandirdigimi düshünecektir büyük ihtimalle... ne halleri varsa görsünler diesim gelior... ama ishte olmuyor... hersheyin kendi pencerelerinden göründügü gibi olmayabiliceni vurguluma arzum baskin cikior...
pencere demishken; "mutlu olabilmek icin ishte shöyle shöyle bir bedene sahip olmaniz gerekior" die telkin edilip durulan o atletik bedene sahip bir adami taniorum... cogu kadinlarin ona bakarken agzinin salyalarini akittirmasi ve cogu erkeklerin onu kiskanmasi gerektigi söylenen o bedene sahip bu adam öyle acilar icinde kivranior ki... "eger mümkün olsaydi ve benimle degishmek isteseydin hic düshünmeden kabul ederdim ama sana da kiyilmaz ki" dedi bana birgün... beni tek eliyle havaya kaldirabilecek bir güce sahip o adam, durumu müsait oldugunda hic durmadan kilometrelerce koshabilen o adam bazen öyle bir hale gelior ki günlerce yataktan cikamior, kalkip yemegini alamior, tuvalete büyük zorluklarla gidior...
artik sonradan mi oldu, genetik bir durum mudur, kromozom bozuklugu mudur, günün birinde prenatal diagnostik gibi yöntemlerle o tür acilar da tetkik edilip yashanmadan yok edilebilir mi bilmiorum ama bu bashliktaki bir cok insanin saglam olarak tanimladigi o bedene sahip omak da mutlulugun garantisi degildir, acilar cekmeye engel olmayadabilior diye hatirlatmak istiorum...
bu yüzden midir bilmem ama "sakat bebegi dünyaya getirmenin bir canilik" oldugunu iddia eden arkadashlarin sundugu gerekcelerin büyük bir kismi cok sig gelior bana...