
Soru(n) 2 ye devam edersem...
İddiam odur ki, sakatlık oranlarının düşürüldüğü, 16 Temmuz 2006'da yayınlanarak yürürlüğe giren 'Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik'ten önce, her ne sebeple olursa olsun usulüne uygun olarak alınmış sakatlık oranını gösterir sağlık raporuna sahip bir kişi, bugün (o rapora dayanarak) erken emeklilik hakkına sahiptir.
Çünkü: Adı geçen yönetmeliğe göre
1- Özürlü sağlık kurulu raporunun doldurulması
Madde 9
[...]
(4) İstihdam amacıyla verilecek raporlarda, ayrıntılı teşhis ve özür durumuna göre tüm vücut fonksiyon kaybı oranının yazılmasıyla birlikte, kişinin sağlığına etkisi dikkate alınarak çalışamayacağı işlerin niteliği genel olarak belirtilir.
(5) Özürlü sağlık kurulu raporlarında, raporun kullanım amacı bölümüne; bireyin özür grubuna uygun hakları, özürlü sağlık kurulunca değerlendirilerek bu Yönetmeliğin ekinde yer alan EK-3 sayılı formda gösterilen raporun arka yüzünde bulunan açıklamalar bölümü dikkate alınarak yazılır. Raporun kullanım amacı bölümüne, bireyin özür grubuna uygun hakları değerlendirilerek yapılan değerlendirmeler; sonuç bölümüne evet, hayır ya da değerlendirilmedi ibarelerinden birisi kullanılmak suretiyle yazılır ve bu bölüm hiçbir suretle boş bırakılmaz.
(6) Ağır özürlü olduğu tespit edilenler, bu Yönetmeliğin ekinde yer alan EK-3 sayılı formda gösterilen raporun Özürlü Sağlık Kurulu Raporunun Sonucu bölümünün Ağır Özürlü kısmında evet ya da hayır ifadesi yazılarak belirtilir ve bu bölüm hiçbir suretle boş bırakılmaz. Ağır özürlü olduğu Özürlü Sağlık Kurulu Raporu ile belgelendirilenler; bakım hizmeti alabilmek amacıyla Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu il müdürlüklerine başvurabilirler.
- Bu haklar:
H sınıfı ehliyet alabilir
Özel tertibatlı araç kullanabilir.
Akülü araç kullanması gereklidir.
İşitme cihazı kullanması gereklidir.
........................ ortezi/protezi kullanması gereklidir.
............................... yardımcı cihazı kullanması gereklidir
Tekerlekli sandalye kullanması gereklidir.
Özel eğitim amaçlı değerlendirilmesi uygundur.
Diğer: (Açıklayınız)
(7) Özel eğitim ve rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanmak isteyen kişiler için verilecek raporlarda; ayrıntılı teşhis ile tüm vücut fonksiyon kaybı oranı ve raporun sürekli olup olmadığı ile süreli raporlarda kontrol süresi mutlaka yazılır. Tüm vücut fonksiyon kaybı oranı % 40 ve üzerinde bulunanlar ve özel eğitim hizmetlerinden faydalanabilmek isteyen kişiler, kendilerine düzenlenen Özürlü Sağlık Kurulu Raporu ile il milli eğitim müdürlüklerine başvururlar.
Yani bir kez rapor için müracaat ettiğimizde, raporu kullanacağımız her alan açıkça doldurulmak ve bize o şekilde verilmek zorunda. Bizler her iş için yeni rapor çıkarmamalıyız.
Gelelim raporun geçerlilik süresin:
Özürlü sağlık kurulu raporunun geçerlilik süresi
MADDE 13 –
(1) Özürlü sağlık kurulu raporunun sürekli olup olmadığı ile süreli raporlarda kontrol süresi mutlaka belirtilir.
(2) Özürlü sağlık kurulunca kişinin özür durumunun sürekli olduğuna karar verilmesi durumunda, özürlü sağlık kurulu raporunun ilgili bölümünde bu durum belirtilir. Ancak özür durumunun değişmesi halinde, rapor ve buna bağlı tüm vücut fonksiyon kaybı oranı yeniden belirlenir.
(3) Özürlü sağlık kurulunca özürlünün özür durumunun sürekli olmadığına karar verilmesi halinde de bu husus ilgili bölümde belirlenerek Özürlü Sağlık Kurulu Raporunun geçerlilik süresi belirtilir. Zaman içinde değişebilen veya kontrolü gerektiren hastalıklar, hastanın önceki özürlü sağlık kurulu raporu da kurula sunularak, özürlü sağlık kurulunun belirleyeceği süre içinde yeniden görüşülür ve karara bağlanır.
(4) Bu Yönetmelik hükümlerine göre alınmış olan sürekli raporlar ile süreli raporların geçerlilik süresi dolmadan tekrar rapor istenmesi durumunda, mükerrer rapor tanzimini önlemek maksadıyla, ilgililerin daha önce Özürlü Sağlık Kurulu Raporu alıp almadıklarına ilişkin beyanı istenir. İlgilinin beyanı üzerine veya bir başka şekilde, evvelce Özürlü Sağlık Kurulu Raporu verilmiş olduğunun tespiti halinde tekrar rapor verilmez.
Yani bir kez rapor aldığımızda o rapor (eğer 'sürekli' ibaresi varsa) yaşam boyunca geçerlidir.
Gelelim raporun kaç nüsha halinde bize verilmesi gerektiğine:
Özürlü sağlık kurulu raporunun tasdiki ve verilişi
MADDE 14
[...]
(2) Özürlü Sağlık Kurulu Raporunun bir nüshası ilgili kişiye verilir. İlgilinin talebi üzerine hazırlanmış olan özürlü sağlık kurulu raporlarından; özürlünün kullanabileceği hakları sayısınca çoğaltılarak imza edilir, onaylanır ve mühürlenerek ilgiliye verilir. Kurum müracaatlarında ise raporun bir nüshası raporu isteyen kuruma gönderilir.
(3) Raporun bir nüshası, gerektiğinde belgelendirilmesi amacıyla raporu veren sağlık kuruluşunda saklanır. Raporların saklanma usul ve esasları; sağlık kuruluşlarının bağlı bulunduğu kurumların ilgili mevzuatına tabidir.
Yani raporda yazan, raporun hangi durumlarda kullanılabileceğimiz ile ilgili ibarelere göre, o sayıda nüshayı hastane bizlere vermek zorunda
Sonuç: Yasal olarak bizler yaşamımız boyunca tek bir rapor alıp, o raporu her iş için ömür boyunca kullanabiliriz.
Yani hem mükerrerliğin hem de zaman/işgücü kaybının önlenmesi için başvuru anında kullanılabilecek tüm haklar raporda yazılmak zorundadır. Bu gerçekleştirilmemişse, kişi hastaneye yeniden başvurup, sakatlık durumunun geterdiği hakların yeniden belirtilmesini ve o sayıda nüshanın kendisine verilmesini talep edebilir.
2- Kazanılmış hakları düzenleyen Geçici 1. Madde, yeni yönetelik çıkmadan önce alınmış raporların geçerli olduğunu söylüyor.
Soru(n) 1 için bir not:
Zaten Danıştay kararında, "sağlık kurulu raporlarında belirtilen teşhise göre özür oranının yüzde olarak belirleme konusunda Merkez Sağlık Kuruluna bir yetki vermemiştir" diyerek Kurul'un sınırları bir kez daha belirlenmiş. Ama ben yine de altını çizmek istiyorum: Kurul, başvuru sahibinin sakatlığı/hastalığı için cetvelde öngörülen (ve sağlık raporunda zikredilen) oranlar üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunamaz. Cetvel (ve rapor), "şu hastalıpa bu işgücü kaybı verilir/verilmiştir" demişse, kurul buna uymak zorundadır:
- Sakatlık İndiriminden Yararlanacak Hizmet Erbabının Sakatlık Derecelerinin Tespit Şekli ile Uygulanması Hakkında Yönetmelik
"Laboratuvar bulguları, sakatlık bulguları, klinik muayene bulguları ve teşhis ile söz konusu cetvellerde belirtilen ve rapora ilgili sağlık kurulunca yazılan oranlar arasın da çelişki görülmesi halinde Kurul*, Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe ekli cetvellerde yer alan sakatlık arızalarına göre çalışma gücü kayıp oranları doğrultusunda re'sen ve nihai olarak karar verir. Kurul, gerek görmesi halinde bu raporu bir daha incelenmek üzere raporu veren hastaneye iade edebilir veya hizmet erbabının çalışma gücü kayıp oranlarının tespiti için yetkili başka bir sağlık kuruluna gönderilmesini isteyebilir."
* Madde 10: (...) "Merkez Sağlık Kurulu, Maliye Bakanlığı Başhekiminin başkanlığında, Sağlık Bakanlığı'nca görevlendirilecek iki uzman hekim ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nca görevlendirilecek bir uzman hekimden ve Gelirler Genel Müdürlüğü'nün bir temsilcisinden oluşur. Merkez Sağlık Kurulu ayda en az iki defa üye tam sayısı ile toplanır ve oy çokluğu ile karar verir."