TEKSAN İnovatif Medikal Ürünler İstanbul, Bursa ve İzmir'de
Sayfa 4 / 5 İlkİlk 12345 SonSon
Toplam 69 mesajın 46-60 arasındakiler
Buraya tıklayarak yazıları büyültebilirsiniz Buraya tıklayarak yazıları küçültebilirsiniz
  1. #46
    Üye
    Baben Avatarı

    Gerçek Adı
    Babür
    Üyelik Tarihi
    03.09-2005
    Son Giriş
    18.09-2010
    Saat
    12:56
    Yaşadığı Yer
    Konya
    Mesaj
    1.628
    Alınan Beğeniler
    2
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    STAR, dünyanın en güvenli, en sağlıklı, en konforlu ve en dayanıklı tekerlekli sandalye minderi.
    Hah.. İşte ben de bu "talep et"me konusunda takılıyorum.
    Üsteki yazımı gönderdikten sonra, tesadüfen Sevgili Rekursion MSN'de idi. Ona da okuttum. Konuyla ilgili olarak bir örnek verdi:

    04.07.2006 04:37:35 Fatima Amca Bey bizim burda ötv mötv muafieti yok bile hic
    04.07.2006 04:37:56 Fatima Amca Bey sadece motorlu tashit vergisinden muaf oluos
    04.07.2006 04:38:34 Fatima Amca Bey ben arabami alirken %20 indirim yapildi ama devlete ait bi ikram deildi bu
    04.07.2006 04:39:27 Fatima Amca Bey engelliler örgütü anlashabildigi araba markalariyla anlashmish %10-%20 ye kadar indirim yapiolar
    04.07.2006 04:39:36 Fatima Amca Bey onlara kalmish yane

    ...
    04.07.2006 04:41:02 Amca Bey Fatima bizdeki örgütler anca piknik düzenlerler
    04.07.2006 04:41:20 Fatima Amca Bey ve ellerine yüslerine bulashtirirlar
    04.07.2006 04:41:42 Amca Bey Fatima yaaa
    04.07.2006 04:41:47 Fatima Amca Bey piknik de güsel de... o sadece yilda bi ishin eglence tarafi olur
    04.07.2006 04:42:12 Fatima Amca Bey sizinkiler piknikle ish bitio sanio heralde
    04.07.2006 04:42:46 Amca Bey Fatima evet.çok doğru
    Yani Avrupalı arkadaş, önce "adam" gibi örgütünü kurmuş, mücadelesini vermiş, talep etme hakkını almış, devletten değil araba üreticisinde istiyor ve alıyor hakkını! Söylediğin gibi "nispeten" de olsa, hak "veril"miyor, alınıyor! Ama biz, geleneksel tembelliğimizle, "armut piş, ağzıma düş" demeyi sürdürüyoruz! Ve elimizi taşın altına koymadan, taşı kaldırmak istiyoruz :evil: Yanlış olan budur, bence..

    Site ve hareket konusundaki görüşlerine katılıyorum. Ancak, bu site, bu aşamada, henüz "sanal" bir bilgi paylaşım ortamıdır ve görevini en iyi şekilde yerine getirmek zorundadır! Yani, kendisini dev aynasında görüp, altından kalkamayacağı işlere girişmek yerine kendisini ayakta tutan sanal kitlenin en iyi şekilde bilinçlenip, harekete geçmeye hazır hale gelmesi misyonunu üstlenmek durumundadır.

    Sadece bu da yetmez.. Daha önce de bir kaç yerde belirttiğim gibi, toplumsal yaşamı meydana getiren unsuları bir sacayağına ya da bir masaya benzetirsek, bacakların hepsi de eşit uzunlukta olmalıdır. Yani senin de, başka bir yazında belirttiğin gibi,
    Alıntı Alıntı Yapılan Kişi: Pagesus
    hepimiz aynı gemideyiz. "Ben kamaramda rahat rahat uyurum, gemi batarsa batsın" diyemeyiz.
    Sadece engellilerin ya da sadece belirli bir grubun refaha ermesi, diye bir şey olamaz! Topyekûn kalkınma olmalıdır! Ama lokomotif olabilmek, başı çekebilmek, örnek olarak gösterilebilmek için, her şeyden önce: Kaliteli Bilinçlenme şarttır!

  2. #47
    Üye
    Pegasus Avatarı

    Üyelik Tarihi
    23.11-2003
    Son Giriş
    10.12-2018
    Saat
    01:14
    Yaşadığı Yer
    İstanbul
    Mesaj
    649
    Alınan Beğeniler
    53
    Verilen Beğeniler
    20

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Haklısın Baben. Bir vucudu tümden ele almak lazım. Ayakları kangren haldeki bir hastanın kollarının sağlıklı olması onu sağlıklı yapmaz. Bu nedenle sözkonusu taleplerin sağlıklı olması kolektif bilincin gelişmesine bağlı.

    İşte kollektif bilincin gelişmesi içinde hepimize rol düşüyor. Bu site bu yolda ciddi mesafeler katedebilecek bir potansiyele sahiptir. Dediğim gibi mesele engelli kitlelerin bilinçlenmesi sorunudur ve bunun çözümü için mutlaka konvansiyonel kurumlara gerek yok. Günümüzde internetteki iletişime dair söylenen "sanal" kelimeside artık anlamını yitirdi bence. Nasılki telefonda konuşmak sanal değilse artık burda yaptıklarımızda sanal falan değil aksine düpedüz realitedir. Bu gerçeklik üzerinden kollektif bilinçlenmenin ciddi avantajları olduğu muhakkaktır ve elde edinilen kazanımlar ortadadır. Yapılması gereken daha ciddi çalışmalara hazır olmak ve elde edebileceklerimizi görebilme vizyonuna sahip olabilmektir.

    Avrupada engellilere yönelik otomobil satışlarında indirim olduğunu biliyordum ancak bu indirimin devlet mi yoksa otomobil markası kaynaklı mı olduğunu bilmiyordum. Ben doğrusunu istersen taleplerimizi her iki yönede çevirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Ancak özel firmalardan bu talepte bulunurken onların bunu sadece ticari bağlamda değerlendirme olasılıkları olduğunu düşünmemiz lazım. Oysa devletten istediğimiz indirim bizim hakkımızdır. Devlet engellilere örneğin Almanyadaki sosyal hakları sağladığında ben şahsen yapacağı özel indirimden gönüllü olarak feragat edebilirim. Almanyada yaşayan engelli arkadaşlarım var. Adamlar kelimenin tam anlamıyla sefahat içinde yaşıyorlar. Hiçbir ekonomik sorunları yok. Engelli arkadaşımın eşi bile devletten maaş alıyor. Bizim ülkemizde engelli olan bireyin ailesi "kaderimdir" deyip o kişinin bütün sorunlarıyla ilgilenirken kendi hayatını tamemen engelliye endekslemesinin bedeli olarak devletten tek kuruş alamamaktadır.

    Yani Almanya daki koşullar ekonomik olarak bir engellinin indirim olmasa dahi kendine iyi bir araba alabilmesi için yeterlidir. Ülkemizde bu koşullar sağlanamadığına göre devlet engelliye sağlamadığı olumlu koşulların yanında birde onu alacağı haksız vergilerle süründürme hakkına sahip değildir. Ülkemizde benzinden, sudan, eelektrikten, doğalgazdan alınan vergiler(Yani ortalama insanın yaşayabilmek için ihtiyaç duydugu olgulardan) genel vergilerin neredeyse tamamını oluşturuyor. Benzine bir hafta arayla ikinci zamda yapıldı. Hükümet iktidara geldiğinde 1$ olan benzin bugün tam 2$ oldu. Bu kadar vergi dünyanın hiçbir yerinde yok. Zenginden alamdıkları vergiyi garibandan alıyorlar. . Bugün bir kuyumcunun aylık gelirini düşünün. Kendisi neredeyse sadece benim kadar vergi veriyor. Vergi konusu dünyada adaletin özünü oluşturur. Adil bir vergilendirme sistemi olmayan devletlerin dünyada bir yere varabilmesi mümküğn değildir. Evet bizde vergilendirmenin adaleti sıradan insanı iliklerine kadar sömürmek şeklinde gerçekleşiyor. Buna karşın uluslararası büyük firmalardan alınan tek kuruş vergi yok. Sırf yabancı sermaye gelsin diye adamlara sağlanan teşvikler nedeniyle ülkemizdeki büyük firmalar neredeyser hiç vergi vermeden zenginliklerine zenginlik katıyorlar. Cefayı çeken bizler oluyoruz.

    Bakın bunun daha yeni bir örneği borsa gelirlerşinin vergilendirilmesi konusunda yapıldı. Maliye bakanlığı yabancı sermayenin borsa gelirlerinden aldığı vergileri kaldırdı. Ama yerli yatırımcıya yüklenmeye devam dedi. Gerekçe "onlar yabancı, vergi alırsak kaçarlar". İşte ülkemizde büyük sermaye hemen her yerde bu şekilde hareket ediyor. Kendisi aman küsmesin diye ne vergi talep ediliyor nede devletin en hassas arazileri kendşilerine peşkeş çekilirken tereddüt ediliyor. Ama iş engelli insanlara gelince sayın bakanımızın 'tersine köroğlu' tavırları devreye giriyor ve hiç hakları olmayan vergiler söke söke alınıyor.

    Bu ülkede bırakın ÖTV yi, devletin bizden KDV almaya bile hakkı yoktur. Çünkü anayasanın onuncu maddesindeki eşitlik ilkesine aykırı olarak çevreyi, istihdamı ve ulaşımı engellileri düşünerek şekillendirmemiştir. Bu koşullar değişene kadar, yani engellilerin önündeki engeller kaldırılıp engelli bireyler toplumsal hayatın içinde tıpkı diğer insanar gibi bulunabildiği anda engellilerden alınmayan vergiler de artık alınabilir. İşte o güne kadar bizden alınan bu vergiler inanmayanlar için ' haksız' inananlar içinse 'haram' bir uygulamadır.

  3. #48
    Üye
    Baben Avatarı

    Gerçek Adı
    Babür
    Üyelik Tarihi
    03.09-2005
    Son Giriş
    18.09-2010
    Saat
    12:56
    Yaşadığı Yer
    Konya
    Mesaj
    1.628
    Alınan Beğeniler
    2
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Alıntı Alıntı Yapılan Kişi: Pegasus
    ... İşte kollektif bilincin gelişmesi içinde hepimize rol düşüyor. Bu site bu yolda ciddi mesafeler katedebilecek bir potansiyele sahiptir. Dediğim gibi mesele engelli kitlelerin bilinçlenmesi sorunudur ve bunun çözümü için mutlaka konvansiyonel kurumlara gerek yok. Günümüzde internetteki iletişime dair söylenen "sanal" kelimeside artık anlamını yitirdi bence. Nasılki telefonda konuşmak sanal değilse artık burda yaptıklarımızda sanal falan değil aksine düpedüz realitedir. Bu gerçeklik üzerinden kollektif bilinçlenmenin ciddi avantajları olduğu muhakkaktır ve elde edinilen kazanımlar ortadadır. Yapılması gereken daha ciddi çalışmalara hazır olmak ve elde edebileceklerimizi görebilme vizyonuna sahip olabilmektir. ...
    Burada da sanal-reel ilişkisine takılıyorum. Kollektif bilinci böyle bir ortamda nasıl geliştireceğiz? Plânlı-programlı bir "eğitim-öğretim" olayı şu aşamada olanaksız gibi.. Zate bir "okul" olma niteliği ve iddiası da yok burasının! Bilinçli olmayan üyeleri bilinçlendirmek, ancak bilinçli arkadaşların köşe yazıları, seviyeli tartışmaları, başka yerlerde gördükleri değerli yazıları paylaşmalarıyla mümkün! Yine de diğer arkadaş, paylaşmak/öğrenmek istemiyorsa sol üst köşedeki çarpı işaretine tıkladığında iş bitiyor! Olmazsa foruma bir daha uğramıyor! :evil:

    Yani eğitim-öğretim/bilinçlenme olayı "san"ki yapılabiliyor! Olmazsa olmaz niteliklerinden yoksun! Benim "sanal"dan kastım buydu.

  4. #49
    Üye
    Fuzulim Avatarı

    Üyelik Tarihi
    23.07-2005
    Son Giriş
    Saat
    Yaşadığı Yer
    Erzurum
    Mesaj
    260
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    ÖTV ötelemesi ve H ehliyeti muhabbeti :

    Baba bir hırsız yakaladım.
    Oğlum al getir hemen.
    Baba gelmiyor!
    Oğlum bırak gitsin ozaman.
    Baba gitmiyor!
    E oğlum sen gel bari.
    Baba bırakmıyor!

    Gelde işin içinden çık şimdi !!!

  5. #50
    Üye
    Rekursion Avatarı

    Üyelik Tarihi
    08.12-2003
    Son Giriş
    05.12-2021
    Saat
    23:50
    Yaşadığı Yer
    Alamanya
    Mesaj
    399
    Alınan Beğeniler
    12
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    eneeee baben, msn.de konushtuklarimizi buraya mi tashiosun?... dikkat ediim de ilan-i ashk falan etmiim bari bundan sonra :P... hehehe...

    shaka bi yana pegasusun sölediklerini önemsiom... türkie.de arabaya herkesten fazla gereksinim duyan engellilerden -ötv shöle dursun- kdv de alinmasa cok yeridir, gerekirse düshük faizli kredi de vermelidir bence de... ayrica alman devleti ötv indirimi yapmio ama ötv.yi ödeyebilmen icin "her türlü" destegi verio...

    önemsedigim bashka bi nokta da:
    Alıntı Alıntı Yapılan Kişi: SiyahPelerinliAdam
    (...) Ve hatta sunu söyleyebilirim 25 milyardan pahali araç almayi düsünebilen engellilerin aldigi araçlarda muafiyete dahi gerek olmadigini düsünüyorum. Bunu 1 kaç sene içinde aracimi satip sifir araç almayi planlayan biri olarak söylüyorum. Belli bir standardin üzerine çikmis insanlara muafiyet taninmasina lüzum bile yok. Önemli olan imkansizliklar içinde araç alamayanlarin bu konuda çektikleridir. Mevzuu cebimizde kalan bi kaç milyar meselesi degil...

    (...) Istiyorum ki pahali araçlardan kalkan muafiyet daha düsük bütçeli engellilerin araç sahibi olmalarina sebep olsun...
    Alıntı Alıntı Yapılan Kişi: Pegasus
    25 bin ytl üstü araçların ötv muafiyeti dışında bırakılması gerektiğine yönelik söylemi kabul edemeyiz. 25 bin ytl üstü satın alınan araçlar öyle sanıldığı gibi lüks araç almak için değil aksine mecburiyetten olabilir. Masraflar nedeniyle dizel bir araç almaya kalktığınız anda alacağınız araç 25 bin YTL aşacaktır. Bugün bagajına tekerlekli sandalye sığacak sıfır bir aracı alabilmek için en az 30 bin ytl lik bir araca yaklaşmanız lazım. (...)

    (...) 30 bin ytl lik bir aracı satın alan engelli ile 90 bin ytl lik 1600cc lik bir BMW alan engellinin aynı şekilde muafiyete tabi olması bencede çok adil görünmüyor.
    ben de shu anki uygalamanin maddii durumu ii olan engellilerin durumunu biraz daha düzelttigini ama asil ihtiac sahiplerinin bu uygulamadan faydalanamadigini düshünüom... gönül ister ki herkes faydalanabilsin tabe, zengini, fakiri... hepsi... ama bu sitede de hep sölenir ya türkie shartlari, ekonomik durum falan die... ve birakalim bilmem kac ps.li araba alabilmeyi bi eshek bile alamayan, engelli cocugunu yillarca sirtinda tashiarak okula götüren aileler varken 90 bin ytl.lik bmw almak isteyen sakatlarin muafiyetten faydalanmasi bence de biraz garip kacio...

    gelelim almanya.ya: ötv den muaf etmio seni belki ama gerekirse sifirdan arabayi hic karshilik almadan altina cekio senin... shartlari var tabe... örnegin üniversiteye gitmek istiosun ve yürüyemiosun veya yürürken cok zorlaniosun, toplu tashima araclarindan faydalanamiosun (ya da faydalanabiliosun ama günlük hayatini etkileyen zorluklarla)... yani okuyabilmen, calishabilmen (ilerde ötv ödeyerek son model bmw alacabilicek duruma gelebilmen :P) icin araba shart... gel gör ki ne senin ne de ailenin bütcesi buna müsait degil... okumaktan mi vazgecicen? hayir! devlete müracat edicen... devlet gercekten arabaya ihtiacin var mi, varsa nasi bi araba senin ishini görür, bu sorularin cevabini bulduktan sonra ebeveynlerinin maddii durumuna bakar... ve o arabayi veriverir, hatta düzenli bi shekilde okumaya devam ettigin sürece akaryakitini da öder (bu akaryakit meseles kendisi araba alabilecek durumda olanlara da uygulanabilio)... tabe sen de "ben ama bu modeli istemiodum, shu modeli istiodum" diemiosun... alamanlarin bi atasözü vardir "einem geschenkten gaul schaut man nicht ins maul" = "hediye edilen beygirin dishlerine bakilmas" die ... ishin "olumsuz" yönlerinden biri bu :P... digeri de araba sana verilio, diledigin gibi kullanabiliosun ama asil sahibi devlet oluyo ...

    ishte öle... bu sadece bi örnekti... calishan ama ishe gidip gelebilmek icin arabaya ihtiaci olan engellilere de -gelir durumuna göre- maddi yardim yapilio araba alirken... vs. vs. ... uzatmama gerek yok, kisacasini pegasus sölemish:
    Alıntı Alıntı Yapılan Kişi: Pegasus
    anayasanın onuncu maddesindeki eşitlik ilkesine aykırı olarak çevreyi, istihdamı ve ulaşımı engellileri düşünerek şekillendirmemiştir. Bu koşullar değişene kadar, yani engellilerin önündeki engeller kaldırılıp engelli bireyler toplumsal hayatın içinde tıpkı diğer insanar gibi bulunabildiği anda engellilerden alınmayan vergiler de artık alınabilir.
    tabi bütün bunlar türkie.deki örgütler tembel tembel otursun, arada bi piknik hazirlasin, shenlik hazirlasin, araba üreticisiyle falan konushmasin, hak istemesin anlamina gelmes... birascik indirim de onlar yapsa gözümüs mü cikar?

    kendinise ii bakin

    not: yazdiklarimla alamanya.da hersheyin %100 yolunda gittigini sölemek istemiom... yetersiz gördügüm cok shey var burda da...

  6. #51
    Üye
    Kederli Avatarı

    Üyelik Tarihi
    24.04-2005
    Son Giriş
    31.12-2022
    Saat
    18:35
    Yaşadığı Yer
    *
    Mesaj
    359
    Alınan Beğeniler
    9
    Verilen Beğeniler
    1

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Ekonomisi yanlış ve basiretsiz yönetimlerle, soygunlarla, hortumlarla mahvedilmiş bir ülkede yaşıyoruz. Üstelik bu işte sorumluluğu olanlar ceza almak bir yana ödüllendirildiği gibi ceremesini millet çekiyor. Bunlar bize düşük maaş, zam, işsizlik, insan hayatının değersizleşmesi gibi sorunlar olarak dönüyor. 35 yaşımdayım daha ne kadar yaşayacağım belli değil ama şöyle birşeyleri anlamaya başladığım 7-8 yaşlarından beri hep aynı şeyleri yaşadım. Küçükken ülkeyi yönetemeyen ekonomiyi mahveden siyasileri o böyyük! devlet adamlarını! ben orta yaşlarımda da gördüm. Sanıyorum ben küçükken bitiremedikleri işi (ülkeyi iyice batırmayı yani) ben bu yaşlarımdayken de yapmak istiyorlardı. Bir ülke bu kadar kötü yönetilmeyi hakediyorsa o zaman bu millette mi sorun var diye de düşünüyorum. Mutlaka vardır ama ben bu ülkeyi mahveden hiçbir siyasiye şimdiye kadar destek vermedim vermeyeceğim de... Hakkımı helal de etmiyorum. Ahirette en ağır cezaları almalarını bekleyeceğim bu dünyada elimde olsa çoğunu ülkeden atar, hapseder ya da neyse...

    Amma da uzattım; diyeceğim o ki şu güzel yurdumda devleti idare edenlerin (ya da öyle olduğunu sananların) yapabilecekleri şey herşeyden vergi almak. İşlerin iyi kötü yürümesi için bunu şart olarak görüyorlar. Ama tabii ki olan düşük gelirli nisbeten gariban vatandaşa oluyor. İdareciler vergiden vazgeçemiyorlar çünkü başka türlü gelir artırımını düşünemiyorlar, düşünseler yapamıyorlar, yapsalar yüzlerine gözlerine bulaştırıyorlar.

    Ama bu mazeret değil. Ülke yönetimine talip olup seçilmek için yırtınan ama sonra da başa geldiğinde mazeret üreten, ağlayan sızlayan, kötü gidişatı hep halka yansıtan ama kendileri her nasılsa etkilenmeyen bu yönetimlerin yaptıkları tabii ki yanlarına kar kalmamalı. Kalmayacak da. Ya bu dünyada ya da ahirette...

    Beyefendiler şunu düşünüyor: Bazı kesimlere vergi kolaylığı sağlanırsa bu kolaylık yüzünden gelirlerimiz azalır, bu kolaylığı kötüye kullananlar çıkar. Ama kazın ayağı öyle değil. Her özürlü otomobil alacak seviyede değil ki. Hadi vergi kaldırıldı her özürlü hurra diye araç almaya koşmayacak ki. Bizim başka dertlerimiz var zaten bize yeter. Merak etmesinler devletimizi düşünürüz biz onlardan daha fazla...

    Sahtekarlık yapıp da bir özürlü sayesinde araç alıp kullananlara gelince bu gibi insanlar yakalaniliyor nitekim duyduklarım da oldu. Ama bunu tespit etmek de devletin vazifesi. Bunu yapanın vergi kaçıranın tepesine çöksün hatta alsın arabasını elinden. Bunlara imkan veren özürlüye de bu hakkını artık kaybettiğini söylesin. Bu kadar zor mu...

  7. #52
    mozenalp
    Misafir Üye
    mozenalp Avatarı

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Bu öteleme meseleseni biraz açar mısınız? Ben şöyle biliyordum. Arabayı alınca (Ötv indiriminden yararlanarak) 5 sene müddetle bir daha bu haktan yararlanamıyorum ve 5 sene sonra arabamı bir engelliye satarken bu ötv yi ödemiyorum ama normal birine satarsam , alırken ödemediğim ötv yi ödüyorum. Yani arabamı satmazsam hiçbir surette bu ötv yi ödemeyeceğimi zannediyorum. Acaba yanlış mı biliyorum?

  8. #53
    Genel Yayın Yönetmeni
    OturanBoğa Avatarı

    Gerçek Adı
    Bülent
    Üyelik Tarihi
    09.01-2003
    Son Giriş
    Bugün
    Saat
    19:23
    Yaşadığı Yer
    İstanbul
    Mesaj
    57.507
    Alınan Beğeniler
    3.872
    Verilen Beğeniler
    4.126

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Aracını -her ne zaman olursa olsun- bu "hak"tan yararlanamayan birine satarsan, başta ödemediğin ötv'yi ödüyorsun. Yani bir muafiyet değil, öteleme aslında.
    - Arkadaşlar, lütfen sorularınızı özel mesajla iletmek yerine ilgili foruma yazarak cevap arayın. Böylece hem soru-cevaplardan herkes yararlanır hem de en doğru cevaba en hızlı şekilde erişmiş olursunuz.
    - Lütfen sorunuza cevap aldıktan, bir sorununuza çözüm bulduktan sonra dönüp gitmeyin. Siz de başkalarına yararlı olmak için bilgilerinizi, tecrübelerinizi, duygularınızı paylaşabilirsiniz. Unutmayın, siz nasıl yana yakıla cevap arıyorduysanız, başkaları da içine düştüğü açmazdan çıkmak için aynı hararetle sorularına cevap arıyor...

  9. #54
    Üye
    abalı Avatarı

    Gerçek Adı
    osman
    Üyelik Tarihi
    23.01-2005
    Son Giriş
    05.12-2015
    Saat
    13:21
    Yaşadığı Yer
    istanbul
    Mesaj
    123
    Alınan Beğeniler
    2
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    BÜLEN SANA TŞK EDERİM KONUYU YENİDEN GÜNDEME GETİRDİĞİN İÇİN
    HEP LOKMAN AYVA DİYORUZ ACABA DİĞER VEKİLİMİZ GÜRSOY EROL BEY VEYA TÜRKİYE SAKATLAR FEDERASYONU NE İŞ YAPARLAR BİR ONLARI SORGULAMAK LAZIM BİZLERİ EN ONLAR ANLAR DİYE DÜŞÜNÜYORUM YOKSA DÜŞÜNMEYEYİMMİ VERCEKLERİ CEVAPLARI UMARIM BEN YANILIRIM

  10. #55
    Üye
    Aki Avatarı

    Üyelik Tarihi
    20.08-2004
    Son Giriş
    05.10-2011
    Saat
    14:01
    Yaşadığı Yer
    Istanbul
    Mesaj
    31
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Rekursion bayılıyorum senin yazılarına şuracıkta seni tebrik etmek istedim.

  11. #56
    Üye
    neseli09 Avatarı

    Gerçek Adı
    Mustafa Neşeli
    Üyelik Tarihi
    09.05-2005
    Son Giriş
    04.07-2021
    Saat
    17:09
    Yaşadığı Yer
    Aydın
    Mesaj
    119
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Hastalığımdan dolayı bana H sınıf ehliyet verilmiyor. %90 ve üzeri rapor alırsam , özel donanım şartı aranmaksızın(taşıma amaçlı kullanmak için) otomobil alabilmekteyim.EEE ben memurum,çalışıyorum , engelimin derecesi belli,araç kullanamıyorum ama bu araca da çok ihtiyacım var.

    Diyelim ki %90 aldım. Bi kompleks içine girerim heralde. Ya da bana biz %90 özrü bulunan kişiye memurluk yaptırmayız derlerse neyapcam?
    Bu yüzden Oturanboğanın da belirttiği üzere"Sakatlığından dolayı otomobil kullanmasının mümkün olmadığı sağlık kurulunca belirlenen kişiler, sakatlık oranlarına bakılmaksızın, bu haklardan yararlanabilmelidir"

    Fakat iş bununla da bitmiyor...
    * Hem araç alırken sorunlarla uğraşıyoruz, hem de kullanırken. Çoğu aileler ellerinde ne var ne yok bir araya getirerek, güçbela bir araç alabilmektedir. Böyle bir saçmalık olamaz! Alınan aracı engellinin anası, babası, bebesi vs kullanamıyor. Alttarafı 3-5 kuruş sözde vergi indirimi yapıyorsunuz.
    Madem böyle yapıyorsunuz "bir engelli aracı alana bir normal araç bedava kampanyası" başlatın :lol: Engelli de rahat etsin, ailesi de rahat etsin ...

    :P

  12. #57
    Üye
    Kederli Avatarı

    Üyelik Tarihi
    24.04-2005
    Son Giriş
    31.12-2022
    Saat
    18:35
    Yaşadığı Yer
    *
    Mesaj
    359
    Alınan Beğeniler
    9
    Verilen Beğeniler
    1

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Bence özürlülere tanınan kolaylık diye birşey yok, gözboyaması yapılanlar...
    Her özürlünün ailesi zengin değil ki, öyle yüksek maaşlar falan da almıyoruz ki.
    Özürlü biri olarak H sınıfı ehiyet alsan otomobil kullanmanın tek yolu bir araç satınalmak. Ne kiralamak ne başkasından ödünç almak mümkün değil.
    Sonra araç alabildin diyelim, o zaman eşin aracı kullanamıyor ona da bir araç alman lazım. Oh ne ala memleket. Sevsinler özürlüye yapılan kolaylığı. Parası olan özürlüye sıfır araç alırken ötv kolaylık desek o da sadece öteleme... Krediyle araç almaya kalksan şartları uygun değil. Zaten özürlü insansın yaşadığına, karnının doyduğuna, dilenmediğine şükret araba senin neyine demeye getiriyorlar işi...

  13. #58
    Üye
    serhendi1981 Avatarı

    Üyelik Tarihi
    13.11-2005
    Son Giriş
    16.12-2008
    Saat
    22:41
    Yaşadığı Yer
    bilecik
    Mesaj
    12
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Dusunyorumda engelli sahsın arabasını baskasının kullanamamasının nedeni: engellilik kullanılarak vergısız arac temın etmek ısteyenlerın bu kurnazlıgını engellemek olabılır mi?

  14. #59
    Üye
    Kederli Avatarı

    Üyelik Tarihi
    24.04-2005
    Son Giriş
    31.12-2022
    Saat
    18:35
    Yaşadığı Yer
    *
    Mesaj
    359
    Alınan Beğeniler
    9
    Verilen Beğeniler
    1

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Alıntı Alıntı Yapılan Kişi: serhendi1981
    Dusunyorumda engelli sahsın arabasını baskasının kullanamamasının nedeni: engellilik kullanılarak vergısız arac temın etmek ısteyenlerın bu kurnazlıgını engellemek olabılır mi?
    Mutlaka böyle bir niyet vardır ama daha kuyumcuların bile açlık sınırında kazanç beyan edip vergi verdikleri ve daha milyarlarca YTL vergi kaybı olan bir ülkede kalkıp da 3-5 iyiniyetli olmayan şahsın ve engelini kullandıran engellinin kurnazılığı olsa bile ülke bununla batmaz.

    Madem ki o kadar titizler vergi konusunda o zaman güçleri ve becerileri ve de cesaretleri yetiyorsa vergi hırsızlarından ve vergisizlerden vergi alsınlar...

  15. #60
    Üye
    serhendi1981 Avatarı

    Üyelik Tarihi
    13.11-2005
    Son Giriş
    16.12-2008
    Saat
    22:41
    Yaşadığı Yer
    bilecik
    Mesaj
    12
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Panthera: hafif, agresif ve zarif aktif tekerlekli sandalye...
    Çok doğru söylediniz, keşke her alanda titiz olsalarda hazine dolsa o zaman ulkemız daha yaşanır olurdu.




Sayfa 4 / 5 İlkİlk 12345 SonSon