
Engelli raporları Ankara'dan onaylanmayacak...
Memurlar.Net (Engelli raporları Ankara'dan onaylanmayacak)
bülentbey bana ÖYLE KOLAYMIŞGİBİ YAZIYORSUNKİİ.... YAZMIŞSINIZ BEN YAŞADIKLARIMI YAZIYORUM EN AZ HAFTANIN 2 GÜNÜ YA VERGİ MAHKEMESİNDE DAVAMI TAKİP EDİYORUM YADA ÖZÜRLÜLER DERNEKLERİNİ ZİYARET EDİYORUM YADA SAGLIK RAPORU ÇIKARTIYORUM DEVLET HASTANELİRNDEN ŞUANDADA İST EYİTİM ARAŞTIRMA HASTANESİNDEN RAPOR ÇIKARIYORUM YANİ ŞUNU SÖYLEYEYİM YAŞAMADIGIM BİRŞEYİ YAZMAM DİYER GİTTİKLERİM YERLERDE CABASI ANKARAYA MECLİSE KADAR GİTTİM SGK YA GİDİPGELMEKTEN ZATEN YORULDUM BASİT BİRŞEY OLMADIGINDAN YAZDIM AMA SİZ BASİTMİŞ GİBİ ANALİZ ETTİYSENİZ SİZİN SORUNUNUZ
Engelli raporları Ankara'dan onaylanmayacak...
Memurlar.Net (Engelli raporları Ankara'dan onaylanmayacak)
Merhaba Reyhan Hanım
"sürekli" ibareli sağlık kurulu raporu alan kişiler bir daha sağlık kurulu karşısına çıkmak zorunda kalmasınlar.
Vergi indirimi için ayrı,özürlü kimlik kartı için ayrı,Ötv muafiyeti için ayrı vs
tek rapor alayım bütün işlerimi o raporla halledeyim
ilginiz için tşk
Vergi indirimi için ayrı,özürlü kimlik kartı için ayrı,Ötv muafiyeti için ayrı
tek rapor alayım bütün işlerimi o raporla halledeyim
Jaklin size bu konuda katıyorum ben şimdi akülü sandalye almak istiyorum fakat tekrar rapor istiyorlar
1)yeni rapor istendiği zaman sevk edildğim hastanenin doktorları tarafından adam gibi muayne edilip rahatsızlığımdan dolayı yaşadığım sorunlar dikkate alınmalı...
2)eger hastalığım hakkında dr'un tam bir bilgi birikimi yoksa rapora kafasına göre yazılar yazmamalı.örnek;benim rahatsızlığım nörofibromatozis 2 çok nadir görülen bir hastalık.sevk edildiğim hastanenin doktoru o ne diye yüzüme bakıyor.hastalığım boyunca bu rahatsızlık hakkında edindiğim bilgi ve belgeleri aktarıyorum.ama yine o kendi bildiğini okuyor.
3)doktor odalarına aynı anda 3-5 tane hasta alınmasın.kim vurduya gidiyoruz.
Sayın reyhan gazel,
benimde görüşlerim bülent beyinkiler le aynı
1- ilk işe girişte alınan rapor süreklilik arz ediyorsa emeklilik işlemleri sırasında yeniden bir rapor ve yüzde oranı alınması gereği ortadan kalkmalıdır. Zira o kurumda zaten uzun yıllardır özürlü kadrosunda çalışıyorsunuz.
2- değişik hastanelerin verdiği raporlar bir birini tutmamaktadır bunun ortak bir noktası olmalıdır bir gözü görmeyen bir insan % 40 özürlü sayılıyorsa bütün hastanelerde de böyle olmalıdır.
Şunlar da geldi aklıma:
7- Malum, hastahanelerdeki mimari koşullar çok olumsuz. Rapor almak için başvuran kişiler tekerlekli sandalyeleriyle kat kat merdivenlerden karga tulumba taşınmak zorunda bırakılıyor. Akıl almaz bir rezalet... Bunun önlenmesi için, en azından başvuran kişinin sakatlığı/hastalığı ile doğrudan ilgili olmayan branş muayenelerinde ve sadece doktorun gözle/elle muayene edeceği hallerde, doktorun sakat kişinin olduğu yere inmesi ve hastayı görmesi sağlanmalıdır. Doktor göz ucuyla hastayı görecek diye sakat kişinin merdivenlerde debelenmesi gerçekten çok can sıkıcı ve bezdirici oluyor.
8- Sağlık kurulu raporlarınının veriliş amacı kısmındaki olası tüm haklar eksiksiz olarak doldurulmalıdır (H sınıfı ehliyet alabilir, Özel tertibatlı otomobil kullanabilir, 2022 maaşı alabilir, Evde Bakım aylığı alabilir, gelir vergisi indiriminden yararlanabilir, sakat statüsünde çalışabilir, özel eğitim alabilir vs.vs.vs.)
9- Hem mükerrer rapor verilmesinin önüne geçilmesi, hem kişilerin her konuda ayrı ayrı rapor almak için günlerce eziyet çekmesinin önlenmesi, hem de sağlık çalışanlarının işgücünün azaltılması için, bir kez rapor çıkartan ve raporu "sürekli" ibareli olan kişilerin kurula girmeksizin başhekimin (sıcak) imzasının ve kaşesinin olduğu rapor nüshaları alabilmesi sağlanmalıdır.
Kişi daha önce sağlık raporu aldığı hastaneye başvuracak, sürekli ibareli sağlık kurulu aldığını hatırlatacak ve hiç bir muayene veya kurul karşısına çıkmaksızın, sadece başhekim ya da yetkilendireceği bir görevlinin karşısına çıkarak, yeni bir rapor nüshası alabilecek.
- Arkadaşlar, lütfen sorularınızı özel mesajla iletmek yerine ilgili foruma yazarak cevap arayın. Böylece hem soru-cevaplardan herkes yararlanır hem de en doğru cevaba en hızlı şekilde erişmiş olursunuz.
- Lütfen sorunuza cevap aldıktan, bir sorununuza çözüm bulduktan sonra dönüp gitmeyin. Siz de başkalarına yararlı olmak için bilgilerinizi, tecrübelerinizi, duygularınızı paylaşabilirsiniz. Unutmayın, siz nasıl yana yakıla cevap arıyorduysanız, başkaları da içine düştüğü açmazdan çıkmak için aynı hararetle sorularına cevap arıyor...
bülent abi size katılıyorum rapor çıkarttıgım hastahanede asansör yok merdiven var 5 tane rapor çıkarttım bu hastahane düzen yok
Reyhan hanım'dan uzun zamandır ses seda çıkmıyor, bu forum başlığını açtı ancak arada bir bu yazdıklarımızın incelediğine veya değerlendirdiğine dair bir hareket görmek, son gelişmeler konusunda küçük de olsa bilgilendirilmek isteriz. Bu bizleri mutlu edecektir diye düşünüyorum.
(Bu işin boyacı küpü olmadığını, hele konu devletten karar çıkması olduğunda çok uzun sürebileceğini, zaman ve sabrın elbette gerektiğini biliyoruz.
Ancak yoğun temposu arasında, bazı konularda bizleri kısaca aydınlatmasını umut ediyoruz.
-Bu konularla ilgili mecliste veya ilgili bakanlıklarda, herhangi bir kıpırdanma var mı?
-Bu forumda yazılan önerilerin faydası bi şekilde sağlanıyor mu?
-Fatih Çekirge'nin yazıları konusunda kendileri ne düşünüyor?
(diğer arkadaşlarımızın da merak ettiği şeyler vardır herhalde)
evet ada arkadasa katılıyorum.Ayrıca fatih cekirgenin yazdıkları hakkında ne değişti ne düzeldi anlamadım.Sırf basına düştü diye bakanlık ilgiliymiş gibi yaptı..Sanki bu problemleri aynı kişiler açmamıs gibi bilmiyormus gibi davrandılar.Sorunları yaratan kendileri bilmeyenlerde kendileri.Bu böyleyse vah bizlerin haline.
Yeni yönetmeligin sorun olması engelli oranını 40 dan asagıya cekmemeleri.40 değil 20 olması gerekir.dısarda böyle oldugunu duydum.Böyle oldugu zamanda problem yasayanların cogu çözülüyor.sen yönetmelik değiştiriyorsun ama özürlülük oranını değiştirmiyorsun.Ve bundan haberimiz yoktu aaaaa böylemi olmus diyorsun.
Sevgili dostlarım,
buradayım yazdıklarınızı da takip ediyorum.
sevgiyle kalın
yaaaa arkadaslar sızler bıde ısıtme agır ısıtme sorunlu olarak bı hastaneye gıdın bakalım
ısıtmeyen kardeslerıme allah yardımcı olsun hamı dıyeyım gelmıs gecmıs helede sımdıkı ıktıdarlar sayesınde mıhmandarsız hastaneye gıdınde gorun
elımız ayagımız aklımız saglamken bızlerı caresız duruma dusuruyo bu burokrası oysa bıraz ılgı bıraz sabır bıraz yavas anlıyacagımız delde konusan anlayıslı davranan gorevlı doktor pek az oluyor ıslerı cok olabılır napalım
barı ozele para yetıstırebılecek ıyı bır ıs olabılse
Özürlü memur alımları senede üç defa yapılacağına, daha önceki yıllarda olduğu gibi sadece özürlü memur adaylarının girebileceği tek bir sınav yapılsa da herkes o sınav, bu sınav ordan oraya koşturup durmaktan kurtulsa.Bu sınav sonuçları memur atamalarında ve de işçi alımlarında kullanılsa daha iyi olmaz mı ?KPSS gibi iki yılda bir yapılsa sınavlar.Yerleştirmeler de kpss gibi tek elden ösym tarafından tercihler doğrultusunda yapılsa kimse buna hayır demez.Madem torpil olayı kalktı,sınavlarda böyle yapılsın,alımlarda böyle olsun.Biz engelli arkadaşlarda yok şu ilde sınav varmış, yok başka bir ilde sınav varmış oraya müracaat edelim sıkıntısından ve de en büyük MALİ VE PARASAL sıkıntıdan kurtulsak.Bir sınava müracaat etmek, sınava gidip gelmek bir sürü mali külfete sebep oluyor.Diyeceğim şu ki; SINAVLAR DA TEK OLSUN, YERLEŞTİRME VE TERCİH İŞLEMLERİ DE.
Sayın Reyhan GAZEL, Özürlüler yönetmeliği veya tasarısı her neyse onlar yapılırken, bu çok önemli meseleyi de içeren,konuları da dikkate alırsa kendilerinden çok menmun olacağız.
Birde bizi gelişmeler hakkında kısaca aydınlatsa veya bilgi verse sevineceğiz.
Kendilerine ve ekip arkadaşlarına iyi çalışmalar diliyorum.
Sevgili Dostlarım, bazı arkadaşlar Fatih Bey'in yazılarını takip edip etmediğimi soruyor. Ben de diyorum ki;
Özürlüler İdaresi Başkanı'ndan hurriyet.com.tr'ye teşekkür ziyareti
Türkiye’de yaşayan 8.5 milyon engellinin sorunlarının aşılmasında koordinasyon kurum niteliğindeki Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanı Abdullah Güven ve Başkan Yardımcısı Reyhan Gazel, hürriyet.com.tr bürosunu ziyaret ederek, gösterilen duyarlılık için teşekkür ettiler, bu duyarlılığın devam etmesini istediler.
Türkiye’de engellilerin yaşadıkları zorlukların aşılması için “toplumsal katılım” çağrısı yapan Güven, Özürlüler İdaresi’nin engelli vatandaşların yaşamlarını kolaylaştırmak için yaptığı çalışmalar hakkında da bilgi verdi.
“ÖRNEK KENTLER KURUYORUZ…”
Güven, özellikle belediyelere bu konuda büyük iş düştüğünü belirterek, Özürlüler İdaresi’nin başlattığı bir çalışma hakkında da bilgi verdi.
Başkan Abdullah Güven, “Japonya’ya, Amerika’ya Avrupa’ya gitmenize gerek yok, Konya, Karaman, Keçiören ve Hendek’te oluşturduğumuz örnekleri görün, siz de kendi kentlerinizi ‘engelsiz’ hale getirin” dedi.
Güven, bu şehirlerin de “tesadüfen seçilmediklerini”, her birinin Türkiye’deki yerleşim birimlerinin birer modeli olarak benimsendiklerini anlattı. Bu çerçevede, Konya “Büyükşehir”, Karaman “şehir belediyesi”, Keçiören “metropol ilçe” ve Sakarya-Hendek ise “ilçe” oldukları için seçildiler. Buralarda ilgili belediyeler ile Özürlüler İdaresi Başkanlığı işbirliğinde yapılan çalışmalar sonucunda, “engelsiz şehirler” kurulmakta olduğunu kaydeden Güven, tüm Türkiye belediye başkanlarını da aynı sistemi kendi bölgelerinde kurmaları çağrısında bulundu.
“EVDE BAKIM İÇİN 140 BİN KİŞİYE MAAŞ BAĞLADIK”
Güven, engelli vatandaşlara sağlanan olanaklar konusunda dünyayı örnek almak yerine ‘dünyaya model olma’ hedefiyle hareket ettiklerini anlattı. Dünyanın, engellinin evde mutlu olacağı gerçeğini yeni anladığını belirten Güven, Türkiye’de engellilerin yüzde 99 oranında evde bakıldığını söyledi. Bakıma muhtaç yaşlıların ve engellilerin yakınlarına yük olmasını önlemek için asgari ücret oranında maaş bağlandığını belirten Güven, “Bir çocuğu varsa tek asgari ücret, iki ve daha fazla çocuğu varsa iki asgari ücret bağlayarak aileyi destekliyoruz” dedi. Sözkonusu destekten 2007 sonunda 14 bin kişi yararlanırken, bugün 140 binin üzerinde kişeye maaş bağlandığını vurguladı.
“ÖZÜRLÜLERE MESLEK EDİNDİRİYORUZ”
Güven ayrıca özürlülerin meslek edindirilmesi projesi kapsamında açılan kurslara 180 bin kişinin katıldığını söyledi. Özürlü eğitiminin sıfır yaştan itibaren başlaması gerektiğini belirterek, bu çerçevede de destek eğitimi için özürlü başına 422 lira kurs ücretinin devlet tarafından sağlandığına dikkat çekti. Bu destekten 205 bin kişi yararlanıyor. Güven, sayının arttırılabilmesi için çalışmaların sürdüğünü de belirtti.
“HAYDİ ENGELLİLER OKULA…”
Özürlüler İdaresi, “haydi kızlar okula” benzeri bir kampanyayı da, özürlüler için halen sürdürüyor. Buna göre, özürlülerin okula gitmeleri için kendilerine ücretsiz ‘taşıma desteği’ sağlanıyor. Halen 27 bin engelli öğrenci, tahsis edilen özel araçlar ve özel olarak eğitilen sürücü ve görevliler eşliğinde her gün okullarına götürülüp, getiriliyor. Güven, şu anki maliyeti 40.5 milyon lira olan bu taşıma sistemi ile, özürlülerin okula devam etme oranında yüzde 85’e varan artış yaşandığını da anlattı.
Bugün istanbul eyitim araştırma hastanesinden heyete girdim hiper tansiyondan %10 alerji astımdan %20 dizaltı ampute %34 Dizaltından kesik bacaktaki engebeli oluşundan %10 toplamında %74 verildi tabi baltazar yapıldı %57 ye düşürüldü ankaraya gönderme hazırlıgı içindeyim bakalım busefer agalar raporu kaça düşürücekler