Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Tekerlekli sandalye bağışçıları alınsınlar lütfen... [Tartışma]

OturanBoğa

Yönetici
Üyelik
9 Ocak 2003
Konular
673
Mesajlar
57,908
Reaksiyonlar
272
Tekerlekli sandalye bağışçıları alınsınlar lütfen...

Bülent Küçükaslan
Radikal 2 | 19 Ağustos 2012

Türkiye’nin en büyük markalarından birinin satın alma departmanından birisi arıyor:

- A marka B model akülü tekerlekli sandalyeniz var mı?
- Maalesef yok, 10 gün sonra stoklarımıza girecek. Başka bir sandalye önerelim isterseniz? Kullanıcıya dair bilgi verirseniz, onun için en doğru seçenekleri sunabiliriz.
- En ucuzu hangisi?
- Siz bağış mı yapacaksınız?
- Evet. Her yıl birkaç bağış yapıyoruz. Onun için en ucuzu olması bizim için yeterli.
- İzin verirseniz bu bakış açınıza bir eleştiri getirebilir miyim?
- Peki.
- Ucuz sandalye talebi firmaların istemeyerek karşıladığı bir sandalye grubudur. İstemezler, çünkü fiyatı düşürmek için kalite standartlarını düşürmek zorunda kalırlar. Bir başka deyişle sizin ucuz olduğu için aldığınız sandalye, muhtemelen çok kısa bir süre sonra kullanıcı için başa bela bir sandalye olacaktır. Yani siz iyilik yaptığınızı düşündüğünüz insanlara aslında her açıdan yük bindiriyorsunuz. Oysa milyar dolarlık bir firma olarak 1800 TL’lik değil 2500 TL’lik sandalye alsanız, kullanıcı hem çok daha güvenli ve konforlu sürüş sağlar, hem de durmadan bozulma riski ile günlerini diken üstünde yaşamamış olur.
- Anlıyorum. Ama yöneticilerim bana bu talimatı verdi. Sizin görüşlerinizi de onlara ileteceğim...

Sonuç: Geri dönüş olmadı. Muhtemelen bir yerde 1500 TL’ye bir sandalye bulmuşlardır!

İzmir’den biri arıyor:

- En ucuz akülü sandalyeleriniz hangileri?
- Bağış mı yapacaksınız beyefendi?
- Evet, ihtiyaç sahiplerini sevindireceğiz inşallah.
- Ne güzel... Peki en ucuz olanlardan değil de daha bir iş gören modellerden alıp ihtiyaç sahibi kişileri gerçek anlamda rahat ettirmek istemez misiniz?
- Yok. Çok kişiyi sevindirmek istiyoruz.
- Peki, ben şimdi size 1990 model on tane Şahin otomobil bağışlasam ve “bunu hepiniz her gün her işiniz için kullanacaksınız” desem, ne dersiniz?
- İstemem.
- İstemezsiniz tabii. Çünkü benzin de yetiştiremezsiniz, tamiri için para da... İşte biraz buna benziyor sizin tekerlekli sandalye armağan etme girişiminizdeki tutumunuz. Ben olsam, 10 tane alacağıma 8 tane alırım, insanlar her gün güzel dileklerle beni ansın isterim.
- Yok beyefendi biz 10 kişiyi sevindireceğiz.

Sonuç: Bildiğiniz gibi...

Maalesef bağışçıların çok büyük çoğunluğunun bakış açısı bu şekilde ve ne yaparsak yapalım onları ikna edemiyoruz. Kendilerine reva görmedikleri ürünleri ihtiyaç sahiplerine vermekte bir sorun görmüyorlar...

Sakat örgütleri ve kamu kurumları bin beter!

Kişisel bağışçılar böyle de tekerlekli sandalye dağıtan sakatlarla ilgili sivil toplum örgütleri ve kamu kurumları farklı mı? Ne mümkün! Bırakın farklı olmayı, bilakis, bu düzenin kurgucuları onlar zaten! Belediyeler ya da İl Özel İdaresi vb. kurumlar ihale açıyor mesela tekerlekli sandalye için, firmaları kırdırıyorlar birbirlerine ve ölü fiyatına akülü sandalye ihalesi veriyorlar. Firmalar ne yapsın, başka türlü satış yapamayacakları için kaliteden ödün verip talebi karşılıyorlar... Sonuçta olan gariban kullanıcıya oluyor: ya sandalyeyi alıp kısa sürede hurdaya atıyorlar, ya sürekli sorun çıkarttığı için tamirci peşinde koşuyorlar, ya da tamir için yüzlerce liralık kargo bedeli vermektense sandalyeyi elden çıkartmanın yollarını arıyorlar...

Tekerlekli sandalye, kullanıcısının her şeyidir.

Düşünün, kullanıcı yürüyemiyor; bedeni ile kullandığı sandalye arasındaki uyum aksasa, sandalyesi arızalansa, oracıkta kalakalacak. Düşük kalitede sandalyeye binmenin riskini ve kullanıcıda yarattığı tedirginliği bir hayal edin lütfen...

Ayrıca tekerlekli sandalye her kullanıcı için farklı özelliklerde olmalıdır. Herkesin beden yapısı, sakatlık biçimi ve dolayısıyla ihtiyaçları farklıdır ve sandalye bu ihtiyaçları karşılayacak özelliklere sahip olmalıdır. Nerede, ne kadar süre ile kullanılacağı, nasıl bir performans beklendiği; ayaklıkların yükseltilmesine, sırtın yatmasına, dik pozisyon alabilmesine vb. ihtiyaç duyulup duyulmayacağı; oturma alanının hangi özelliklerde olacağı; taşıma kapasitesi; coystiğin özellikleri ve benzeri konular netleşmeden “ucuz olsun” diyerek alınan sandalye kimsenin bir işine yaramaz (SGK, senin de kulakların çınlasın!).

Sakatlar saygıyı hak etmiyor mu?

Hak etmiyorsa; siz vicdanını rahatlatmak isteyenler, sakat olmayan muktedirler, her şeyin kendi istediği gibi olmasına alışık olanlar, dayanışmanın güzelliğini değil de bağış yapmanın üstten bakan huzurunu sevenler, sormaya ve dinlemeye gerek duymayanlar, aynen devam... İktidarınızda sakatlar düşük pozisyonlu işlerde düşük maaşlarla çalıştırılmaya devam edilsin, yollar, binalar ve toplu taşıma araçları sakat olmayanlara göre tasarlansın, ekonomik bağımsızlığımız verilmesin, devletin sosyal yardımlarına karşılık yaşamlarımız ipotek altına alınsın, kendi kararlarımızı alma özgürlüğümüzü kullanamayalım, gerçek ihtiyaçlarımız umursanmadan ucuz sandalyeler bize reva görülsün. Bize sormaya gerek yok zaten. Siz biliyorsunuz...
 
İyi de canım kardeşim bu iş için TSE'nin belirlediği standartlar yok mu? Ucuz olsun diye tekerlekli sandalyeye tekerlek, akülüye akü mü koymuyorlar? Bir ürünün standardı neyse en az o standardı karşılaması gerekmiyor mu ki bu sevgili firmalar kalitesiz üretim yapabiliyor? Burada anladığım kadarıyla sorun alanda veya satanda değil her zaman olduğu gibi üreticide. Atıyorum, 20 km dayanması gereken teker 10 km de haşat oluyorsa ya standardı zaten 10 km dir ya da üretici bilerek hata yapıyordur. Nasıl ki bir fırıncının "ekmeği 20 kuruş yaptım ama gramajını 50 grama düşürdüm" demesi standartlara göre mümkün değilse, üretici firmaların da kalitesiz malzemeyle üretim yapması mümkün değildir diye düşünürüm. Yapıyorsa ya o ürünün standardında bir sorun vardır ya da denetlenmesinde.
 
Bir standart vardır tabii ve "ucuz" sandalyeler de o standarda uyuyordur! 90 model Şahin de uyuyordur biryerdeki standartlara... Ama kullanıcı olarak bakınca, o standartların hiç bir anlamı olmadığını görebilirsiniz...

Arz-talep meselesi. Eğer devlet kurumları ve bağışçı piyasası "en ucuzu olsun, en ucuzu olsun" diye dolanırsa, üretici ne yapsın? Ucuzunu veriyor işte...

Burada sandalyeden ziyade bağışçı piyasasının mantığını sorgulamak lazım. Önemli olan sayı mı, yoksa ihtiyaçların gerçek anlamda karşılanması mı? Neden bağışçı piyasası "sayı da sayı" diye tutturuyor? Neden SGK ve diğer devlet kurumları kaliteli sandalye ihtiyacımızı karşılamıyor? Neden Avrupa ülkelerinde ve hatta Amerika'daki sigorta sisteminde onbinlerce Euro'ya tekerlekli sandalye veriliyor da bizde 1700-2200 liralık sandalye veriliyor? Biz Türkiyeli sakatlar kaliteyi hak etmiyor muyuz?
 
Yine söylediğime döneyim: Bu durumda 10 tane üretici 1000 tane bağışçıya laf anlatmaya çalışacağımıza gerekçelerini de sunarak TSE kurumuna bu standardın yükseltilmesi için baskı yapsak daha uygun değil mi? Sonuçta bir tek kurumla muhatap olunacak, hadi bağlı olduğu bakanlığı da katalım 2 kurum. Sonuçta bu standart yükselirse, SGK dahil hiçbir kurum da "ucuza" kaçamayacak zira üretici bilecek ki bu standardı tutturmak zorunda ve bunun da bir maliyeti var.
 
Hayır, böyle bir şey mümkün değil. Serbest piyasa koşulları dedikleri bir şey var ya... Her kalitede ürün piyasaya sürülebilir. 10 bin liraya da araba var, 1 milyona da. İsteyen 10 bin liralığı alır isteyen 100 bin liralığı... Önemli olan kaliteli ürünün kişi ve kurumlar tarafından talep edilmesidir. Onlar ucuz talep ederse, firmalar da ucuz ürün sağlar. 2x2=4.
 
Sandalye yi de zenginlere gösteriş malzemesi yapan devleti kınıyorum:mad:

Zengin haklı, atıyorum benim proteze ihtiyacım var. Kalkıp da bana protez bacak hediye ediceğine 100 tane t. sandalye alır.
100 kişiye iyilik yapmış olur.

Suç % 100 devlette. TSE onayını veren devlettir.
Binalar çöker. Devlet onaysız oysaki bir tane yapı yapılamaz.
Ama o binaların mağdur ettiği sakata ve ölene ne tazminat verilir.
Ne yakınlarına olanaklar sağlanır. Uzar gider...

Bu devlet neresinden tutarsan tut. Dökülüyor... Adaletsizlik içinde boğulacaz.
Ama deprem olucak. Ama savaş...
Mazlumun ahını alan bir devletin ayakta durması zaten mucizedir...:confused:


Bu ülkede 2*2= .... bilinmeyen bir sayıdır.

Yok abicim hayalet haklı. Serbest piyasayla bu iş açıklanamaz.
Ben şaşıyorum. Mesela adam benim paramla asfalt döküyor. Bunun bir standartı kalitesi vardır. Atıyorum 10 sene garantisi olmalıdır.
3-5 ayda bir kaldırım döküceğine ihaleyi bir kere kalite standartına göre düzenlersin olur biter.
Ucuz etin yahnisi yenmez...

Bi akülü gördüm geçen arkadaşın tranvayda tekeri koptu. Aaaa hayretler içinde kaldım.
Kendi tekerinin yedeğini taşıyor. Ordaki duyarlı bir vatandaş tekeri taktı.
Yoksa orda rehin kalıcak...

Başka ülkede olsa sarhoş yolda düşse helikopter ambulans geliyor.
O başka ülke çalışanı maaşından bu kadar kesinti ödemiyor. sgk sına....:confused:
 
sakat hareketi denince ilk akla gelen şeyin tekerlekli sandalye dağıtıcılığı olmasını kendimce sık sık eleştirirken birde uyduruk olduklarını öğrenmek iyice tiksindirdi doğrusu. Yaptığınız tek eylemin çöplüğünde boğulun...
 
nasıl bir zihniyet anlaşılması mümkün değil allah bile demiş hayrın en makbulü malın en iği yerinden veya iğisinden yapılanı makbuldür diye
bu kendi akılcıklarınla hayır yaptıklarını düşünen zihniyetler acaba kendilerinimi töbe töbe allahımı veya biz engellilerimi kandırdıklarını sanıyorlar acaba :D
şey gibi buda sen kendin yemediğin yemeği veya artığını komşuna göndererek hayır yaptığını düşünen insancıklar gibi bu ucuz sandalye hayrı yapanlarda :D
 
Kendi yiyemediğini, yemeyeceğini, kendi giyemediğini, giymeyeceğini ihtiyaç sahibi insanlara verirler "Allah kabul etsin hayrımı, başımın gözümün sadakası olsun" deyip şişinirler.. Ramazan ayında da görüyoruz bu mantığı. Sözüm ona ramazan paketleri hazırlanıyor, içlerinde merdiven altı imalatı malzemeler.. Nerde adı sanı duyulmamış, adi ucuz birşeyler var, son kullanma tarihi geçtim geçicem diyen, tıkıştırıyorlar içine kolilerin.. Dostlar alışverişte görsün..:) Riyakarcı sahte müslümanlar! Kullara şov yapıyorlar övünülmek için! Sadece bilmem şu kadar bağış yaptım diyebilmek için ellerini ceplerine atıyorlar desinlere, şakşak için.. Utanır, ar eder insan olan insan "bağış yapacağız, en ucuz sandalye hangisi" demeye!

Bu zihniyet değişmez. Amaan hediyelik işte, amaan sadaka işte deyip en ucuzuna, en kalitesizine kaçıyorlar.. Hiç yapma bunu daha iyi.. Beni arasa böyle birileri en ucuz tekerlekli sandalye hangisi, bağış yapacağım dese "seninde senin yapacağın bağışındaaa, aramaa bir daha burayı" der devamını getirim..:) Bana yapılsa böyle ucuza kaçılmış elimde dökülecek bir saldalye bağışı, gerisin geriye gönderirim, almam valla...

Belediyelerde bunu yapıyor.. Yakacak yardımı en adisinden, giyecek yardımı 2. el en adisinden, tekerlekli sandalye yardımı 3 gün kullan, 4.gün parçakesek olsun elinde at çöpe..

Allah muhanete muhtaç etmesin, elden gelen öğün olmaz dedikleri bu işte.. Ey gidi insanoğlu eey! Ucuza kapattım dediğin o gurur kırıcı bağışlar ateş olup dolanır birgün eline ayağına, kefenin cebi yok.. Allah gözünü doyursun böylelerinin.. 100 sandalye alacak parası olan adamın en ucuzunu alacak dahi olsa parası var demektir. Sınırlıysa paran, 100 değilde 50 tane al ama kaliteli olsun işine yarasın vereceğin kişinin..
 
Bu yardımlar yapılırken tek merkezde toplansa, adet değilde ihtiyacı karşılama ön planda tutulsa keşke. İlave olarak yardım eli uzatana ihtiyacı olmayan uzanmasa, yedek olarak almak istemese. Sağ elin verdiğini sol el görmese, yapılan yardım gösteriş için değilde Allah rızası için olsa veya insalcıl duygular ön planda olsa. Hepsinden önemlisi sosyal devlet olgusu tam olarak hayata geçirilebilsede riyakarlığa prim verilmese.
 
aynen katılıyom k.ergun ne olacak bu insanların gösteriş merakı
bundan iki ay önce çorum belediyesi beyaz masa bürosuna gidip evde kullanmak üzere manuel tekerlekli sandalye talebinde bulundum bir ay sonra bir telefon dana tekerlekli sandalye vercez sabah 10 da hazır ol dediler neyse 11 gibi bir münübüs geldi arkaya karga tulumba soktular akülü arabaynan kafam tavana çarpa çarpa nihayet araba verecekleri yere geldik aman bir şenlik sanatcılar yemekler iki manuel iki akülü sarnıışlar kurbanlık koyun gibi kırmızı kurdalelerinen arabanın yanına vardımki en adi kolu açılmayan tekerlekli sandalye neyse uzun lafın kısası ben dedim bunu almam ordan bir görevli geldi fotoğraf çekilcek kalk bu arabaya otur dedi adama diyorumki ben omirilik felçlisiyim bu arabanın kolu açılanı yokmu diyorum yüzüme pis pis sırıtıp bileydik senin için özel sipariş verirdik deyip alay ediyor bide utanmadan gazetelere çarşaf çarşaf resim basmışlar almadığım arabaya araba verdik diye kınıyorum bu insanları sonuna kadar kınıyorum istemiyorumda kimseden artık birşey evimin içinde akülü arabamlada mutluyum.......
 
medikal şirketlerinde bu denli fahiş kar marjı oldukça hiçbir şey düzelmez kaliteli bisikleti 1000 liraya alırken işe yarar bir tekerlekli sandalyeyi 1500den aşağı bulamazsınız ikisi arasındaki malzeme ve işcilik farkı ne 2 metre kumaşmı bu fiyatı yükseltiyor... insanlar artık hayır yapmak için değil göstriş yada sözde vicdanlarını rahatlatmak için bunu yapıyorlar en basit örnekbi mavi kapk kepazeliği cıkardılar her kes kapak toplaaya başladı ama aynı insanlar bina önüne rampa deyince ipe un sererler engellilerde bu toplumun parcası onlara sahip çıkalım derler ama bir engelliyi damat/glin olarkistemezler engelli komşu istmezler sözde hayır için sadalye dağıtan firmalar engelliye iş vermezler allah rızası için derlrallahın ayetine uymazlar

bakara 267

Ey âmenû olanlar! Kazandıklarınızın ve yerden sizin için çıkardıklarımızın temizlerinden infâk edin (ihtiyacı olanlara verin). ve sakın onun kötüsünden ve kendiniz için gözü kapalı (gönül rahatlığıyla) alamayacağınız (ucuz ve düşük evsaflı) şeyleri infâk etmeye meyletmeyin (kalkışmayın). Ve Allah'ın, Gani (ve) Hamîd olduğunu bili
 
Kardeşim çok net şekilde ülkemizin kangren haline gelmiş bir yüzsüzlüğünü dile getirmiş oldun. Yıllardır her yerde her fırsatta dile getirdiğim bir yüzsüzlüktür bu ve bu meselede firmaların bakış açısını ve sahte duyarlılıklarını harika bir şekilde ifşa ettin.

Çağımızda firmalar ve kurumlar adına "sosyal sorumluluk projeleri" dedikleri bir faaliyeti önemserler. Çünkü günümüzde rakip firmalar arasındaki ürün rekabetinde kalite farkı baskın bir rol oynamamaktadır. Günümüz teknolojisi benzer belli ürünlerde benzer bir kalite standardını yakalamaya imkan verince firmalar çevresel duyarlıklar, ihtiyaç sahiplerine yardımlar, hammadde tedariklerinde toplumsal hassasiyetlere önem vermeler yoluyla halkın gözünde itibar kazanacakları ve bu yolla da rakiplerinden ayrılacakları adımlar atmaya başladılar. Ancak buradaki amaç tıpkı iyi biriymiş gibi görünerek rant elde etmek isteyen sahte bireyler gibi iyi duyarlı bir markaymış gibi görünerek tüketici, yatırımcı, devlet vb gözünde tercih edilebilme kaygısı yatmakta. Ancak hiçbir zaman bu tur faaliyetler sürekli olamıyor. Çünkü sahtelik eninde sonunda sırıtıyor ve yarattığı magdurlarla ifşa olmak zorunda kalıyor. İyi biri olmadan, bunun felsefi, etik altyapısını içselleştirmeden iyiymiş gibi yaparak topluma zarar verecek sahtelikleri kemikleştirmekten başka işe yaramazsınız.

Ülkemizde bu sahte sosyal sorumluluk(siz sorumsuzluk projeleri diye okuyun) projeleri bu düzenin en somut örnekleridir. Yıllar önce Migros böyle bir kampanya yapmıştı. Aldıkları sandalyeler tam bir felaketti ama onlar binlerle ifade edilen rakamlarla öylesine sarhoştu ki o sandalyelerin gerçekte işe yarayıp yaramadıkları umurlarında bile değildi. Halka 50 tane sakata harika sandalyeler aldık ve onları gerçekten mutlu ettik demektense 5000 kişiyi sevindirdik demeyi uygun gördüler. Gerçekte o kişilerin mutlu olup olmaması kimsenin umrunda değildi. Yeter ki onların buyuk rakamlarla hava atabilsinler.

Aynı şey dernekler vakıflar için de geçerli. Nice ağlak kampanyalarla bilmem kaç kişiye sandalye bağışı alan bu derneklerden daha bir kez bile bağış yapmadan sandalye almak nasip olmadı. İhtiyaç sahibi sakat arkadaşlarıma ve kendi geçici kullanımım için istediğim görece eli yüzü düzgün sandalyeler için her defasında "bağış" adı altında benden para istendi. Düşünün derneğe ihtiyaç sahibi sakat için bağışlanan sandalyeyi dernek parayla satıyor. Ha bağış zorunlu değil tabi. Bağış için örneğin 500 lira paranız yoksa depolarda sandalyeleri kalmamış oluyor. Ama bağış parasını bulduğunuzda birden depoda bir sandalye bitiveriyor. Gerekçeleri şu derneğin faaliyetleri için para lazım. Yahu insanda biraz utanma arlanma olur. O bağış adı altında aldığınız sandalyeleri size bağışlayan kişi ve kurumlara onları sakatlara bağış adı altında para alarak verecegınızı söylüyor musunuz? Hayır. O zaman satamazsınız kardeşim. Ama satıyorlar. Çünkü sahtelik ikiyüzlülük bu sektörün can damarı.

Aynı dernekler vakıflar vb de niteliğe bakmadan nicelikle göz boyama derdinde. Gerçekte sakatşarın ihtiyaçlarına göre duruş srgilemeleri beklenen bu drnekler yazıda konu olan yanlış sistemin asıl taşıyıcıları durumundalar. Tekerlekli sandalye üreticilerinin suçlu olduğuna inanmıyorum. Çünü onlar arza göre üretüm yapıyorlar. Bu sahte düzen nedeniyle ülkemizde kaliteli tekerlekli sandalye üretimi yapılamıyor. Çünkü böyle bir sandalye üretseniz kiğmseye satamıyorsunuz. Devlet en son bana tekerlekli sandalye parası olarak 200 lira ödemişti. SGK daki müdür gayet ukala bır tavırla "biz baktık, bu paraya bize özellikli sandalye veren firmalar var" demişti. Adama cevap dahi verememiştim çünkü yüzüne ana avrat sövmekten korkmuştum kendimi tutamayıp...

Güzel v aydınlatıcı bir yazı anlayana...
 
Allah bir insanı düşünce ve zihniyet engelli yapmasın sözde yardım ediyorlar alay eder gibi bir kişinin engelli birini karşıdan karşıya geçirmesi bile o zihniyetli insanların yapacağı sözde yardımdan daha kabildir hele bir de okumuş olanları varya onlar ayrı bir şey ama ne demişler ''okumak cahilliği alır e..... lik baki kalır
 
Bülentlerin yazdıklarına aynen katılıyorum ve her yerde bende bu konuyu dilimizin döndüğünce anlatmaya çalışıyorum. Çoğunlukla "Nankör" damğasını yememe rağmen Bulmuşta bunuyor yaftasını yapıştırıveriyor ,iki yüzlü halkımız.
Biribirlerine sen kaçtane dağıttın,sorusunu sormak ,kendi dağıttığının sayısıyla övünmek için yapıyorlar.Gerçekte yardımseverlik onların semtine uğramaz.İki yüzlü Halk önümüzdeki engelleri kaldırmak onun işine gelmiyor. Sen daima yardıma muhtaç kal ben sana yardım edeyim sevap kazanayım sana fitre ,sadaka vereyim ruhumu temizleyeyim.

Elimde öyle bir yetki olsa;Verdikleri sandalye ile sadece bir gün yardım almadan işe gidip gelme zorunluluğu koysam. Eminim en az yarısı fikirlerini değiştirecektir.Bu uyduruk hastane tipi sandalyelerin dağıtımından vazgeçerler.
 
bülent bey çok ömenli bir konuyu değinmişsiniz on yıl önce bizlere şaşalı bir gösteri ile manuel tekerlekli sandalye dağıtıldı benimki dahil birçoğu biryıl olmadan birçok parçası kırıldı naser34 rumuzlu arkadaş evet bizler nankörüz sandalyeyi binip niye kırıyoruzki koy bir köşeye orada dursun
 
Bendede akülü tekerlekli sandelye var.evin içinde engelsiz bir şekilde geziyorum.ama sadece düz yerlerde.banyonun girişinde 5 cm lik bir yükseklik var.onu atlamıyo.oraya rampa yaptırdık.artık siz varın düşünün halimizi.balkona çıkmak için kapının eşiğinden atlaması için orayada rampa yaptırdık.dışarıda sadece düz engelsiz yerlerde geziliyor.kaldırımlara zaten çıkmıyor bile tekerlekli sandelye.hep arabaların geçtiği asfalttan gidiyorsun.hayatın sanki pamuk ipliğine bağlı şekilde yol alıyorsun.ylun sağından yavaşça giderken arkandan gelen arabalar korna yapıp bana yol ver senin ne işin var burada der gibi yanımdan geçip gidiyorlar.ki ben senede sadece birkaç defa dışarıya çıkıyorum.oda yanımda mutlaka birileri oluyor.tek başıma tekerlekli sandalyeye güvenipte daha hiç gezmeye çıkmadım. en ufak bir engelde zorluk yaşayacağım diye dışarıyada fazla çıkmıyorum. çünki bizim halkımızın bazılarıda duyarsız.güç gerektirecek bir durum olduğunda ay benim kolum sakat , benim bel fıtığım var vb. gibi hemen mazeretler üretip yardım etmekten kaçınıyorlar.
birde bizlere eve tıkılıp kalmayın diyorlr.nasıl kalmayalım.en herşeyi tam yaptınmıki biz rahatça dışarıda gezelim.önüne ille bir engel çıkıyor.
ama sen devlet olarak bana tekerlekli sandelye vereceksen meyra optimus 2 gibi bir tekerlekli sandelye ver ki bende özgürce dışarıda gezeyim. sende böylece devletliğini göstermiş ol.ama kendilerine gelince makam araçları en iyisinden alınır.ama özürlüye gelince en ucuzunu verirler. sanki bizlere senin ahın gitmiş vahın kalmış senin vatana millete ne gibi yararın olacakki. bunu verdiğimize şükret der gibi en ucuzunu veriyorlar.

ben edirneliyim.akp ilçe başkanlığı bu sene edirnenin her mahallesinde halka açık iftar yemeği düzenledi. her yerde akp reklamları. sanki milletin evinde o gece yiyecek yemeği yok. zaten kızılayın ve belediyenin iftar çadırları kurulu. maddi durumu olmayanlar oradan gidip yemeklerini alıyor. sen bu gösterişe bir sürü para harcayacağına bu meyra optimus gibi tekerlekli sandelye alsanda bizim gibi engellilere hediye etsen olmazmı ? hayır olmaz. gösteriş gösteriştir reklam reklamdır çünki.

geçemlerde cumhurbaşkanına , başbakana , akp edirne milletvekiline vede bakanların % 80 ine mail atıp evin içine tıkılıp kalmak istemediğimi benim akülü tekerlekli sandelye ile rahat gezemediğimi bana meyra optimus 2 tekerlekli sandelye hediye edermisiniz diye mail yolladım. daha hiç kimseden ses yok. olacağını da pek sanmıyorum ama şansımı bir denemek istedim.
merkez bankamızda 100 milyar dolar para var biz çok güçlü devletiz diyorsun ama engelline gelince bize en ucuzu ne ise onu layık görüyorsun. sen de 2 metre kefene sarılıp 2 metrelik mezara konacaksın ben de. aramızda ne fark kalacak orada.
ama bu dünyada ne iyilik yaptıysak onunla ahirete gideceğiz. dünyanın en zengini olsan ne olacak. öldüğünde hiçkimse bir şey götürmüyor mezara girerken. ama hayır dua alıyor sürekli.

neyse yine canım sıkıldı biraz. ALLAH yar ve yardımcımız olsun. kalın sağlıcakla...
 
Gerçekten yapılan bağış kullanıcısını memnun edecekse değer bulur ve minnetle anılır,OturanBoğa biliyor küçük bir kızımıza Manuel Çocuk tekerlekli sandelye (650-800-1000 tl.)alternetiflerinden 1000 liralık olanını aldık.Alınan tekerlekli Güzel kız için birebir yapılmış gibi sorunsuz kullanıyor,aile her daim duacı,bağışçılarda önceden kime nasıl bir araç verecekler tesbit edip sonra araçlar alınsa daha mantıklı olur...
 
Ben bu layık görme tavrının sakatlara saygı duyulmamasından kaynaklandığını düşünüyorum.
 
Bülent Bey çok güzel bir konuya değinmişsiniz yine.
Ancak ben bu tavrın sadece sakatlara yönelik layık görmeme tavrı oldugunu düşünmüyorum.

Hatırlayın Van depreminden sonra gönderilen yardımlara ilişkin çıkan haberleri. İnsanlar yardım diye evde kullanmadıkları işlerine yaramayan, artık begnmediklerini yardım diye göndermişlerdi : giyilmiş iç çamaşırlar, topuklu ayakkabılar, yazlık elbiseler (ki deprem kış vakti olmuştu).
Yardım ekipleri bunları ayıklamaya çalışmaktan ihtiyaç sahiplerine "gerekli" yardımları dağıtma görevini yapamamışlardı.

Gerçekten yardım etme maksatlı yapılmıyor yardımlar, yapılmış olmak için yapılıyor ne yazık ki. Vicdanlarını en kolay şeklide rahatlatma yolu, bir gösteri yapma yolu oluyor.

Ortaokuldayken maddi durumumuz oldukça kötüydü, okul aile birliği okul çantası ve kırtasiye malzemeleri vermişti, yardım amaçlı... O mor okul çantasını hiç unutmam... 1 hafta sonra yırtılmıştı ama yine de o yırtık haliyle 2 yıl kadar kullanmıştım....
 
Eeee suçlu zenginmi? Oldu şimdi:)

Sgk niye var? Kapatsın gitsin o zaman kesilenle özel sağlık poliçesi herkez alır.
Protez - ortez, T.sandalye, işt cihazı, yardımcı araç gereci temin etmedikden sonra devlet niye var?

Kaptsın gitsin o zaman. Buda bi çeşit teördür. Sayın Reisimizin dediği gibi teröre mesafeli durmayan devlet yöneten olursa.
Sakat a yapılan zulm terörün en şiddetlisidir. Hak gaspının tarifi budur.

Dağdaki terörist kurşun sıkıyor. Burdaki sgk memurlarıda sakatlara işkence yapıyor.
Aynı yani... Şimdi Reisi Cumhur bunlara mesafemi koyuyor. Hayır bilakis bize zulm edenlerin yasasını bile onaylıyor.
Pesss ya nasıl bir riyakar ülkede yaşıyoruz....

Peşimde derin katiller dolaşıyor. Susturacaklar. Bi canım var. Alabiliyorsanız alın. Sizdenmi korkucam.

Hiç değilse doğruyu söylediğim. İçin hakiki şehit olurum. Hakiki Hak şehidi. Hamd olsun!..
 
ne demişler ucuz etin yahnisi yaban olur ucuz tekerlekli sandalyeden hayır gelmez gerçi ben tekerlekli sandalyeli değilim ama tekerlekli sandalyeli arkadaşlarımın dertlerini anlıyorum.engelliler en iyisine layıkdır

sandalye bağışı yapanlara allah kabul etsin

var ya milletvekiline gelince maaşı bol miktarda veriyor engelliye gelince tekerlekli sandalye isteyene para yok diyorlar.bu ne yaa 1000 tl ile devlet batmaz ver gitsin
 
arkadaşlar hepinizin yazdıklarına katılıyorum. ben Hayrabolu engelsiz yaşam derneği başkanı, Hayrabolu belediyesi kent konseyi yürütme kurulu üyesi aynı zamanda %92 omur ilik felçlisiyim. ilk başta (1 yıl önce) bulunduğum ilçedeki engellilerin sorunlarını kendimden pay biçerek kağıda döktüm . 1- ulaşım, 2-eğitim, 3-sağlık,4-iş, 5-sosyalleşme.
ilk sorundan başladık ve ilçemizdeki bütün kaldırımları engellilere uygun hale getirdik,sonra market girişlerini ve kamu kurumlarını, ikinci olarak ilçemize engelli kardeşlerimizin eğitimi için özel eğitim ve rehabilitasyon merkezi açtık,burda hem eğitim alıyorlar hemde egzersizlerini yapıyorlar.daha sonra belediye ile birlikte engelsiz taksi projesi yaptık ve lift sistemli araç ile engelliler hastane,okul,iş,düğün , cenaze vs. her yere gidebilecek.iş için ilk başta ÖMSS için halk eğitim merkezi ile birlikte hazırlık kursu açtık 7 kişi ömss ye girdi ikisi atandı diğer 5 kişi atanamaz ise yinede bir işe yerleştireceğiz. Akülü tekerlekli sandalye nasıl alınır,Manuel tekerlekli sandalye nasıl alınır,Sonda nasıl alınır,Hasta alt bezi nasıl alınır, Kaledyen,volkır nasıl alınır,Başbakanlık özürlü kimlik kartı nasıl nerden çıkarılır,Özürlü maaşı, evde bakım maaşı kimler nasıl alabilir şartları nelerdir, Ev,çep telefonlarındaki indirimlerden kimler nasıl faydalanır,Genel sağlık sigortası kimleri kapsıyor, neler yapmamız gerekiyor,Özürlü memur seçme sınavına kimler nasıl katılabilir, Özürlü birisi başka bir hastaneye sevk edildiğinde yol ücretini nasıl alabilir.Engelli olan oğlunuzun kızınızın hakları nelerdir , nasıl daha iyi eğitim alabilir , tedavilerini daha iyi nasıl yaptırabilirim konularında aileleri aydınlattık. fakat bakıyorum bazen değişik yerlerden değişik dernek isimlerindeki dernekler ilçemize gelerek engelliler yararına yardım topladıklarını,Türkiye çapında tekerlekli sandalye kampanyası yaptıklarını söyleyerek yardım topluyorlar. ancak SGK nın raporu olanlara azda olsa tekerlekli yada akülü araba bedellerini ödediğini bilmiyorlar yada bilmemezlikten geliyorlar.
ben diyorumki dernekler işlerini yapsınlar, bizim yaptıklarımızı yapsınlar insanlar,engellilerin ismini kullanarak insanları sömürmesinler. saygılar
 
arkadaşlar ilk sayfada görüşlerimi yazmıştım iki anımı paylaşmak istiyorum beni ancak sizler anlarsınız 1.si diş sorunum için diş poliklinikleri ilçemizde açılmadan sosyal güvencem yeşilkarttı kanuni haklarım için sakatlar derneğinden bilgi almak istedim aldığım cevap yakın bir almanyalı veya zengin biri varsa yardım isteyin verdiğim cevap bilmiyordum sağolun 2500 lirayı kendi imkanlarımla ödedim 2.si akülü arabam bozuldu dernek yardım kuruluşları ve sosyal güvencem hepside boş 2500 lira tamamı gene benden çıktı konuyu fazla dağıtmayacağım bana söylenen iğneli lafalrı başka bir konu altında yazarım sonuçta sakat reklam için çok güzel bir malzemedir reklam 18 saniye sürer ve kimse umursamaz taki bir sonraki reklama kadar hepinize geçmiş olsun inşallah bu düzen değişir bizlere yardım değil sahip çıkılır umudum olmasada
 
selam...
engelliler saygıyı haketmiyorlar mı? köleler saygıyı hakederler mi?
Köleleri sadece sahipleri ( engellilerinde anne babaları ) sen ailedensin seni köle olarak görmüyoruz vs laflar ile göstermelik beylik laflar söylerler.Oysa köle köledir.
Engellilerin durumu da aynı nasıl mı? düşünün ailelerimiz bize nasıl bakıyorlar?
Ailelerimiz gerçekten engelli olmamızı nasıl algılıyor ? nedir biliyorlar mı?
Engelli kişinin ailesi diğer çocuğunun engelli birisi ile evlenmesine nasıl bakar ister mi karşı mı çıkar ?
Ailelerimiz devletle ve toplumla olan sorunlarımız da ne yapıyor? bu güne kadar nasıl tepki gösterdi.akrabalarımız Bu ülkede yaşayan birey olarak ve yakınlarında engelli birini gördükleri halde ne yaptı? sadece benimde yiğenim vs var o da şöyle böyle....laflar Gerçek ne?

arkadaşlar dedikleriniz doğru hemde hepsi.
kimi engellini kullanıyor kimi ucuz olsun diyor diyor devlet ( sgk ) vermiyor hatta akülü vermek için kol kasların çok zayıf olmalıymış neden bu ülkede her yer düz ve normal tekerlekli sandalye ile rahatca ulaşım sağlanabilir mi ki o halde kıçınızı kaldırıp bir binip sürün görelim bu ülkenin yollarında ....

Bağışlara gelince anlatamazsın çünkü : onlar için sen kölesin ahır da yat uyu yeter.seninle aynı dili konuşmuyorlar onlar rüyadalar biribirlerine reklam yapıp öğüneçekler...

ne sevgimizi ne hayatımızı ne eğitimimizi ne iş hayatımızı insanca insan onurunun hak ettiği şekilde yaşatmıyorlar...

Unutmayın en yakınlarımız bile tam anlamamışken birilerinden birşey beklemek saflığın ötesindedir.

bizler tek başına olmaktan çıkıp ormana dönüşürsek ormandan korkarlar sesinden ürkerler yoksa sesimiz rüzgarda kaybolup gitmeye devam edecektir.

çoook yazılaçak şey var ama suya yazıyor gibiyiz....
aydın yarınlar...
 
Sevgili Oturan Boğa, senin yazdıkların ve tüm arkadaşlarımın yorumlarının üzerine yazacak pek birşey kalmadı... Birşey yapmış olmak için yapılmamalı, umarız gündeme getirdiğimiz bu konu birilerinin dikkatini çeker ve bundan böyle saygı görmeye de başlarız.... Herkese selamlar
 
Bülent bey yazınızın altına gözüm kapalı bir şekilde imzamı atarım ve kutlarım.Sonuna kadar haklısınız, izin verirseniz eklemek isterim ki bahsettiğiniz 1500 lük,1800 lük, hatta 2500 ve 3000 lik sandalyeler ne kadar kaliteli ne kadar ülke şartlarına hitap etmektedir. Anlatmak istediğim lütfen yanlış anlaşılmasın ama ülkemizde üretilen hangi sandalye Avrupadaki muadillerinden daha kaliteli daha güvenli bence hiç biri suç kimin elbette üreticinin değil çünkü ne kadar köfte o kadar ekmek ama yerli üretici derseki SGK'YA sen bu işe 2200 tl öde yeter üreteceği aracın kaliteside böyle olur..... Son olarak hangi avrupa menşeyli sandalye hastane rampasından çıkarken sırt üstü devrilir cevap hiçbiri.... Sevgilerimle.....
 
Fazla söze gerek yok bülent bey ve arkadaşlar oldukça güzel deginmişler konuya.keşke bu satırlar o kendini bilmez yardım yapanlar veya devletin birimleri tarafından okunsa.oturupta bi düşünüp empati yapsalar.aaaa biz böylemi yapıyoruz bakın ne kadar hata yapıyormuşuz bundan sonra sistemimizi degiştirip böyle böyle olacak deseler keşkeee.ama nerdeee o günler...
keşkee diyorum çünkü bunu yapacak ne duyarlı bir devletimiz var ne de yardım yapan duyarlı firmalar.
Ama bizim ahımızda yerde kalmayacak bunu da çok iyi biliyorum.Allah hepimizin yardımcısı olsun bu duyarsız toplumda yaşadığımız için.
Engellisine sahip çıkmayan devlet acaba ne zaman duyacak bu sesimiziii???...
 
50000 tl lik sandalye verseler ne olacak?
Adam kaldırımı gasp etmiş. Cenazesi varmış. Tam karşısında ispark mıdır nedir o firma hizmet veriyor.
Yani yolun tam karşısı. Adam 5 tl park parası vermemek için çekmiş kaldırıma ben geçemedim. Tekerlekli sandalye nasıl geçsin.
Hayır o çekmiş. Çekmesine müsade eden dev devlete ne demeli?

Kimse kimseyi iplemiyor. Allah hepinize bol para kapıları açsın inşallah!
Gökten hepinizin kapısına melekleri ile bıraksın inşallah.
Bu ülkeden sizleri tez zamanda kurtarsın inşallah.

Hakkın hukukun olduğu bi diyarda huzurlu bir yaşam nasip etsin inşallah.
 
Söylediklerinizin doğru eksikleribile var .siz devlete külfetsiniz diyemiyorlar biran önce ölmemizi bekliyorlar . busutünlarda akülü arabayı ne şartlarda aldıgımı. SGK ödeme konusunda çıkarılan zorlukları DANIŞTAY kararına rağmen 2200 tl yerine 1700 tl ödediginibelirtim. akülü arabayla yanımda olmazsa bilmediyim rabpalı kaldırımları kullanmıyorum çünkü ya rampa dik oluyor veya olmuyor arabapark etmiş. en iyisi asfalt .başka çareyok .
 
Üst Alt