Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Ulûfe Etrafında Şen "Engelli Kardeşlerimiz" ve Sakatlar [Tartışma]

OturanBoğa

Yönetici
Üyelik
9 Ocak 2003
Konular
673
Mesajlar
57,903
Reaksiyonlar
267
Ulûfe* Etrafında Şen “Engelli Kardeşlerimiz” ve Sakatlar

Bülent Küçükaslan
(Radikal 2 | 29 Temmuz 2012)

39 yaşındayım. Yaklaşık 15 senedir tekerlekli sandalye kullanıyorum. Bana “Bülent, sakatlığın en zor yanı nedir?” diye sorun, bir an bile düşünmeden, “Allahın belası yolların, kaldırımların, merdivenlerin, toplu taşıma araçlarının, yani insan eliyle konulan engellerin altında ezilmektir” derim. Öyle ki, sokağa çıktığım (yani, çıkarıldığım) her an, “bu yolu/kaldırımı/merdiveni/otobüsü yapanın…” diye içimden söylenmeye başlar, o projeye izin veren devlet memurundan devam eder, belediye başkanından girer, başbakanından çıkarım. Farkında olmayabilirsiniz ama, özellikle yürüyemeyenler ile körler için durum budur.

Bundan 7 yıl önce AKP bu konuda bir yasa çıkarttı ve kentleri ve toplu ulaşım araçlarını herkesin kullanabilmesi için, 7 Temmuz 2012 son tarih olmak üzere, belediyelere görevler yükledi. Yaşasın, dedik. Ama 7 yıl boyunca dostlar alışverişte görsün mahiyetinde birkaç istisna hariç neredeyse hiçbir şey yapılmadı. O kadar ki, bırakın önceden yapılmış binaların erişilebilir hale dönüştürülmesini, yeni yapılan binalar, yollar ve toplu taşıma araçları dahi erişilebilir olarak inşa edilmedi. Edilmiyor da. Yani kentlerimiz biz sakatlar için her an daha bir erişilemez, daha bir ulaşılamaz hale geliyor.

Sabrettik

Amenna! Böyle olacağını bildiğimiz halde 7 yıl sabrettik. Derken 7 yıl bitti ve biz belediyelerden hesap sorup tam da davalar açacakken, sağ olsun, AKP yasaya bir madde ekleyerek süreyi 3 yıl daha uzattı. Yani, bu uzatma sayesinde 7 yıldır hiçbir şey yapmayan kişi ve kurumlar bundan sonra da gönül rahatlığıyla hiçbir şey yapmamaya devam edebilecekler. Ve emin olun bu ek sonunda da değişen bir şey olmayacak; 7 yıl boyunca yapılmayanlar, 3 yılda yapılmayacakların da teminatıdır.

Yukarıda yazdıklarıma itirazı olan hükümet yetkilisi, belediye başkanı ya da bürokrat varsa, bilin ki yalan söylüyor. O adamın gözünün içine bakın ve laf kalabalığı yaparak dolanmasına izin vermeden aynen şunları söyleyin: “Bana bir isim söyle, her neredeyse ona bir tekerlekli sandalye göndereceğim... Ona oturup, hiç kimseden yardım almadan evine gidebilir mi? Hayır! İşine? Hayır! Bakkala? Hayır! Arkadaşlarıyla buluşmaya? Hayır! Okula? Hayır! Parka? Hayır! Pekii, o kişi beceriksiz diyelim; senin altına, dağıtmaktan gurur duyduğunuz o akülü sandalyelerden birini çeksem şimdi, yardım almadan evine gidebilir misin? Hayır! Gözünü bağlasam, en iyi bildiğin caddeye götürüp eline de bir Beyaz Baston versem, kafanı-gözünü bir yerlere çarpmadan, yerlere düşmeden caddenin sonuna gidebilir misin? Hayır! Be mübarek adam, neye itiraz ediyorsun o zaman, ne konuşuyorsun Allah aşkına! Şaka mısın sen?”

Sakatlar bir başka tuhaf

Neyse, bu sorulara cevap vermek için kıvranan devlet görevlilerine ve siyasetçilere Allah selamet versin, durumları vahim, bu kafayla zor, üzülüyoruz onlar için. Ama beni esas üzen şey başka. Ben esas aynı kafadaki sakatları anlayamıyorum. Hadi sakat olmayan adam bir kez rotayı şaşırmış, toparlayamıyor, tamam, ama sen de mi be kardeşim! Birilerinden yardım almadan evinden kafasını çıkartamayan sensin; eşek anırtan yüksek kaldırımlarda her an debelenen sensin; merdivenler yüzünden oy kullanamayan, belediyeye, bankaya, postaneye, sinemaya, parka, okula vs. gidemeyen sensin; karga-tulumba beyaz eşya misali taşınan sensin; toplu taşıma araçlarına binemeyen, binse inemeyen, inse duraktan çıkamayan, çıksa yolun karşısına geçemeyen, geçse rampalı kaldırım bulamayan, bulsa kaldırım ortasındaki ağaçtan dolayı gerisin geri dönen, kelle koltukta taşıt yolundan gitmek zorunda kalıp kırmızı ışıkta küt diye fil misali büyük bir jipin altında kalan sensin!

Yanlış mıyım sakat kardeşim? Biz değil miyiz bu muamelelerin layık görüldüğü insanlar? Her an sağlamlardan yardım istemek zorunda bırakılan, gündelik yaşamının her aşamasında yardım nesnesi olarak toplumsal rol biçilen, sevgi kelebeklerinin durmadan konduğu çiçek muamelesi gören, haliyle ciddiye de alınmayan insancıklar biz değil miyiz? Her yer bize yasak bölge ilan edilmiş değil mi? En son ne zaman yanında birileri olmadan evden çıkıp karşıdaki bakkala gittin? Sahiden iktidardakilerin dağıttığı ulûfeler işini görüyor, sesini kesmeye yetiyor mu? Bu yok saymalar, bu umursamazlıklar, bu küstahlıklar hiç mi zoruna gitmiyor?

Çok memnun olanlar var

AKP’nin 7+3 yasasını eleştirdiğimizde AKP’li sakat arkadaşlarımız bize veryansın ediyor. Bir tanesinin yazdığı aynen şöyle: “allahım ya!!!! genclik ve spor bakanlıgı GENCLİK TRENİ diye bende katıldım sivas kayseri adana dilivri gittim hükümet sayesinde. sabah kahvaltısı bile tirende. 2 kisilik odada kaldik. otelden güzeldi yemin ederim dolabı labosu bile vardı. 4 gün gezdik geldik. adamlar daha ne yapsin yurt genelinde gezmeyen kalmadı”.
Bir diğeri şöyle, yine aynen kopyalıyorum: “ya bırakın kardesim cumhüriyet 88 yasinda AKP önceki devlet veya belediyeler engelllier icin ne yaptı .. bir calişmasini söyleyin. EVDE bakım aylıklarını almayı iyi biliyosunuz.. 3 aylıkla birlikte aylık net 900 TL. para aliyosunuz. size akülü arabayı verenler kimler yine bu hükümet deyil mii yalana gerek yok evden dısarı cıkamıyodunuz ..”

Peki, bunlar size yetiyor, tamam, ama “Evden çıkamıyorum, kaldırımlar ve yollar korkunç, toplu taşıma araçlarına binemiyorum” diyen sakat yoldaşlarınıza karşı her seferinde kraldan çok kralcı bir üslupla “Nankörlük etmeyin!”le başlayan sözler söylemek de ne oluyor? “Evden çıkamıyorum!” diyen ben, senin de sorununu dile getirmiyor muyum? Bana bıdıbıdı laf söyleyip hükümet üzerindeki gücümüzü kıracağına; sorunlarımızı çözmek için harekete geçeceği varsa da hükümetin “Nasılsa seçmenim ne yapsam oy vermeye devam ediyor” diyerek kös kös oturmasına vesile olacağına; milyonlarca seçmen olarak hiç değilse icraattan sorumlu AKP’ye dönüp, “Size oy verdim, yaptığınız çoğu şeyi destekliyordum, ama beni eve tıkmak isteyen bir yasayı önüme koymanızı hazmedemiyorum. İstemeye istemeye de olsa bir sonraki seçimde oy kullanmaya gitmeyeceğim” demek, hükümet politikalarını etkilemek açısından gerçekten anlamsız veya yanlış mı geliyor?

Sahi, en son ne zaman kimseden yardım almadan evden çıktın? Ne zaman tekerlekli sandalyenle kendi başına otobüse binip çarşıya indin? Neye yarıyor o sandalye? Niçin itiraz ediyorsun o zaman kardeşim, neden sesime ses vermiyorsun gözünü sevdiğim?



* Ulûfe: 1) Sipahi askerin hayvanı için ödenen yem parası 2) Padişah hizmetinde bulunanlara ödenen ücret
 
"sakatlar bir başka tuhaf" başlıklı kısım bence engelliler arasında vurdumduymaz olan kesimin en ağırlıkta olduğu kesim..iktidara bağnaz bir şekilde bağlı olan,yukardaki örnekleri sıralayıp hükümeti savunan bence az kişi var..en çok ses getirmeyen kesim,halinden memnun olan yada yıllardır kendini bir işe yaramaz olduğuna inandıran yada birlik beraberliğin anlamını idrak edemeyen kesim bana göre..sitede çoğunlukla denk gelinen cümle tipleri ;

"amaaaaan bizi kim tınlar"
"boşuna nefesinizi tüketmeyin bu hükümet yine sizi duymayacak"
"allah belasını versin bu işi böyle uzatanların (..der sanki böyle deyince bu işler hızlanır)"
vs
vs..

bir kere bu iş inanç meselesi.geçenlerde "kalem" rumuzlu melek ablanın aktif olduğu bir konuda,sanırım "pegasus" rumuzlu arkadaş açmıştı konuyu ,bir baktım yorumlar artıyor,sanırım bu kez iyi şeyler olacak derken bi bakıyoruz 2 gün sonra yine konu siyasete bulanmış,çığrından çıkmış.."bence şöyle yapsak,bi faydası olur" diyerek gelen çok az kişi var..bazen şüphe ediyorum acaba bu siteye üye binlerce kişi "bot" falanmı :) yani sahtemi,yazılımsal robotmu..insanoğlu bu kadar duyarsız olamaz.."birileri nasılsa bişeyler yapmaya çalışıyor benim için,bende uzaktan seyrediveriyim " der.. şaşıyorum..ve şuna inandım artık..bu sitede bu iş böyle gelmiş böyle gider arkadaş..organize olmak için en güzel nimet internetken bunu kullanmayan,hatta başında oturmak zorundayken bunu yapmayan insanları görünce benimde hevesim kaçtı..şevkim kırıldı..altını çizerek söyleyim yine birisi çıkıpta "sen nerden biliyorsun bizim bişeyler yapmadığımızı deyip,suçu bariz bi şekilde üstüne almasın" arada böyleleride çıkıyor.."illa yaptıklarımızı buraya yazcakmıyız" diyenlerde çıkıyor..sen yazmasan senin ne kadar arpa boyu yol katetttiğini biz nerden bilipte adımımızı ona göre atcaz be kardeşim ?

neyse uzamasın yazı,oturanboğaya destek verin..söylediklerine kulak verin..sadece elinde,bir gözünde,yada iç organlarında bir hasar olabilir,buda yürümene mani olmayabilir..ama yürümeyen,sandalyede hayatını geçirmek zorunda olanları anlamak için azcık empati yapman yeterli..çünkü insan bir kez engelli olunca bir daha olmayacak diye bir kaide yok..mazallah bir araba çarpıverir,sadece bir elinde sorun varsa,ek olarak bir de bacağını kaybedebilirsin..

saygılar..
 
Sayın Bülent Küçükaslan yazdıklarınızı dikkatle okudum o kadar doğru ki kimse belki bu denli yazıya dökemezdi düşünceleri duyguları. Nedense hiç şaşırmadım bu Ülkede ne zaman verilen sözler zamanında yapıldı ki...Biz Türk insanı böyleyiz işte hakkımızı aramak yerine iş istemek yerine verilen bazı sus paylarını alır susarız keyfimize bakarız sonrada konuşanlar için nankörlük yapmayın deriz...ama susarkende insanlığımızı kaybederiz hak aramayı yitiririz adalet nedir bilmez hala geliriz Allah korkusunu görmezden geliriz...Artık " bana deymeyen yılan bin yaşasın " sözüne sadık kalırız..Bana bir şans verselerdi eğer değiştirmek istediğim tek şey "YAŞADIĞIM ÜLKE " olurdu...Bırakın insanı hayvana bile değer veren bir ülkede yaşamak isterdim...bir ağacın tepesinde kalan kediyi yada arabanın altında sıkışan köpeği bir sürü insan itfaiye polis kurtarmak için seferber olurken bizim ülkemizde insana bile verilen değer karşısında ben bu ülkede yaşamak istemiyorum artık...
 
duygulara tercuman olmuşssunuz,herkezin okuması gereken bir yazı...
 
Makarnaya kömüre Ülkenin geleceğini satanların 3-5 sahipsiz sakatı düşüneceğini sanmak hayalden öteye gidemez.
Asla çalışamayacakları işler için açılan yerleştirilen birkaç kişininde işe gidemeyeceğini bilmiyor.
Ama cümle alem eee sakatlara bu imkanlar tanınıyor daha ne istiyorsunuz.
İnsanca yaşamak isteyin hanımlar beyler bu en tabi hakkımız. Yürüyebiliyorsun diye bir rampanın ne demek olduğunu bilmemen gerekmiyor.
O rampaya ihtiyacı olan için destek olacaksın ki o da çıkıp trenlerle seyahat edip otellerde kalabilsin.
Sessiz sedasız Antalya da halk otobüslerine engelli ve 65 yaş üstü insanların ücretsiz binişi mahkeme kararı ile kaldırıldı.
Şimdi gayet doğal diyecekler ki bana ne Antalya daki sakattan.
Bu sakat haklarına sahip çıkmadıkça tek tek elimizden alınacak. Unutmayın kaybedilen her hak hayattan kopmayı hızlandıracaktır.
Hiç olmazsa sakatlarla ilgili konularda ve haklarda partiler ve siyaset üstü davranın yoksa çok çok büyük kayıplarımız olur.
 
Biz engellilere olan ilgi alakanın ne kadar düşük olduğunun hepimiz çok iyi biliyoruz ki, buna son günlerde çok denk geldiğim bir anonsu örnek olarak eklemek istiyorum.

ben iş yerinde mesai bitimi eve dönerken metroyu kullanıyorum. metrodan taksime, taksimden de şişhaneye aktarım yapıp gidiyorum. şişhane de metrodan çıktıktan sonra gişeye çıkmak için genel de asansörü kullanıyorum. perşembe günün den bugune dek asansöre binip kapılar kapandığı zaman bant kaydı sisteme giriyor ve şu açıklmayı yapıyor"


"engellilere, yaşlılara ve çocuklu bayanlara öncelik tanıdığınız için teşekkür ederiz" hemen bundan sonra tekrar
"özürlülere, yaşlılara ve çocuklu bayanlara öncelik tanıdığınız için teşekkür ederiz.

benim sorum; neden engelliler ve özürlüler diye ayrı ayrı üst üste iki kere anans yapıyor ve asansöre binen bazı g.zekalıların konuşma tarz ve hareketler,

- biz özürlü değiliz de bindik haa haa haaa
- özürlü olmadığımız halde bindik, neyse görevli görürse iç hastalık değeriz (hoh oğlu hoh'lar)

ve buna benzer bir çok laflar. şunu söyliyim ki eski asansör sistemi sıra beklesem bile razıyım..
 
hacettepe hastanesinin yakınında bir üst geçitin asansörü vardı,görüyordum hepsi sapasağlam insanlar merdivenleri kullanan yoktu..birde doluşuyorlarki içine..bozulsa belkide bir engellinin çıkması engellenecek..bence o anonsu koymaları iyi..yüzleri kızarsın diye konmuş resmen..ama yüzleri kızarmıyorsa,adam değillerse,birde işin gırgırındaysalar onların insanlığı sorgulanmalı..
 
söylenecekler söylenmiş artık ne yapmamız gerekiyor diye düşünmekten yoruldum
 
Gerçekten güzel şeyler yazmışsın bunların ağzında bir bakım parasıdır gidiyor türkiyedeki engelli sayısı 10 milyon bakım parası verilen kişi sayısı 300 bin gözleri hiç görmeyenlere verilmeyen bakım parası böbrek hastalıklarından dolayı 5 saat diyalizde kalan böbrek hastalarına verilmeyen bakım parası bizim haklarımızı yiyorsunuz birde bizimle dalga geçiyorsunuz gerçektende türkiyede engelli olmada öl daha iyi
 
3-5 kelimeyi bir araya getirip konuşamıyoruz ama konuşmak istediklerimizi başkasının ağzından duymak güzel şey. Bülent bey saygılarımı sunuyorum size. Ama malesef halk dan bi haber kral ve kraldan daha kralcı bir halk. Elbet devran dönecek. Yalanın adını siyaset koymuşlar. Bu kadar basit mesele...
 
iş basit aslında. ulufeyi ne çok ne az dağıt. çok az dağıtmaki çatlak ses çıkmasın. çok fazla da dağıtma ki kişi iyi yaşam standartlarını yakalayıp, varolan çarpık sistemi çözüp, eleştirmeye çalışmasın. korku imparatorluğu kur ki düzeni eleştirme fikri beyinlerde varolmadan kaybolsun. göstermelik tren gezileri, vapur gezileri düzenle ki engelli bireyin ağzına bir parmak balı çal 3 sene onla yalansın dursun. SİSTEM BU! konuyu açan arkadaşın da dediği gibi hadi engelli olmayan ama birer engelli adayı olan ve bizim durumumuzu anlamayanları anlarım da, bizim durumdakilerin kendi durumlarını anlamamalarını anlamakta zorlanırım. AMA ONUR MESELESİDİR BU SADECE ONUR.
 
umutsuzluk, mutsuzluk

Bülent bey yazınızı okudum. Haklısınız ama umtsuzsunuz, haklısınız ama mutsuzsunuz. Ülkemizde engelli olup mutlu olan varmı bilemiyorum. Örnekler vermişsiniz mutlu olanlarla ilgili. Ama onlar çok dar açıdan bakıyorlar sadece siyasi açıdan bakıyorlar. Halbuki bu sorun partiler üstü bir sorun. CHP ninde MHP.ninde engelliler için dolu dolu doyurucu bir proğramı yok. Laf ta bile olsa söylemlerinde bir yaklaşım yok.
Ben şahsen yaşadığım her sorunda muhataplarına devletin üst kademelerine sürekli yazıyorum. Bu bir pastahane girişinde, bir otoparkta yada bindiğim ucakta ve ido vapurunda olsun hemen şikayetimi bildiriyorum. Yüksek tahsilli ve bilinçli birisi olarak hep uğraşıyorum. (Şu an kurumumla mahkemelik olmak üzereyim, gelişmeleri sizlerle paylaşacağım)
Derneklerimiz bir alem hep yöneticiler kendilerine oynuyorlar, içerde biraz eleştirseniz sizi dışlıyorlar.
Sorunların çözümü yinede iyi örgütlenecek, ben değil biz diyecek insanları yönetimindeki derneklerde. Başka yolu yok bireysel olarak güçsüsüz. Beraber olmalıyız. Her kademe de hak aramalı herkezin kapını çalmalıyız. Yılmadan ümitsizliğe düşmeden yorulmadan. Gelin böyle bir örgüt için kollarımızı sıvayalım. Gerekirse taşın altına başımızı sokalım.
İyi günler selamlar
 
bület abi ben senin kadar belki bir çok şeyi bilmeye bilirm ama! bunu sadece ak partiye maal edilmemesi gerekir kac tana başka partiden belediye başkanları var yani onlar kendi belediyelerini bizlere göre yapmışlarda ak partimi retdetmiş saçma bence. burda bir partiye yada bir şahsı koruyo değilim ama görünen köyde klavuz istemezyani illa iktidar olmak gerekmez isteseler neler yapıyolar başka millet vekilleri bunu herkezde biliyo chp den engelli bayan millet vekili bacağındaki protesi göstermekten başka bişey yapmıyo sanki çorap bile giymiyo neye bu tepki tek bacağının olmaması çok fazlada bir engel değil aslında bunu herkezde biliyo benim düşüncem bunlar gerisi sizlere kalmış...:confused:
 
Buradaki düncelerden anladığım.Ulufemi alırım keyfime bakarım. Partime aslalaf ettirmem.Bu zihniyeti taşıyan kafadan mücadele etmesinibeklemek hayalden öteye gidemez.
 
chp den engelli bayan millet vekili bacağındaki protesi göstermekten başka bişey yapmıyo sanki çorap bile giymiyo neye bu tepki tek bacağının olmaması çok fazlada bir engel değil aslında bunu herkezde biliyo benim düşüncem bunlar gerisi sizlere kalmış...:confused:

Keselim bacağını engelmiymiş değilmiymiş anlarsın o vakit.
akp kafa buysa vay bu azınlıkların haline.

Engel nedir sence? Yatalaklıkmıdır?

Bu kafayla Türkiyede engelli sayısı 10 000 i geçmez.
Seni devlet maliye nin başına geçirsin. Sende millete geçir...
Emekliliğide kaldır. Nasılsa gün gittikçe emekli olanların ücretleri pula dönücek.

Bu şartlarda halen parti purti peşinde koşanlar işte bu insan kafalı dır...
 
Bülent bey
nasıl siz 15 yıldır tekerlekli sandalyeye mahkumsanız bende 22 yıldır görme engelliyim sadece luk bir görüşüm var
tamam bazı yazdıklarınızda haklılık payı yok değil ama bir hükümetin bir yasayı çıkarabilmesi için biraz da muhalefetin destek olması lazım 2005 yılında çıkan yasa diyorsunuz ondan 2 yıl sonra partiye açılan kapatma davası terör olayları dış ülkelerde olan olaylar yoğun bir gündem ha buna rağmen birşeyler yapılabilirdi ama yapılmadı veya yapılamadı herşey zamanla olacaktır bundan önceki hükümetlerin döneminde bir ildeki Görme Engelliler Türkiye Futbol Şampiyonasına katılacağız sponsor olmaları için bir kaç belediye başkanını ziyaret ettik bir tanesi dedi ki:
''körlerin ne işi var sporla evlerinde otursunlar''dedi ve biz o yıl 2. olduk vay efendim bu bizim 2. olduğumuzu duymuş bizi ziyarete geldi işte ''bizim sporcularımız falan'' yağ çekiyor ben de dedim ki
''kötü günümüzde yanımızda olmayanın iyi günümüzde hissesi yoktur'' yüzünü buruşturup gitti sonra yani bunlar geldikten sonra birçok şey değişti tamam eksikler var ama biraz da bizim bunları irdeleyip dile getirmemiz lazım hep birlikte işi gösteri yapan bazı gruplar gibi şova dönüştürmeden
saww
emekliliği de kaldır demişsin birine sorarım sana bu ülke bugün erkenden emekli olup devlete hiçbir şey vermeden devleti sömürenlerin yüzünden bu halde değil mi tamam 65 yaş sınırı fazla ve yanlış ortalama 55-60 aralığı olabilir ama yani bugün bu ülke biraz da bu yüzden bu durumda ama Allah sonumuzu hayır eylesin inşallah düzelir
 
O na buna saldırarak hak aranmaz. Biz insanlara genç yaşta emekli oldun devlete ne verdin dersek.
25 yıl alnının teri ile çalışmış insanlarda bizim yan gelip yatarak devletten aldığımız maaşlara laf ederler.
Biz her şeyin üzerinde bir araya gelerek haklarımızı savunmalıyız. Birilerini verdikleri haklardan veya imkanlardan dolayı takdir edelim ancak asla kulu kölesi olmayalım.
Bir kesimimiz bir kısım haklarını aldı diye mücadele bitti sanmasın.
Bir ülkenin siyasilerin birinci görevi halkına hizmettir lütuf değil.
 
Daha 16.07.2012 tarihinde gaziantep şehitkamil belediyesi tarafından öle bir kaldırım yapıldıki akıllara zarar yani o kaldırımlardan bir engellinin özellikle tekerlekli sandelye kullananların yürümesi veya tekerlekli sandalye ile gitmeleri imkansız yani o kaldırımlarda tekerlekli sandalyelere açtıkları yola değil tekerlekli arabanın sığması oraya sağlam adamlar bile zor gider bu özürlülerin çilesi hiç bitmez bunlarda bu kafa olduktan sonra zorrrr düzelir sadece bu değilki hangi birini yazayım.amannnnnn akıllı olun işteee yaavvvvvv herkese kanmayın özelliklede particilere
 
sağlam türk;

Bana yazma kendin gibi olanlara yaz.
Mademki bilmiyorsun. Bilgilendirelim; Bu ülkede devlete vermeyen yok!
Her üründe vergi var. Pırlantanın vergisi yok o ayrı. O da senin savunduğun şahıslarda bolca var.

Yani vermeden verme durumu yok. Aksine alıp vermeme, israf etme var.
Sen git bu hikayeleri köy kahvelerinde anlat...

Çalıştıkça emekli maaşı düşüyor... - Milli Gazete
 
Hazır konu dağılmışken birkaç cümle de ben yazayım:
Takım tutar gibi parti tutanlarla, okuma kültürü gazetenin spor sayfası/magazin sayfası ve marketlerin indirim bülteni olanlarla, İstanbulluyum diyip Eminönünde balık ekmek yememişlerle, İzmirliyim diyip körfezde vapura binmemişlerle, müslümanım diyip kutsal kitabını anlayarak bir kere bile okumamışlarla, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım diyip anayasasını okumamışlarla, babam adına araba alsam 2022 maaşım kesilirmi diye konu açanlarla velhasıl hayatı yalan olanlarla hak aramaya kalkarsanız arkanızı dönünce kimseyi göremezsiniz. Ne yazık ki biz buyuz ve bu forum ortamı da tam olarak Türkiyenin küçük bir kesiti. Takmayın kafanıza.
 
bu konuda mundar olacak :p

hayalet73;
bu kadarmı güzel anlatılır..helal olsun kardeş..durumumuz bu ! dediğin gibi konu dağıldı dağılacak..
 
bir bebeğin ne kadar çok şeye ihtiyacı varsa bizimde okadar çok şeye ihtiyacımız var lütfen devlet büyüklerimiz bizi duyun ruhlarımızı öldürmeyin
 
Gezdiğim şehirler de önüme engeller çıktığında asla hangi parti bu şehirde belediyeyi yönetiyor demedim. Önüme engeli kim çıkartıyorsa Bülent gibi bende içimden söylendim hatta çocuğunda sesli söylendim. Tıpkı kaldırımdan inecek ya da kaldırıma çıkacak yere arabasını park eden ormandan inmiş insan görünümlü orman kibarlarının hangi partiye oy verdiği, hangi milletten olduğu , hangi dili konuştuğunu umursamayıp söylendiğim gibi..

Ama burda farklı bir durum var .. Tek başına iktidarsın, kanunu kendin yapıyorsun ama uygulanılırlığını denetlemiyorsun, bu da yetmezmiş gibi süreyi gereksiz 3 yıl daha uzatıyorsun. Burda geçmiş hükümetler suçlanabilir mi? Engelli olmak, engelliler gününde tekerlekli sandalyede oturup, kaldırıma geldimi ayağı toplamaya benzemiyor. Ya da zor da kaldımı hemen ayağa kalkmaya!
 
bület abi ben senin kadar belki bir çok şeyi bilmeye bilirm ama! bunu sadece ak partiye maal edilmemesi gerekir kac tana başka partiden belediye başkanları var yani onlar kendi belediyelerini bizlere göre yapmışlarda ak partimi retdetmiş saçma bence. burda bir partiye yada bir şahsı koruyo değilim ama görünen köyde klavuz istemezyani illa iktidar olmak gerekmez isteseler neler yapıyolar

Aysel, yazdıkların doğru, ama eksik. O eksiklik de, yazımda ifade ettiğim şey... Yani, önce iktidarı/hükümeti eleştirmelisin ki (çünkü somut bir yasa ve umursamazlık var ortada) ondan sonra istisnasız tüm belediyelere bu dediğin eleştiriyi yapabilesin. Aksi halde yazımda eleştirdiğim parti savunuculuğunun tam da göbeğinde yer almış olursun.

Bu yasayı çıkartan, 7 yıl boyunca yasanın gereğini yapmaları için belediye ve kamu kurumlarını zorlamayan, o da yetmezmiş gibi 7 yılın sonunda süreyi 3 yıl daha uzatan hükümettir, yani AKP'dir. Bu gerçek ortadayken "ama şu ama bu" demek sadece gözü kapalı particilik yapmaktır. Oysa önce AKP'yi eleştirsen ve kendini düzeltmesi için çağrı yapsan, sonra dönüp, "istisnasız her belediye aslında bu yasanın ertelenmesine sığınıyor, oysa isteseler ertelenmemiş gibi kendi düzenlemelerini yaparlar. Ama yapmıyorlar. Bu da gösteriyor ki belediye ve kamu yönetiminde sakatları kimse umursamıyor! Alın birini vurun ötekine" desen!

Böyle daha inandırıcı değil mi?
 
ayşe ceren;
başörtülü üyelerimiz alınmasın

o gün başörtülü birine insiyatif kullanılmış..doğru anladım sanırım..ve bu da hükümetin profiliyle bağdaştırılmış düşünce olarak..sizin orda gördüğünüz istisna bana göre.neden derseniz benim hastane hayatım yıllardır ankarada geçmiştir..hacettepe,gazi,yüksek ihtisas vs vs..hepsine gidiyorum..hepsindede karşılaştığım şu;
misal sıramı bekliyorum başı açık dar giyinimli bir hatun geliyor kapıdan başını uzatıyor bişeyler diyor,içerdeki sekreter hoop içeri almış..çıkınca soruyorum sıra aldınızmı..alıdkta demiyor almadıkta..torpiiilllll..neyse hastane de bir bölümü bulamıyorum görevliye soruyorum kafayı kaldırmadan üstten ikinci kat soldan devam et..hemen ardımdan yine o tip,o tarz bir bayan geliyor,kafa kalkmış güler yüzle katına kadar kendisi gidip gösteriyor..bu gibi örnek çok..hatta bazen isyan edip,lan ben niye erkek olarak dünyaya gelmişim diyorum..biliyorum ki bizim millete başı açık,kot,etek farketmez giyinsin..azda makyajlı oldumu ne sanıyorlarsa kendilerini kırrp geçiriyorlar yardımcı olacaz diye..bence sizin denk geldiğiniz görevli tam bir ...baza imiş..bunlar gerçekler,bu seferde benim söylemlerimden başı açık bayanlar alınmasın..onlarda bunun farkındadır..bence bu tip olaylar üst makamlarla ilgili değilde insan karakteri ile ilgili..yavşamak olgusu bir çok yerde denk geldiğim bir olay..bu sözlerimden şu mana çıkmasın;" bak bak hemen de hükümetini savunuyor" demeyin..dediğim gibi bu karakter meselesi..karaktersiz görevli çoooook..yukarda diğer yorumlarımda belirttiğim gibi düzenlemelerin yapılmaması,ertelenmesi konusunda oturanboğa da,diğer arkadaşlarda haklı..isteseler bu düzenlemler yapılabilirdi..ha yapamadınmı bir şeyler manimi oldu,bunu da çıkıp samimi şekilde halkına anlatmalıydın..öle jet hızıyla yasa geçirmekle olmuyor..samimiyetinden ödün vermek oluyor bu durum..adım gibi eminim benim gibi hükümeti destekleyenler de bu tepkilerden rahatsızdır..çünkü,sen güvenmişsin,bir çok yerde laf söyletmemişsin o partiye ama o parti illa laf söylettiriyorsa artık sende isyan edersin..dersin; ben onları savunuyum,onlar için dil döküyüm onlar illa bi yerden bi yanlış yapıp beni yalancı çıkarıyor dersin..bunun adı samimi bir şekilde durumdan rahatsız olmaktır..
 
saww
kimin neyi bilmediği ortada bir şeye körü körüne inanıyorsunuz eğer bugünkü hükümetle uğraşıldığı kadar diğer hükümetlerle uğraşılsaydı terör meclise giremez bankalar batmaz yağ şeker un gaz saklatılmazdı bu ülke bu durumdaysa sizin gibiler trilyonlar havaya gitmezdi izmir bşb başkanı Atatürk heykelini yaptırmak için tam 7 milyonlira harcadı bu paranın nereye gittiğini soran yok sonra belediyelere operasyon yapıldı mı vay efendim akp chp li belediyelere operasyon yapıyor diye veryansın ediyorlar sorarım size sol partiler neden iktidar olamıyor çünkü menderese yaptıklarının günahını çekiyorlar ve bizde ülke olarak menderes ve arkadaşlarının günahını çekiyoruz ayrıca bir de şu var üç aylık maaş olayını bu hükümet çıkarmadı bundan öncede vardı daha anlatılacak çok şey vartabi onun da zamanı var
 
herkese slm konuyu acan bulent beye tşkrl ederım sayın basbakan 2gun once kanal 24te idı şu sozlerı dıkkatımı cektı unıvesıtede icki satılıyormuş başbakan buna karşı haklımı evet haklı ama haklılıgını anayasa dayandırıyor bılmem anayasanın kacıncımaddesı okullarda keyıfverıcımaddesatısını hukumet engellermış anayasadan kendıne paycıkardı beki bu başbakan neden anayasada engellı vatandaslara verılen hakları uygulamaz? arkadaş gezsın vapurda trende onun akpli yakınları vardır gezer gezdırır ama bır basbakan bır ulkede ıkı engelı arasıda ayrım? yapamaz ornek 2008öncesı yuzde80 roporlu birinci sınıf ?2008sonrası yuzde60raporlu bırıncısınıf dıye ayırmış yanı 2008 öncesi engellı olanlar yuzde 75 roporu olsa bıle ikincisınıf buayrımıyapan akp dır bay trende gezen senı trende gezdırırler sonra gole atarlar ha bıde o chpli kadın vekil şu bacagı olmayan o yuksek maaşı kaptı napsın unuttu bızlerı ama allah buyuktur selamun aleykum
 
Üç yıl çabuk geçer,asla şimdikinden bir fark olmayacak.Süre sonunda kim vurduyla konu yine saptırılacak,sakatlar tek vucut olamadıkça hükümetler ve muhalefetler pis pis sırıtacaklar...
 
dediğim gibi bülent abi senin yada başkaları kadar bilgili olmayabilirim ama bunun nedenide birrazda boş sözleri okumak istemeyişimdendir. birde ben 24 yaşındayım ve kendimi bildim bileli hastayım ve çocukluktan bu güne kadar nekadar yıprandığımın ben bilrim parası olmayana eskide hiç bişey yoktu hastayız diye adam yerinede konulmazdık maaş bile 3 aydan 3 aya yaşlı maşı alınırdı. tabi maddi durumu olanlar için bu önemli bişey değil görmeyede bilirler bu ayrıntıyı. bu güne kadar kimden hayır var kimden hayır yok az çok öğrendik. o yüzden çok okuyup alim olmaya gerek yok. derlerye çok okuyanmı bilir çok görenmi valla abi buna yeni bir ek çok çeken engelli bilir. akpyi savurum tarafta tutarım buna kimse bişey diyemez ama sizde başka partileri savunuyosan delil gösterin buyrun yani. ama burda haksızlık varmı var bunun sebebide ak partidir ama ötekilerden hiç hayır yok buda bir gerçektir isteseler neler yaparlar bunuda herkez biliyo burda. zaten hayır olsaydı şuaan çoğu tv kanalı bu olayı konuşuluyo olurdu orda burda köşe yazarlarıyla kalmazdı
 
Üst Alt