Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

İzmir'de 16 yaşında otistik bir çocuğun bakılabilebileceği bakım evi arıyorum?

hashikio

Yeni Üye
Üyelik
31 Ağu 2010
Konular
4
Mesajlar
11
Reaksiyonlar
0
merhaba arkadaşlar,

benim 16 yaşında otistik bir kardeşim var. bakımı çok zor olduğu için bir bakım evine yerleştirmek istiyoruz.
acaba izmir'de bildiğiniz bir bakım evi var mı?
 
İyi günler, Allah size sabır ve kolaylık versin diyerek başlıyorum. Bir kaç sorum olacak çocuğun durumu hakkında.
1- Otizm tanısını kaç yaşında koydular?"
2- Tanıyı koyan doktoru kimdi?
3- Otizmden başka bir tanı da var mı? Yoksa sadece otistik gelişim bozukluğu teşhisi mi var?
4- Konulan teşhis durumu oransal olarak nasıl ifade ediyor? (yüze 70? 8o?)
5- Herhangi bir tedavi ya da eğitim süreci oldu mu? Oldu ise ne gibi çalışmalar yapıldı?
6-Anne babası sağ mı? Özellikle annenin çocuğa ilgisi nasıl?
7-Kullandığı ilaç varsa nedir?
8-Özellikle İzmir engelli çocukların eğitimi konularında çok gelişimiş merkezlere sahip gibi görünüyor, bu kurumlardan destek aldınız ya da istediniz mi?
Belki çok soru sordum ama ben de İzmir de otistik ve bu yaşlarda bir çocukla ilgiliyim. Ben, engelli çocuklarla bedensel terapi çalışmaları yapan bir eğitmenim. Elimden gelse O na yardımcı olmaya çalışacağım. Ama annesi izin vermiyor ve böylelikle çocuk kısıtlı durumunda hayata devam ediyor. Bu platforma üye olma nedenim de engelli çocukların eğitimi ile ilgili deneyimleri izlemek ve bu deneyimlerden akademik eğitim anlamında bir bilgi kaynağı olarak istifade etmek. Bu sorularımı cevaplamanız mümkün olursa belki yazışarak deneyimlerimi aktarabilir ve belki de kardeşinizin gelişimine faydalı olabiliriz. Sevgiyle kalınız.
 
1.7 yaşındaydı.daha önceden beri varmış ama biz anlamamışız maalesef.okuluna gelen müfettiş zekasıyla ilgili bi sorunu olduğunu fark etmiş.
2.onu bilmiyorum.çok doktor gezdi açıkçası.
3.beyninin arkasının gelişmediği söylendi.bi de epilepsi.
4.%88di galiba.
5.önce normal bi okulda özel bi sınıfa gitti.başka engelleri olan çocuklarla beraber yani.sadece engellilerin gittiği bi eğitim kurumuna gitti.en son sadece otistiklerin gittiği bir eğitim kurumuna gitti.yakın zamanda babam vefat etti.bunun ardından denizli'de engellilerin olduğu duruhan bakım evi'ne gitti.
6.babam 2 ay önce öldü.ama kardeşim burdayken o da sağdı.annem de sağ.annem de biraz depresif bir kadındır açıkçası.kardeşime karşı sert davrandığı zamanlar olmuştur davranışlarına tahammül edemediği durumlarda.son dönem kötüydü özellikle.ama sadece annemin davranışlarından bahsetmiyorum.kardeşim çok sinirliydi.verilen ilaçlardan galiba.tofranil ve cedrina kullanıyomuş son dönemde.onun dışında çok ilaç değiştirdi diye biliyorum.son dönem babam da çok sinirliydi.onu zaptetmeye çalışırken onun da sinirleri gerildi.bakım evinde ilaçlarını değiştirmişler.görmeye gittiğimizde çok sakindi.ama ilaçların ne olduğunu bilmiyorum.
7.ilaçları çok değişti.demin de söyledim.benim hatırladıklarım başlarda prozac,sonra uzunca bi süre risperdal kullandığı.onun haricinde antipsikotikler de var galiba.çok ilaç değiştirdiği için en son tofranille cedrina.
8.izmir gelişmiş bir yer ama bizim aradığımız bakım evi uygun bi ücret taleb etmeli.hatta şöyle söyliyim.denizli'deki bakım evinin masraflarını devlet karşılıyo.bu yüzden sadece kardeşime bağlanan engelli aylığını oraya veriyoruz.ek olarak bir şey vermiyoruz.izmir'de devletin bakım evi 18 yaşından küçükleri almıyor.kardeşim 16 yaşında.18'e girmesini bekliyoruz o yüzden.sonra izmir'e aldırmak istiyoruz.
durum bu.teşekkürler ilginiz için:)
 
İyi günler, öncelikle sizin yaşınızı, eğitim durumunuzu, ve cinsiyetinizi öğrenebilirmiyim. Mesajınızdan anladığım kadarı ile kardeşiniz sadece otisitk gelişim bozukluğu değil başka teşhislerde almış. Benim yaşadığım olaylarda otizm belirtilerini yok etmek için verilen bazı ilaçların kişide saldırganlığa yol açabildiği ve doktorların bu ilaçların etkileşimleri hakkında pek te bilgi sahibi olmadıkları gözlemledim. ancak bir birlerinden aldıkları tavsiyeler ve kullanıma sokulan ilaçları hastalara reçeteleyerek sonuçlar hakkında gözlem yapıyorlar gibi bir izlenim edindim. Aldığı yatıştırıcı ilaçların birbirleri ile etkileşimlerini bir eczacıya danışarak sorgulamakta fayda görüyorum. Biz öyle yaptık ve sonuç çocuğun aldığı ilaçarın etkelişimlerinin kişiyi "delirium" denilen ruh haline sokarak aşırı saldırgan ya da intahar eğilimi içine sokarak tam bir terminatöre çevirdiğini öğrendik. Bunu doktorlar maalesef her zaman bilemiyorlar. Şimdiye kadar kullandığı ilaçları ve şimdi kullandığı ilaçları bir de bu açıdan sorgulamakta fayda var. Sonuçtan haberdar ederseniz sevinirim. Sevgiler...
 
Ben, çocuğuma bugüne kadar ilaç vermeyi aklımdan bile geçirmedim..Zaten ilaçlar otizmi iyi etmiyor ki! sakinleştiriyor...Otist olan bireyin; öfke nöbetleri geçirdiği zaman dikkatini sevdiği bir şeye çekerseniz, o ruh halinden kurtulmasını sağlayabilirsiniz...
 
ayhanimsun;

iyi akşamlar,ben 22 yaşındayım.üniversite mezunuyum.bayanım.şu ana kadar kullandığı ilaçları yazıyorum.ama şu an kullandıkları hakkında bi bilgim yok.öğrenip onları da yazıcam.

ilk zamanlarında 7-8 yaşlarında milletters damla
nootropil şurup
risperdal(10 seneye yakın)bunu bırakma sebebi altını ıslatmalarını sıklaştırması.
serequel(kısa bi zaman için)
prozac
tofranil(annem bununla çok sinirli olduğunu söylüyor)
cedrina
ketilept

şu an kullandıklarını da sonra yazıcam.iyi akşamlar..
 
Merhabalar Umut bey,
benim de kısa süreli gözlemlerim ilaçların ancak çocuğu sakinleştirmek için kullanılması gerektiği yönünde. Ama bazı doktorlar çözüm önerisi veremedikleri, bence bakış açıları kısıtlı olan aileleri yatıştırmak için bu ilaçları çocuğa veriyorlar. İlaç kullanımı herhangi bir tecavi maksatlı olamıyor yani. Çünkü otizmin kesin sebepleri hakkında hala bir sonuca varılabilmiş değil ki şu ilaç tedavi eder denebilsin. Ancak bu çocukların farklı oldukları kesin. Bu da eğitimlerinin de çocuklara göre farklı bir açıdan bakılarak yapılması gerektiğini anlatıyor bana. 22 yıllık eğitimciliğim sırasında zaman zaman bazı engelleri olan çok çeşitli çocuklarla çalıştım. Ve bedensel anlatımın bu çocuklarla iletişimde kesinlikle çok yararlı ve başarılı sonuçlar verdiğini gözlemledim. Benim hayalim de engelli bir kaç çocukla daha çalışıp ailelerin katılımı ve hatta beden dili hakkında eğitilmeleri ile başarılı sonuçlar alabilmek. Şimdiye kadar bütün aile eğitimlerinin okul ortamı gibi bir ortamda mekanik bir şekilde uygulandığını gördüm. Halbuki bu ailelerle tamamen arkadaş gibi ve hatta komşumuz gibi samimi bir ortamda, birlikte yaşama ortamında çok daha Çünkü bu aileler, çok özel ve farkli çocukları eğitmek için sıradan insanların bilmediği yöntemler yaratarak çocuklarını eğitmekteler. lABA-türkçe yahoo grubu bu konuda çok başarılı paylaşımların olduğu bir grup. Zaman zaman zorlansalarda bilgilerini paylaşarak, yazışarak çocukarını hayata katmak için çalışıyorlar. Sevgiler size başarılar. Tebrik ederim...
 
Sayın ayhanimsun,

Beden dili ve bedensel terapi demekle neyi kasdettiğinizi anlayamadım?

Otizm'de kullanılan bildiğimiz tekniklerden birinden mi bahsediyorsunuz, yoksa kendinize has bir yönteminiz mi var? Biraz açabilirseniz sevinirim.

Diğer taraftan, otizmde herhangi bir ilaç tedavisi verilmez.. Sadece agresif kişilerde bu saldırganlığı bastırmak için antipsikotiklere başvurulabilir. Bu ilaçları veren doktorlarda etkileşimlerini oldukça iyi bilirler. Ancak, bu tür ilaçların etkileri 2 kere 2 nin 4 ettiği gibi kesin ve net değildir. Her insanda etki mekanizmaları farklıdır. O yüzden ilaçlar konusunda bir "genelleme" yapmanızı pek doğru bulmadım.

Basit bir örnek verilirse, Risperdal'i siz kullanırsanız yerinizde duramaz, aşırı hareketlenirsiniz... bir hiperaktivite hastasına verdiğinizde ise sakinleşmesine neden olur. Eczacılar bu detayları bilemez... İlaç kullanımı prospektüslere bakıp karar verilebilecek kadar basit bir işlem değildir. Bazen doğru ilacı bulana kadar pek çok ilacı denemek gerekebilir. A kişisine iyi gelen ilacın B kişisine de iyi geleceğinin garantisi yoktur.
 
İyi günler,

İlk önce ilaçlarla ilgili soruna değinmek isterim. 5 ay önce melek gibi olan bir çocuk 5 ay boyunca kullnandığı ilaçlarla bir saldırı makinesine dönüşmüş ise bu bence mutlaka sorgulanması gereken bir durumdur. Sorguladık. Sadece eczacılardan değil doktorlarla da tartışıldı. Çocuğun aldığı doza nasıl çıkıldığına dair sıralı bir kaç reçete olması gerekir. Bunlar tarafımızdan talep edildi. Gönderilmedi. Çocuğa verilen ve bizimde vermemiz söylenen, üç ayrı ilacın birbiri ile etkileşiminin saldırganlığa neden olduğu tespit edildi. İlaçları kullandığı süre içerisinde ayaklarını yerden kaldıramayan,pantolon giymeye mecali olmayan çocuk, ilaçlar kesildikten 10 gün sonra sağlıklı bir güce kavuştu.

Hiç ses çıkarmazken sesler çıkarmaya başladı. Saldırganlığı gittikçe azaldı. İlaçlar kesildikten 25 gün sonra, " ana, hadi, naynay, çiş, aç " gibi kelimeleri yazılan kağıtlar üzerinde göstererek okumaya başladı. Tuvalet eğitimindeki sorunları aştı. Ayak bileklerinde güçlenme çalışmaları için taktığımız 1 er kiloluk kum torbalarını bütün gün taşımaya başladı. Hayatında ilk defa legoları takıp çıkarmaya başladı. odasındaki yazı masasında kendi kendine çizimler yapmaya başladı. Sık sık piyanoya oturup çalmaya çalıştı. En son "daha dün annemizin" parçasını çalmaya başlamıştı. İlaçların etkisi, çocuğu tamamen içine kapanık, devamlı kafasını duvara vuran, önüne gelen herkese saldıran bir gence dönüştürmüştü. İlk başlarda götürdüğümüz doktora tekrar götürdüğümüzde doktor da, orada çalışan görevlilerde gelişime inananmadılar.

İşte bahsettiğim öncelikli konu bu. Biz bu ilaçları annesi öyle söyledi diye çocuğa vermiştik. Annenin iddiası da doktorun reçetelediğiydi. Ama bu reçeteleri görmediğimiz gibi, yaptığımız suç duyurusuna da bir cevap alamadık. Hala bu konu ile ilgili üzüntü ve sıkıntı yaşamaktayız. Anne çocuğu bize verip, akabinde karakola şikayet etmiş."Çocuğumun hayatından endişe ediyorum" diye...Halbuki hem Bakırköy, hem çapa hem de gittiğimiz özel kuruluş bu yaştaki bir çocuğa bu üç 3 ilacın bir arada verilmesinin çok sakıncalı olduğunda fikir birliği ettikleri halde, o doktor öyle uygun görmüştür gerekçesi ile her hangi bir davranışta bulunmadılar. Ancak son gittiğimiz kuruluştaki doktor ilaçları kesmenin en doğru şey olacağını öngördü de çocuğu kurtardık diye düşünüyorum. Doktor arkadaşlarını suçlamamak için olduğunu bir avukat arkadaşımız söyledi. "Doktorlar bir birlerinin açığını söylemez" diyerek. Çocuğu gayet sağlıklı bir şekilde anneye geri verdik. Ve O nun tarafından verilen bütün ilaçların yerine sadece 5 ay önce kullandığı seraquel alır bir vaziyette. Gayet raht, uykuları düzgün, iştahu yerinde ve konşabilri bir halde teslim ettik. Fakat muhakkak ki otistik özellikler gösteren çocuklar ancak anlaşılamadıkları zaman saldırganlığa başvuruyorlar. Bu çocukla ve başka diğer öğrencilerimle yaşadığım deneyimler; tamamen normal insanlar gibi davranıldığında gayet güzel anlaşılabileeği üzeirne. Bu çocuk 16 yaşında şimdiye kadar hiç konşmamış, hiç bir oyuuncağa ilgi göstermemiş, tuvalet eğitimi ile ilgili hiç bir gelişim göstermemiş bir çocuktu.

Tabii şimdi ne yapıyor bilemiyorum. Ama benimle geçirdiği 50 gün ( ki bir kısmı ilaçlarla mücadele ve nekahat dönemi olarak kabul edilmeli) sonunda 7-8 kelime söyleyen, tuvalet sorunu kalmamış, düzgün uyuyan, kalem kağıt ile haşır neşir, piyano çalan bir çocuk haline dönüştü. Ben 49 yıldır bedeni ile çalışan bir bale sanatçısıyım. Eğitimimde modern dans, mimik, sahne, oyunculuk, pedagoji, psikoloji gibi branşlar var. Son 22 yıldır çocuklarla çalışıyorum. Ve diğer çocuklarıma nasıl davrandıysam bu otistik çocuğa da aynı şekilde davrandım. Talebelerim tatlı-sert derler bana. Bilmem doğru mu? İnsanın kendini meth etmesi pek yakışık almaz ama çocuğun kıpırtısından ihtiyacını anlamak gibi bir ön görüm var. Ve 22 yıldır da hiç yanılmadım. Evet haerket terapisi bütün çocuklarla yaptığım aslında bu. Beden dili ise ilk önceleri beni anlayamayacağını düşündüğüm halde her şeyi anlatarak, devamlı konuşarak ve konuştuklarımı da abartılı hareketlerle göstererek iletişim kurmamın gelişimde ciddi artı lara yol açtığı gözledim. Bu bir tür çalışma benim için şimdi. Başka engelli çocuklarla da benzer deneyimlerim oldu. BEn onların farklı olduklarını düşünüyorum. Engelli değil "farklı". Bu düşüncem de her hangi bir kimseye yaranmak ya da kendime bu camia da bir yer açmak için değil. Kendi alanımda zaten tanınan bir kişiyim. Ama geliştirdiğim metotların geri dönüşünü izledikçe bu eğitim sürecinin mutlaka sistematize edilerek diğer insanların da belki faydalanabileceklerine inanaıyorum. Tabbi ki kimi insanda başarılı olunur, kliminde olunmaz. Ama bir sürü garip ve bilimsel olmayan yöntemleri denemektense bu sistemi geliştirerek kullanmaya çalışmak daha mantıklı geliyor bana. Kocakarı ilaçları ya da ağır psikotik ilaçlardan sa çocuğun gereksinimleri ve anlatmaya çalışıp ta anlatamadıklarından dolayı saldırganlaşmasının önüne geçmek mümkün. Bütün çocuklar benzer tepkilere sahiptir. Kimi daha çok, kimi daha az.

Çok uzun oldu herhalde kusura bakmayın. Paylaşmak istedim. Özle eğitim kurumlarında gördüğüm eğitim sisteminin maalesef yetersizliği ve ana-babaların çaresizliği beni çok üzüyor. Sana ne diyemiyorum maalesef. İki çocuğa faydam dokunsa bu çocuğun bütün ailesi için mutluluk kaynağı olacaktır inancındayım. Mutluluk paylaşıldıkça çoğalır. Sevgiler.
 
Sayın ayhanimsun,

Çocuklar için elinizden geleni yaptığınızdan hiç şüphem yok.. Bunları yazım tarzınızdan anlamak çok kolay...

Ancak, anlattığınız tablodan doğru dürüst hiç bir şey anlamadığımı itiraf etmeliyim.... Sizin ne tür bir hizmet verdiğinizi anlayamadım.. Çocuk bakım evinde mi çalışıyorsunuz? Yoksa rehabilitasyon merkezinde mi?

Öncelikle bahsettiğiniz çocuktaki belirtilerin otizmle ilgili olduğundan şüpheliyim... 16 yaşındaki otistik bir çocukta 20-25 günde bahsettiğiniz şekilde bir gelişme literütürde görülmemiş bir olay olur..

Diğer taraftan, ilacı kim kime vermiş, anne çocuğu niye bırakmış, niye almış vs. kısmını ise hiç anlamadım.

Otistik çocuklarda müzik ve drama eğitimi kullanılması yanlış değildir. Ancak, bunların bilimsel teknikler göz önünde tutularak uygulanmasında fayda vardır. Yanlış uygulamalar yarardan çok zarar da getirebilir. Belli teknikleri ölçme-değerlendirme yapmadan da işe yaradığını söylemek pek mantıklı olmaz!

Bu alanda kendinizi yetiştirmek istiyorsanız Orff Tekniğini araştırmanızı öneririm. Otizmde müzikle terapi yöntemlerini içeren bir uygulamadır.
 
Sevgili hashikio ,kardeşinizin 16 yaşında otistik ve bakımının zor olduğunu söylüyorsunuz, benim de oğlum otistik, onu şimdi iş okuluna vermeyi düşünüyorum,bir bakımevine bırakmak yerine iş okuluna verin eğitilsin ,en yakın rehberlik araştırma merkezine kardeşinizin raporuyla gidin,onların bir yere bırakılmak yerine aileye, sevgiye ilgiye,eğitilmeye ihtiyaçları var...ve onların her şeyi anladığına emin olun ,bırakıldığını anlar ve dışlanmışlık, istenmiyor duygusunu kardeşinizde oluşturmayın,eminim ki iyi bakan kurumlar vardır fakat ailesi kadar olamaz ,kardeşinize sahip çıkmanızı öneririm...saygılar...
 
sevgili emre kemal,
haklısınız belki ama biz onu da denedik.son çare bu yola başvurmak zorunda kaldık.kimse kimseyi bakım evine göndermek istemez ama şu an bakımı zor.haklısınız ama siz de bunu anlayın..saygılar..
 
Sevgili hashikio, sizi anlamaya çalışıyorum ,uzman psikiatriste ve ünüversitelerin araştırma hastanesine götürmeyi denediniz mi ?Eminim ki uygun ilaçları alırsa sakinleşir ve bakımı kolaylaşır...benim oğlum da çok sinirli tepkiler veriyordu, uygun ilaç verildi ve sakinleşip söyleneni daha iyi anlamaya başladı ve eğitimi de kolaylaştı...sevgiler...
 
sevgili emre kemal,
kardeşim çok fazla doktora gitti.izmir behçet uz çocuk hastanesi'ne falan da gitti.ben de sinirsel olarak çok yıpranmış vaziyetteyim.şu an değil otistik bir çocukla ilgilenmek kendimle zor ilgileniyorum.durumu hala kafam almıyo biliyo musunuz?kardeşim şu an bi bakım evinde.evdeyken sinirden indirilmedik cam çerçeve bırakmayan çocuk,ilaçları değiştirildiği için şu an sakin.bu ilaçlar biz doktora götürdüğümüzde neden değişmedi?ilaçlar neye göre değiştiriliyor?ben hala hiçbir şey anlamış değilim.ayrıca babam sağken onunla doğru dürüst başa çıkamadı.şu an babam sağ da değil.ve herkesin sinirleri çok yıpranmış vaziyette.benim, diğer kardeşimin..ilerde belki onu yanımıza alırız.ama şu an mümkün değil.ayrıca benim başka sorunlarım da var.şu an onlarla zor başa çıkıyorum.sorun anlatmaktan nefret eden biriyim.ve şu an baya baya sorun anlatıyorum.kıssadan hisse, şu an yanımıza alamayız onu.anlayacağınızı umuyorum.sizin dediğiniz çarelerin çoğu da denenmiştir.bunu da bilin diye söylüyorum.saygılar..

sayın ayhanimsun,
kardeşimin şu an kullandığı ilaçları yazıyorum.
depakin
rileptid
ativan
cedrina 25 mg
cedrina 300 mg(uyku problemi yaşar ise kullanılıyor)

bu ilaçlarla öncekine göre çok çok sakin.iyi günler..
 
Sayın hashikio,

Durumunuzu anlamak tabi ki çok zor.. Sizin için İzmir'i biraz araştırdım ama göründüğü kadarıyla 19 yaşın altında engellileri kabul eden bakım evi yok.

Geçtiğimiz günlerde Bakım Merkezleri açılmasını kolaylaştıran bazı yeni düzenlemeler yapıldı.. belki önümüzdeki günlerde açılan yeni yerler olabilir.

0232 793 28 88 Özel Evim Bakım Merkezi 19 yaşın altını almıyormuş ama arayıp durumunuzu anlatırsanız belki size yol gösterebilirler.
 
sayın metepe,

yardımcı olmaya çalıştığınız için gerçekten çok teşekkür ederim.evim bakım evi ile görüştüm ama onlar da beni sosyal hizmetler'e yönlendirdiler.sosyal hizmetler de beni daha evvel denizli'ye yönlerdirdiği için şimdilik denizli'deki bakım evine devam edeceğiz galiba.yine de ilginiz için teşekkür ederim.
 
evim bakım merkezi

gecmıs olsun.
evim bakım merkezıne ben ıkı ay kadar sizofren ablamı yatırmıstım. genel olarak ıyı bır yere dıyebılırım. aydın bey sahıplerınden bırı en azından telefonla danısabılrısınız. bu arada gümüldürde bu merkez.
 
%94 ağır özürlü otistik 11 yaşında birkız çocuğu babasıyım. Kendisine genellikle şiddet uyguluyor. Eğr müdahale etmesem kendisini neredeyse öldürecek şekilde şiddet uyguluyor. Benim ve eşimin gece uykusu diye birşeymiz yok. Özellikle eşim çok yıpranıyor. Alt komşularımız sürekli kapımıza gelip şikayetçi oluyorlar. Ailemiz çocuğumuz ağır özürlü diye bizden uzak duruyorlar. Kendimizie ait hiç bir özelimiz yok.
Ama ben onu çok seviyorum. Yaşadığım hiç bir zorluk bana sıkıntı vermiyor. Onun kendisine zarar vermesi dışında. O kendine zarar verince yüreğim acıyor. Bin tane ömrüm olsa hiç düşünmeden ona feda ederim. Bütün çevremi onun uğruna siler atarım. Onu sevmeyeni bende sevmem. Onu seveni severim. Yüce Allah bana ömür verdiği müddetçe onu asla bir bakım evine vermem. Onu bakım evine verirsem ben ölürüm. O acıya dayanamam. Onun saçının bir teli benim için canımı vermeye değer.
Nihayetinde bu geçici bir dünya asıl olan ebedi hayat. Benim Rabbimden tek arzum Yavrumun cennetteki makamını bana göstermesi. İnci tanemi birkerecik görebileyim. İnşallah Rabbim bana bu şerefi nasip eder.
 
buradan sıkıntınızı paylasıyorum demek ne derece etkılı olabılır bılmıyorum. ama gercekten yapabılecek bırseyler olmalı. bende ızmırdeyım sızınkının yanında hafıfı sayılabılecek bır engellının esıyım. eger dertlesmek ıstersenız ozel mesay yazın. bende ızmırdeyım goruselım paylasalım derdımızı. allah yardımcınız olsun. bu dunyada elımızdekılerle yasamak kaderımız. allah bızı goruyor.
 
benimde otistik oğlum var onu bakımevi değil hiç kimsye bırakmam ki benim oğlumda çok hırçın kırıp döktüklerini yazsam sayfalar almaz ben resmen dayak yiyorum vuruyo morartıyo misafir ne geliyo ne ben bir yere gidebiliyorum çok nadir kızım veya teyzesi duruyo yanında çokıyorum ama gittiğim yerde oturamıyorum ne yesem aklımda çocukları okula giderken görsem aklımda yani gittiğim yerdede oturamıyorum .alışverişe gitsem oğlum ne severse yani o benim büyümeyen bebeğim herşeyim onunla yaşamakta çok zor onsuz bi hayatı düşünmekte .Devamlı düşünüyorum çok zor ilaç bizde kullanıyoruz mecburen çok denedik daha kötü oldu kesmeyi gece zaten az olan uykusu tamamen kesildi tikleri başladı tekrar başladık .Ama kendi kafamızdan değil ankarada prf dr götürdük . O düzenledi şimdi iyi biraz belli olmuyor değişiklikler yada hasta oldumu hırçınlığı artıyor .Kendimi onun yerine koyuyorum ne kadar zor Allah hepimizin yardımcısı olsun o öyle dünyaya gelmeyi kendi istemediki .Benimde tek istediğim sakin olması kendine sinirlenince çok vuruyor üzüntümden günlerce hasta oluyorum .
 
MeTePe;

Ritim konusu apayrı bir konu...
Bir süre önce, klasik müzik konserinde orkestra şefine kağıttan uçak yapıp fırlatan çocuklar(80-85 çocuk), benimle haftada 2 saat- 3 ay geçirdikten sonra Vivaldi'nin Mandolin konçertosunun ikinci bölümünü ritimsel olarak okuyup değerlendirebiliyorlardı. Üstelik bundan büyük zevk alıyorlardı...??? Sorunlu ailelerin, varoşlardan gelen çocukları idi...
Ama ben uzman değilim. Dediğim gibi.. Diplomam yok....Herhangi bir üniversiteye ya da okula bağlı değilim.
Sadece CEBECİ'liyim...
Bu arada okulu bitireli 36 yıl olmuş. Bu sene üniversite sınavlarına girdim. İyi bir puanla kazandım. Ancak çalıştığım için açık öğretim okuyabileceğim. Hangi bölümü okuyacağım konusunda karasızım. 53 yaşındayım. Kısa sürede bitecek ve bana uğraştığım bu konuda diploma verebilecek bir bölüm önerirseniz, sevinerek kaydımı o bölüme yaptıracağım ki belki işe yarar...Hani uzmanlık filan...diploma, akademik kariyer... ardından para...ciddiye alınma filan yani...
 
selam izmir tepecik araştırma hastanesini yanında otistik eğitimi veren okul var bence oraya gidin size ordan daha iyi yardımcı olurlar
 
...
Bu arada okulu bitireli 36 yıl olmuş. Bu sene üniversite sınavlarına girdim. İyi bir puanla kazandım. Ancak çalıştığım için açık öğretim okuyabileceğim. Hangi bölümü okuyacağım konusunda karasızım. 53 yaşındayım. Kısa sürede bitecek ve bana uğraştığım bu konuda diploma verebilecek bir bölüm önerirseniz, sevinerek kaydımı o bölüme yaptıracağım ki belki işe yarar...Hani uzmanlık filan...diploma, akademik kariyer... ardından para...ciddiye alınma filan yani...

Açık öğretimde okuyabileceğiniz bölümler "uygulamalı olmayan" branşlarla sınırlı. Yani iş idaresi, ekonomi vs. gibi. Örenğin Çocuk Gelişimi okuyamazsınız. Tüm branşları bilmediğim için fazla bir şey söyleyemeyeceğim.

Akademik kariyer vs. hedefleriniz için bir şey diyemem. Bence yaptığınız iş konusunda kendinizi sertifika programlarıyla geliştirmeye çalışın. Dediğim gibi, sizin yapmaya çalıştığınız uygulama ORFF Eğitimi ve Drama arası bir şey gibi değerlendirilebilir. Bu alanlarda kendinizi geliştirebilirsiniz.

Ancak; bir konuda uyarmak isterim. Biz uzun yıllardır engelli çocuklarla çalışıyoruz. Bunların tıbbi tedavileri ile eğitimsel uygulamaları asla birbirinin yerine koymayız, karşılaştırmayız. İkisinin yeri ayrıdır. Bunun dışında spor eğitimi, müzik, drama, güzel sanatlar gibi uygulamalar yapıyoruz. Ama bu uygulamalar her zaman bir uzmanın hazırladığı program çerçevesinde ve gözetiminde yapılıyor. Sizinde yaptığınız girişimlerde profesyonel destekle hareket etmenizi öneririm.

Kariyer hedefleriniz için de başarılar dilerim. Her şey gönlünüzce olsun.
 
allah yardımcınız olsun çeken bilir derdi ama bakım evine bırakmak yerine onun ilgi alanlarını keşfedin ona yoğunlaşın konunun üzerinden epey zaman geçmiş ama benimde otizimli oğlum var ve onu kimseye emanet edemem hayatım o benim onunla nefes alıyorum iyki var benim bebeğim hayatın farklılıklarını onunla öğrendim ben bana çok şey öğretti
 
Üst Alt