Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Sakatlığınızı kullandığınız oluyor mu?

bayke

Üye
Üyelik
6 Nis 2005
Konular
58
Mesajlar
588
Reaksiyonlar
0
sakatlığınızı kullandığınız oluyor mu?
soruyu açmak yerine örneklemeler vermek istiyorum.
evet bazen sıkıştığımda ben kullanıyorum. nasıl mı?
geçen ay maaş aldığım bankamatik kartımın süresi dolmuştu ve bankaya şahsen gidip yaşadığımı kanıtlamam ve süreyi uzattırmam gerekiyordu. biraz zahmetli de olsa oraya gidebilecek durumda olmama rağmen telefon açıp engelliyim cart curt gelebilecek durumda değilim.
- nolcak şimci? dedim.
- biz adrese bir elemanı gönderiyoruz formları imzalayın yeter dediler.
canlarım benimmm :)

diyelim akraba-ü talukattan birinin nikahı var. illaki geleceksin diye tuttururlar.
yafu düğün olsa çalgı, çengi, rakı, bira, viski, dansöz kaçırmam allama kitabıma iki elim kanda olsa uçar giderim. :)
nikah dediğin resmi bir tören..sıkar beni.
gelmem, bööle şeyler sıkar beni diyemediğim için, ucu açık bi olur derim. yani bakalım, inşallah, kısmet vs gibi lafları ağzımda gevelerim.
nikah günü, hadi dediklerinde yan yatarım çamura batarım. ayaklarım kasılıyo, değil nikaha tuvalete zor gidiyom gibi bi bahane bulmak zor değildir.
- bunu kaçırdık bi dahaki sefer inşallah :) der ısrarları keserim.

cenazelerde de böyle çamura yatarım.
ben şimdi o cenazeye gitsem, adamın ufacık da olsa cennete gitme şansı varsa o da ortadan kaybolur. karar mercii:
- yafu der bunun amel defterini incelemekle hiç vakit kaybetmeyelim. sağlığında bu adamla takıldıysa kesin cehennemliktir.
- atın içeri, kapıyı da sıkı kitleyin, ateşi de fulleyin...!
imajım kötü napiim.

yarı şaka evde de kullanırım sakatlığımı. hele duygu sömürüsü yapıp menfaat elde etme gibi bi durum varsa tutmayın beni:
benim gibi eli ayağı tutmayan sakat ve felçli bi özürlünün aynı zamanda engelli olduğunu düşünmeden kurufasulye tabağımdaki eti nasıl küçük tutarsınız derim mesela :)

neyse konuya döneyim:
telekom'da çalışan bir arkadaşım vardı. engelli kadronuz nasıl? var mı engelli eleman? diye sordum.
bi ayağı 3-5 santim kısa odacıları varmış. işine gelmeyen bi görev verildiğinde ayağını bahane ederdi dedi.
-nası yani..?
bi yere evrak göndereceğiz diyelim. hava yağmurluysa veya çok sıcak falansa ya da keyfi yoksa.
- bana engelimle bağdaşmayan görev veremezsiniz der gitmezdi.
ama hava güzelse keyfi yerindeyse canı gezmek istiyorsa itiraz etmezdi.
diyelim 3. kattan 6. kata dosya göndereceğim. asansör çalışmadığında hayatta götürmezdi.
ama 7. kattaki çay ocağına merdivenlerden çıkıp çayını kahvesini içip gelirdi.

evet öyle ya da böyle bi şekilde sakatlığınızı kullandığınız oluyor mu?
 
Evet üstad bende sakatlığımı çok iyi kullanırım.

Zaten sakatlığımla iyi anlaşmamın nedeni de budur.

Örneklemelerde bulunmayacağım, sadece diğer arakadaşlarada tavsiye ederim.
 
duymadıgımı cok kullanmısımısımdır
cok dıkkatle yuze bakıp dudak okudugumdan anlamak ıstemedıgım angaryaları dınlemem duymadım ayagına yatar bısuru ısten kaytarırım ben nasılsa duymuyorum
zevklı konusmalarda ısıme yarıyacak seylerde dıkkat eder dınler bende muhabbetın tadını cıkarırım
egerkı bır tartısma ortamı olursa once dınler ıstedıgım karsılıgı verır ısıme yaramıyacak kısmında muhatabımın yuzune bakmayıverır sınırlenmekten kurtulurum :lol:
 
En pis kullanırım, işime gelirse...
iki ucu boklu değnek misali her iki tarafı da sıkıştırırım...

Anlatıyım: sesim mikrofon gibi. ne şive var ne de tonlama. Anlamıyorum dersenız vay halinize. Peşinizi bırakmam anlayacaksınız mecburen. Öbür türlüsüne gelince senin dediğin gibi yang elir yatarım duymam, edememi yapamam, konuşmam kötü anlamaz vs vs.

HAdi itiraf edin işimize gelince zevkli oluyor dimi..
 
shukufe;

kulağı oldukça ağır işiten ismet inönü'nün de en büyük özelliklerinden biriymiş ve bunun ona bi çok siyasi manevra yeteneği kazandırdığı söylenir :)

şimdi buraya yazmayacak olan ama sitede bulunan bi arkadaşla yemeğe çıkmıştık. restaurantın otoparkı doluydu. müşteriye kapalı protokol yerinde 3 araçlık boş yer vardı. bizimki oraya yanaşıp "ben gaziyim" dedi ve akan sular durdu.
hatta görevli bize valelik bile yaptı :)
yafu dedim iyi numara ilerde ben de kullanayım bunu ;)
 
Özellikle devlet kurumları ya da görevlileri söz kosnu olunca mutlaka sakatlığımı öne sürer ve kolaylık talebinde bulunurum.
Onun dışında, birilerinden yardım (ya da birşeyler) istemekten hiç geri durmam :)
 
bende genellikle hastanelerde çok kullanıyorum engelli olunca ilk sıradan giriyorum muayeneye onun haricinde pek kullandıgım olmuyo ama bazen vali belediye başkanı dernek başkanını falan bazı durumlarda aramam gerekirse direk baglıyolar gereken fırçayı atsan bile sesleri çıkmıyo baska kullanacak bi durum olmadı ama gerekirse en iyi şekilde kullanırım :) :)
 
Ben de gerektikçe kullanıyorum.

Vakti zamanında dar yerler bana uygun değildi. genelde 24 numaralı koltuğu bu yüzden tercih etmem ve bilet kestirirken her daim buna dikkat ederim. fakat bi defasın bunu unutmuşum ve 24 numaralı bileti bana kesmişler. otobüs hınca hınç doluydu ve muavinden rica ettim. önce anlamadı ama sonradan hallettik.

bir de toplu taşıma araçlarında zor anlar yaşıyordum. bir yeri boş görünce ayakta yaşlı falan var demeden otururdum. tabi pek hoş gözlerle bakılmazdı ama gerekirse açıklamamı yapardım. bu örneklerim kullanmaya giriyor mu tam olarak bilemiyorum çünkü uyku sersemiyim. idare edin. :)
 
Bende iki defa maca gitmiştim ikisinde de güvenlik görevlisine giderek burasının kalabalak oldugunu rahatsız oldugumu söylemiştim o da içeri aldı hemide bir seferinde tam Fatih Terimin yanına Erzurumspor-Galatasaray macıydı başka hic biryerde kullanmadım
 
aiLe içinde tembelliğimi örtbas etmek için çok sık kullanıyorum.
Ama ev-aile ortamı dışında hiç kullandığımı hatırlamıyorum.
Desenize sen bütün gün evdesin dışarda nasıl kullanabilirsin ki sakatlığını :D
 
yaşam savaşı diyoruz ya..
evet sakat ya da sağlam hepimiz savaşıyoruz ve bu savaşı kazanabilmek için silah olarak elimizde kullanabileceğimiz ne varsa uygun yerde, uygun zamanda, uygun şekilde kullanıyoruz.
devlet memuru bi tanıdığım var pek trafik cezası ödemez.
polise şöyle der;
- yafu ben de memurum zaten maaş yetmiyor bi de sen yıkma beni..!
..ve kartını verir . bunun anlamı bizim mekana işin düşerse ben de sana bi güzellik yaparımdır ;)

bi devlet hastanesinde hemşire tanıdığım var. o da öyle.
- ben falan yerde sağlıkçıyım diyerek kartını verir işlerini kolayca hallettirirdi. istanbul'da kimin işi -örneğin- cerrah paşa tıp fakültesine düşmez ki?
ne demişler "bakan akraban olacağına odacı tanıdığın olsun"
polisler, askerler, öğretmenler hatta sırası gelince anneler babalar dahi sıkıştıklarında güçlerini bi şekilde kullanmıyorlar mı?
...bak yoksa sütümü helal etmem...seni dokuz ay karnımda taşıdım..!
bu sözler istediklerini yaptırmak için en sık kullandıkları duygu sömürüsü sözcükleri değil mi?
ya da öğretmenin üstü kapalı not tehdidi..?
hemşerilik de yeri gelince duygulara hitap etmek, iş bulmak işini gördürmek amacıyla kullanılan bi güç değil midir?
aynı okuldan mezun olmak, asker arkadaşı olmak ve hatta aynı futbol takımının fanatikliği olmak bile yeri gelince kullanılan bi güçtür.

sakatlık "güç"tür. (zordur)
ama aynı zamanda yukarda saydığım örneklerde olduğu gibi karşılaştığımız herhangi bir güçlüğe karşı kullanabileceğimiz bir “güç”tür de.
haa bunu kullanırsın kullanmazsın, ya da nasıl kullanırsın...işini kolaylaştırmak için mi yoksa duygu sömürüsü yapıp hakkın olmayan bi menfaati elde etmek için mi? bu kişinin ahlakına kalmıştır.
 
Her gün, her dakka kullanıyorum...Topluma karşı, sisteme karşı olanları zaten
burda herkes aşağı yukarı anlatmış...Öbürlerini anlatamam...Ben evliyim, burada
yazdıklarımı eşimde okuyor..Saygılar.
 
Yav burada anlatılanların pek çoğu "sakatlığı kullanmak/istismar etmek/sömürmek" değil ki.. Ya da ben yanlış anlıyorum.. :roll: :oops:

"POZİTİF AYRIMCILIK" diye bişey var.. Normal/sağlıklı insanlarla aynı anda ama onlardan geride (- eksiden) başladığımız yarışta biraz olsun eşit konumda olabilmek için bize tanınan + (artı) özellikler.. Bunların illa yazılı da olması gerkmiyor..

Ama abartıp da çıkar amaçlı suç örgütü düzeyinde kullanırsak o zaman ortada gerçekten ciddi bir sorun var demektir.. :(

Bu töleransı sakat olmayanlara daha az göstermek gerekir düşüncesindeyim. Çünkü onlar zaten önde başlıyorlar yarışa..
 
Baben' Alıntı:
Çünkü onlar zaten önde başlıyorlar yarışa..

Bu cümlede Pozitif ayrımcılıktan çok harbi ayrımcılık sezinlediğimden Katılamadım doğrusu:(

Çünkü zaten onlar önde başlıyor yarışa derken genellme yapmak ne kadar gerçekçi bir bakış olur acaba ?

Doğrusu meslek hayatımda sırf engelli diye kimselere itimas geçmedim.Mesleğimden yada yaşamımdan dolayıda kimse bana itimas geçmedi dersem yalan olur.Haytım da bir kez ve son kez sonrasında kendimden utanç duyarak eşimin tain meselesini çok mecbur kaldığımdan yaptırmak zorunda kaldım.Bu ayıbı hep kafamda kurdum ve hala bu yanlışa nasıl düşütüğümü sorarım kendime.Bu olaydan sonra hiç bir şekilde şahsıma yada aileme itimas geçilmemesini de tercih ederim.Olabildiğince kendim gibi olur her işimi halletmeye çalışırım.Kendi işlerini halletme meselesinde her birey kendi tarzında hareket etmeli bence.Tarzdan kasıt kayırma olmamalı.Beni kim niye ve ne amaçla kayıracak ki ? Sizi niye kayırsınlar ? Diğer tüm insanlardan farklı yaşamayı istemek içinmi ? yoksa böyle yaşamaktan haz aldığınız için mi?

Kayrılmanın her türlüsüne karşıyım.Engelli olayım yada olmayayım şahsi işlerimden dolayı kimsenin beni kayırmasını istemezdim doğrusu.

Yukarıda ki yazılardan yola çıkarak Örneğin ;

1. Engelli kadrosundan çalışan bir zat,verilen görevleri yerine getirmemek için engelini bahane etmesi ne kadar etik ve anlamlı ?

2. Siyasi tahimizde merhum İsmet İNÖNÜ'nün işine gelen şeyleri duyup işine gelmeyen şeyleri duymazlıktan gelerek ülkemi ne denli kötü durumlara düşürmesi kayırmaktan da öte bencilliğin daniskasıdır.

3. Ben Gazi olaydım utanırdım ben gaziyim diyerek otoparkta yer almaya.Hele gazi olmayıp ta gaziyim kılıfı varsa ortada iğrençlik ötesi kendi kendini kayırtmaya iyi örnek olurdu.

4. Dost Yöneticimiz iyi ki benim gibisi ile karşılaşmamış :D Örneğin,sevgili bülent bana "Yahu ben sakatım durumum vahim yada her ne seple konuya dalaydı gözünün yaşına bakmayacağımı o an anlayacağını tahmin ediyorum.Hukukta eşitlik ilkesi.

5. Hastanelerde bulunan insanlar keyifleri için orada değiller elbet.Tabiki hasta olduklarından dolayı oradalar.Hastayken engelini kullanmanın mantığını çözemedim ben.Nerden ve hangi sıfatla biliyorsunuz ki önüne geçtiğiniz kişi sizden daha az hasta ?Önünde numara aldığınızda vicdanınız sızlamayacakmı ? Belki de bir kaç saat ile önüne geçtiğiniz insanın hayatını darmaduman ettiniz ? bunların cevaplarını vermeliyiz "Self Control"

6. Erginin bir yazısı kayırmacılığa girmez bence.Toplu taşıma araçlarında öncelikler vardır.Bu öncelikleri her kimse bilir.hasta,engelli yada yaşlılara yer verilir.

7. Aynı Erginin,sıradayken ayakta daha fazla bekleyemeyeceği için evraklarını vermesi bile doğal karşılanabilir. ancak bu konuyu ayakta duramayacağından değil de sırf tiyatro anlayışı ile yapıyorsa kayırmacılık yaptırmanın güzel bir örneği daha.

8. Tembellik yapmak ne kadar doğru ? hele tembelliği örtbas etmenin yolu kendi kendini kayırtmak ise ne kadar anlamlı ?

9. Topluma karşı kayırmacılı kullanıyorsak Toplum bize anti birey gözü ile bakarsa şaşmamak lazım.

Saygılarımla.
 
ılahı sunburn amma dokturmusun ortalıgı bı parca senlenelım ıstedık sende su koyverdın
sen gelde ınonunun yerınde ol memleketı o savas ortamında ıdare et kım ne derse desın rahmetle yadederım hayran oldugum ataturkumuzden sonra mınnet duydugum bırısıdır
gazılık sakasıda sen engellı olda acıkgoz saglamlar gozunun yasına bakmıyorkı adamcagız engelınden dolayı ne zorluklarla bıyere gıtmege muvaffak olmus yer ararken ne duruma dusmus bırazcık kurnazlık yapmıs cok degıl bence bu kalles dunyada
daha daha cok hepsı babencıgımın dedıgı gıbı hayatın gerısınden baslayıp saglamların ha deyınce yapıverdıgını ne gayretlerle yapmıslardır
gel ıkı kulagını tıka ne hıssedıyorsun
gel tekerleklı sandelyeden kalkma ne hıssedıyorsun
gel velevkı tek kolunla hacetını nasıl goruyorsun
gel gozlerını kapa nasıl yasıyorsun
uzar gıder
egerkı saglam olsaydın devlet senı subay yapar boyle saygın bı meslek sahıbı olabılırmıydın
uzar gıder
sevgılerımle
 
shukufe' Alıntı:
ılahı sunburn amma dokturmusun ortalıgı bı parca senlenelım ıstedık sende su koyverdın

heyhat ilahi too :D Nereden çıkardın su koyvermeyi.

Konu kimin ne yapabileceği yada yapamayacağı değil ki.Konu itimas geçmek geçtirmek meselesi.Herkezin yapabiceği yada yapamayacağı şeyler vardır.Herbirimiz aynı kalıptan çıkmadık ki.Çok Ütopik olcak belki ama subay olsak ne olmasak ne,Astronot olamadıktan sonra :lol:

Ben nice insanlar gördüm ki engelli olup mesleklerinde ün yapmış dünya çapında.Kimi insanlar gördüm general rütbesinde Şerefsizlikle atılan,rütbesi geri alınan,Şanlı ordumuzu beş paralık eden.Aslında kimin ne meslek yaptığı o kadar da önemli değil.Asıl olan yaşarken yaptıklarımız.Topluma olan bakışımız,Saygınlığımızı ne kadar koruduğumuz.Hatta kendimize olan inanç ve saygınlığımız.

Herşey olabilirsiniz belki ama insan olmak,toplumun gereklerini yerine getirmek,saygın olmak ap ayrı bir konsept.Bunu başardığımızda yada başaranlar çoğaldığında çok daha güzel yarınlara varabileceğimizden kuşku duymuyorum ben.

saygılarımla.
 
sunburn' Alıntı:
Baben' Alıntı:
Çünkü onlar zaten önde başlıyorlar yarışa..

Bu cümlede Pozitif ayrımcılıktan çok harbi ayrımcılık sezinlediğimden Katılamadım doğrusu:(

Çünkü zaten onlar önde başlıyor yarışa derken genellme yapmak ne kadar gerçekçi bir bakış olur acaba ?

....

Yok yok.. Sevgili Sunburn.. Yanlış anladın ;)

Niçe Amcam "bütün genellemeler yanlıştır.. bu da dahil." demiş ya.. Bunun Türkçe meali de: "İstisnalar kaideyi bozmaz" demek oluyor ya. İşte öyle bişey. :p

Sakatlar "eksi"den başlıyor yarışa, sağlamlar "sıfır"dan.. O nedenle "onlar önde başlıyorlar" dedim. Elbette onların içerisinde de farklı farklı durumda olanlar var.. Kadınlar var, çocuklar var, yaşlılar var vb. vb. Hepsinin ayrı ayrı "pozitif ayrımcılık" yapılması gereken özellikleri var.

Sen de vurgulamışsın: -Sakatların kuyrukta beklemeyeceğine dair hiç bir yazılı kural olmamasına rağmen- Onların işine öncelik verilmesi: Bir POZİTİF AYRIMCILIKtır.. Ama bu töleransı SAKAT OLMAYANLARA gösterirsen o zaman AYRIMCILIĞA/adam kayırmacılığa girer olay!
 
Yanılmış olmak ne kadar güzel dost baben :D

Altını çizelim o zaman ;


Pozitif Ayrımcılığa Evet.

Ayrımcılığa adam kayırmacılığa hayır.


Peki,yukarıda yazılanlara göre kimler pozitif ayrımcılığa maruz kalmış ?:wink:
 
Pozitif Ayrımcılığa Evet.

Ayrımcılığa adam kayırmacılığa hayır.

bu konuda sunburn'e hak vermemek imkansız lakin sırf bazı işlerini keyfi olarak daha kolayca halletmek amacıyla bi kişinin engeline sığınması pek kabul edilebilir gibi bişey değil özellikle;


5. Hastanelerde bulunan insanlar keyifleri için orada değiller elbet.Tabiki hasta olduklarından dolayı oradalar.Hastayken engelini kullanmanın mantığını çözemedim ben.Nerden ve hangi sıfatla biliyorsunuz ki önüne geçtiğiniz kişi sizden daha az hasta ?Önünde numara aldığınızda vicdanınız sızlamayacakmı ? Belki de bir kaç saat ile önüne geçtiğiniz insanın hayatını darmaduman ettiniz ? bunların cevaplarını vermeliyiz "Self Control"

hakikaten ben de çözemedim bu mantığı acaba neden? fiziki bi engeli olmak farklı bişey sağlıklı/sağlıksız olmak çok başka. belki de sırasını fütursuzca aldığınız kişinin sizden çok daha acil önem ve dikkat isteyen gerçekten de ciddi bi sağlık problemi var?bile bile bunu nasıl gözardı edebilir ki insan? bunun pozitif ayrımcılığı falan olmaz bu düpedüz ayrımcılıktır hem de devamlı " siz bize farklı bakıyosunuz ayrımcılık yapıyosunuz" diye sızlanan engelli kişinin ta kendisi tarafından yapılan bi ayrımcılık. sıra beklerken oturduğun yeri engelli birine daha zor ayakta duruyo vb. nedenlerle verebilirsin işte bu pozitif ayrımcılık olur diğeri fasafiso...

ayrıca; duyma engelli olabilirsiniz evet bu zor bi durumdur muhakkak ve karşı taraftan bu konuda anlayış bekleyebilir bazı yönlerinizi daha hafiften almasını daha sabırlı daha sakin daha bi sevgi böcüğü olmasını talep edebilirsiniz tamam normaldir pozitif ayrımcılıktır. ama siz bi şekilde iletişimde bulunduğunuz , konuştuğunuz, tartıştığınız kişiye sadece tartışma istediğiniz yönde ilerlemiyo diye kafanızı çevirip öylece "müdür bu buna konuş" tarzında - afedersiniz ama söylemek zorundayım - bi "mal" muamelesi yapamazsınız. neden mi? çünkü bu düpedüz saygısızlıktır nezketsizliktir insan ilşkilerinde pek takdir edilmeyen bi davranış biçimidir. ilerde bigün "neden hiç kimsem yok böyle yapayalnız kaldım sap gibi" diye kara kara hayatı sorgularsanız cevaplardan biri burda haberiniz olsun...

ha bi de bi haberim var : hayat öyle her zaman istediğimiz gibi gitmiyo engelli engelsiz herkes biçok engelle karşılaşıyo bu sadece size özel bişeymiş gibi düşünmeyin bence...
 
sunburn' Alıntı:
...
Peki,yukarıda yazılanlara göre kimler pozitif ayrımcılığa maruz kalmış ?:wink:

Valla bunun cevabı hem çok kolay hem de çok zordur benim için. ;)

Kolaydır.. Her bir olay somuttur.. Belirli kriterlerle muhasebesini yaparsan hemen uygun cevap verirsin.

Çok zordur.. Muhasebeden (özellikle geçmişin muhasebesini yapmaktan) nefret ederim. :evil: (Belki yanlış ama.. Sanırım muhasebe dersi hocamdan kalan 26 senelik bir hikaye.. Şu anda bile hatırladıkça parmaklarım titriyor :( O yüzden bu konuda beni affet :oops: )



pathetiquecim, :wink:

Biz daha "Past Tense" ve "Present Continuous Tense"deyiz, "Future Tense"e gelemedik henüz.. :p
Bi gün yaşlandığınızda sizler de ister istemez bizim gibi olacaksınız.. Ama çoğumuz için tersi aslâ olmayacak!!
Öyle "haber"ler felan verip korkutma bizi.. :wink:
Şimdi burada yazdığına göre.. "sen de bizdensin, arkadaş".. :wink:
 
pathetique anlaşılan bize bir hayli kızmış.
Hatta bütün engellilere davranılan olumsuzlukların nedeninide omuzlarımıza yüklemiş.

Hastanede herkes hasta ama ben tek bacakla beklerken diğerleri iki bacakla bekliyor.

Bizimde burnumuz kırılıncaya kadar senin gibi düşünüyorduk.

Sayın baben e katılıyorum seninde yaşın ilerledikçe bizleşeceksin ve bizim yaptığımımızın oldukça masumane olduğunu anlayacaksın.
 
arkadaslar bu konuda yazılanlar sakat bıreylerın neler yaptıgı degıl eksıklerıyle yasarken ıs yaparken engelsız bıreylerın ne gozle baktıgı nasıl davrandıgı onların eksıklerı hakkında ne kadar ozverılı anlayıslı oldugunu anlatmak ıcın kendılerını bakasının engegelını mızahı bır dılle anlatmak dıkkat edersenız
engellı dostu oldugunu engellılerı anlamak ıcın calıstıklarını onlara sozde bı ıyılık dusunmek ıddıasında olanların bıle neler dusundugunu anlatmaktı
goruyoruz kı ınsanlarımızın anlayısı nereye kadar
engellı bıreyde hayatını elverdıgı olcude baskalarına rahatsızlık vermeden kendı ayaklarının uzerınde durur kendı kendıne yeter
bu konunun uzaması herkesın ıstırakıyle ınsanların nasıl dusunduklerı acısından guzel olucaktı
fakaaat goruluyorkı nasrettın hocanın dedıgı gıbı esekten dusenın halını dusenler anlar.......
 
burda okuyunca içime su serpildi bazen rahatsızlık duyuyordum.OH be!
en çok eşim, bertuğ'un özrünü kullanıyor onun sosyal hayatı benimkinden fazla olması nedeniyle. :wink:
 
Shukufe Kızma hemen, düşünceni seni anlayıncaya kadar anlat insanlara...Gırgır
şamata olsun, azıcık gülelim diye, kuru fasulyenin etli tarafına konmak isteyen
Bayke'nin muzip ruhuna ulaşmak ta onun kadar muziplik isteyen bir iştir...

Ama sanki öyle bir hale geliyoruz ki bazen; (belkide birbirimizi bu hale biz getirdik.
ağır olmak yada bildiğini göstermek kaygısı yüzünden) Güldüğümüzün bile hesabını
çok ciddi kelimelerle anlatmak zorunda kalıyoruz...Çok ciddiye alma her şeyi...
Gülmenin hesabını kimse soramaz.Gülmekte ters mantık vardır zaten...Olaylara
düz bakarsan gülemezsin...Tersoya düşüyoruz çoğu zaman, ters bakma hakkımızda ordan kaynaklı olsun bea...
 
ben kızmıyorumkı kuyucak omrumuz boyu bu engellerle yasarken ınsanların yerı gelır en yakınından bıle anlayıs goremezsın cokbı beklentımız yok bıraz anlayıs
 
shukufe' Alıntı:
goruyoruz kı ınsanlarımızın anlayısı nereye kadar
fakaaat goruluyorkı nasrettın hocanın dedıgı gıbı esekten dusenın halını dusenler anlar.......

İnsanların anlanlayışı :?: Özellikle buraki dostların anlayışı ? Ben inanıyorum ki anlayışımızlarda değişiklik yok.Sadece,anlayışımızı çekingen yada mesafeli düşünce ve davranışlar ile anlama olayı var.Mesafeli olmanın ürkek olmanın nedenleri var.Ve bizler bu nedenleri düşünüyor ve anlıyoruz :) En azından ben kendi adıma anlıyorum.

Toplumdan ayrılarak belli kalıplara girerek yaşantımızı çok çok kişiseleşmekten ziyade insan olmanın verdiği özelliklerimizi bir bütün olarak özümsemek daha hayırlı olur kanaatindeyim.

Yaşantımızda farklı yaşamlarımız olduğu doğru olmak ile birlikte kimse kimseden daha üstün değildir.

saygılarımla.
 
Biz daha "Past Tense" ve "Present Continuous Tense"deyiz, "Future Tense"e gelemedik henüz..
Bi gün yaşlandığınızda sizler de ister istemez bizim gibi olacaksınız.. Ama çoğumuz için tersi aslâ olmayacak!!

babür abicim:) ;

karşılıklı iletişimlerde her ne kadar yazılı değilse de görünmeyen ama herkesin bildiği bazı nezaket ve saygı çerçevesi içinde olan kurallar vardır. aslında kural da dememek lazım sanırım anlayış desek daha yakışır bu duruma. her kim her ne durumda ve konumda olursa olsun beni veya bi başkasını hiçe sayma gibi bi hakka sahip değildir eğer bi şekilde iletişimde bulunuoyasak. eğer etrafındaki kişilere benim verdiğim örnekteki gibi bi muamelede bulunuosan ileride bu topluluktan en az bikaç kişinin seni sap gibi ortada yalnız bırakması işten bile değildir. bunu bilmek veya tahmin etmek için kahin olmaya gerek yok dimi? :)...

ayrıca babür abim patlıcan musakkam!:p (çok severim bu yemeği ondan alınma emi) sen ikili iletişimlerde böyle bi problemi olabilecek en son kişilerden birisin keyifli sohbetin her daim yardımsever ve paylaşımcı yapın itibariyle asla yalnız kalmıosundur eminim. hayır öyle bi durum varsa haber ver hemen en fiyakalı kickboks tekniklerimle dalayım kimse onlar:d...

Hastanede herkes hasta ama ben tek bacakla beklerken diğerleri iki bacakla bekliyor.

Bizimde burnumuz kırılıncaya kadar senin gibi düşünüyorduk.

sen tek bacakla bekleyebilirsin aferits ama orda iki ayağı çok iyi çalışan ancak çok ciddi sağlık problemleri yüzünden iki ayağının üzerinde dahi duramayacak durumda insanlar da var. sen orda oturan herhangi bi vatandaşın sana yerini vermesiyle oturup da bekleyebilirsin ama yanında oturan "engelsiz" insanın otururken dahi senden daha hızlı ve acil bi müdaheleye ihtiyacı olan bi sağık problemi pekala olabilir. onun önüne de sırf bahsettiğin nedenlerden geçmek gibi bi durum bana göre söz konusu dahi olamaz. bunu anlamıorum anlamıyacam da...

anlayış karşılıklı olan bi olgudur siz anlayış göstereceksiniz ki karşı taraf da size anlayış gösterecek bu kadar basit...
 
pathetique' Alıntı:
fiziki bi engeli olmak farklı bişey sağlıklı/sağlıksız olmak çok başka. belki de sırasını fütursuzca aldığınız kişinin sizden çok daha acil önem ve dikkat isteyen gerçekten de ciddi bi sağlık problemi var?bile bile bunu nasıl gözardı edebilir ki insan? bunun pozitif ayrımcılığı falan olmaz bu düpedüz ayrımcılıktır

Sanırım farklı bir mantıkla değerlendiriyorsun. Söylediklerin acil servis için geçerli olabilir, zaten orada farklılıklar dikkate alınmaz, acil kavramı doğrultusunda öncelik verilir. Eş zamanlı birden çok başvuru varsa daha acil olan öncelik alır. Ama sıradan başvurularda, yani hastalar bekleyebilecek durumdalarsa hastalık+engel, sadece hastalıktan daha zorlayıcı. Bu yüzden yaşlı, hamile gibi bazı gruplara yapılması gerektiği gibi engellilere de pozitif ayrımcılık yapılması doğru. :)
 
otobüs diil burası sevgili neptune hastane! :d . her ne kadar acil durum gerektirmese de ben tüm olasılıkları düşünerek konuşuorum afaki diil. sağlık söz konusu olduğunda kişinin gerçekten sağlık durumuna göre değerlendirilmesi taraftarıyım. eğer sorun ayakta beklemekse sanmıorum ki kimse engelli birini ayakta bırakacak kadar duyarsız olsun zaten muhakkak oturarak bekleyecektir. bu da doğru durumda yapılan bi pozitif ayrımcılık olacaktır...
 
Üst Alt