Hiç düşünmediğim bir saate sanırım gece yarısı saat bir yada iki gibi. Bir gün öncesinden yapılmış bir tartışmanın devamı için sevdiğim biri tarafından uyandırıldım. Arabaya bindik o kullanıyordu. İlk gördüğümde aşırı alkol aldığının farkındaydım beni uykundan uyandırmıştı. Tartışmaya başladık tartıştıkça hız yaptı. Öyle bir an düşünün ki beş dakika sonra öleceğinizi göre biliyorsunuz ve bu garanti. Tek söylediği madem korkun yok madem ölümekten korkmuyorsundu.
Haklıydı aslında işin o noktaya gelmesinde bu sözlerim etkiliydi. Benim ölümle arama gire bilecek bir bağ yoktu çünkü, halada öyle. Fakat onun çok bağı vardır severim de kendisini baktım ikimiz birlikte büyük ihtimal öleceğiz. Madem biri ölecek o ben olayım bu ben atlarsam aracı durdurur dedim. Kapıyı açtım ne hızda gidiyorduk halla bilmiyorum rüzgar kapıyı geri kapatıyordu. Durmasını yoksa atlayacağımı söyledim durmadı tabi Sonraları bana inanmadığını atlamayacağımı düşündüğünü beni korkutup aracı durduracağını söylemiştir. sırat köprüsünde duracaktı onuda doğru söylüyor. Be nde atladım
Savrulmuşum yola kafam çarpmış bir çakıl kafa tasıma girmiş, sol kolum, bacaklarım, sırtım parçalanmış. Kafaya darbe alınca hafızam gitmiş aşırı basınç nedeniyle sara kırizine benzer bir durum olmuş ben atladığım anı tek hatırlıyorum yolu gördüğümü hafızam geri kalanı silmiş. Saatler sonra uyanmışım. dönüp koltuğa bakınca atladığımı anlamış durmuş ve geri gelip hastahaneye beni o götürmüş. O günü benimle hiç konuşmuyor üzerinde büyük etkisi olmuş.
İnsanın heran başına her şeyin gelebileceğini çok,çok iyi bilen biriyim ve inanın buna hazır olduğum için dünya yaşanılabilir oluyor. Boyun denen şeyin sadece kafa tasımı taşımadığını tedavi olunca öğrendim nakadar işlevi varmış. Günlerce yardım alarak yastığa başımı bırakabildim ve günlerce sabit yattım aylarca sağa sola bütün vücudumu çevirerek bakabildim. Çok acı vericiydi.
Geçmişte kaldı. Fakat arkadaşlarıma benim durduk yere intahar ettiğimi söylemesi beni çok yaraladı. İntahar eden ben değildim. Tüm bunların sonucunda yaranın, kırığın kopan bir parçanın o kadar acı verici olmadığını yaşayarak gördüm. İnsan oğlunun iki dudağı arasından çıkan bir kaç kelime inanın ki sizin kalbinizi parçalıyor ve kalıcı oluyor.
Haklıydı aslında işin o noktaya gelmesinde bu sözlerim etkiliydi. Benim ölümle arama gire bilecek bir bağ yoktu çünkü, halada öyle. Fakat onun çok bağı vardır severim de kendisini baktım ikimiz birlikte büyük ihtimal öleceğiz. Madem biri ölecek o ben olayım bu ben atlarsam aracı durdurur dedim. Kapıyı açtım ne hızda gidiyorduk halla bilmiyorum rüzgar kapıyı geri kapatıyordu. Durmasını yoksa atlayacağımı söyledim durmadı tabi Sonraları bana inanmadığını atlamayacağımı düşündüğünü beni korkutup aracı durduracağını söylemiştir. sırat köprüsünde duracaktı onuda doğru söylüyor. Be nde atladım
Savrulmuşum yola kafam çarpmış bir çakıl kafa tasıma girmiş, sol kolum, bacaklarım, sırtım parçalanmış. Kafaya darbe alınca hafızam gitmiş aşırı basınç nedeniyle sara kırizine benzer bir durum olmuş ben atladığım anı tek hatırlıyorum yolu gördüğümü hafızam geri kalanı silmiş. Saatler sonra uyanmışım. dönüp koltuğa bakınca atladığımı anlamış durmuş ve geri gelip hastahaneye beni o götürmüş. O günü benimle hiç konuşmuyor üzerinde büyük etkisi olmuş.
İnsanın heran başına her şeyin gelebileceğini çok,çok iyi bilen biriyim ve inanın buna hazır olduğum için dünya yaşanılabilir oluyor. Boyun denen şeyin sadece kafa tasımı taşımadığını tedavi olunca öğrendim nakadar işlevi varmış. Günlerce yardım alarak yastığa başımı bırakabildim ve günlerce sabit yattım aylarca sağa sola bütün vücudumu çevirerek bakabildim. Çok acı vericiydi.
Geçmişte kaldı. Fakat arkadaşlarıma benim durduk yere intahar ettiğimi söylemesi beni çok yaraladı. İntahar eden ben değildim. Tüm bunların sonucunda yaranın, kırığın kopan bir parçanın o kadar acı verici olmadığını yaşayarak gördüm. İnsan oğlunun iki dudağı arasından çıkan bir kaç kelime inanın ki sizin kalbinizi parçalıyor ve kalıcı oluyor.
