Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Vergi indirimi için düşürülen orana karşı mahkeme dilekçe örneği

yomaz

Üye
Üyelik
11 May 2008
Konular
21
Mesajlar
205
Reaksiyonlar
0
NÖBETCİ İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINA
KAYSERİ


DAVACI: ÖMER ATİK-TC KİMLİK NO……….ADRES:KARACAOĞLU MAH BARUTHANE SOK NO:69 MELİKGAZİ KAYSERİ

DAVALI 1:MALİYE BAKANLIĞI GELİRLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ-ANKARA
2:KAYSERİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI-KAYSERİ

TALEP KONUSU: arz ve izah edeceğim ve mahkemenizde resen göz önünde tutulacak nedenlerle davalı idare merkez sağlık kurulunca iş gücü kaybının 4 olarak saptandığı buna bağlı olarak sakatlık indiriminden yararlandırılmasına yönelik işlemin iptaline karar verilmesini talebinden ibarettir

AÇIKLAMA ben kayseri büyükşehir belediyesinde özürlükadrosunda işçi olarak çalışmaktayım 31.01.2011 tarihli müracaatıma istinaden kayseri eğitim ve araştırma hastanesince iş gücü kaybım ` olarak belirlenmiş ve buna istinaden 193 sayılı gelir vergisi kanununun ilgili hükümlerine göre sakatlık indiriminden faydalanmam gerekirken tarafıma idarenin 30.04.2011 tarih ve1372 sayılı işlem ile iş gücü kaybım 4 kabul edilerek kanunun ilgili hükümlerine göre söz konusu sakatlık indirimlerinden faydalanmamın mümkün olmadığına karar verilmiştir
İş gücü kaybımın ilişkin rapor verebilecek kurumlar arasında kayseri eğitim araştırma hastanesi de bulunmasına rağmen kurumdan almış olduğum raporu kabul etmeyerek şahsımı hiçbir şekilde muayene etmeden hakkımda verilmiş işgücü kaybı oranın davalı idare merkez sağlık kurulunca 4 e düşürülmesinde hiçbir hukuki şey bulunmamaktadır yapılan işlem özürlülük ölçütlü sınıflandırılması ve özürlülere verilen sağlık kurulu raporları hakkında yönetmenlik in ilgili hükümlerine de açıkça aykırıdır

SONUÇ VE İSTEM: arz edilen ve mahkemenin de nazara alacağı sair hususlarda dikkate alınarak davalı idare tarafında tamamen hukuki mesnetten yoksun ve haksız olarak işgücü kaybımın 4 e düşürülerek 193 sayılı gelir vergisi kanununun ilgili hükümlerine göre sakatlık indiriminden faydalanamayacağıma dair işlemin YÜRÜLÜĞÜN DURDURULMASI neticede iptaline yargılama giderlerinin davalı idare üzerine bırakılması karar verilmesini arz ve talep ederim
Eki
1:devlet hastanesinde alınan rapor
2:davalı idare işlemleri
3:emsal mahkeme ve Danıştay karaları

Maliye_rapor_dava_1.png

Maliye_rapor_dava_2.png

Maliye_rapor_dava_3.png
 
ömer bey ben sizden bir şey öğrenmek istiyorum..ben % 40 heyetten rapor aldım..istanbul marmara eğitim araştırma hastanesinden..evraklarım ankaraya gidip geri geldi,eksik açıklama var idye..özürlü tablosuna göre düzenleyiniz diye..sakatlığım B 91 polio sekeli..aynı hastaneden yeni rapor istediğimde beni heyete sokamdan ortopedi bölümü % 36 yazılı bir rapor yazdılar..bu şekilde ankaraya gidince ankarada işine geldiği için % 36 yı kabul ettiler..zaten raporu geri gönderiklerinde siz düşürün dediler..ben şimdi ne yapmam gerekli..mahkemeyemi vereceğim..verirsem kimi vereceğim.hastenemi yoksa maliyemi.sonuçta heyet kurulunun vermiş olduğu bir karar var..size ulaşmak isterim.
 
ömer bey,oranı düşüren hastane neden maliyeyi mahkemeye vereceğim..% 40 veren aynı hastanenin heyeti düşüren aynı hastanenin ortopedi bölümü...nasıl olacak bu iş..
 
Rapor düzenlemek yetkili hastahanenin görevidir. Maliye oran değiştiremez.

1- Vergi indirim yazısı için defterdarlığa veya Vergİ dairesine müracaat ettiniz..
2- Hastaneden %40 ve Üzeri bir sonuç verildi.
3- Maliye bakanlığı merkez Saglik kurulu rapor oranınızı %40'in altına düşürdü.
4- Yapmanız gereken aşağıda dilekçe örneği benzer bir dilekçe ile itiraz etmektir.

T.C. MALİYE BAKANLIĞI
Gelir İdaresi Başkanlığı

Konu : Raporumda gerçekleştirilen oran değişikliğine itirazım

.................. VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞINA
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

İlgi : ..................gün ve .................. sayılı yazınız.


..../..../.......... tarihinde vergi indirim belgesi almak için tarafınıza gönderilmiş olan ..../..../.......... tarihli raporumda rapor derecem %....... dır ancak sizin tarafınızdan benim yeni rapor yönetmeliğine göre almış olduğum rapor derecem %...... düşürülerek tarafıma %........ olarak gönderilmiştir.

( Resmi Gazete Tarihi: 14.01.2012 resmi Gazete Sayısı: 28173) Yayımlanan özürlülük ölçütü, sınıflandırması ve özürlülere verilecek Sağlık kurulu raporları hakkında yönetmeliğin ekinde yer alan özür durumuna göre tüm vücut fonksiyon kaybı oranları) cetveli ve hesaplama tablosuna göre belirlenen oranlar sabit olup bizzat beni muayene eden doktor tarafından rapora işlenmiştir.

İlgili cetvel kabul edilmişken, bizzat konunun uzmanı doktor tarafından muayene gerçekleştirilmek suretiyle rapor tanzim edilmişken, engel oranımın beni görmeden ilgili komisyon tarafından ve söz konusu cetvele rağmen %..... düşürülmesinin ilgili Yönetmeliğe aykırıdır.

Bu nedenle raporumda yapılan oran değişikliğine itiraz eder raporumun değişiklik yapılmaksızın kabul edilmesini arz ederim.

İtiraz dilekçenizi MALİYE BAKANLIĞI GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI MERKEZ SAĞLIK KURULUNA ANKARA'adresine iadeli/taahhütlü posta yoluyla gönderin yada elden teslim ediniz.Dilekçeyi teslim ettiğinizde size verilen üzerinde tarih ve sayı yazan teslim alındısını saklayın 60 gün içinde hiçbir cevap gelmemesi durumunda kurum itirazınızı red etmiş sayılır, olurda cevap olumsuz bir cevap verirlerse yasal itiraz süresi içerisinde bağlı bulunduğunuz ilin İdare Mahkemesinecüzi miktarda bir harç yatırarak dava açabiliyorsunuz.
 
Vergi Mahkemesi'nin oran düşürülmesine ilişkin engelli kişi lehinde kararı

Vergi indirimi için Maliye Bakanlığı'na başvuran engelli vatandaşların Sakatlık oranları sürekli düşürülmekte ve yıllardır bu sıkıntı devam etmektedir. Yine vergi indirimi için başvuran bir vatandaşın sakatlık oranı düşürülmüş vatandaşta 2011 yılında Kayseri Vergi Mahkemesine dava açmış ve kazanmıştır. Temyiz Danıştay sürecini takip etmekteyiz. Kazanılan bu davaya ilişkin mahkeme kararı yukarıdadır.

T.C. Kayseri Vergi Mahkemesi
Esas No:2011/774
Karar No:2011/1582
 
temyiz bozar bu seferde hakem hastaneye yollar

engelliyiz engelli kadrosunda calışıyoruz bizim oranımız 40 idi sürekli oranlar değişti diye 32 düşürüldü haklarımız gasp edildi emekli edilemiyoruz.adaletmi bu bizler engelli değilmiyiz
 
alperen1

Karar 2011 senesine ait. Temyiz süreci tamamlanmış olmalı. Bilginiz var mı?
 
bildiğim hakem hastane yonlerdikleri .bende mahkeye verdim mahkeme de maliye guzel savunma yapıyor malesef
 
@hozgul

Bu davadan farklı olarak Danıştay Kararları

Mevzuat No: E. 2000/3457
Tip: Danıştay Kararı
Konu: SAKATLIK İNDİRİMİNDEN YARARLANAN YÜKÜMLÜ ( Sakatlık Oranının Tesbitinde Uygulanacak Usul )

Metin:

4. DAİRE
E. 2000/3457
K. 2000/4508
T. 06.11.2000
SAKATLIK İNDİRİMİNDEN YARARLANAN YÜKÜMLÜ ( Sakatlık Oranının Tesbitinde Uygulanacak Usul )
VERGİ İNDİRİMİNDEN YARARLANMA ŞARTLARI ( Sakatlık Oranının Tesbitinde Uygulanacak Usul )
ÖZÜR ORANININ TESBİTİNDE UYGULANACAK USUL ( Sakatlık İndiriminden Yararlanacak Olan Yükümlünün )
GELİR VERGİSİ YÜKÜMLÜSÜNÜN SAKATLIK ORANININ TESBİTİ USULÜ ( Sakatlık İndiriminden Yararlanabilmesi İçin )
193/m.31

ÖZET : Olayda, birinci derece sakat olarak indirimden yararlanmakta olan davacının özür oranının belirlenmesi için aldığı 23.2.1999 günlü ve 5037 sayılı Sağlık Kurulu Raporunda teşhis ve bulgular gösterilmiş ancak Yönetmelikte belirtilen şekilde özür oranı "yüzde" olarak tespit edilmemiştir. Maliye Bakanlığı Merkez Sağlık Kurulu ise anılan rapora dayanarak özür oranını % 40 olarak belirlemiştir. Oysa davacı için Numune Hastahanesi Sağlık Kurulunca verilen 8.12.1988 günlü raporda, hastalığının kalıcı olduğu açıklandıktan sonra sakatlık oranı % 90 olarak gösterilmiştir. Bu durumda 18.3.1998 günlü 23290 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ilgili Yönetmelik hükümlerine uygun olarak yetkili Hastane Sağlık Kurullarınca % olarak tespit edilecek özür oranına göre işlem tesisi gerekirken Merkez Sağlık Kurulu tarafından belirlenen özür oranı esas alınmak suretiyle yapılan işlemde ve bu işleme karşı açılan davanın reddi yolundaki mahkeme kararında isabet görülmemiştir.

Temyiz Eden : ....

İstemin Özeti : Davacı, çalışma gücü kaybının % 40 olarak belirlenmesine ilişkin 1.10.1999 günlü ve 41538 nolu Maliye Bakanlığı işleminin iptali istemiyle dava açmıştır. ... Vergi Mahkemesi 24.2.2000 günlü ve E: 1999/646, K: 2000/100 sayılı kararıyla; Gelir Vergisi Kanunu`nun 31 inci maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak yürürlüğe konulan "Sakatlık indiriminden Yararlanacak Hizmet Erbabının Sakatlık Derecelerinin Tespit Şekli ile Uygulanması Hakkında Yönetmeliğe" göre, çalışma gücünün yüzde kaçının kaybedildiği hususunun tespitinin Merkez Sağlık Kurulunun yetkisi dahilinde olduğu, hastane sağlık kurullarının yalnızca klinik muayene bulguları ile sakatlık bulguları ve teşhisi tespit yetkilerinin olduğu, ... Numune Hastanesi Sağlık Kurulunca davacının hastalığının tespit edildiği, ancak çalışma gücünün ne kadarının kaybedildiği hususunu tespit etmediği, Merkez Sağlık Kurulunca sakatlık oranı % 40 olarak tespit edildiğinden, davacının üçüncü derece sakatlık indiriminden yararlandırılması yolundaki işlemin kanuna uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı, sakatlık oranının aynı hastane tarafından daha önce % 90 olarak belirlendiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.

Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

Tetkik Hakimi ...`ın Düşüncesi: Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğin 7 nci maddesine göre sağlık kurulunca özür oranının % olarak belirleneceğinin belirtildiği, ... Numune Hastanesi Sağlık Kurulunca daha önce verilen raporda özür oranının % 90 olarak belirtildiği, daha sonra verilen raporda ise özür oranı belirtilmediği için Merkez Sağlık Kurulunca hangi gerekçeye dayanılarak bu oranın belirlendiği belirtilmediğinden kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı ...`in Düşüncesi: Uyuşmazlık, Merkez Sağlık Kurulunca davacının çalışma gücünün (% 40) yüzde kırkını kaybettiğine karar verilmesi üzerine üçüncü derece sakatlık indiriminden yararlanması gerektiği yolunda tesis edilen işlemine iptali istemiyle açılan davayı reddeden mahkeme kararının bozulması istemine ilişkindir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 3239 sayılı Kanunla değişik 31/2 maddesinde çalışma gücünün asgari % 80 ini kaybetmiş bulunan hizmet erbabının birinci derece sakat asgari % 60 ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabının ikinci derece sakat, asgari % 40 ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabının üçüncü derece sakat sayılacağı hükme bağlanmıştır.

Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak düzenlenip 28.4.1981 gün ve 17324 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Sakatlık indiriminden yararlanacak Hizmet Erbabının Sakatlık Derecelerinin Tesbit Şekli ile Uygulanması Hakkında Yönetmeliğe göre çalışma gücünün yüzde kaçının kaybedildiğinin tesbiti Merkez Sağlık Kuruluna ait ise de, 18.3.1998 gün ve 23290 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğin ikinci bölümünde yetkili sağlık kuruluşları belirlendikten sonra 6. maddesinde, özürlüler için düzenlenecek raporda.... bulgular ve teşhisin ayrıntılı olarak yazılıp özürlü kişi bizzat görülerek özür oranının 7. maddede belirtilen esaslara göre belirleneceği, 7. maddesinde de, özür oranının sağlık kurulunca çalışma gücü kayıp oranları cetvelinde yer alan özür durumuna göre (%) olarak belirleneceği, bu cetvelde adı geçmeyen hastalık ve özürlerin, fonksiyon kayıplarına göre değerlendirileceği belirtilmiştir.

Bu durumda, sağlık kurulunca özür oranının açıkça belirtilmesi gerekir.

Dosyanın incelenmesinden, 8.12.1988 gün ve 1825 sayılı ... Numune Hastanesi Sağlık Kurulu raporunda sakatlığın çeşidi ve sürekli olduğu belirtildikten sonra derecesi % 90 olarak belirlenmiş, aynı Hastanenin 23.2.1999 gün ve 5037 sayılı raporunda ise hastalığın kalıcı olduğu belirtildikten sonra özür durumuna göre çalışma gücü kayıp oranı belirtilmemiştir.

İkinci sağlık kurulu raporunda özür oranı belirtilmediğinden özür oranı belirtilmeyen ikinci sağlık kurulu raporunun geçerliliğinden söz dilemiyeceği gibi 1988 yılında verilen sağlık kurulu raporunda kayıp oranı % 90 iken davacının hastalığında iyileşme durumu olmadığı dikkate alındığında Merkez Sağlık Kurulunca özür oranının % 40 olarak tesbitinde hukuka uygunluk görülmemiştir.

Nitekim, Yönetmelik eki cetvelin Norolojik Hastalıklar Bölümünde hafif ve orta para parezi veya diparezi de çalışma gücü kayıp oranı, % 35-45 arasında belirlenmiş, parapleji veya dipleji de ise kayıp oranı % 80 olarak tesbit edilmiştir.

Bu durumda, davacının yönetmelikte belirlenen yetkili sağlık kuruluşuna sevki ile yönetmeliğin 6 ve 7 maddelerinde belirtilen hususları içeren sağlık kurulu raporu alındıktan sonra rapordaki bulgular dikkate alınarak Merkez sağlık Kurulunca işgücü kayıp oranının tesbiti gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:

Uyuşmazlık, sakatlık indiriminden yararlanmak isteyen davacının, ... Numune Hastanesinden aldığı raporda özür oranının yazılmaması nedeniyle, Maliye Bakanlığı Merkez Sağlık Kurulunca belirlenen % 40 özür oranı esas alınmak suretiyle tesis edilen davalı İdare işlemine ilişkindir.

Gelir Vergisi Kanununun 31/2 nci maddesinde "çalışma gücünün asgari % 80 ini kaybetmiş bulunan hizmet erbabı birinci derecede sakat, asgari % 60 ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ikinci derecede sakat, asgari % 40 ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ise üçüncü derece sakat sayılır." denilmiş olup, müteakip bentlerde ise sakatlık derecelerinin tespit şekli ve uygulamaya ilişkin esas ve usullerin Maliye ve Gümrük, Sağlık ve Sosyal Yardım, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıklarınca bu konuda müştereken hazırlanacak bir yönetmelik ile tespit edileceği ifade edilmiştir.

18.3.1998 günlü ve 23290 sayılı Resmi Gazete`de yayımlanarak yürürlüğe giren "Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik" in Geçici 1 inci maddesinin son bendinde, "süreli verilen raporlar ile ilgili olarak hastaneye yeniden sevk işlemi uyarınca veya herhangi bir sebeple yeni bir rapor alınması halinde, çalışma gücü kayıp oranları bu yönetmelik hükümlerine göre yeniden hesaplanır." denilmekte olup, aynı yönetmeliğin 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında sağlık kurulunun özür oranını 7 nci maddede belirtilen esaslara göre belirleyeceği ifade edilmiştir. Yönetmeliğin 7 nci maddesinde ise özür oranının, sağlık kurulunca Ek-2 sayılı Çalışma Gücü Kaybı Oranları Cetvelinde yer alan özür durumuna göre yüzde (%) olarak belirleneceği bu cetvelde adı geçmeyen hastalık ve özürlerin, fonksiyon kayıplarına göre değerleneceği hüküm altına alınmıştır.

Adı geçen Yönetmeliğin yayımı tarihinden itibaren alınacak olan sağlık kurulu raporlarında, bu Yönetmelik hükümlerinin esas alınacağı açıktır. Anılan Yönetmelik ise özür oranının yüzde olarak belirleme yetkisini Ek listede yer alan hastane sağlık kurullarına tanımış olup, sağlık kurulu raporlarında belirtilen teşhise göre özür oranının yüzde olarak belirleme konusunda Merkez Sağlık Kuruluna bir yetki vermemiştir.

Olayda, birinci derece sakat olarak indirimden yararlanmakta olan davacının özür oranının belirlenmesi için aldığı 23.2.1999 günlü ve 5037 sayılı Sağlık Kurulu Raporunda teşhis ve bulgular gösterilmiş ancak Yönetmelikte belirtilen şekilde özür oranı "yüzde" olarak tespit edilmemiştir. Maliye Bakanlığı Merkez Sağlık Kurulu ise anılan rapora dayanarak özür oranını % 40 olarak belirlemiştir. Oysa davacı için ... Numune Hastahanesi Sağlık Kurulunca verilen 8.12.1988 günlü raporda, hastalığının kalıcı olduğu açıklandıktan sonra sakatlık oranı % 90 olarak gösterilmiştir.

Bu durumda 18.3.1998 günlü 23290 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ilgili Yönetmelik hükümlerine uygun olarak yetkili Hastane Sağlık Kurullarınca % olarak tespit edilecek özür oranına göre işlem tesisi gerekirken Merkez Sağlık Kurulu tarafından belirlenen özür oranı esas alınmak suretiyle yapılan işlemde ve bu işleme karşı açılan davanın reddi yolundaki mahkeme kararında isabet görülmemiştir.

Bu nedenle ... Vergi Mahkemesinin 24.2.2000 günlü ve E: 1999/646, K: 2000/100 sayılı kararının bozulmasına 6.11.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Ayrıca SAKATLIK İNDİRİMİN TESPİTİNDE YÖNETMELİKTE BELİRLENEN USULLERE UYGUN OLARAK VERİLEN ADLİ TIP KURUMU RAPORUNUN ESAS ALINABİLECEĞİ HK bir karar da var:
Dairesi: DÖRDÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1999
Karar No : 1264
Esas Yılı : 1998
Esas No : 3740
Karar Tarihi 25/03/1999
 
Muğla sıtkı koçman eğitim ve araştırma hastanesinden 05/12/2017 tarihli % 41 engel oranlı raporum, merkez sağlık kurulu tarafından % 35 ' e düşürüldü ve vergi indiriminden yararlanamaycağım belirtildi.bundan sonraki süreci bizzat kendim yürüteceğimden dolayı sizlerede danışmak istiyorum.

Sizce yukarıdaki örnekte belirtildiği üzere direk idare mahkemesine mi dava açmalıyım yoksa vergi mahkemesine mi ? Yada ilgili karar ve kanunlarıda sıralayarak merkez sağlık kuruluna itiraz dilekçesi mi göndermeliyim ? Anladığım kadarıyla emsal mahkeme kararı olmasına rağmen temyiz için danıştaydan hala sonuç bu kadar geç mi geliyor ? Emsal danıştay kararıda var lakin mahkeme süresi bu kadar uzun mu ? şimdiden teşekkür.
 
ecz.tek.arif.

vergi mahkemesine dava açacaksınız. itiraz dilekçesi gönderirseniz bu dava açma sürenizi durdurur. cevap gelince yeniden işlemeye başlar.

ilk derece mahkemesi lehinize gelirse yararlanmaya başlarsınız. temyizi beklemeniz gerekmez. ayrıca kazanırsanız geçmişe yönelik farklarınızı da isteyin.
 
İlginiz için teşekkürler Hüseyin bey, en kısa sürede Vergi Mahkemesine dava açacağım inşaallah.
 
Merhaba,

Merkezi hakem heyeti maalesef artık işlemlerini çok sinsice yürütüyor. Ben polio sekeli hastasıyım ve Ekim 2017 de %40 rapor almıştım.

Raporu vergi indirimi için gönderdiğimde geri iade ettiler. Dilekçe dava konusu olmasın diye tamamen özenle hazırlanmış. Raporda bulguların daha açık şekilde belirtilmesi istenmiş ancak dilekçenin içeriğinde değilde alt kısmına da tablo 3.4 e göre değerlendirme yapılması talimatını vermiş ve hastanede bu tabloya göre raporumu %18 e düşürdü. Benim daha önceki raporum tablo 4.1 e göre düzenlenmişti. Olması gerekende budur (Sağlık Kurulu) çünkü polio sekeli bir santral sinir sistemi hastalığıdır. Ancak merkezi hakem heyeti bunu kendi yapmıyor hastaneye yaptırıyor ki dava konusu olduğunda savunma yapabilsin.

Ayrıca merkezi hakem heyetine değerlendirmenin tablo 4.1 e göre yapılması gerektiğine dair itiraz dilekçesi de gönderme me rağmen dilekçemde belirttiğim hususları hiç dikkate almadan itirazım mahkemede sıkıntı yaşamayacakları şekilde red edilmiştir.

Burada yönetmeliğe aykırı bir durum var ancak bunu nasıl ispat edeceğiz bilmiyorum. Dava açacağım. Bu konuda tecrübeli ve bilgili arkadaşların yönlendirmesini rica ediyorum.
 
41 olan oranım 35 e düşürülmüştü, farkettim ki; hastalık ve verilen oranlar rapor sonuç bölümünde eksik doldurulmuş, mesela %10 oranlı hastalık hiç yazılmamış, ht nin karşısı boş bırakılmış... Yarın raporu aldığım hastaneye gidip düzelttireceğim, öğrendimki başka hastaneden bu olay bilgisayar proğramının hatası ve sonuç memur tarafından kontrol edilmeden imzalattırılmış... şahsen başvurursam düzelttirirsin dediler. Aksi olursa çok dikkatli ve özenle ilgili kanun ve maddelerinide sıraladığım bir dilekçe hazırladım resmi olarak hastane evrak kayıttan işleme koydurcağım.

Ve düzelen raporumun tekrar ilgili kuruma gönderilip vergi indirimi için tekrar merkez sağlık kuruluna gitmesini sağlayacağım. Sonucu bekleyeceğim. Sabırlıyız arkadaşlar, 3 ayım gitti beklemekten ve böylesi basit ! Bir hatanın yüzünden, biraz daha bekleriz, yine aynı sonuç gelirse sıra vergi mahkemesine başvurmakta.
 
alimutlu2308

Polio sekeli çok net bir biçimde sinir sistemi ile bir rahatsızlıktır. Sadece yürüme bozukluğu olarak değerlendirilemez. Dolayısıyla değerlendirmenin 4.1 e göre yapılması gerekir.

Sürenizi geçirmeden dava açmanızı öneririm. Zira hak düşürücü süreler geçirilirse haklı da olsanız davanız reddedilecektir.

Burada örnekleri verilen dilekçelerle kendiniz açabilirsiniz. avukat yardımı ile dava açmayı düşünüyorsanız OF'li bir avukat olarak bu konuda yardımcı olabilirim.
 
Hüseyin İlik
Hüseyin bey ben Ankara dan ret cevabı geldiği gün kamu denetçiliğine konu ile ilgili şikayette bulunmuştum. Oradan gelen cevaba göre dava açacağım. Kamu denetçiliğinin sitesinde yapılan başvurular dava açma süresini durdurduğu yazıyordu. Dava açma hakkımı kaybetmek istemiyorum. Konuyu teyit edebilir misiniz.
Teşekkürler.
 
Hüseyin İlik
Hüseyin Bey Merhaba,
Beni kamu denetçiliğinden aradılar. Engelli oranı ile çalışma gücü kaybı oranının ayrı şeyler olduğunu ve yönetmeliğinin de ayrı olduğundan bahsediyorlar. Ben böyle bir şeye rastlamadım. Acaba iddia ettikleri şey doğrumu? Doğru ise çalışma gücü kaybında kullandıkları cetvele ve yönetmeliğine nasıl ulaşırım?

Teşekkürler.
 
Aradaşlar merhaba; bence kamu denetçiliği bu konuda doğru değerlendirme yapmamış, yazınız sonrasında hastaneden verilen raporların oranlarının bakıldığı yönetmelikteki özür oranları cetveli (https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2019/02/20190220-2.htm) ve ankara merkez sağlık kurulunun yönetmeliği ( https://www.gib.gov.tr/node/86773 ) bize aynı özür oranlarını yani 2019 daki yeni yönetmelik ekinde yer alan cetveli işaret etmektedir.

Aradaki kelime farkı ise kanımca şundan kaynaklanmaktadır, ankaradaki merkez sağlık kurulunun oran hesaplamasında baktığı yönetmelik 1981 yılına aittir. Bu yüzdende çalışma gücü kaybı hesaplanır diye yazmaktadır. Aslında ikisi aynı şeydir. Neden diyeceksiniz? Cevabımız çok basit; size şöyle açıklayayım;

Bir kimse hasta olduğunu düşünüp, hastaneye rapor almaya gitmeden direkt olarak vergi dairesine giderek engelli vergi indirimi dilekçesi verebilir. Bu durumda vergi dairesi yada ankara o kişiyi muayene olması içün hastaneye sevk eder, hastane kişiyi inceler ve raporu ankaraya iletir. Ankara da gelen rapora göre çıkan sonucu onaylar yada bir başka hakem hastaneye sevk eder. Yani ankara kişiyi muayene etmez, hastanenin verdiği oranları onaylar. Bu oranlara da hastane engel oranı derken ankara çalışma gücü kaybı oranı demektedir. Sürecinizin devamını bilmiyorum fakat kamu gözetim kurumu böyle bir cevap veriyor ise bize şunu da vermelidir. Çalışma gücü kaybı oranı hesaplanırken nereye bakılmaktadır. Örneğin görme kaybı olan birisine hastane özür oranları cetveline bakıp da % 80 rapor verdiğinde, ankara daki heyetin baktığığı Farklı bir cetvel de aynı oranın/hastalık kodunun karşılığı % 60 ise (ani böyle bir cetvel var ise) KGK cevabında haklıdır.
Açıkcası ben internette bulamadım.
 
suskun57

Yanlisin var Ankara'da kurulda doktorlar var hastalığı inceleyip ona göre karar veriyorlar
 
doktorlar hastalığı neye göre inceliyor samed099 bey, link paylaşırmısınız, değerlendirme kriterlerini görelim.
 
suskun57

Onu ben bilemem ama imzalar sağlık bakanlığı doktorlarına ait bana gelen vergi indirimi sonucunda o şekilde gerisini bilemem
 
Sayın samedo99,
O zaman bu yorumu da yapmanız doğru olmaz, bilemem diyip doktorlar şöyle karar veriyor diyorsunuz ancak doktorlar yanlış karar da verebilir. İşte bu noktada neye göre değerlendirmeye alındığı bilmek gerek? Benim aradığım konu budur, yazılan yazının dayanağının olması.
Teşekkür ederim.
 
suskun57

Doktorun neye göre karar vergidigini sen nereden bileceksin sonuçta doktor adam hastalığa verilen orani uygun görmez düşürür sana dayanağını sormaz
 
samedo99

Dostum bu doktor keyfiyetini ortadan kaldırmak için yönewtmelik ekinde özür oranları cetveli var ve her hastalığın tanı kodu var orada, o hastalık türüne göre de karşılığında oranlar yazıyor. Yani standart. Ben doktorun değerlendirmesi bu şekilde yapabilirim. Ama doktor beni görmeden farklı oranı neye dayanarak veriyor? Devlet yada eğitim arştırmalardaki hocaların oranlarını neye göre değiştiriyor? Aynı oranlara bakıpta aynı tabloya bakıp da neyi düşürüyor. Başta kişiler bu keyi oran düşürmelere itiraz edip hakkını aramaları. Ama sen doktora karışamazsın diyorsun. Ben doktora karışmıyorum, doktorun değerlendirmesi doğrumu yanlış mı, keyfi mi değil mi bunu sorgulamaya hakkımız var, korkmayın bundan.
teşekkürler.
 
Üst Alt