Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Yürüyememeyi nasıl kabullendiniz?

yasminn

Üye
Üyelik
31 May 2012
Konular
23
Mesajlar
162
Reaksiyonlar
0
ben 2,5 yıl önce trafik kazası sonucu orropedik engelli oldum.
ruh halimi takdir edersiniz, 3 tane çok güçlü sakinleştirici ile yaşamımı sürdürüyorum.
diz kapaklarım yok, arabanın torpidosu paramparça yapmış. kalkamıyorum.
bazen volkırla birkaç adım atıyorum, çok zorlanıyorum

ben hep koşar gibi yürürdüm. arkadaşlarım "sen yürümeyi bilmiyor musun, hep
telaşlı gibi koşturuyorsun" diyorlardı. hiç bitmeyen bir enerjim vardı. eğlenceli, keyifli biriydim.

keşke asalak, kimsenin yaşamına katma değeri olmayan ruhsuz biri olsaydım.
daha kolay olabilirdi... az önce tvde bir diziye gözüm takıldı, hatunun biri koşarak
merdivenleri iniyor. tutamadım kendimi, bıktım insanların koşmalarından. hızlı hızlı
yürümelerinden. hayatta en zor şey yürümemekmiş...


siz nasıl kabullendiniz? yoksa sizde lanet olası gününüzü 2-3 saatlik periyorlarla
ağlayarak mı geçiriyorsunuz?
 
Sabret gönül sabret, sakın isyan etme
Bir gün elbet bitecek bu çile, isyan etme
Dört kitaptan başlayalım istersen gel söze...
Orda öyle bir isim var ki kuldan öte kuldan ziyade
O'nu düşün O'na sığın O senden öte benden ziyade...

her zman senden kötüleri düşün yüreyemenler ve tuvalet gibi öenmeli ihtiyaçlarını hiissetmeyenler yapamayanlar var 3 günlük dünya allaha emanet
 
Bacakları kolları olmayanları görünce , makineye bağlı yaşayanları görünce elinde var olanların değerini anlıyor böyle üzülmekten keşke demekten vazgeçiyorsun .. ha kimseyi kötülemiyor aşağılamıyoruz benden betersin falan demiyoruz ama her kötünün bi iyisi var bunu görmeyi öğreniyorsun .. yapman gereken bakış açını değiştirmek ..
 
alişmak zor cok zor alışmak kolay olmuyor tam 10 yıl oldu bende lanet olası 1 trafik kazası sonrası sonrası ömurilik felç lisiyim olmuyor alışamıyorum az once bile eşimle tartışstım kolay deqil yürüyememek zor çıkmak isitiyorum dolaşmak isitiyorum evde durmak istemiyorum helki kış qeldimi hepten içim daraliyor bunaliyorum PofS Dıhası dıhası da varda yazmak istemiyorum herkes te oldgu gibi benim acımadan da yürüyememek Cok ZoRRRRRRRRRRRRRRRRRR:(:(:(
 
Allah sabırlar versin İnşallah.

Ben sonradan değil doğuştan hastayım ama tabi bugünüme oturarak gelmedim. çok şükür o zamanki çevremdeki çocuklar gibi hızlı durmadan nefes nefese kalmadan ağrısız sızısız koşamadım ama az da olsa ağrılı sancılı da olsa yürüdüğüm zamanlarım oldu. şuanda o da kalmadı. ama bunun sıkıntısını yaşamadım çok şükür. bilmiyorum ailemin başımda olmasından da olabilir, abimin aynı hastalıkta daha ağır verdiği mücadelelere şahit olmamda olabilir.

anlık yaşayabiliyorum. mesela Allah yaşa kulum derse yarınlarda uyandığımda yerimden doğrulamıcam belkide. yani öyle diyorlar ordan biliyorum ama umrumda değil sadece anın tadını çıkarmak hoşuma gidiyor. dün yürüyordum bugün yürüyemiyorum yarın mı yarını yaşarsam düşünürüm.
 
gökhan, suna haklısınız tabi. fizik tedavi hastanesinde yattım iki kez, aynı odada hissetmeyen hastalarla tedavi görüyorum. şükrediyorum tabi, onlarada akıl sağlıkları yerinde olduğu için, benimle sohbet edebildikleri için şükretmelerini söylüyorum.

ama bu durum benim bacaklarıma güç vermiyor. benden kötü olanlarda var diyip ii hissetmeye çalışıyorum ama hala insanlar koşuyor. nefret ediyorum o koşan insanlardan...

mustafa tam anlamıyla benim yaşadıklarımı yaşıyorsun, demek 10 yıl oldu ve kabullenemedin. çok üzüldüm buna, iyice çaresiz hissettim.

dışarıda bir hayat var ve geçip gidiyor...
 
dışarıdaki hayata katılamıyorsunuz diye üzülmeyin ne olur. birde Allahın bizlere sunduğu hayat var orda en güzel şekilde yaşayacağız. İmtihan dünyası burası yaşama dünyası değil biraz daha sabır :(
 
nasıl bir dünya bu, bilgisayarla, televizyonla yaşanan bir dünyadan bahsediyorum ben. belki haklısın sabretmek konusuda ama "neden ben!"ben bu imtihanı yaşamayı hakedecek birşey yapmadım ki.
 
yasmin hanım sizce hangimiz hakettiği hayatı yaşıyordur? kimse dediğim gibi bu imtihan süreci. mesela kendinizi okulda gibi hissedin. öğretmen öğrencilerini sınava tabi tutmazmı? tutar. sonra ne olur tenefüs zili çalar ve sınav stresinden tamamen kurtulmuş oluruz. buda onun gibi bişey
 
böyle düşünemiyorum işte. sonuna kadar haklısınız ama ben kabullenemiyorum. ailenizden aldığınız gücü farkedebiliyorum.ben o konuda sizin kadar şanslı deilim malesef. ben bıktırdım sanırım herkesi. ben çaresiz olan tarafta olmamalıydım, hep çaresiz yakınlarıma çare olurdum. artık birinin bana teşekkür etmesini istiyorum... teşekkür ettirecek birşey yapmayı, yapabilmeyi.
 
bende bu durumdan memnun olmadığınızı ve bu psikolojiden kurtulmak istediğinizi hissediyorum ve benimle konuştuğunuz, içinizi açtığınız için çokkkkk teşekkür ederim. aslında yapıyorsunuz ama kendinizi yaptığınıza ikna olamıyosunuz. laf olsun diye demiyorum şuan da bunları yazıyor olmanız bile taktire sayan bi durum
 
çok güzel oldu bu. ben teşekkür ederim. oğlum babasındaydı, az önce geldi. bende gördüğünüz potansiyelin sebebide o zaten. o, 8 yaşında minicik şey oksijen tüpüm oldu benim..
 
bak bak sebebiniz de var. Maşallah Allah bağışlasın.
sebep var gördüğüm kadarıyla azimde var ee deniyorsunuzda o zaman yapmanız gereken tek şey Şükürler olsun diyerek hayata tebessüm etmeniz
 
şimdi biraz can'a odaklanayım. sohbetiniz çok hoş, çok rahatlatıcı. bir kaç saat sonra tekrar görüşmek üzere diyeyim. bu arada ortopedik engelli arkadaşlardan da kabullenebilme tedavisi hakkında yorum yapmalarını rica ediyorum.
 
herkesin bir hikayesi var hastalığım ilk başladığında neyin sebep olduğunu bilmeden yürüyodum ben hastaneye niye geldiğimizi bilmiyodum senin yürüme yetini trafik kazası almış birden aniden ama en zoru yawaş yawaş ilerleyip en iyi aqnında yürüyememek daha zor ayaın ollupta ona hükmedemmemek çok zor
 
yasminn;

ne zaman isterseniz Allaha emanet
 
trafik poliçesinden tazminat verdilermi?
tazminat bile alamayan sakatları düşün.

onu bırak tv lerde görmüyormusun. ayağı ile yemek yiyenleri.

şükretmek lazım. hamd etmek lazım.

koşanlardan koşabildikleri için nefret etmek nasıl bir duygudur? onlara bu koşma nimetini veren yaratıcı.
sizede bir kaza yazılmış. bundan sonrasını kabullenmek lazım. yapacak bişey yok.
arabayı icat edene nefret et bence...:confused:

benim tek nefretim var. oda hukusuzluk!! cezasız kalan hasarlar.

bak düne kadar akp idama karşıydı. geçenlerde gördüm tv.de ilçe bşk larının oğlunu öldürmüşler.
demin izledim haberleri başbakan şimdi idam isterük diyor.

e 11 senedir. istemezüdük de kendi başımıza(içimizden birinin başına gelincemi) gelincemi isterük.?

ne diyeyim size. gariban ölünce sakat kalınca bunun affı devlete ait. zenginin başına bişey gelince idam isterükkk...
hadi bakalım hayırlısı...

bırakın ab yi mabeyi idam Allah' ın emri. kısas Allah' ın emri.
11 sene sonra jeton düşmüş. adalet isterüz olmuş.
 
yasminn;

çok geçmiş olsun degerli kardeşim allah şifanı versin yaşadıkların hakketen çok zor , allah sana sabır ve acil şifalar versin ,ne yazıkki olanla ölene çare yok , bence kabullenmek yanlış mücadeleye ve iyileşeceginize inanarak yaşamalısınız , allah demansız dert vermemiş,tıp her gün ilerliyor , inşallah sizede ve sizin gibi olan arkadaşlarada yürüme şansı çıkar ,düşünüp aglıyarak kendini üzme ,ilaç kullanıyorum demişsiniz , o ilaçlarda bazen umutsuzluk yapıyor size iyi gelmiyorsa doktorunuzla yeniden görüşün...tekrar geçmiş olsun allah şifanızı versin...
 
örneğin için tşk ederim ssaffee kimseden bir kuruş tazminat almadım. suçubenim üzerime yıktılar. ben 28 gün komadaydım böyle oluncada ifade veremedim. yakınlarım, ben yoğun bakımda yaşam mücadelesi verirken zırt pırt gelen polislerle tartışmışlar, poliste şikayetçi olan yok diye yazmış tutanağa. 1,5 yıldır kaza davası sürüyor. savcının açtığı ceza davası.

birileri bulmuş beni, kaza mağdurlarını koruyorlarmış. 8/8 ya kusur oranı, 2 puan çıkarsan kusursuzluk anlamında çok iyi tazminat alırsınız diyor. haftaiçi gelecekler eve, umarım ordan bişey çıkarda biraz gülümserim belki...

şem_i teşekür ederim. çok mücadele ettim, inandım, 4 kez ameliyat oldum hepsinde bir parça kırıldı umutlarım ve şimdi çok zorlanıyorum yaşamaktan. hayat güzel tabi, kazadan önce en güçlü felsefemdi "hayat güzel, becermesini bilene" sanırım ben artık beceremiyorum. yoruldum.. uyarın içinde tşk mutlaka doktoruma mutsuzluğumu anlatıcam
 
rica ederim tatlım sen yeterki iyi ol , herzaman bi umut vardır ,en kötü durumlarda bile bunu sakın unutma ,insan bi sıkıntıdayken hayat hep öyle sanıyor , oysaki bi kapıda yazda kalmaz kışda alllha emanet canım...:)
 
yasminn
arabayı senmi kullanıyordun, araba ruhsatta kimin üzerine kayıtlı, ceza davası sonuçlandımı
 
hayat gülümsersen gülümser sana arkadasım unutmaa herkes bir yeri 5 dk giderken ben 15 dk gidiyorum napıyım ::)))
 
Yürüyememek hepimiz için çok ama çok zor.
ben 99 marmara depreminde enkaz altından sağ fakat omurilikfelci olmuş olarak kurtarıldım.
artık belden aşağısını hissetmeyen ve kullanamayan biriydim.
kabullenme aşamasına gelince benim kabulleneceğim tek nokta sakatlığım degildi maalesef.(bazen keşke sadece sakat kalsaydım dedim)ailede kayıplarda verdik ne yazıkki.en acısı da en ihtiyacınız olduğu anda annenizide kaybetmiş olmak ve onca acınızın yanında onun desteğinden mahrum kalmak=((
ben bu acıların hepsini birden yaşadım.kolaymıydı degildi hatta çok zordu.günlerce aylarca ağladım.bir insana kendinden başka kimse yardım edemiyor yaşıyarak bunu anladım.belki aşırı derecede zor bir hayatla karşılaştığım için bu kadar mücadeleci oldum bilmiyorum.ama hstneden çıkınca kendi kendime şunu dedim.yaa güldeki dikeni göreceksin,yada dikendeki gülü.güldeki dikeni herkes görüyor mesele dikendeki gülü görebilmekte.ve bu sözle başladım kendi yoluma.yani zorlukların içinde de güzelliklerin olduğunu farkedebilmeli insan ve şükretmeli.inanın ne kadar acıda olsa yaşanan,var olan güzellikler var.ama insan bunu öle haa deyince yapamıyor.zamanla,göre göre,yaşaya yaşaya anlıyorsunuz.
kabullenmek hayattan vazgeçmek degildir.olanı kabul edip en iyi hale nasıl gelirimin mücadelesini vermektir bana göre.kabullenip bi kenarda kabuğunuza çekilmekten bahsetmiyorum ben.eğer böyle yaparsanız mutsuz olmakla kalmaz çevrenizide mutsuz edersiniz ve en kötüsü zamanla yalnızlığa itilirsiniz.
niye mi?çünkü sürekli negatif insanlardan herkes kaçar.acı ama gerçek bu.sakat olduğunuzdan dolayı degil,negatif olduğunuzdan insanlar sizden uzaklaşır.bunlar benim acizane 12 yılda yaşamış olduğum gözlemlerim...
gülümsemenize ve mücadele etmenize bir sebep evladınız var.düşünürseniz başka sebeplerde çıkacaktır eminim.yeter ki o pencereden bakın.
evladınızın değerini düşünün.yaa hiç kimsem olmasaydı diye düşünün.Allah korusun.
kimsesi olmadan bu mücadeleyi verenler var.üstelik siz bir çok kişiye göre çok daha iyi durumdasınız.ama farkında değilsiniz.
tek ihtiyacınız;kendinize güvenmek.yapabilirsiniz yapmalısınız da.kendiniz için olmasada aileniz için,evladınız için,sizi sevenler için mücadele etmelisiz.
sadece yürümek için değil,mutlu olmak içinde mücadele edin.
lütfen bardağın hep boş tarafını görmeyin,dolu tarafını görebilirseniz hayat daha yaşanılır hale gelecektir.
yürüyenlerden nefret etme duygusuna gelince yanlış ve bencilce.nefret etmeyin.
bir zamanlar siz yürürken yine yürüyemeyenler vardı.mesela siz yürürken belki gülerken eğlenirken ben yürüyemiyordum ve acılar içindeydim.
ama hiç kimseye neden ben değilde onlar demedim diyemem de bu hakkı kendimde görmem.
sizinde anlık kızgınlıkla söylediğinizi düşünüyorum zaten.
sizi anlamayan insanlara kızın,öfkelenin,söylenin ama nefret etmeyin.çünkü nefret sizi yer bitirir...

son olarak şunları da eklemek istiyorum 8 yılda 12 ameliyat geçirdim.aylarca oturmadan yattım.bırakın yürümenin özlemini oturmanın özlemini yaşadım aylarca.ve sonunda iyiyim çok şükür.
nası iyiyim ama tabii yürüyüp koşmuyorum ama gülümsüyorum=))
herşeye rağmen yaşıyorum.acılarım herzaman yüreğimin en müstesna köşesinde içimi acıtacak kadar derinde...
ben mutlu olmayı ve mücadele etmeyi seçtim.bugün tekerlekli sandalyede de olsam mutluyum çok şükür.
kendime yetebiliyorum,kendimi seviyorum,kendimle barışığım...
sizde mutlu olmayı seçin sonuç yüzünüzü gülümsetecektir eminim sevgiler...
 
mustafa bey, arabayı ben kullanıyordum, yalnızdım. ruhsat benim üzerime. ceza davası sonuçlanmadı ama kötü gidiyor. bilirkişi istemiştim ben. ama bildiğin biri kişi yani ifadelere, tutanağa bakarak yorum yapan bir trafik polisi deil makina mühendisi gibi teknik bilgileri olan birini istemiştim. arabalara baksın, olay yerinde keşif yapsın, baksın bakalım adamcağızın önüne atlayacağım bir pozisyon varmı.. bilirkişi karşı tarafın kusursuz olduğunu, benim aracımla onun önünde atladağımı yazmış. reddettim tabi, anlattığım şekilde yapılmasını istedim. bakalım görecez aralık ayında duruşmada.

birde bunlarla uğraşıyorum. gelde isyan etme...
 
yasemin hanım çok geçmiş olsun yürüyemeyen arkadaşlara durumlarını nasıl kabullendiklerini sormuşsunuz elbette bir başka insanı dinlemek ondan alıntılar yaparak kabullenmeyi birazcık daha kolaylaştırmak istiyorsunuz ama emin olun biraz sakin ve geniş açıdan düşünürseniz kabulleenmeniz ve durumunuzu anlamanız biraz daha kolay olur diye düşünüyorum bir kelimeniz sadece dikatimi çekti yani altını çizerek yorum yapacağım kelimeniz neden ben ben bunu hakedecek birşey yapmadımki şimdi bu kelimeyi biraz açacak olursak bende diğeride ötekide şuda buda bulunduğu durumu hakedecek birşey yapmadımki der :) tabi olayı o türlü düşünürsek söylem doğru çıkar birde diğer taraftan düşünürsek yani belki bizler yani engelliler ALLAHIN çok sevdiği ve bazı günahlarımızı affettiği veya ebediyette belki bazı mükafatları alabilmemiz için bizi bu fani dünyada sınadığı bir sınav diye düşünsek dahada farklı bir sonuç çıkar bende omurilik felciyim 28 yaşındayım ve engelli olduğumun hemen sabahı aa ben engelli olmuşum deyip yani hayatıma başladım hastahanenin kapısından çıkınca banbaşka ve yepyeni bir dünya ve yeni hayat sil baştan olarak kabullenip allaha şükür kah mutlu kah üzgün kah sinirli yuvarlanp gidiyorum ama asla neden ben veya bunu hakedecek neyaptım gibi düşünmeden yaşıyorum çokta memnunum hayatımdan emin olun mutlu olmama engel okadar çok engelde varki önümde engelim dışında ama ben yinede ALLAHIMA şükürler olsun gülüyorum ve gülmeyede devam edeceğim diğeceğim o ki nasıl düşünmek ve nasıl kabullenmek isterseniz emin olun zihniniz onu mecburen kabullenmek zorunda kabullenmiyecek olursa bak ağzına biber sürerim de korkar :) tabi bu son kelimem latife olsun diye söyledim tekrar geçmiş olsun yaradan umarım inş yeni hayatınızda mutlu ve azimli yaşamanızda yardımcınız olur
 
kabullenme değilde alışma diyelim hatta aslında oda olmuyor bazen unutuyorum işte sonra görünce tekrar ilk bi şok dalgası peşine bir hüzün peşine aynı acı..
Sonra birkez daha birkez daha.
 
Hayat Herşeye Alıştırıyor Merak Etmeyin :(
 
nagihan hanım çok üzüldüm. yaşadıklarınız çok zor, mücadelenize hayran kaldım inanın. bakın şükretmeyi öğrettiniz bana, "mutluyum" diyorsunuz defalarca. gerçekten keyfiniz, enerjiniz burdan bile hissediliyor. teşekkür ederim özelinizi paylaştığınız için.

kare, isyan deil "neden ben" sözcüğü. sadece merak ediyorum, çıkamıyorum bu işin içinden. teker teker buharlaştı bütün sevdiklerim. bir tek kedim ve can kaldı şu hayatta. herkes dışardan izliyor. ben çok güçlüyüm. komadayken hiç kimse inanmamış öleceğime, doktorlar çok merak etmişler beni. komada olmayan, güçlü beni tabi. aşacağım yani.

malülen emekli olacağı için günlerce yakınımı kaybetmiş gibi ağladım. aslında ben bir kaç gün önce gerçekle yüzleştim. ve hiç ısınamadım bu gerçeğe
 
yasemin hanım
tekrar keşif ve üniversiteden bilirkişi olarak hoca isteyebilirsiniz.ama bunun biraz size masrafı olabilir.mahkemenin kalemine ne kadar masraf olcağını sorup öğrenebilirsiniz.bencede üniversiteden hoca isteyin.
 
Üst Alt