
ben zengin olupta evde yemek yapmaya üşenip ramazan çadırlarında fakirin hakkını çalanlar gördüm...işin ilginç tarafı evde yemek yapmaya üşenenler saatlerce çadır kuyruğunda beklemekten çekinmiyorlar... :wink:
Açıkcası sevgili baben durumu çok güzel özetlemiş.
Şu anda bilinen ramazan çadırları, iftara yetişemeyen yada yemeği olmayan kişiler için kurulmuş bir büyük yemekhaneydi işin ilk başlarında.
Senin gelenek dediğin Osmanlılar zamanından kalmış direklerarası eylence kısmıdır. Sahara kadar ki süreyi eylenceyle geçirmek isteyen eski insanlarımız direkler arasında karagöz oyunları, tiyatrolar vs. gibi gerçekten o zamanın sanat yaşamı içersinde güzel günler geçirirlerdi.
Direkler arası gerçekten apayrı bir şeydir.
Ve biliyormusun gerçekten dindar kişiler için eleştirilecek bir şeydi direkler arası.
Şimdili iftar çadırları ise iyice dejenere olmuş garip bir şey.
ben zengin olupta evde yemek yapmaya üşenip ramazan çadırlarında fakirin hakkını çalanlar gördüm...işin ilginç tarafı evde yemek yapmaya üşenenler saatlerce çadır kuyruğunda beklemekten çekinmiyorlar... :wink:
ayıp ya ayıp fakirin, dilencinin hakkını calıyorsunuz kul hakkı hiç bir zaman ödenmez sen zenginsin git lokantada yer evde yapmalar gözün kesmiyorsa ama 1 fakir belkide 1 tas corbalar hasret kalıyor bence devletimizin bu duruma el atması lazım gercek fakirlerin kaynı doğursun tv'da seyrettim kadının durumu iyidi kuyrukta keyfi yerinde sıra bekliyordu kesin kadının evde yemek yapmalar gözü kesmemiş işin kestime yolunu bulmuş yazık gunah fakiri düşün lütfen sen cadırda yemek yerken vıjdanın rahatmı neyse yazdıkca yazıyorum çünkü türkiyenin derdi bitmez lütfen zenginle fakirin kul hakkını calmayın......