TEKSAN İnovatif Medikal Ürünler İstanbul, Bursa ve İzmir'de
Sayfa 1 / 3 123 SonSon
Toplam 36 mesajın 1-15 arasındakiler
Buraya tıklayarak yazıları büyültebilirsiniz Buraya tıklayarak yazıları küçültebilirsiniz
  1. #1
    Genel Yayın Yönetmeni
    OturanBoğa Avatarı

    Gerçek Adı
    Bülent
    Üyelik Tarihi
    09.01-2003
    Son Giriş
    Bugün
    Saat
    13:05
    Yaşadığı Yer
    İstanbul
    Mesaj
    57.949
    Alınan Beğeniler
    4.028
    Verilen Beğeniler
    4.298

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    STAR, dünyanın en güvenli, en sağlıklı, en konforlu ve en dayanıklı tekerlekli sandalye minderi.
    Bu yazı, Arabam Benim Bacaklarım girişimimizin kamuyoyuna duyurulmasına katkı sunmak amacıyla yazılmıştır... Girişimimize katkısı olacağı düşünülen her platformda hiçbir değişiklik yapılmamak koşuluyla yayınlanabilir...


    Sakatın Tekerine Çomak Sokmak!

    Bülent Küçükaslan
    Radikal 2 / 1 Nisan 2007


    Sakatlığı olan yurttaşlar sanılanın aksine yurt içinden satın aldıkları otomobil için ÖTV de öderler, KDV de. Ve buna karşın sakatlığı olan birinin Türkiye’de otomobil alması, satması ve kullanması neredeyse kâbus gibidir. Hatta gibisi fazla, düpedüz kâbustur; kâbus haline getirilmiştir!..

    ***
    Otomobil rüyası...

    Diyelim ki sol bacağınız diz altından kesik (ampute). Otomobil kullanabilmek için sürücü belgesi ve sonra da otomobil satın almak istiyorsunuz...
    Sürücü kursuna müracaat ettiniz, “H sınıfı sürücü belgesi alabilir” ibareli sağlık raporu başta olmak üzere bütün evrakları tamamladınız, bütün prosedürleri yerine getirdiniz ve H sınıfı sürücü belgenizi aldınız.
    Bu arada öğrendiniz ki sol bacağından sakatlığı olan kişiler otomobil kullanmak için özel donanıma ihtiyaç duymazlar, bu kişilerin kullanacağı otomobilde otomatik vites olması yeterlidir. Gayet güzel... Ne var ki sürücü belgenizi alır almaz baktınız ki, belgede, “Otomatik vitesli otomobil kullanabilir” ibaresi yazılmamış. Merak edip araştırdınız, bu konuda bir kuralın olmadığını, sol bacağından sakatlığı olan bazı kişilerde bu ibarenin yer almasına karşın bazı kişilerde yer almadığını gördünüz. Tamam deyip umursamadınız, zira sol bacağından sakatlığı olan kişilerin özel donanımsız otomatik vitesli araç kullanmaktan başka seçeneğinin olmadığı belli bir şey.
    Ve sıra otomobil satın almaya geliyor... Vergi muafiyetli otomobil satın alma hakkınızın olduğunu düşünerek galeriye gidiyor ve beğendiğiniz bir otomobile talip oluyorsunuz. Galerici “Hay hay!” diyor, “Ama önce ‘özel donanımlı otomobil kullanabilir’ ibareli bir sağlık raporu almalısınız”. İyi ama sürücü belgemi geçen gün aldım ve onu almak için zaten sağlık raporu çıkarmıştım, diyorsunuz, o olmaz mı? Olmaz! Düzenleme böyle, yeniden rapor gerekli... Yapacak bir şey yok, yeniden hastaneye müracaat edip sağlık raporu talep ediyorsunuz. Ama o da ne! Otomobil kullanmak için özel donanıma ihtiyacınız olmadığı gerekçesiyle başvurunuz reddediliyor. Yani sol bacağınız kesik olmasına karşın “sakat” yerine koyulmuyorsunuz!
    Abandone vaziyette, nasıl oluyor da sağ bacağı kesik olanların sakat sayılıp sol bacağı kesik olanların sakat sayılmadığını düşünüp şaşkınlık yaşarken siz, arkadaşınız ikinci bir şok yaşatıyor: “Olur böyle şeyler... Bana da ilk başta vermemişlerdi. Falan hastanesine git, orada bu raporu veriyorlar.” Sıkılıp bu hakkı kullanmaktan vazgeçiyorsunuz. Belki ilerde...
    Ve tüm vergilerini ödeyerek otomatik vitesli bir araç satın alıyorsunuz... Siftah için hadi bir Boğaz gezisi yapalım ailece diyerek yola koyuluyorsunuz. Ve güm! Arkadan bir otomobil gelip sizin otomobilinize çarpıyor. Polis geliyor... Ehliyet-ruhsat... Ve bomba: “Hanımefendi kazada hiçbir suçunuz yok, ama H sınıfı ehliyetle özel donanımı olmayan otomobil kullanamazsınız. Yetkisiz belgeyle otomobil kullanmaktan ceza keseceğim.” Aman memur bey, bakın sol bacağından sakatlığı olan sürücüler özel donanıma ihtiyaç duymazlar, o yüzden otomatik vitesli otomobil kullanırlar, ben yetkisiz belgeyle otomobil kullanmıyorum... Olmaz, yasak! Yapacak bir şey yok, ceza kesiliyor, ve konuyu yargıya taşıma kararı alıyorsunuz. Dava için gerekli bütün bilgileri derleyip hâkime sunuyorsunuz. Hâkim yazdıklarınızı okumuyor bile. Karar: Yetkisiz belgeyle otomobil kullanmak...
    Hâsılı bu sürece göre sol bacağınızdan sakatlığınız varsa, özel donanımlı otomobil kullanamazsınız (sağlık raporu vermezler), düz vitesli otomobil kullanamazsınız (sakatsınız), otomatik vitesli otomobil kullanamazsınız (sürücü belgenize yazılmamış). Belki uçak ya da gemi olabilir, bilmiyorum...

    Diyelim ki “otomatik vitesli otomobil kullanabilir” ibareli sürücü belgeniz var. Eşinizin, babanızın ya da bir arkadaşınızın otomatik vitesli otomobilini kullanmak istediniz. Olmaz! H sınıfı sürücü belgesine sahip sürücüler sadece kendi üzerine ve sakat statüsünde tescil edilmiş otomobilleri kullanabilirler.

    Diyelim ki şehir dışına uçakla seyahat edeceksiniz ve orada bir otomobil kiralamak istiyorsunuz. Olmaz! Sakatsanız (özel donanımı olsa da olmasa da) otomobil kiralayamazsınız. Yasak!
    Ayrıca otomobil kiralama işi yapan şirketler de özel donanımlı otomobil satın alıp kiralayamazlar; çünkü özel donanımlı otomobil sadece sakatlığı olan şahısların üzerine kayıtlı olabilir.

    Diyelim ki o şehirde bir arkadaşınız var ve size “nasıl olsa sakatlığımız ve otomobillerimizdeki donanımlar aynı, gel benim otomobilimi kullan” dedi. Olmaz! Sakatsanız arkadaşınızın otomobilini kullanamazsınız. Yasak!

    Diyelim ki o şehre çok sık gitmeniz gerekecek ve orada otomobile ihtiyacınız olacak. Bu yüzden şirketteki müdürünüzle konuşup sizin kullanımınıza uygun bir otomobil satın alınmasını ve oradaki işleriniz için hazır bulundurulmasını istediniz. Olmaz! Şirketlerin özel donanımlı otomobil satın almaları ve bunu personel(ler)ine kullandırmaları (tüm vergilerini ödeseler de ödemeseler de) yasak!

    Diyelim ki o şehirde otomobil olmadan işlerinizi göremeyeceğinize karar verdiniz ve “bari şahsi otomobilimle gideyim” dediniz. Bu sefer olur ( ama sakın hemen sevinmeyin!) Şahsınıza ait otomobilinizle biri sizinle aynı sakatlığa (ve sürücü belgesine) sahip, diğeri sakat olmayan iki arkadaşınızla birlikte yola çıktınız. Yol uzun, dönüşümlü olarak kullanır ve rahat bir yolculuk yaparsınız diye umuyorsunuz. Olmaz! Çünkü sizin aracınızı sakat olan arkadaşınız da, diğer arkadaşınız da kullanamaz. Yasak! Ölmek var, o şoför koltuğundan kalkmak yok.

    Diyelim ki kısa bir süre önce yurt dışından vergi muafiyetiyle satın aldığınız otomobilinizle büyük bir kaza geçirdiniz ve otomobiliniz tamamen hurda (pert) oldu. Durumu gösteren raporları alıp ilgili kuruma müracaat ettiniz ve yurt dışından yeniden bir otomobil ithal etmek istediğinizi söylediniz. Olmaz! Otomobiliniz hurdaya dönse de (çalınsa ve bulunamasa da) yeniden satın almak için 5 yıl beklemeniz gerek.

    Diyelim ki bu derece olumsuzluk yüzünden bunalıma girdiniz ve gece yarısı evde mide kanaması geçiriyorsunuz... Neyse ki eşiniz, çocuklarınız ve babanız evde. Aman, diyorsunuz, fenayım, beni bir an önce hastaneye yetiştirin. Allahtan aşağıda şahsınıza ait (tüm vergilerini ödeyerek [ya da muaf olarak] satın aldığınız) otomobiliniz var. Ama hayır, olmaz! Sizin otomobilinizi sizden başka hiç kimse kullanamaz ki. Yasak!

    Diyelim ki gündelik koşuşturmadan yorgun düştüğünüz bir an yaşıyorsunuz ve özgür olabilmek ve kafanızı dinlemek için (görece daha az engellendiğiniz bir ortam/deneyim olan) otomobilinizle biraz dolaşmak istiyorsunuz. Mümkün değil! Çünkü otomobilinizin plakasında sakat olduğunuzu insanların gözüne sokan bir amblem var; her yerde/edimde olduğu gibi, otomobil kullanırken de illa sakat olarak işaretlenmek zorundasınız!
    Aslında bunda sorun edilecek bir şey yok. Öyle ya, nasıl ki otomobillerde kadın plakası, erkek plakası, eşcinsel plakası, genç plakası, yaşlı plakası, Müslüman plakası, Hıristiyan plakası, Yahudi plakası, Budist plakası, dinsiz plakası, Türk plakası, Kürt plakası, Laz plakası, Çerkez plakası, Alman plakası vs. varsa, doğal olarak sakat plakasının olması da kaçınılmaz!

    Diyelim ki otomobille ilgili olarak bunca sıkıntı yaşadıktan sonra, bari vergi muafiyetli bir otomobil alayım da çektiğim sıkıntıya değsin diye düşündünüz. Beğendiğiniz otomobili satın almak için galeriye gittiniz. Aracın değerinin 50 bin YTL olduğunu, ama sakatlık indirimi olduğu için size maliyetinin (yaklaşık olarak) 30 bin YTL olduğunu öğrendiniz. İlk defa otomobille ilgili güzel bir haber almışsınız, keyfiniz yerinde, 20 bin YTL avantajlısınız... Hemen işlemleri yapıyorsunuz ve otomobili alıyorsunuz. Aradan 5 yıl geçiyor. Son zamanlarda otomobilinizin sorun çıkarmaya başlaması üzerine otomobilinizi yenileme kararı alıyorsunuz. Zira yolun ortasında istop eden otomobilinize tekerlekli sandalye kullanan biri olarak müdahale etmeniz ya da yardım aramanız imkânsız. Neyse ki her 5 yılda bir olmak koşuluyla eski otomobilinizi satıp, vergi muafiyetli yeni bir otomobil satın alabiliyorsunuz! Böylece üstüne biraz daha para koyup, sürekli sorunsuz bir otomobil kullanma şansınız olabiliyor. Ve galeriye gidip eskisini verip yenisini almak istediğinizi söylüyorsunuz. Ve rüya bitiyor! “Şimdi sizin otomobilinizin piyasa değeri 25-30 bin YTL arasında. Sizden aracınızı bu fiyata alırım, ama sonra siz, bu arabayı 5 yıl önce satın alırken ödemediğiniz 20 bin YTL’yi götürüp Maliye’ye vermek zorundasınız. Yasa böyle! Otomobili alırken vergi ödemiyorsunuz, ama o vergiyi, satarken aynen ödüyorsunuz...”
    Oracıkta düşüp bayılıyorsunuz!
    - Ne oldu bana, nerdeyim ben?!
    - Türkiye efendim. Burası Türkiye!

    ***
    Evet, bu okuduklarınız, sakatlığı olan kişilerin otomobil alımı, satımı ve kullanımı ile ilgili olarak varolan yasal düzenleme ve uygulamalardan derlenmiştir. İstedik ki sakatlığı olan kişilerin nasıl engelli kılındığı daha somut ifadelerle sergilensin...

    Çözüm...
    Düzenlemeler planlanırken/yapılırken tüm aşamalarda sakatların da yer alması sağlanmalıdır.
    Hiçbir aşamada kimlikler hiyerarşize edilmemeli; yasaların tüm yurttaşlar için olduğu, sakatların otomobil kullanmasının en temel haklarından biri olduğu ve sürücü olma kriterini karşılayan herkesin eşit olduğu unutulmamalıdır.
    Çok genel olarak söylersek: H sınıfı sürücü belgesi kaldırılmalı ya da tanımı değiştirilmelidir, plakalardaki özel işaret kaldırılmalıdır, otopark için özel kart uygulamasına geçilmelidir, otomobil alırken ‘vergi indiriminden yararlanan’ ile ‘vergi indiriminden yararlanmayan’ şeklinde bir ayrım yapılmalıdır, kullanımla ilgili yasaklar ortadan kaldırılmalıdır, hangi sakatlığı olanların nasıl bir donanımla sürücü olabileceği ile ilgili olarak gelişmiş ülkelerde kullanılan teknolojik normlar ülkemizde de kullanılmaya başlanmalıdır, sağ uzvundan sakat-sol uzvundan sakat ayrımı ortadan kaldırılmalıdır, (eskiden olduğu gibi) ÖTV ve KDV muafiyeti getirilmelidir.
    Hepsinden önemlisi, düzenlemeler yasak getirmek için değil, hakların kullanımında ortaya çıkabilecek sorunları ortadan kaldırmak için yapılmalıdır.

    ***
    Engelliler.Biz Platformu (www.Engelliler.Biz) olarak bu saçmalıklara ve haksızlıklara dikkat çekmek ve ilgililerin harekete geçmesini sağlayabilmek için ARABAM BENİM BACAKLARIM isimli bir girişim başlattık. Sizler de sitemizi ziyaret edip, sorunlarımızın önerilerimiz doğrultusunda çözülmesi için bizlere destek olabilirsiniz.

    Ve son söz: “Bilmiyor musun ki, sen(den) olmayanı ne kadar öldürsen, sen de o kadar ölürsün. Ben olmazsa(m) Sen de olmaz(sın). Ölümüm için yerden kaldırdığın her taş, ölümün için yerde bir çukur açar. ve Beraber ölürüz...
    Oysa... ‘Düşündüm de, belki sen ve ben... beraberce bir yere gidebiliriz. Bugünlerde...
    ’” (Feride Zülfü)

  2. #2
    Üye
    Fuzulim Avatarı

    Üyelik Tarihi
    23.07-2005
    Son Giriş
    Saat
    Yaşadığı Yer
    Erzurum
    Mesaj
    260
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Engelliler yasasını eleştirirken biraz insafsızca davranıyoruz sanki. Bakın dünyanın her yerinde garip kanunlar var. Bir tanede Türkiyeden çıkmış çokmu? İşte Örnekler:
    Albama
    - Jasper`da kocanin karisini parmagindan uzun bir sopa ile dovmesi yasaktir.
    -Arizona - Eseklerin banyo küvetinde uyumasi yasaktir.
    California - Kuvette portakal yemek yasak.
    - Sanik sandalyesinde aglamak yasaktir.
    Colorado - Logan Kasabasinda uyuyan bir bayani opmek yasaktir.
    Connecticut - New Britain`de kamyonlarin hiz siniri 50 km/saattir. Bu itfaiye araclari icin de gecerlidir. - Hartford`da pazar gunu kocanin karisini opmesi yasaktir.
    Florida - Bekar bayanlarin pazar gunu parasutle atlamasi hapisle cezalandirilabilir. - Kuaförde saç kurutucusunun altinda uyuyan kadin ve salon sahibi para cezasina çarptirilir.
    Georgia - Quitman`da tavuklarin caddeden gecmesi yasaktir.
    Illinois - Pijama ile balik tutmak yasaktir. - Chicago`da sus kopegi ile operaya girilmez.
    Indiana - Maymunlarin sigara icmesi yasaktir.
    Iowa - Itfaiyeciler yangina mudahale etmeden once 15 dakika alistirma yapmak zorundadirlar.
    Kansas - Natoma`da cizgili sort giyenlere bicak atmak yasaktir.
    Louisiana - Itfaiye araclarinin kirmizi isikta durmasi gerekmektedir. - New Orleans`ta birini isirmak basit bir cezaya girerken, isiran takma disli olursa agir cezaya carptirilir.
    Maine - Rumford`da iscinin malsahibini isirmasi yasaktir.
    Michigan - Port Huron`da ambulanslarin hiz limiti 35 km/saattir.
    Mississippi - Birinin kolesini oldurmekte sakinca yoktur.
    Missouri - Anneanne ile evlenmek yasaktir. Diger herkesle evlenilebilir. - Cocuklarin normal silah satinalmasi mumkunken, catpat tabanca almalari yasaktir.
    Nebraska - Omaha`da çocuğu kilisede geğiren anne baba hapse atılabilir.
    Nevada - Eureka`da bıyıklı erkeklerin bayanları öpmesi yasaktır.
    New Jersey - Polise yan bakmak yasaktır.
    New York - Yabancı biriyle asansörde konuşmak yasaktır.
    Ohio - Polisler, ikaz etmek amacıyla köpekleri ısırabilir.
    Oregon - Banyo yaparken diz kapağından göbeğe kadar kapalı olunması gerekmektedir. - Selem`de kadınların güreşmesi yasaktır.
    Pennsylvania - Buzdolabının kapısı açıkken önünde uyumak yasaklanmıştır. - Banyoda şarki söylemek yasaktır.
    Rhode Island - Newport`ta güneş battıktan sonra pipo içmek yasaktır.
    South Carolina - Her vatandaş kiliseye gelirken silahını da getirmek zorundadır. - Charleston`da atların yolu kirletmemeleri için iç çamaşırı giydirilmelidir.
    Tennessee - Kementle balik tutmak yasaktir. oysa bu şekilde tutanı anlından öpmek lazım.
    - Memphis`te kadinlarin tek basina araba kullanmasi yasaktir. Bir erkegin bayan soforun kullandigi arabanin onunde kosarak ya da yuruyerek elinde kirmizi bayragi sallayarak diger araclari ve motor suruculerini uyarmasi gerekmektedir. Bu kanun biraz mantıklı işte.
    Texas - Baskasinin ineginden sut sagmak yasaktir.
    Utah - Kuşların otobanlarda yol onceligi vardir.
    Vermont - Su altinda islik calmak yasaktir.
    Washington - Toplu tasima araclarinda kadinlarin erkeklerin kucagina arada yastik olmadan oturmalari direkt 6 ay hapisle cazalandirilacaktir. - Ailesi zengin oldugu icin kimseyle dalga gecilemez, kucumsenemez, dislanamaz.. Demekki ayrımcılık oralarda da var.
    Wisconsin - St. Croix`te bayanlarin kirmizi renk giymeleri yasaktir.
    DİĞER ÜLKELER
    - Koleje gitmek için entelektüel biri olmak zorundasiniz. (Çin)
    - Arabasinin altinda birinin bulundugunu gören sürücünün otomobilini çalistirmasi yasaktir.(Danimarka)
    - Otomobilinin karsisina at arabasi çikan sürücü, otosunu kenara çekmek zorundadir. Her sürücü, at arabasini otomobilin geldigi yönünde uyarida bulunacak bayrakli bir kisi de tasimak zorundadir. (Danimarka)
    - Demiryolunda öpüsmek yasaktir. (Fransa)
    - Domuzlara ''Napolyon'' isminin verilmesi yasaktir. (Fransa)
    - Yagmur yagarken çimler sulanamaz. (Kanada)
    - Kapilar ve pencereler pembe renkte olmak zorundadir. (Kanada- Kanata)
    - Agaca tirmanmak yasaktir. (Kanada-Oshawa)
    - Bank Street'te pazar günleri dondurma yemek yasaktir. (Kanada-Ottawa)
    - Yong Caddesi'nde ölü atlari pazar günü sürüklemek yasaklanmistir.(Kanada-Toronto)
    - Kadinlarin toplu tasim araçlarinda çikolata yemesi yasaktir. (Ingiltere)
    - Tropikal balik saticilari hariç! kadinlarin halka açik yerde üstsüz gezmesi yasaktir. (Ingiltere-Liverpool)
    - Etek giyen erkekler tutuklanir. (Italya)
    - Pazar günleri balik avlamak yasaktir. (Iskoçya)
    - Inek sahiplerinin sarhos olmasi yasaktir. (Iskoçya)
    - Kapinizi çalip sizden ''klozetinizi isteyen birini'' içeri almak zorundasiniz. (Iskoçya)
    - Pazar günü çamasir asmak yasaktir. (Isviçre)
    - Çocuklarin sigara satin almasi yasak, içmesi serbesttir. (Avustralya)
    - Patikada sag elinin üzerinde amuda kalkarak yürümek yasaktir. (Avustralya)
    - Pazar günleri pembe pantolon giymek yasaktir.(Avustralya- Victorio)
    - Araba kullandiginiz zaman gömlek giymek zorundasiniz. (Tayland)
    - Iç çamasirsiz gezmek yasaktir. (Tayland)
    - Metroda sakiz çigneyen tutuklanir. (Singapur)

    Ve Türkiye:
    -Türkiyede Sol bacağı sakat olanlara ehliyet verilir ama otomobil kullanmaları yasaktır. (abarttığımı düşünyorsanız pratikte bundan pek farklı değil)
    -Türkiyede H ehliyetine sahip sakat bir kişi kaza yapacak derecede yorgun yada hasta olsa dahi otomobili başkasının kullanması yasaktır.
    -Türkiyede tüm sakatların farkedilmesi, mimlenmesi gerekir. Örneğin otomobilinde oturan sakat bir kişinin bile sakat olduğunun anlaşılması için araç plakasında bu durum belirtilmelidir.
    v.s v.s...

  3. #3
    Üye
    andante Avatarı

    Üyelik Tarihi
    11.01-2005
    Son Giriş
    15.12-2009
    Saat
    18:11
    Yaşadığı Yer
    istanbul
    Mesaj
    756
    Alınan Beğeniler
    1
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Yani........

    Ben anlayamadım bir şey bu yazılanlardan.

    Sevgili oturanboğanın yazısını okuduğumda gerçekten çok şaşırdım, sonrada şaşırdığıma şaşırdım.

    Bu eleştirilmesi gereken bir durumdur. Ve son derece anlamsızdır açıkcası.

    Ve sonra....

    Sevgili fuzulimin yazısını okudum....

    Gerçekten kusura bakma ama dünyadaki garip yasakları burada ortaya dökmeyi son derece fuzuli buldum. Bana ne kardeşim dünyadaki salakça yasaklardan.

    Engelli olarak yukarı da ki araba kullanımı veya alımı yada satımı ile ilgili yasakları benimsiyormusunuz ya da benimsemiyormusunuz? Önemli olan bu. Bir şey yanlışsa eleştirilir. Dünyadaki örneklere göre iyi bari bu da bizde olsun deme lüksüne sahip değiliz açıkcası.

  4. #4
    Üye
    Baben Avatarı

    Gerçek Adı
    Babür
    Üyelik Tarihi
    03.09-2005
    Son Giriş
    18.09-2010
    Saat
    12:56
    Yaşadığı Yer
    Konya
    Mesaj
    1.628
    Alınan Beğeniler
    2
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Yok.. Sevgili andante,

    Fuzulim, kendi uslübunca "ironi" yapmış, kanımca.

    "Dünyadaki salak yasaklara ülkemiz de böyle katılıyor" demek istemiş..

    E.. ne de olsa Aziz Nesin'i yaratan bir ülkede yaşıyoruz. O, çok iyi yakalardı benzeri saçmalıkları..

  5. #5
    Üye
    Halil Avatarı

    Üyelik Tarihi
    03.11-2006
    Son Giriş
    Saat
    Yaşadığı Yer
    Bayburt
    Mesaj
    517
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Bende andante hocamın şaşırmasına şaşırdım

    Ya hocam bu yanlışlıklar salakca uygulamalar aylardır tartışılıyor bu forumda doğal olarak bunların bir kere dile getirilmesine sanki yeni duyuyormuş gibi şaşırmamak lazım.


    Sakatın Tekerine Çomak Sokmak!

    Ben Feleğin Tekerine Çomak Sokarım

    Bu uygulamaların aklı selim hiç kimse tarafından kabul edilir yanı olmadığı acık.

    Bu anlamda gerek yazılı basında gerek görsel basında gerekse atılan her meil
    haksızlığa atılmış bir yumruk gibidir

  6. #6
    Üye
    andante Avatarı

    Üyelik Tarihi
    11.01-2005
    Son Giriş
    15.12-2009
    Saat
    18:11
    Yaşadığı Yer
    istanbul
    Mesaj
    756
    Alınan Beğeniler
    1
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    İnsanların ilgi alanları vardır ve ilgi alanının içine girmeyenler vardır. Arabalar ve araba kullanmak asla ama asla ilgi alanıma girmedi. Ama zorunlu olarak yaşantıma girdi.Yine de hiç bir şey anlamam araba konusunda.Sigortasını kesin yaptırırım ve aldığım yer muayene gününüz geldi diye beni telefonla arar hiç sektirmeden giderim. Bildiklerim bunlar araba konusunda.

    Şaşırmama bende şaştım diye yazdım farkındaysanız. Neden mi şaşırmama şaştım. Çok iyi bildiğim bir doğa kanunu unutmamdan dolayı. Bunu her yere uygulayabilirsiniz.

    Ortaokul yıllarımda fen dersinde öğretmenimizin bileşik kaplarla ilgili yaptığı deney feci şekilde beynime kazınmıştır.

    Farklı kalınlıklarda alt taraftan uzunlamasına birleşen dik borulardan oluşmuş bir kaptır bileşik kaplar. Bir taraftan yoğunluğu aynı bir sıvı doldurursanız nereden yani hangi borudan doldurursanız doldurun sıvı her boruda aynı seviyeyi gösterir. İster kalın olsun, ister şekli değişik olsun. Tüm seviyeler aynıdır.

    Deney bu. Yapın sizde göreceksiniz.

    Şimdi olayı sosyal yaşantıya uygulayacaksanız bunu aklınızdan hiç çıkartmayacaksınız. Bir yerde bir bozulma varsa, diğer tarafta doğru bir şeyi göremezsiniz. Bozukluk aynı seviyededir. İşte bunu unuttuğuma şaşırdım ben.

    Mesele burda tartışılıp tartışılması yada benim ilgi alanıma girip girmemesi değil sevgili dostum. Yaşamımızın her alanında hangi bölüme bakarsanız saçmalığı veya kelimenin tam anlamıyla salaklığı görüyorsanız bu işte de salaklık olmak zorundadır.Yani engellilere ait araba alım satım ve kullanımında.

    Bunu kabul etmek olası değil. Bir kez daha bu anlamsızlığı dile getirmek istiyorum.Yapılacak bir şey var mı? İşte bu sorunun yanıtını bilmiyorum ama birlikte olursak sonucu değiştiremezsek bile adım atmış oluruz. Adımları küçümsemeyin.İnsanoğlu ilk adımında nasıl sendeler sonra koşmaya başlarsa, akılcı bir yolla belki de koşabiliriz.

    Umarım fuzulim de ironi yapmıştır sevgili baben.Yanılmış olmayı o kadar çok istediğim konular var ki sana anlatamam.

    Yanılmak istiyorum senin anlayacağın, yanılgımdan gurur duyacağım artık nerdeyse yaşadığım tüm salaklıklara karşı. :wink: ( Bu genel anlamda bir istekti fuzulim seninle direk bir ilişkisi yok, sakın alınma olur mu

  7. #7
    Üye
    Fuzulim Avatarı

    Üyelik Tarihi
    23.07-2005
    Son Giriş
    Saat
    Yaşadığı Yer
    Erzurum
    Mesaj
    260
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Yani pes arkadaşlar. Beni sadece Baben anlamış.
    Dünyanın birçok yerinde komik,garip kanunlar var. Ancak bu kanunlar 100-200 yıl öncesine ait. Her ne kadar halen yazılı olsa da geçerliliği kalmamış kanunlardır. Aynen bizim şapka kanunu gibi. Bu kanunlar belkide bir nostalji olsun diye bekletilmektedirler. Bilemeyiz. Ancak gelin görünki bizimkiler 21. yy. da dahi en az bu garip kanunlar kadar garip kanun çıkarabiliyoruz. Engelliler yasası buna iyi bir örnek.

  8. #8
    Üye
    Rekursion Avatarı

    Üyelik Tarihi
    08.12-2003
    Son Giriş
    15.07-2023
    Saat
    21:45
    Yaşadığı Yer
    Alamanya
    Mesaj
    399
    Alınan Beğeniler
    15
    Verilen Beğeniler
    1

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Alıntı Alıntı Yapılan Kişi: OturanBoğa
    İstedik ki sakatlığı olan kişilerin nasıl engelli kılındığı daha somut ifadelerle sergilensin...
    güsel sergilemishsin... coooook güsel olmush, eline saalik, afietle okudum ...

    bu ishin beni cok cok rahatsiz eden bi tarafi da "karshidan" bakanlarin engelliler bi dünya ekstra haktan faydalanio sanmasi... neredeyse srif bu yüsden kiskanicak bazilari bizi :P... her bakimdan ishin gercek yüzünün aciga cikarilmasini cok önemli buluom...

    sanirim bishiler yapmak icin atabilicemis en iyi "ilk adim" da farkindalik yaratmak, sevgili andante ... öle ya, fark edilmeyen bi yanlish kendi kendini ortadan kaldiramas ki... bu bakimdan oturanboga, senin gibi arabalarla ilgili bütün konulari ilgi alaninin dishinda tutanlara bile :P, kendisini okutucak kadar güsel bi yazi yazarak cok iyi bi adim atmish... saolsun...


    bu arada:
    Diyelim ki kısa bir süre önce yurt dışından vergi muafiyetiyle satın aldığınız otomobilinizle büyük bir kaza geçirdiniz ve otomobiliniz tamamen hurda (pert) oldu. Durumu gösteren raporları alıp ilgili kuruma müracaat ettiniz ve yurt dışından yeniden bir otomobil ithal etmek istediğinizi söylediniz. Olmaz! Otomobiliniz hurdaya dönse de (çalınsa ve bulunamasa da) yeniden satın almak için 5 yıl beklemeniz gerek.
    muafietsiz de mi olmas?...


    selamlar ...

  9. #9
    Üye
    korayy Avatarı

    Gerçek Adı
    Koray
    Üyelik Tarihi
    27.09-2006
    Son Giriş
    Bugün
    Saat
    09:53
    Yaşadığı Yer
    istanbul
    Mesaj
    81
    Alınan Beğeniler
    5
    Verilen Beğeniler
    8

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Eline sağlık OturanBoğa. Bu konuda yasalar tamamen saçmalıklar zinciri. Bence şimdi iş, bizim zaten çok iyi bildiğimiz bu saçma yasaları, elinde değiştirme yetkisi olan, bilmeyen, insanlara birçok kanaldan defalarca ulaştırmak, baskı oluşturmak.
    Saygılar.

  10. #10
    Üye
    ŞİMŞEK Avatarı

    Gerçek Adı
    ALİ
    Üyelik Tarihi
    28.02-2007
    Son Giriş
    31.08-2011
    Saat
    18:24
    Yaşadığı Yer
    BURSA
    Mesaj
    2
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    SAYIN BÜLENT BEY ÖNCELİKLE BÖYLE BİR MEDENİ CESARET GÖSTERDİĞİNİZ İÇİN SİZİ KUTLUYORUM. MAALESEF BU KANUNLARA İSTER İSTEMEZ BOĞUN EĞMEK ZORUNDA KALIYORUZ. KALIYORUZ AMA BU DEĞİLDİR Kİ HER ZAMAN BÖYLE GİDECEK. EĞER BİZE TANINAN BU HAKLARIMIZI ARAMAZSAK VE YANLIŞLARI DÜZELTMEZSEK HEP EZİLEN BİZ OLURUZ. (MAALESEF) BİZ BURDA VAR OLAN VE BİZİM İÇİN DEĞİŞMESİ GEREKEN KANUNLARA BAKMALIYIZ. ARKADAŞLAR UZUN LAFIN KISASI BİRLİK, BERABERLİK OLMAZSA KUSURA BAKMAYIN AMA BİR ARPA BOYU İLERLEYEMEYİZ.

  11. #11
    Üye
    Kederli Avatarı

    Üyelik Tarihi
    24.04-2005
    Son Giriş
    09.09-2023
    Saat
    14:13
    Yaşadığı Yer
    *
    Mesaj
    359
    Alınan Beğeniler
    10
    Verilen Beğeniler
    1

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Ben oturdum, düşündüm, taşındım, biraz da kaşındım ve güzel bir çözüm buldum arkadaşlar. Şu an için en geçerli ve mantıklı çözüm bu:
    Öyle sağ kol sakatmış, sol ayak yokmuş, sol ayağı olmayana indirim yokmuş, sağ el yüzük parmağı olmayana mtv muafiyeti yokmuş falan uğraşmayacağız. Komple sağ kol, sol kol, sağ ayak, sol ayak ne varsa kestireceğiz. Heyete tek gövdemizle gireceğiz; "İşte ben geldim saygıdeğer doktorlarımız. Çelişkide kalacak birşey kalmadı, ne kol ne bacak bişi kalmadı verin bana raporumu!" diyeceğiz. Oradan bir doktor çıkıp da "olur mu ama senin kafa sağlammış" deyip de işimize yarayacak rapor vermezse biz de "Allah müstahakınızı versin" deyip çıkacağız heyetten. :lol:

  12. #12
    Genel Yayın Yönetmeni
    OturanBoğa Avatarı

    Gerçek Adı
    Bülent
    Üyelik Tarihi
    09.01-2003
    Son Giriş
    Bugün
    Saat
    13:05
    Yaşadığı Yer
    İstanbul
    Mesaj
    57.949
    Alınan Beğeniler
    4.028
    Verilen Beğeniler
    4.298

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Rekursion, araç pert olduktan sonra ötv ötelemeli veya gümrük muafiyetli otomobil alamayız. Sanmıyorum ki vergisini vererek araba almak istesem bana engel olabilsinler!
    - Arkadaşlar, lütfen sorularınızı özel mesajla iletmek yerine ilgili foruma yazarak cevap arayın. Böylece hem soru-cevaplardan herkes yararlanır hem de en doğru cevaba en hızlı şekilde erişmiş olursunuz.
    - Lütfen sorunuza cevap aldıktan, bir sorununuza çözüm bulduktan sonra dönüp gitmeyin. Siz de başkalarına yararlı olmak için bilgilerinizi, tecrübelerinizi, duygularınızı paylaşabilirsiniz. Unutmayın, siz nasıl yana yakıla cevap arıyorduysanız, başkaları da içine düştüğü açmazdan çıkmak için aynı hararetle sorularına cevap arıyor...

  13. #13
    Üye
    gringo Avatarı

    Üyelik Tarihi
    04.03-2003
    Son Giriş
    18.04-2015
    Saat
    23:01
    Yaşadığı Yer
    İstanbul
    Mesaj
    94
    Alınan Beğeniler
    1
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Çok şanslısın mermaid,,, :lol:
    Niye mi ? Birde benim hikayemi oku lütfen !!!
    02.10.2006 tarihinde Boğaz köprüsünde arkadan çarpıp kaçan bir araç yüzünden arabam pert oldu,(Sigorta firması araçta yüksek masraf olduğu bahsi ile bana 2.el raiç bedelini ödedi) birsürü prosödürden sonra nihayet paramı aldım.Zaten 5 yıl dolmadan sıfır bir araç alamayacağımı biliyordum,bari parçalanan arabam gibi bir şey alayım diye galeri galeri gezerken,bir gün gelen telefonla dumura uğradım.Sigorta firması benim arabamın hurdasını bir firmaya,O da bir tamirciye satmış,Tamirci kendi imkanları ile ve çıkma parçalar ile arabayı yürür hale getirmiş,vergi dairesine ruhsat değişimi için igttiğinde ise,tabi karşısına bu aracın muafiyetli (ötelemeli) olduğunu ve satan kişinin ÖTV yi geri ödemeden devrin gerçekleşemeyeceğini söylemişler.Adam tabi hemen hurdayı aldığı firmaya dönüyor ve konuyu anlatıyor.Firma beni arayıp derhal ÖTV'yi geri ödememi söylemez mi ! Neye uğradığımı şaşırdım...Dedim ; -Siz ne diyosunuz ya,ben arabayı kimseye satmadım,sigorta arabayı pert etti ve bana piyasa bedelini ödedi,desemde karşımdaki ,-seni mahkemeye veririz,diye tehtidler savurarak telefonu kapattı.Yaklaşık 5 aydır,başvurmadığım yer kalmadı.Kimse net bişey söyleyemiyor.Bende hergün gözüm kapıda mahkeme celbi bekliyorum.Hiç kusurum olmayan bir kaza sonrasında hem aracımdan oldum,hemde ÖTV'yi geri ödemekle karşı karşıyayım.Açıkçası, başvurduğum avukatlarda mevcut yasadan dolayı %50 şansım olduğunu belirtiyor.Zira istisnalar ve mücbir sebeb halleri yasada yokmuş.Onlara göre mahkeme lehimde karar verebilir ve buda diğer arkadaşlar için örnek teşkil edebilirmiş..FAkaattt,bide kaybedersek 9.000 YTL'lik ÖTV,mahkeme masrafları ile birlikte olur 18.000 YTL...İşte o zaman yandığımın resmidir...

  14. #14
    Üye
    sanaldunyam Avatarı

    Gerçek Adı
    İsmail ÖĞE
    Üyelik Tarihi
    04.07-2005
    Son Giriş
    18.05-2017
    Saat
    18:29
    Yaşadığı Yer
    Şanlıurfa
    Mesaj
    38
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Bence Devlet biz engellilere brtakım haklar verdiğini sanarak millete şirin görünmeye çalışıyor. Ben engellimi korurum, mağdur etmem anlayışı.

    Ama şirin görünme çabası Devleti bu saçmalıklar silsilesi haline gelen düzenlemeleriyle Komik duruma düşürüyor.

    Acaba bunları farkedecek kadar dikkatli ve farkettikten sonra da düzeltmeye çaba sarfedecek kadar duyarlı Devlet Büyüklerinden bu kadar mı mahrumuz?

    Yani Devlet bizi, yurtiçinden bir aracı Öteleme usulüyle alıp da bilmem kaç yıl sonra satınca ödemeye mecbur bıraktığı ÖTV'ye bu kadar mı muhtaç? Ya da 5 yıl beklemek zorunluluğu hangi kar-zarar unsurunu yaratıyor Devletin sistematiğinde?

    Avantaj adı altında yaratılan kavramlar, bu kavramları ortaya koyanlarca ne kadar anlaşılır bulunuyor, doğrusu merak ediyorum.

    Bu herhalde son teknoloji bir dalga geçme modeli olsa gerek. Hem de yasal sınırlar çerçevesinde.

  15. #15
    Üye
    hakanarslan Avatarı

    Gerçek Adı
    Hakan
    Üyelik Tarihi
    07.03-2006
    Son Giriş
    29.08-2014
    Saat
    14:31
    Yaşadığı Yer
    Denizli/merkez
    Mesaj
    264
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Panthera: hafif, agresif ve zarif aktif tekerlekli sandalye...
    oturanboga ıcımı kararttın bendede b sınıfı ehlıyet var..kendı kendıme dıyordum H sınıfı ıle degıstırıp bazı avantajlar elde edeyım.. yok ben vazgectım arabamı degısrııp otomotık vıtes alacagım ama asla h sınıfı ehlıyet almam artık..




Sayfa 1 / 3 123 SonSon