TEKSAN İnovatif Medikal Ürünler İstanbul, Bursa ve İzmir'de
Sayfa 2 / 3 İlkİlk 123 SonSon
Toplam 41 mesajın 16-30 arasındakiler
Buraya tıklayarak yazıları büyültebilirsiniz Buraya tıklayarak yazıları küçültebilirsiniz
  1. #16
    Üye
    yönetmen Avatarı

    Üyelik Tarihi
    24.04-2006
    Son Giriş
    12.11-2006
    Saat
    14:05
    Yaşadığı Yer
    samsun
    Mesaj
    4
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    STAR, dünyanın en güvenli, en sağlıklı, en konforlu ve en dayanıklı tekerlekli sandalye minderi.
    valla ne diyim bencede söylenmesinde yarar var belki erken davranılsa yeni umutlar doğura bilir

  2. #17
    Üye
    neptune Avatarı

    Üyelik Tarihi
    24.04-2005
    Son Giriş
    04.07-2010
    Saat
    11:05
    Yaşadığı Yer
    istanbul
    Mesaj
    267
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Alıntı Alıntı Yapılan Kişi: bayke
    derim ki:
    durumuna alışarak, zaman içinde yavaş yavaş zaten kendisi öğrenecektir.
    öğrendiğinde de büyük ölçüde kabullenmiş olacaktır zaten.
    Ölümcül ve ciddi hastalıklarda buna katılıyorum, ancak ölümcül olmayan hastalık ve sakatlıklar için bu tür bir sürüncemeye gerek olmadığını düşünüyorum. Kişi ucunda ölüm yoksa genellikle kısa süre içinde bu durumu rasyonalize edip kabullenebiliyor ve sıkça yaşam sevinci ve umudu yeniden başlıyor. Hatta makul bir süre içinde bir şekilde söylenilmesse kendisinin ciddiye alınmadığını belki de değersiz görüldüğünü bile düşünebilir. Tabii bu konuda istisnalar mutlaka olur.

    Alıntı Alıntı Yapılan Kişi: bayke
    ve doktorlar böyle bi şeyi bilselerde söylemezler. bu, hastanın tedaviyi kesmesi ve artık doktora para ödemekten vaz geçmesi anlamına gelir ki hiç bi doctor bööle hazin bi durumu kabullenemez. onlar son dakikaya kadar adamı yolmayı hedeflerler.
    Ama buna katılmam mümkün değil, hatta birçok durumda tam aksi olduğunu biliyorum. Ayrıca herkes ak kaşık da bir doktorlar kara değil. Üstelik gözlemlediğim kadarıyla böyle davranan doktorlar diğer meslek gruplarıyla karşılaştırıldığında çok daha düşük oranlarda.

    Alıntı Alıntı Yapılan Kişi: yeditepe
    ayrıca hastaya bildirmeyip yakınlarına bu yuku atan doktorlara ne demeli?
    Sevgili yeditepe,
    Bu tür ve durumla çok çok nadir karşılaşan aileye binde bir bile bu yükü yüklemeyi düşünmeyip de hergün birçok ölüm ve hastalıkla karşılaşan doktorların ömürleri boyunca bütün gün böyle yükleri taşımak zorunda olduğunu düşünmeye ne demeli?
    Ayrıca kişiyi en iyi bilen ailesidir, nasıl yaklaşılacağını, nasıl tepki alacağını en iyi aile bilir. Bence doğru olan öncelikle aile aracılığıyla yaklaşmak ama aslında bu konuda çok fazla düşünmeye gerek yok. Yeni TCK ile doktorlara ciddi yükümlülükler getirildi ve yüksek tazminatlara hüküm verilebiliyor. Örnekler hızla çoğalacak ve birkaç sene içinde çok fazla şey değişecek gibi görünüyor. Hatta bazı hastaneler girişte hastalara yükümlülük belgeleri imzalatmaya başladı. Artık bir çok şey aile aradan çoğu zaman çıkartılarak doğrudan hastaya söyleniyor. Doktorlar yüksek bir tazminatla hatta yeni kanunlarla getirilen hapis cezalarıyla karşılaşmamak için kendilerini gitgide daha az riske atacak. Ama maddi ve manevi birçok zorluk altında ve her gün onlarca, bazen yüzlerce hastayla ilgilenmek zorunda kalan doktorlardan bütün bir hastanenin günler boyu ve neredeyse sınırsız imkanlarla sadece birkaç kişiyle uğraştığı "House" veya "ER" dizilerindeki yaklaşımları pek beklememek gerek.

    Selamlar.

  3. #18
    Üye
    andante Avatarı

    Üyelik Tarihi
    11.01-2005
    Son Giriş
    15.12-2009
    Saat
    18:11
    Yaşadığı Yer
    istanbul
    Mesaj
    756
    Alınan Beğeniler
    1
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Bu sorulara vereceğim yanıtlar, kendime farklı, sevdiklerime farklı olacaktır.

    Söz konusu bensem, arkadaşlar bana herşeyi olduğu gibi açıkca söylesinler başka bir şey istemem. Diyorum da bunu kabul etmek ve sindirebilmek o kadar kolay değil. Kimse kusura bakmasın burada baykeye katılıyorum gibi gözüküyor. Ancak yinede bana gerçeğin söylenilmesinden yanayım.

    Sevdiklerime ise kesinlikle yalan söyleyeceğimden emin olabilirsiniz. Bu konu da adımı bildiğim gibi eminim ki sevdiğim herhangi birine ben kendime olduğu kadar yürekli ve açıksözlü olamam.

    Ve oturanboğanın sorularını yine tek tek yanıtlamaya çalışayım;Ve hemen ilave edeyim ki; bu vereceğim cevaplar şu an da düşündüklerimdir. Bir çok konuda düşüncelerimde değişme olmasa da bu konu da yazdığım cevaba sadık kalamayacakmışım gibi geliyor bana.

    * Kaza geçirdiniz ve hastanedesiniz; felç olup olmadığınızın veya bir uzvunuzu/organınızı kaybedip
    kaybetmeyeceğinizin size açıkça söylenip söylenmemesi konusunda ne düşünüyorsunuz?


    Açıkca söylenmesinden yanayım.

    * En yakınınız kaza geçirdi; ona sonuçları açıkça söyler miydiniz?

    İşin ilk başında kesinle açıkca bir şey söylemem. Zamanla alıştıra alıştıra durumu anlatmaya çalışır, ama kesin emin olduğum bir şey dahi olsa onun umudunu yitirmemesi adına bir parça yalanı daima saklarım.

    * Ya ölüm! Hastalık sonucu ölüm kısa bir süre sonra kaçınılmaz olarak gelecekse; bunu bilmek/bildirmek konusunda ne düşünüyorsunuz?

    Söz konusu ölümse bu konuda çok daha açık olacağımdan eminim. Çünkü ölüm tek mutlak gerçeğimizdir. Bunun ürkütücü olduğunu düşünmüyorum. Ancak yinede dangadanak, kardeşim sen öleceksin demekte işime gelmez. Ve düşünüyorum da bunun cevabını hepimiz biliyoruz aslında.

    * Bilgilendir(il)meyerek o kişinin son anlarını nasıl yaşaması gerektiğine karar vermiş olmak... Bu cüretkar tercih konusunda ne düşünüyorsunuz?

    Son an nedir ki? Benim için önemli olan yaşadıklarının yoğunluğu. Gerçekten nasıl yaşanması gerektiği konusunun daha önemli olduğunu düşünüyorum , süre yada ölüm şeklini hiç irdelemeden.

    Ama yinede o kişinin yapısıyla doğru orantılı bir bilgilendirme yapardım. Bunu kaldırabilecek gücü olduğuna inanıyorsam, söylemekte sakınca bulmayabilirim.

    Bir ay ömrünüzün kaldığını öğrenseniz. Bu bir ayda neler yapardınız?

    Yapabilmek istediklerim bir aya kesinlikle yetmeyeceğinden bana işte bunu söylemenizin bir anlamı olmaz derim ben. Bu sebeple neler yapabileceğimi bende bilmezdim açıkcası.Ölmek eylemi bana korkunç ve sevimsiz gelmese de ölmeyi istemediğimi açıkca söyleyebilirim şimdilik... Neden mi?

    ya arkadaşlar daha okumadığım onlarca kitap var, dinlemediğim onlarca müzik var.... Ve öldüğüm zamanda okuyamadığım kitaplar ve dinleyemediğim müzikler için üzüleceğimi çok iyi biliyorum.

  4. #19
    Üye
    neptune Avatarı

    Üyelik Tarihi
    24.04-2005
    Son Giriş
    04.07-2010
    Saat
    11:05
    Yaşadığı Yer
    istanbul
    Mesaj
    267
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Alıntı Alıntı Yapılan Kişi: yeditepe
    neptüne ben orda doktorların hastalığıyla ilgili haberi hastaya bildirmesi gerektiğini kasdettim. çünkü boyle bir durumda doktor hastaya tedavisi hakkında bilgi vermelidir. tabi ki ailesi hastayı en iyi tanıyandır. bu anlamda doktor da hastanın ailesi, kendisi ve psikolog bir doktoru da yanında bulundurarak ortak bir yöntemle hastaya soyleyebilirler
    Bu konuda aslında gerçekçi saptamalarda bulunmak gerekiyor,

    Ölümcül ve ciddi bir hastalığı olduğuna dair bir haber hastaya verilirse ve ondan tedaviyi onaylaması ya da reddetmesi istenirse vereceği karşılığın sağlıklı olacağını beklememek gerek. Hatta hasta oldukça uzun süre, belki de hiç bir zaman gerçekçi davranmayacaktır. Onun yerine doktor ve ailesinin karar vermesi çok daha sağlıklı olur. Zaten çoğu zaman da ailesi kararı doktora bırakır. Üstelik bence böyle olması da gerekir. Zira tıp aslında teknik bir iştir. Gerçi sık sık doktordan daha iyi tıbbi bilgisi olan hasta sahiplerine de rastlanır ama bunlar birçok zaman hastanın daha fazla zarar görmesine neden olur ne yazık ki.

    Ayrıca dr&aile&psikolog/psikiyatrist gezici ekibini bizim şartlarımızda kim kaybetti de biz bulalım.

    Selamlar, sevgiler.

  5. #20
    Üye
    neptune Avatarı

    Üyelik Tarihi
    24.04-2005
    Son Giriş
    04.07-2010
    Saat
    11:05
    Yaşadığı Yer
    istanbul
    Mesaj
    267
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Sevgili yeditepe,

    Bir konuda düşündüklerimi anlatamamış olabilirim. Söylediğim şeyler ölümcül ve ciddi hastalıklar için. Tabii ki diğerleri hastaya söyleniyor, tedavisi için bilinçli onaya gereksinim var. Ancak diğer hastalıklar ve sakatlıklar da önem derecesine göre pat diye söylenmez. Hasta ilk aşamada biraz ılımlı bilgi alır, ama yalın gerçek ailesine söylenir. Hatta kimi zaman onlara bile alıştırarak. Ayrıca çoğu zaman teşhis ve tedavi süresince hastanın son durumunun ne olacağını bilmek de mümkün olmaz. Kesin bir şey söylenemeyebilir.

    Aslında burada daha farklı bir yaklaşımda bulunulsa, arkadaşlar eğer isterlerse kendi tecrübelerini anlatsa ve kendilerini nasıl hissetmiş oldukları ve nasıl olsaydı, nasıl söylenseydi daha iyi olurdu diye düşünmüş oldukları süreçleri söylese belki daha doğru bir yerlere gelmek olanaklı olur. Çünkü insan kendisi yaşamayınca dışarıdan konuşmak çok anlamlı olmuyor. Üstelik böylece hem aramızda olan sağlık personeli hem de hasta yakınları çok daha iyi yönlendirilmiş olur.

    Selamlar.

  6. #21
    Üye
    bayke Avatarı

    Gerçek Adı
    Kemal
    Üyelik Tarihi
    06.04-2005
    Son Giriş
    07.02-2009
    Saat
    15:10
    Yaşadığı Yer
    İSTANBUL/Beykoz
    Mesaj
    588
    Alınan Beğeniler
    5
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    onlar son dakikaya kadar adamı yolmayı hedeflerler.
    yazımın bu bölümünde genelleme yaparak doktorlara haksızlık ettiğimi düşünüyor ve en az 3 doktordan ikisi diye düzeltiyorum.
    (bu oranı da deneyimlerinden çıkardığımı belirteyim)

  7. #22
    Üye
    ikinci bahar Avatarı

    Üyelik Tarihi
    23.07-2005
    Son Giriş
    08.01-2023
    Saat
    23:09
    Yaşadığı Yer
    İl
    Mesaj
    399
    Alınan Beğeniler
    27
    Verilen Beğeniler
    28

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Kaza geçirdiniz ve hastanedesiniz; felç olup olmadığınızın veya bir uzvunuzu/organınızı kaybedip kaybetmeyeceğinizin size açıkça söylenip söylenmemesi konusunda ne düşünüyorsunuz
    HALA,YAŞADIĞIM SÜRECE FİZYOTERAPİSTİMİ AFFETMİYECEĞİMİ,BÜTÜN DOKTORLARIM 'YÜRÜRSÜN SEN 'DERKEN ,O KADIN,BENİM BÜTÜN MOTİVEMİ UMUDUMU KIRMIŞTI GERÇEĞİ SÖYLEYİP.KEŞKE SÖYLEMESEYDİ .BEN BELKİ TEDAVİ SÜRECİNDE O KADAR DİRENMEZDİM NASILSA YÜRÜMÜYCEKMİŞİM BU İLAÇLARI NEDEN ALAYIM,NE HAREKET YAPAYIM DİYE.

    * En yakınınız kaza geçirdi; ona sonuçları açıkça söyler miydiniz?
    SÖYLEMEZDİM.
    * Sizce bu konuda nasıl bir zamanlama ile, nasıl ve ne kadar bilgilendirme olmalı?
    KENDİ TECRÜBELERİMLE YOLA ÇIKARAK..YAŞAYARAK ÖĞRENSİN,HER KÖTÜ ŞEY YAŞARKEN DOĞALLAŞSIN..
    * Ya ölüm! Hastalık sonucu ölüm kısa bir süre sonra kaçınılmaz olarak gelecekse; bunu bilmek/bildirmek konusunda ne düşünüyorsunuz?
    sÖYLESİNLER BANA ÖLECEĞİMİ, SEVİNİRİM BEN .BÖYLE YAŞLANMIYCAM DİYE..
    AMA;YAŞAM SEVİNCİ OLAN BİRİ,SÖYLENSE DE SON ANA KADAR UMUDUNU KORUYOR BU DA GÖRDÜĞÜM BİR GERÇEK..
    * Bilgilendir(il)meyerek o kişinin son anlarını nasıl yaşaması gerektiğine karar vermiş olmak... Bu cüretkar tercih konusunda ne düşünüyorsunuz?
    EVET SON ANLARIMI SÖYLESİNLER,AF DİLERİM ALLAH'TAN HEP ASİ,MEMNUNİYETSİZ OLDUĞUM İÇİN.
    * Bir ay ömrünüzün kaldığını öğrenseniz. Bu bir ayda neler yapardınız
    1 ayÖMRÜM KALSA ;''ÖLECEĞİM NİHAYET O GÜNE AZ DA KALMIŞ''DER BOL BOL İBADET EDERİM NASILSA BU DÜNYA BİTMİŞ,AHİRETİM İYİ OLSUN DİYE.bU BİRAZ İŞİ GARANTİCİLİĞE DÖKMEK GİBİ HİSSEDİLEBİLİR AMA;ÖLDÜRMEYENİ ALLAH ÖLDÜRMEZ DE!!

  8. #23
    Üye
    fatih Avatarı

    Üyelik Tarihi
    16.02-2003
    Son Giriş
    03.07-2010
    Saat
    23:49
    Yaşadığı Yer
    İstanbul
    Mesaj
    13
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Hasan durmuş abime bende katılıyorum.
    Ama şunu söylememde izin verir.
    Ben küçüklüğümde ameliyat geçirdim. İlk ameliyatım dizlerimdendi ama çok korkuyordum ilk başlarda beni Dr. odasından çıkarıp öyle konuşuyorlardı daha sonralarda kulak ameliyatı oldum belki diyeceksiniz bu anlattıkları bu konuda ne ilgisi var. Her insanın korktuğu birşey vardır kimileri cesaretli kimileri cesaretsizdir.
    Ben enson ensemden ameliyat oldum ( yani omurilik ameliyatı ) İlk başta doktorum şaşırdı bu yaşta ve bu boyda bu hastalık genellikle yurt dışında rastlanırmış. Doktorumla konuştum % kaç ayağa kalkma ihtimalim var diye ve artık kendim öğrenmek istedim.
    Doktorum bana ve ailem %99,9 ayatağa bağlı kalır %00,1 kurtulur ve ben anladım ki zor bir ameliyat ama ben Allah'tan hiç ümidimi yitirmedim.
    Çok korkuyordum ama gerçekleri öğrendiğimde rahatlıyordum çünkü en azında ne durumda olduğumu biliyordum.
    Belki o ameliyattan kurtulmaya bilirdim.
    Ameliyat olana kadar Allah'tan 3 şey istedim.
    1. Ayağa kalkamazsam, Senin sınavından nasıl geçerim. ( ölüm istedim. )
    2. Ameliyatım başarılı geçerse oturabilecek kadar da olsa sınavı geçmek isterim.
    3. Ameliyatım başrılı olursa eskisi gibi olmasamda ayağa kalkmak ve yürümek isterim.

    Ben birde 17,08,1999 yılında depremde arkadaşımı kaybettim.
    O zaman herşeye hazırlıklı olmamız gerektiğini anladım iyi yada kötü herşeye Allah büyüktür ne derse olur.
    Yüce Allah hepimize hayırlı sağlıklı uzun ömürler ve huzur versin.

  9. #24
    Üye
    Sirine Avatarı

    Üyelik Tarihi
    30.09-2005
    Son Giriş
    22.11-2016
    Saat
    18:39
    Yaşadığı Yer
    ...
    Mesaj
    5.415
    Alınan Beğeniler
    15
    Verilen Beğeniler
    0
    Blog Mesajları
    4

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    * Kaza geçirdiniz ve hastanedesiniz; felç olup olmadığınızın veya bir uzvunuzu/organınızı kaybedip kaybetmeyeceğinizin size açıkça söylenip söylenmemesi konusunda ne düşünüyorsunuz?
    _HEYACANLI BEKLEYİŞ...GERGİNLİK,HUZURSUZLUK...AMA OLACAĞA ÇARE YOK....BÖLE BİŞİ SÖYLENMESİ EN BAŞTAN DAHA DOĞRU OLUR...SONUÇTA BU GERÇEĞİ ELBET BİR GÜN ÖĞRENİCEĞİM SAKLAMANIN BİR ANLAMI YOK....
    * En yakınınız kaza geçirdi; ona sonuçları açıkça söyler miydiniz?
    _SÖYLEMEMEK SÖYLEMEKTEN DAHA KÖTÜ BİR DURUM SANIRIM...SIRLAR SANKİ ARKADASINDAN İŞ ÇEVİRİYOMUŞ GİBİ GELİR...HEM BANA AĞIR HEMDE ONA AĞIR GELİR SANIRIM ÖĞRENDİKTEN SONRA....BİLEMİYORUM YANILIYOMUYUM AMA HERKESİN GERÇEĞİ BİLMEYE HAKKI VARDIR....NASIL NE ŞEKİLDE SÖLERDİM BİLEMİYORUM ZOR BİR GÖREV...
    * Sizce bu konuda nasıl bir zamanlama ile, nasıl ve ne kadar bilgilendirme olmalı?
    _BU KONUDA EN GÜZEL ZAMANLAMAYI PSİKOLOGTAN YARDIM ALARAK YAPMAK EN DOĞRU EN UYGUN YOL....
    * Ya ölüm! Hastalık sonucu ölüm kısa bir süre sonra kaçınılmaz olarak gelecekse; bunu bilmek/bildirmek konusunda ne düşünüyorsunuz?
    _İŞTE BU ÇOK FARKLI BİR OLAY..İNSAN YAŞAMININ BİR SÜRE SONRA ELBET BİTECEĞİ BELLİ AMA BUNU GÜN AY VE YIL ŞEKLİNDE UZMAN DOKTORLARCA BİR SÜREYLE BELİRTİLMESİ ÇOK ACI BİR OLAY...EN BUNA KARŞIYIM İŞTE...ÖRNEĞİN BİR KANSER HASTASINA 3 AYLIK 5 AYLIK EN AZ BİR SENE ÖMÜR BİÇİLMESİ HASTANIN DAHADA YIKILMASINA MORALEN ÇÖKELMESİNE NEDEN OLAMASI %90....BUNU BİLEREK VE HERGÜN ÖLÜMÜ BEKLEMEK PSİKOLOJİK OLARAK HASTADA BOZUKLUK YARATIR...SON GÜNLERİNİDE HUZURLA GEÇİRMESİ BENCE DAHA MANTIKLI....
    * Bilgilendir(il)meyerek o kişinin son anlarını nasıl yaşaması gerektiğine karar vermiş olmak... Bu cüretkar tercih konusunda ne düşünüyorsunuz
    _BEN BU KONUDA HASTALIĞINI BİLMESİ İLE ÖLÜMÜNÜN YAKLAŞTIĞINI BİLMESİ ÇOK FARKLI ŞEYLER!HASTALIĞINI BİLMESİ HAKKKI AMA ÖLÜMÜN YAKLAŞTIĞINI BİLMESİ GEREKEN BİR OLAY DEĞİL BENCE....SON ZAMANLARI OLDUĞUNU BİLMESİ HAYATA KÜSMESİNE YOL AÇABİLİR BELKİDE O YÜZDEN RİSK ALMAMAK GEREKİR....BU ÖMRÜNÜN DAHADA KISALMASINA NEDEN OLABİLİR ÜZÜNTÜDEN BELKİ SAÇMA DÜŞÜNÜYORUM AMA..... :cry:
    * Bir ay ömrünüzün kaldığını öğrenseniz. Bu bir ayda neler yapardınız?
    _PATRON SEN NE YAPTIN YAAAAA BEN ÖĞRENMEK İSTEMİYORUM ÖMRÜMÜN SON DEMİNİ
    ÖĞRENMEK İSTEMME AÇIKCASI.....O BAKIMDAN NORMAL BİR ŞEKİLDE YAŞARIM..... :P

  10. #25
    Üye
    aydin_3454 Avatarı

    Üyelik Tarihi
    09.03-2006
    Son Giriş
    11.10-2011
    Saat
    11:25
    Yaşadığı Yer
    İstanbul
    Mesaj
    94
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Kaza sonucu meydana gelen durumun objektif olarak anlatılması lazım insanlara olmayacak umutlar verip yıkmak yerine gerçeğin uygun bir dille anlatılması kabullenmede o kadar etkili olacaktır.

  11. #26
    kemalG
    Misafir Üye
    kemalG Avatarı

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Böyle bi durum karşısında bana söylenmesini istemezdim.Bunu benim psikolojim kesinlikle kaldırmaz.Zaten zaman içinde kişi bişeylerin ters gittiğini fark edecek,kendi sorup öğrenmek isteyecektir,sonrasında da kendi yöntemiyle bu durumu kabullenme yönüne gidecektir.

    Yakınlarımdan böyle bir durumla karşılaşan olduğunda,bu durumu benim ona söylemem kesinlikle imkansız.Bunu ben yapamam bir başkası yapsın derim.

    Ölüm konusuna gelince,bunu Allah'tan başka kimsenin bilemeyeceğine inanan biriyim.Bu yüzden Dr.lar tarafından bana bir aylık ömrüm kaldığı söylense,tabii ki buna gülerim,ancak diğer taraftanda kimseye belli etmeden içim içimi yer ve ondan soraki yaşamıda kendime zehir ederdim.İşte Cenab-ı Hak,bu yüzden kimseye nezaman öleceğini bildirmemiş.

  12. #27
    Üye
    masiva Avatarı

    Gerçek Adı
    Fatma
    Üyelik Tarihi
    21.06-2006
    Son Giriş
    Saat
    Yaşadığı Yer
    istanbul
    Mesaj
    207
    Alınan Beğeniler
    2
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Tüm hastalıklarda moral ve olumlu beklenti çok önemlidir. Bu bakımdan bana böyle birşey söylenmesini asla istemezdim. Böyle bir durumu hasta psikolojisi kesinlikle kaldıramaz diye düşünüyorum.

    Yakınlarımda böyle bir durumla karşılaşsam hemen söylenmesine de karşı çıkardım, sonrasında bile bunu söyleyen ben olmak istemem.

    Ölüm konusunda ise; bunu bana söyleyebilecek aklı evvele "çok konuşma" demem içten bile değildir :lol: Sen kimsin ki benim nefesimi sayıyorsun. Canı veren alacağı vakti tayin etmiştir ve güzel Allah'ım bunun bilgisini de kimseye vermemiştir.

  13. #28
    Üye
    Fatoşş Avatarı

    Üyelik Tarihi
    20.05-2006
    Son Giriş
    13.10-2009
    Saat
    09:52
    Yaşadığı Yer
    istanbul
    Mesaj
    2
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    böyle bir şeyi kim isterki söylemeyi helede karşınızdaki çok sevdiğiniz biriyse hele 1 aylık ömrü kaldığını asla söyleyemem

  14. #29
    Üye
    Gülümse Avatarı

    Üyelik Tarihi
    13.07-2005
    Son Giriş
    24.06-2016
    Saat
    10:02
    Yaşadığı Yer
    Kahramanmaraş
    Mesaj
    40
    Alınan Beğeniler
    0
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Alıntı Alıntı Yapılan Kişi: ÖYKÜM
    Bende tüm gerçeklerin açıklıkla söylenmesi taraftarıyım.Nasılsa kişi sonradan öğrenince bu üzüntüyü yaşayacak başta öğrenip kendini alıştırması daha iyi olur düşüncesindeyim .Bu gerçekle karşılaşmak ne kadar zor olsada.İnsan başına geleni bir şekilde kabul ediyor malesef

    Katılıyorum Öykünün düşüncesine Sonuç çok ağır da olsa söylenmeli

  15. #30
    Üye
    masiva Avatarı

    Gerçek Adı
    Fatma
    Üyelik Tarihi
    21.06-2006
    Son Giriş
    Saat
    Yaşadığı Yer
    istanbul
    Mesaj
    207
    Alınan Beğeniler
    2
    Verilen Beğeniler
    0

    Zaten Değerlendirdiniz! 0
    Panthera: hafif, agresif ve zarif aktif tekerlekli sandalye...
    Umuttur insanı hayata bağlayan, yüzünü güldüren. Düşünsenize kimin hakkı var ki yüzümdeki tebessümü soldurmaya. An olur bir "belki" kelimesi bile hayatta insana lazım olacak olan tüm ışığı içinde barındırır.

    Belki birileri yanmıştır, birileri şuan yanıyor/çatırdıyor birileri ise yanmak/çatırdamak için sırasını beklemektedir bir kutu içindeki kibrit çöpleri gibi; ama tesadüf bu ya bilinmez ya kutudan düşüverirsem hım?

    Bu kadar net konuşulması taraftarı değilim :roll:




Sayfa 2 / 3 İlkİlk 123 SonSon