
Murat iyi ki bu konuyu görmezden gelmedin.
Zira bu ve benzeri aşşağılık şeylerden en önce tiksinmesi gereken bizler, yeterli tepkiyi vermezsek, toplumla olumlu ve eşit ilişkiler kurma çabamız ancak soytarı söylemi olur.
Felç olmadan önce (5 sene oluyor) Ataköy'de oturuyorduk. Taa o zamanlardan beri gıcık olurum bu asalak sömürücülere. Gelirler bloklar arasında bangır bangır ve iğrenç sesler çıkararak rahatsızlık verirler ve sonrasında da -hatırladığım kadarıyla bir dernek adına- ajite kelimelerle dilenirlerdi.
Çok küfreder ve kızardım, ama yanlış anlaşılırım diye de bu tepkimi onlara yansıt(a)mazdım.
Ne zamana kadar?
Ben de engelli olana kadar![]()
Ne demek şimdi bu, diyenler olur; hemen anlatıp keseyim:
3 sene önce bahçede oturuyorum. Birden iğrenç sesler gelmeye başladı. Hemen anladım; onlardı.
Birsüre bekledim, sonra arka mahalledeki ses kesildi, bizim evin önüne bir araba yanaştı, arabadan birileri indi, tezgah kurulmaya başladı ve .............
İntikam zamanı gelmişti.
Bastım kalayı...![]()
Bir kuruş alamadan defolup gittiler.
Rahatlamıştım.
Artık engelli biri olarak, onlara hadlerini bildirmeye HAKKIM VARDI.
Bu hakkımı kullandım.
Tavsiye ederim![]()