Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Korkular ve İki Kırık Sigara(m)... [Tartışma]

spastik

Üye
Üyelik
15 Eyl 2005
Konular
31
Mesajlar
621
Reaksiyonlar
0
İKİ KIRIK SİGARA

BUGÜN İŞE GİTTİĞİMDE HER ZAMANKİ GİBİ OTURDUM, Bİ SABAH SİGARASI İÇEYİM DEDİM. TAM SİGARAYI ÇIKARIYORDUM Kİ, BİRİ KIRILDI. SİNİRLENDİM TABİİ.
BİR İKİNCİSİNİ ÇIKARDIM DİKKATLİ BİR ŞEKİLDE, ÇÜNKÜ BİRİNCİSİN VERDİĞİ TEDİRGİNLİK VE SİNİR VARDI ÜZERİMDE.
İKİNCİSİNİ ÇIKARDIM KORUYARAK, MUTFAĞA YÖNELDİM, AMA FARKINDAYIM RESMEN SİGARAYI KORUYORDUM! TAM MUTFAĞA YÖNELDİM VEEE, SİGARAK BACAĞIMA DEYİP BİRİNCİ SİGARANIN KIRILDIĞI AYNI, EVET EVET AYNI YERDEN KIRILDI!
İKİ SİGARA AYNI ZAMAN DİLİMİ İÇİNDE, AYNI ŞEKİLDE KIRILIR MIYDI? HEM DE KORUMAYA RAĞMEN!
EVET KIRILIYORDU İŞTE.
KÜLLÜĞÜN İÇİNDE İKİ KIRIK SİGARAYA ÖYLECE BAKIYORDUM, MİKROSKOP ALTINDA ÖNEMLİ BİR BİLİMSEL ÇALIŞMAYI İZLER GİBİ
VE DÜŞÜNMEYE DALDIM:
İNSANLAR HAYATTALARININ ÇEŞİTLİ ZAMAN DİLİMLERİ İÇİNDE AYNI YERLERDEN İKİ YA DA DAHA FAZLA KERE NEDEN KIRILIRLAR? AYNI SONUÇLARLA NEDEN KARŞILAŞIRLAR
ÇÜNKÜ YASADIĞIM ZAMAN DİLİMİ İÇİN ÇOK DEFA BU SIKINTILARDAN MUZDARİP Bİ ÇOK İNSAN TANIDIM. NEDENDİ PEKİ BUNUN NEDENİ?
NEDEN İNSANLAR AYNI SONUÇLARLA KARŞILAŞIP KÜLLÜKTE DURAN İKİ BOYNU KIRIK SİGALAR GİBİ BOYUNLARI BÜKÜK YAŞIYORLARDI?
BUNUN CEVABI SORUNUN İÇİDE SAKLI DURUYORDU ASLINDA: "KORKULARI"!
EVET, KORKULARI VE BU KORKUNUN YARATTIĞI -DİĞER BÜTÜN CANLILARIN ORTAK ÖZELLİĞİ OLAN- KORUNMA İÇGÜDÜSÜ, ÇOK DEĞER VERDİĞİMİZ BİR OLGUYU KORUMA İSTEĞİ, ONA VERECEĞİMİZ ZARARIN DA YOLLARINI AÇIYOR...
BUNUN ADINA PSİKOLOJİDE, 'KENDİNİ GERCEKLEŞTİREN KAHANET' DİYORUZ.
Bİ DURUMUN OLMA İHTİMALİNİ NE KADAR DÜŞÜNÜRSEK, O ŞEY KENDİNİ O KADAR GERCEK KILIYOR.
KORKULARIMIZ YÜZÜNDEN Bİ ÇOK FIRSATI TEPİYORUZ
SAHİP OLDUKLARIMIZI KORUMAK ADINA YENİ BİÇOK DENEYİMİ DENEMEKTEN BİLE KORKUYORUZ.
STATÜMÜZÜ KORUMAK İÇİN YENİLİKLERE 'TU KAKA' EDİYORUZ.
O KADAR KENDİMİZE DÖNÜK YAŞIYORUZ Kİ, CEVREMİZDEKİ İNSANLARIN DA İHTİYACLARI OLABİLECEĞİ GERCEĞİNİ GÖRMÜYORUZ
EMPATİ KUURMAK Bİ YANA, ANLAMAYA BİLE ÇALIŞMIYORUZ.
İNSANLARLA İLETİŞİM KURMAKTAN KORKTUĞUMUZ GİBİ, ONDAN DAHA FAZLA YALNIZLIKLARDAN KORKUYORUZ. VE ELDE ETTİĞMİZ KAZANIMLARA GELİNCE, SONUÇ DEĞİŞMİYOR!
ELDE OLAN -BU KADAR KORKUNUN ARDINDA- KOCA Bİ YANLIZLIK; YIPRANMIŞ YENİLENMEYEN Bİ YASAM.

GÖRDÜĞÜMÜZ GİBİ KORKULARIMIZ -YİNE KENDİ GERCEKLEŞTİREN KAHANETLER GİBİ- HAYATIMIZA YAPACAĞINI YAPTI.
BURADAN YOLA ÇIKARAK BU ÜLKENİN ÖN YARGILARINDAN, BİLGİSİZLİĞİNDEN, BİLİNÇSİZ DAVRANIŞLARINDAN KORKUP, YASAMINA KET VURAN ENGELLİ ARKADAŞLAR:
KORKULARINIZIN HAYATINA YÖN VERMESİNE İZİN VERMEYİN! SİZ NE KADAR KORKUP HAREKETSİZ KALIRSANIZ, KORKULAR O KADAR GERCEK OLACAKTIR.
BU BİR KISIR DÖNGÜ VE FARKLI Bİ ÇIĞLIK YÜKSELMEDİKCE KIRILMAYACAK.
YAŞAMIMIZA SAHİP ÇIKALIM, AYNI ÜZÜCÜ SONUÇLARLA DEFALARCAKARŞILAŞMIYALIM.

SAYGILAR
 
Çok güzel ifade etmişsiniz.
Düşüncelerinize aynen katılıyorum.
Gerçekten de korkulan hep başe geliyor.
Ve varolanı korumak adına korktukça, sustukça, sindikçe hem eldeki "üç kuruşluk"tan oluyor ya da kırıntılarla yaşamayı içselleştiriyoruz, hem de daha iyisini hayal etmeyi bile unutuyor ve "mal"laşıyloruz.
Elbette trafik kazalarından, hastalıklardan vs. korkmalı, sakınmalıyız; yani "korkmak"tan kasıt bu korkular değil. Ama yaşam kalitemizi artıracak adımları atmaktan korkmamalıyız.
 
Üzgünüm.Ama korkular hep var olacaktır. Korkmayın diyemeyiz hiçkimseye. Hayat öyle bir hale geldiki artık bırakın bir engelliyi, sağlıklı insanlar bile korkar oldular. Farkında değiliz ama insanlar (afedersiniz) lavaboya bile gitmiyorlar. Dönünce yerimde birini mi göreceğim diye. İşte durum bu kadar vahim.
Bizdeki tek eksiklik CESARET. Cesaret yoksuluyuz biz. Elbette işsiz birsürü engelli arkadaşımız da var memlekette ama en rahat işe girebilen grup, Torpilliler ve engelli grubu. Mesela ben sağlıklı bir birey olsaydım işe girmem daha çok güçleşirdi (torpilli olmadığım göz önüne alınırsa.)
Yükselme sınavına giriyorum buhaftasonu. Bana yararı olacak mı? Meçhul.Çünkü istediğim görev için şubemde kadro açığı yok.Bekleyeceğim. Ama böyle olduğunu düşünüp "Amaaannnn gireceğim de nolcak.İyiyim işte burada.Hem kadro yok" diye boşladığın anda, diğer bütttüüüüün fırsatları tepmiş olurum.Baştan kaybetmiş.Hemde sınava bile girmeden.Önce beynimde sınavı kaybederek................

Biraz cesaret......
Unutmamalı,SAKINAN GÖZE ÇÖP BAKAR...Ben de ataların yalancısıyım :lol:
 
Korkular da hayatımızın bir parçası.Tıpkı sevmek,sevilmek,ağlamak,gülmek kadar doğal.Korkularımızı yenmek için birazda cesaretli ve azimli olmalıyız :wink:
 
Korku insanın elini kolunu bağlar. Bir sarkaç gibi gelip gider düşünceler... Acaba yapmalı mıyım ?? Yapsam nasıl olur ?? Yapmasam daha mı iyi ?? Korku beraberinde kararsızlıkları da getirir. Ne kadar korkarsanız o kadar büyür gözünüzde..

Bence insan korkmalı. Hani derler ya cahil cesareti var sende.. İşte cahil cesaretiyle herşeye atlamayı doğru bulmuyorum.

Korku insanı geliştiren bir duygu bence. Korktuğun zaman düşünürsün. Bana zararı olur mu ??? Risk var mı diye ??? İşte korkunu yendiğin aşama risk olmadığına , sana bir zarar gelmeyeceğine inandığın aşamadır.

O yüzden korku insanı korur diye düşünüyorum. Çünkü beraberinde temkinli olmayı getirir. :wink:
 
Ammman Akasya Hanım.. :evil: Tam tersine korku, cehaletten gelir !! Bildiğin şeyden korkmazsın.. İlk insan "ateş"i ilk gördüğü zaman ondan korktu. Hatta ona taptı! Zaman içinde hakkında "bilgi" kazanıp ondan yararlanabileceğini "keşif" ettiği zaman ondan korkmamaya başladı..

Mesleğiniz itibariyle "cahil cesareti" gösterenleri çok görüyorsunudur çevrenizde. Ama burada o tür bir cesaretten söz edilmiyor..

... Korktuğun zaman düşünürsün. ...

Hayır.. Korktuğun zaman "panik" yaratırsın. Düşüneceğin varsa bile düşünemezsin.. Çevrendekilerin bile doğru düşünmesini engellersin.. Ki bunları yapan "cahil" insandır. Düşün(e)mediği için korkmuştur. Korktuğu için de düşün(e)mez..

... Çünkü beraberinde temkinli olmayı getirir.

Yine çok yanlış.. Korkan insan değil 'bilen' insan temkinli olur..



Kusura bakmayın.. :oops: Böyle sert tepkiler verdim. Ama yeterince somut örneker veremedim. Aslında konu tamamıyla 'SPASTİK'in alanı. O, daha iyi örnekleyebilir sanırım.. :roll:
 
korku

Cehaletle - korkuyu ilişkilendirmek "cehaletin" daniskası.
Evet bende cem gibi 1 hafta içinde çeşitli depremler yaşadım(yaşadık)
KORKTUM-KORKTUK. Çünkü; geçmişte örneklerini yaşadık. Devletin ne kadar aciz kaldığını insanların tek başına bırakıldığını gödük. Kocaeli depremi örnek, hala çadırlarda ve barakalarda sefalet çeken insanlarımız var. Onu düşünerek korktum ve endişelendim. Benim bir ailem ve çocuğum var onun için korktum ve endişelendim. Yaşama sevincim var, geleceğe dair planlarım ve insanlar için (yukarda kısaca bahsettiğim) endişelerim var ve korktum.
Yaşamayı ve insanları seviyorsak korkmak okadar kaçınılmaz. Sorumluluğu olan yaşamak ister ve buna bağlı ölümden korkar.
Oturanboğa son cümlene katılıyorum korkup yaşam kalitesinide düşürmemek doğrusudur.
ÖLÜ OLAN BİRİNİN HİÇBİR FAYDASI OLAMAZ.YAŞAMI SEVEN HERKESE SELAM OLSUN.
 
Burada korkudan ne anladığımıza bağlı... Gece yarısı korku filmi izleyip ya da ona benzer bir kitap okuyor ve buna bağlı olarak korkuyorsam bu bilgisizliğimden kaynaklanır ve yaşamımı etkiler.

Deprem örneğinde ise korku anlık panik halini alır. Önceki bilgilerimiz bizi etkiler...

Kedi , köpek , böceklerden ve tüm canlı türlerinden zararlı olmayacaklarını bile bile korkma nedenlerimizde onlarla ic ice yaşamamış olmak ve geçmişte yaşadığımız bir takım olaylardır. Buradaki korku bilmemek, alışık olmamak ve geçmiş...

İki kırık sigaradaki örnek de çok farklı... Olmasından korktuğumuz olayları tekrar tekrar yaşamak ve korktuğumuz halde hiç bir şey yapmamamız anlatılıyor ki bunun en güzel örneği bende var. Daha düne kadar unuttuğum olayı tekrar yaşayınca hatırladım. Nedeni de olacağını bile bile bazı şeyleri red edip kabullenmemekti. Korku red etmeyi de beraberinde getirir. Olaylardan sakınır ve kendimizi koruma icgüdüsüne yönelirsek hayatımızda red edeceğimiz çok şey olur. Red ettiklerimizi de yaşayamayız...
 
İzmirli arkadaşlar, lütfen.. Sakin olun! Burada bir şeyleri paylaşmaya çalışıyoruz.. Anlıyorum.. Kolay değil.. Hâlâ yaşıyorsunuz güçlükleri.. Tüm İzmirlilere geçmiş olsun..

Burada sözünü ettiğim "cahil"lik AKASYA Hanım'ın öne sürdüğü "cahil cesareti" deyimine bir tepkiydi.

Bakın, Yılmaz Özdil'in dört gün önce yazdığı konuya ilişkin makalesini aktarıyorum:

[size=6]İzmir...[/size]

Yıllar önce bir kış günü İzmir Dokuz Eylül Ortaokulu'nda okurken yakalanmıştım ilk şiddetli depremime... O ana kadar hiç duymadığım bir çatırtı... Doğanın gücüyle ilk tanışmamdı bu... 13 yaşında falandım.
Öğretmenlerin eli ayağı titriyordu, kimse ne yapması gerektiğini bilmiyordu.
Şaşkın ördek gibi otururken sınıfta, ağabeyim kan ter içinde gelip almıştı beni okuldan...
Mithatpaşa'dan fırlamış, koşarak çıkmıştı Halil Rıfat'ın bitirici yokuşunu.

***
Cep telefonu mep telefonu yok o zamanlar...
Babam Yeni Asır'da Çankaya'da, annem Hatay'da evde çaresiz.
Alt tarafı 4 kişilik bir aile, bir araya gelene kadar ecel teri dökmüştük.

***
Şimdi teknoloji gelişti, İzmir daha modern bir kent.
Ama hüzünle görüyorum ki, deprem bilinci hâlâ o yıllardaki gibi.
Yetersiz...

***
İzmirliyiz ya, İzmirliler bize soruyor:
"Daha büyük deprem olacak mı?"
Benim bu soruya verebilecek cevabım yok maalesef.
Çünkü müneccim değilim.
Ama şu soruyu soruyorum beni arayan her İzmirli'ye:
"Önce 7.4 oldu şehirler yıkıldı. Sonra 7.2... Siz bunca felaketten ders alıp, İzmir'de oturduğunuz binanın güvenli olup olmadığını kontrol ettirdiniz mi?"

***
Bataklıklara gökdelen yaptılar, bataklıklara...
Sizin zeminin altında ne var, merak ettiniz mi?
Okulları tatil etmek yetmiyor, o okulların sağlam olup olmadığını sorguladınız mı?
Hastaneler ne durumda? Doktorları, hemşireleri organize edecek bir alarm sistemi var mı?
İş makinesi kaç tane? Hangisi nerede, belediye biliyor mu?
İtfaiye yeterli mi?
Kurtarma ekipleri organize ettiniz mi?
Buluşma noktaları belirlediniz mi?
Dün cep telefonlarınız kilitlendi... İletişim önlemleri aldınız mı?
Metronun güvenlik çıkışları neresi?
Adapazarı'nda, İstanbul'da yaşadık, trafik felç oluyor... En azından ana caddelerin akışı için önlem var mı?

***
Bu işin şakası yok.

***
Ben İzmirli bir İstanbullu'yum...
Bizi burada "depremle yaşamaya alışmak lazım" laflarıyla yiyorlar yıllardır.
Sizi böyle yemelerine izin vermeyin...
Sıkıştırın, hesap sorun.
Sadece İzmir değil, Ankara, Antalya, Malatya, Kars, Bursa, Kastamonu...
Çünkü kum saatinin kimin için çalıştığını Richter bile bilmiyor...

http://www.sabah.com.tr/2005/10/18/yaz1365-40-114.html

Yukarıdaki soruların yüzde kaçına olumlu cevap verebilir-siniz/iz? Veremezsek korkmakta haklı-sınız/yız!!

Kocaeli depreminden sonra gelen Japonlar şöyle demişlerdi: "İnsanları deprem değil binalar öldürür."

Japonya'da 7 küsür şiddetindeki depremlerde kimsenin burnu kanamıyor. Niye Pakistanlıyla karşılaştırıyorsun kendini de Japonla karşılaştır mıyorsun?

wedo' Alıntı:
Cehaletle - korkuyu ilişkilendirmek "cehaletin" daniskası.

"Ben bigisayarın kasasını açmaya KORKARIM. Çünkü donanım konusunda korkunç CEHALETİM var! 'D'sinden anlamam, elimde kalır, falan" ifadesinin neresi yanlış?

Üstelik, bu ilişkiyi sadece ben değil, İzmirli arkadaşların dışında bu başlıkta yazanların hepsi kurdu. Sizinki de geçicidir. Bir süre geçince siz de kurarsınız. :wink:

"YAŞAMAK DİRENMEKTİR" diyen birisinin ölümden korkmasını yadırgadım!! :( Ölümden korkan biri direnemez ki. Ya da ben rastlamadım öylesine. İmzamızın arkasında duralım lütfen!!
 
korku

Baben bana hitaben demişsiniz.
""YAŞAMAK DİRENMEKTİR" diyen birisinin ölümden korkmasını yadırgadım!! :( Ölümden korkan biri direnemez ki. Ya da ben rastlamadım öylesine. İmzamızın arkasında duralım lütfen!![/quote]"

Baben düşündünmü hic, ölen biri nasıl direnir.Yaşayan insan direnebilir ancak. Eğer bir amac icin öleceksem korkmam. Bedel ödenmesi gereken şeyler icin ölümü göze alırız. Dimdik imzamın arkasındayım. Yukarıda ne icin ölümden kaygım olduğunu acıkca dile getirdim.(Sanırım o imzanın ne anlama geldiğini cok iyi biliyorsunuz.)

Buradan ikili polemiğe girdiğim icin diğer arkadaşlardan özür diliyorum. Ancak cevap zorunluluğum doğduğu icin yazmak durumundayım. Direnebilen ölüler özel msj atabilir.(Baben benim her yazdığıma muhalif onu öyle kabullendim :D :D )
 
cemmm' Alıntı:
Diyorsunuz ki Pakistan yerine neden Japonya'yı örnek almıyorsunuz:)
Bu ülkenin sahtekar bürokrasisi ve zıkkımcı mütahitleri yüzünden rezil binalarda oturmak zorundayız.Hangimiz bilebilirizki nasıl bir binada oturuyoruz?
Japonyadaki düşünce bizim ülkemize bin yıl sonra bile geşmez.Nasıl orayı örnek alabilirimki?Tabii Pakistanı alırım örnek.
Bizi onuru kırılınca harakiri yapan asil insanlar değil,3-4 hanımlı,ilkokul mezunu,iş bağlayıcı arazi hırsızı insanlar yönetiyor.

Hah.. İşte ben de konuyu bu noktaya getirmek için bu soruyu sormuştum! Japonya'yı bu duruma getiren; gelenekleri değil "bilgi toplumu" olmasıdır! Cehaleti (demeyelim istersen çünkü "maksadını aşıyor". 'Bilgisizlik' diyelim onun yerine) başından beri toplumsal bir olgu olarak ele almaya çalıştım. Ama sen, üzerine alındın ;) Toplumun çoğunluğu bigisizse sen "aydın" olmuşsun kaç yazar? (Bu konuda "özlü söz" arşivimde bir kaç güzel söz vardı ama onlara şu anda ulaşamıyorum. Ulaştığım zaman göndereceğim)

Bizimkisi aslında "ölümden korkmak" değil! Yaşadığımız ülkeden korkuyoruz. Japonya'da yaşıyor olsak, bu şiddetteki bir depremde ölmeyeceğimizi, ölsek bile geride kalanlarımızın esenlikle yaşayacağının garanti altına alınmış olduğunu bilsek, bu derece "KORKAR" mıyız? Bizim korktuğumuz ölüm türü "Pisipisine ölüm"! Onun da konumuzla ilgi yok, bence.

Güzel kızına, ailenin diğer üyelerine ve sana upuzun, sağlıklı ömürler dilerim. ;)


wedo;

Konunun daha fazla dağılmaması için sana "mail" atmayı düşünüyorum. (mail adresini özel mesaj olarak gönderirsen sevinirim) Ben "ölen biri", değil "ölümden korkan biri" dedim. Bu ikisi arasında fark var! Ayrıca, "her yazdığına muhalif" değilim! Bunu da nereden çıkardın? :evil: "Yapıcılığa" değil "Yıkıcılığa" muhalifim ben! Öteki tarafı saymıyorum.. Onların her yaptığı "yıkıcı" zaten. :twisted:
 
Selamlar arkadaşlar,

Bence bu tartşmanın çözümsüz olmasının tek nedeni herkesin korku kelimesine farklı anlam yüklemiş olması. :)

Korku, insanın tarih öncesi devirlerden bugüne gelmesine yardımcı olan en güçlü savunma mekanizmalarındandır. Korkunun bilmemekle genellikle pek ilgisi yoktur. :) Belki belgesellerde seyretmişsinizdir, daha önce insan görmemiş ve neler yapabileceğini :!: bilmeyen hayvanlar sıklıkla insanlardan korkmazlar. :) Bu örnekteki gibi, korku, çağlar boyunca insanın hayatta kalmasını sağlamıştır.

Tabii korku kavramı heyecandan paniğe kadar geniş bir yelpazededir. Heyecan bölümü vücudunuzda adrenelin hormonunu arttırır ve fiziksel kapasitenizi birkaç kat yükseltir. Ama paniğe kayarsa düşünme yeteneğinizi bloke eder. Bu durumda karakterinizin hangi uca yakın olduğu önemli. :) Eğer heyecan ucuna yakınsa olumlu, panik ucuna yakınsa olumsuz etkilenirsiniz. :)

"cahil cesareti" pek hoş bir kavram değil ama maalesef doğru. İnsanlar neden sonuç ilişkisini kuramadıkları zaman daha atak olurlar. Bu durumda karar sizin, isterseniz korkuyu kabul etmessiniz, kendinizi körlemesine ileriye atıp doğal seleksiyona bırakırsınız, isterseniz kabul edersiniz, belki çok daha yavaş ama temkinli ve emniyetli ilerlersiniz. :)

Bir örnek; eğer ben elektriğin öldürebileceğini bilmiyorsam evdeki prizi tamir etmekten korkmam. Elektriğin tehlikeli olduğunu biliyorsam ama elektrikten nasıl korunacağımı bilmiyorsam prizi tamir etmekten korkarım. Sonuç olarak korku bana ya o prize dokunmamayı ya da önce emniyetli olarak nasıl onaracağımı öğrenip sonra tamir etmeyi söyler. Yani önce hayatta kalırım. :)

Not: Sanırım konu yanlış yere gelmiş. spastik arkadaşımızın anlatmak istediği şeyler daha farklı. :)

Selamlar. :)
 
Neptune benim anlatmak istediğim de buydu. Arkadaşlar yanlış anladılar. Korkmayan insan daha atak ve cesur olur demek istemiştim. Ama bu cesurluk bazen insana zarar verir. Bu nedenle korku bu anlamda faydalı bir duygudur... Anlatmak istediklerimin özü buydu.

İfade ettiğin teşekkürler Neptune :wink:
 
Konunun uzmanının yorumu eklenince daha güzel oluyor.. Teşekkürler Neptune ;)

neptune' Alıntı:
Not: Sanırım konu yanlış yere gelmiş. spastik arkadaşımızın anlatmak istediği şeyler daha farklı. :)

Bu tür forumların en sevmediğim yanı bu :( Hani “laf lafı açıyor” denir ya.. Tartışma “yılan” gibi uzadığında, bir de bakıyorsun, başlangıçla çok çok ilgisiz bir yerlere gelmişsin. Ama forum (anette olduğu gibi) “ağaç” türünde olursa bu olumsuzluk kalkıyor. Teknik olarak yapacak fazla şey yok sanırım :(



Yakın arkadaşlarım arasında zaman zaman kullandığım bir espri vardır: “Keşke okuma-yazmayı unutturacak bir kurs olsa da oraya gitsem” derim. Daha cesur olur muydum dersiniz? ;)

Ben yine ilk örneğimde ısrar edeceğim:

İlk insan "ateş"i ilk gördüğü zaman ondan korktu. Hatta ona taptı! Zaman içinde hakkında "bilgi" kazanıp ondan yararlanabileceğini "keşif" ettiği zaman ondan korkmamaya başladı..

Burada elbette “ateşin” kendisine bir zarar vermiş olması gerekir. Tıpkı sizin örneklerinizdeki hayvan-insan, Neptune-priz ;) ilişkisi gibi. Ama bu zararı/korkuyu yenebilmesi onun hakkında bir şeyler öğrenmesiyle, CEHALETİNİ GİDERMESİYLE mümkün olmuştur.

“cahil cesareti” yoktur demedim. Evet, ne yazık ki toplumsal bir olgu olarak vardır. Ama bizim konumuz değildir, olmamalıdır da!! Toplumbilimin değil olsa olsa psikiyatrinin konusudur, diye düşünüyorum.

Ama “korku”nun savunulması adına “cehalete” prim verilmesinde ben yokum! Spastik’in konuyu açışındaki amacı da buydu her halde.
 
Kendime göre bir yorumum var ama bilgimde eksiklikte olabilir.Sonuçta her konuda uzmanın bilgisi referanstır.
Elbette korkularımız var,ki bu yüzden insanız.
Ama sonuçta bilinçaltı herşeyi olduğu gibi alır ve onu gerçekleştirmeye çalışır.
Bilinçaltı sadık bir hizmetkardır.
Mesela''BEN MUTSUZUM''diyelim.
Bilinçaltı bunu alır ve seni mutsuz yapmaya çalışır.

''BEN MUTSUZ DEĞİLİM''
Bilnçaltı olumsuz ekleri de aynen alır.Ve cümlenin anlamı''mutluyum''olmasına rağmen,ifade tarzından ötürü bilinçaltı seni yine mutsuz yapacaktır.

''BEN MUTLUYUM''
Doğru ifade ,doğru mesaj.
Ama bir ifadeyle olacak işmi?
Olmadığını biliyoruz.
''Kırk kere deli dersen deli olur''

Söylemlerin tam olarak içselleşmesi gerekir ki buda zaman alır.Ne yazıkki olumsuz ifade,his,vb.. olumlu olana nispeten daha kolay form alır.
Psikolojide geçen ''kendini gerçekleştiren kehanet''in açıklaması bu diye düşünüyorum.
Ve korku,en yaratıcı duygulardan biri.Diğeri nefret,(öfke ve nefret farklı şeyler)ve sevgi.....
Kaybetmekten çok korktuğunuz bir eşyanızı kaybettiğiniz oldumu?
 
Ayrımcılıkla Mücadele, İnsan, Toplum, Siyaset, Bugün, Yarın

Korkular hayatta hep var olacak malesef, sevmekten korkarız kaybetmeyi göze alamadığımız için, dik yamaca çıkmaktan korkarız ya düşersek diye, bunlar hep hayatın içinde, hep yaşadıkça var olacak şeyler.
Yaşamaktan korkmayın, hayatta riskleri göze almazsan hiçbir zaman var olamazsın...........
 
Ne yaparsak yapalım korkularımız hayatımızda hep varolacak...

ama değişerek.. bir korku biter diğeri başlar...
 
konular gerçekten başlangıçtan çok uzaklara gitmiş.

alışmamız gerekiyor korkularrımızla yaşamaya.
bizde öyle alışmışız ki korkularımıza bize yabancı olmasına ragmen bizden biriymiş gibi yaşamımıza devam ediyoruz.ne kadar tuhaftır ki yaptıklarımızın çogundan korkarak yaparız korktugumuz halde yaparız.
işte bu yüzden korkularımıza alışmısız bizi rahatsız bile etmiyor.


aslında bu tür korku gibi çok ince konuları başta hangi korku oldugunu belirterek başlasak daha iyi olur.
 
Korkularımızla yaşamak.....

Evet.....Alışmak gerekiyor sanırım.....

Çünkü......Biri bitiyor biri başlıyor...Yada,ekleniyor...Yani bitmeden...Korkusuzluk diye bişii yok....İllaki hayatın bir kenarında olucak...(En azından ben böyle düşünüyorum...)

Korkulara yenilmemek.......... :( :|

Bunun bir formülü var mı????? :? :( :|
 
SLM

BUNU İKİ FORMÜLÜ VAR YA KORKULARDAN KACACAKSINIZ YADA YÜZLEŞECEKSİNİZ
 
İYİYE KORKUSUZ GİTMEK

KORKULARIMIZ VE ENDİŞELERİMİZ HAYATIMIZDA BİZ ONLARI YOK ETMEDİĞİMİZ SÜRECE HEP VAR OLACAKTIR.BOŞ BİR SAYFAYA ELİMİZE BİR KALEM ALIP NE YAZMAMIZ GEREKTİĞİNİ YADA ÇİZEREK KENSDİMİZDE SAKLI BIRAKIP İFADE ETMEYE ÇALIŞTIĞIMIZ BİR ÇOK DUYGUNUN KORKU YOLU İLE SAKLANDIĞI DA ASLINDA YOĞUNLUKTA.

HAYATIN VERDİĞİ HER YOLU EVET KORKULAR YÜZÜNDEN BAZEN ŞAŞIRIP KAYBOLABİLİYORUZ YOLLARDA.KORKMUYORUM DEYİPTE DOĞRUYA GİTMEK İÇİN HATA YAPAN DA,KORKMUYORUM DEYİPTE MÜCADELE İÇİNDE DOĞRUYU BULANDA ÇOKTUR.

HEP MÜCADELE EDİYORUZ KENDİMİZLE ÇEVREMİZLE DUYGULARIMIZLA.BU KADAR AĞIR YÜKÜ TAŞ KADAR AĞIR YPAN DA BİZİZ TÜY KADAR HAFİF YAPANDA.

KORKULARIMIZI YENİP ENDİŞELER OLMADAN HATA YAPMADAN İYİYE GİTME YOLU BULMALIYIZ.
 
slm

VAROLUŞCULAR BÜTÜN KORKULARIN TEMELİNDE ÖLÜM KORKUSU YATAR DERLER. DİĞER BÜTÜN KORKULAR ÖLÜM KORKUSUNUN TÜREVİDİR FİKRİKDELER. NE DERSİNİZ SİZCEDE ÖYLE Mİ?
 
Üst Alt