Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Medya Dünyasından Güncel Haberler ..

BARBiEBARBiE

Aktif Üye
Üyelik
19 Ağu 2005
Konular
71
Mesajlar
1,693
Reaksiyonlar
0
Medya Dünyasındaki Tüm Gelişmeleri, Haberleri,
Bu Başlık Altında Paylaşabilirsiniz ..
 
halit_ergenc.jpg

Türkiye' de satış rekorları kıran "Şu Çılgın Türkler" ve "Diriliş- Çanakkale" adlı kitapların yazarı ünlü yazar Turgut Özakman'ın aylardır yazımını sürdürdüğü sinema filminin senaryosu tamamlandı. Filmde başrolleri Halit Ergenç ve Çetin Tekindor paylaşıyor. "Dersimiz: Atatürk" 10 Kasım 2009 haftası izleyicisiyle buluşacak. Yapımcılığını Serkan Balbal'ın üstlendiği filmde Atatürk'ün gençliği, savaşları, mücadelesi, devrimleri, çocuklara doğru anlatabilmek amacıyla masalsı bir üslupla çekilecek. "Bayrampaşa Ben Fazla Kalmayacağım" adlı filmin yönetmeni Hamdi Alkan, ikinci kez yönetmen koltuğunda oturacak.

Filmde ulu önderi mavi gözlü sarışın oyuncu Halit Ergenç canlandıracak. Çetin Tekindor ise filmde, hikâye boyunca gençlere Atatürk'ü anlatan 'dede' karakterini oynayacak.

yedincigemi.com - sinema - haberler
 
Çağan Irmak'tan 'Karanlıktakiler'

Çağan Irmak'tan 'Karanlıktakiler'

'Babam ve Oğlum', 'Ulak', 'Issız Adam' gibi filmlerin yönetmeni Çağan Irmak'ın merakla beklenen yeni filmi 'Karanlıktakiler' 2 Ekim'de gösterime giriyor.

090807%C3%A7a%C4%9Fan%C4%B1rmakkaranl%C4%B1ktakiler.widec.jpg


İSTANBUL - Son dönem Türk Sineması'nın önemli yönetmenlerinden Çağan Irmak gişede ve eleştirel anlamda büyük başarı sağlayan 'Mustafa Hakkında Herşey', 'Babam ve Oğlum', 'Issız Adam' filmlerinden sonra şimdi 'Karanlıktakiler' ile seyircinin karşısına çıkmaya hazırlanıyor.

'Karanlıktakiler', 30’lu yaşlarını aşmış, bir reklam ajansında ofis boy olarak çalışan ve ilerleyen yaşına rağmen annesi Gülseren ile aynı evde yaşamak zorunda olan Egemen'in hikayesini anlatıyor.

Hayat, Egemen için, evlerinin içine gizlenmiş ufak bir cehennem gibidir. Gülseren içinse hayattaki tek varoluş nedenidir Egemen. Yanında olmasını istediği tek kişi Egemen’dir. Oğlunun kendisinden ayrılmasına dair en ufak bir düşünce bile bir çılgınlık nöbetine girmesi için yeterlidir.

Egemen’in tüm hayatını geçirdiği bu cehennemden uzaklaşarak, rahat nefes alabildiği, normal bir hayata yaklaştığı tek yerse çalıştığı reklam şirketidir. İşi sayesinde dış hayatla bir bağ kurmak az da olsa annesinin karanlık dünyasından uzaklaştırır Egemen’i. Öte yandan patronu Umay’a (Derya Alabora) duyduğu ilgi genç adam için büyük bir açmazdır. Annesinin varlığı bu ilgi önünde koca bir engeldir. Çaresizliği artan Egemen iki kadın arasında sıkışıp kalır.

Meral Çetinkaya, Erdem Akakçe, Derya Alabora ile Şebnem Dilligil’in oynadığı 'Karanlıktakiler', 2 Ekim'de vizyona çıkıyor.
Çağan Irmak'tan 'Karanlıktakiler' - Sinema Haber- ntvmsnbc.com
 
Emmy adayları açıklandı

Televizyon dünyasının Oscarları Emmy ödülleri için yarışacak adaylar belli oldu. CNBC-e ve e2 dizilerinin birçok adaylık aldığı ödüllerde 'Mad Men', 'Dexter' ve 'Breaking Bad' gibi yapımlar favoriler arasında yer alıyor.

090717-madmen.hmedium.jpg


İSTANBUL - Televizyon dünyasının Oscarları olarak kabul Emmy ödülleri için yarışacak adaylar belli oldu. CNBC-e ve e2 dizilerinin birçok adaylık aldığı ödüllerde 'Mad Men', 'Dexter' ve 'Breaking Bad' gibi yapımlar öne çıktı.

Emmy'de drama dalında en çok şans tanınan yapımların başında bol ödüllü dizi 'Mad Men' geliyor. Dizinin oyuncuları Jon Hamm ile Elızabeth Moss da, En İyi Erkek ve En İyi Kadın oyuncu dallarında aday.

Yine e2 dizilerinden 'Dexter' da drama dalında yarışacak. Dizi ayrıca Mıchael C. Hall'a bir kez daha 'En İyi Erkek Oyuncu' adaylığı getirdi.

Drama dalındaki bir başka aday dizi 'Breaking Bad'. Dizinin başrol oyuncusu Bryan Cranston ödüle yakın görülüyor.

'The Closer'dan Kyra Sedgwick ise, 4. adaylığında ödülü kazanmak istiyor.
Komedi dizisi dalında 'How I Met Your Mother'la 'Family Guy' ödülün güçlü adaylarından.

090717howimetyorumother.jpg

Komedi dalında 'En İyi Erkek Oyuncu' adayları arasında 'The Big Bang Theory' ile Jim Parsons ve 'Two and a Half Men' ile Charlie Sheen yer alıyor.

Julıa Louıse-Dreyfuss'la Sarah Silverman, 'The New Adventures of Old Christıne' ve 'The Sarah Silverman Program'daki rolleriyle komedi dalında 'En İyi Kadın Oyuncu' adayları arasında öne çıkıyor.

Ayrıca, 'The Simpsons', '24', 'South Park', 'Pushing Daisies', 'The Tudors', 'According to Jim", 'Battlestar Galactica', 'ER', 'Ghost Whisperer', 'Daily Show With Jon Stewart' ve 'Late Night With Conan O'Brien' çeşitli dallarda ödülleri kazanmak için yarışacak.

Bu sene Emmy ödüllerine en fazla dalda aday olan dizi ise '30 Rock' oldu.

61. Emmy Ödülleri töreni, 20 Eylül'de CNBC-e ve e-2'den canlı olarak yayınlanacak.
Emmy adayları açıklandı - Sinema Haber- ntvmsnbc.com
 
20080626_1214461148_s0np-m.jpg
Uzun zamandır çekilmesi planlanan en ünlü çizgi dizilerden 'Şirinler' sonunda yönetmenine kavuştu. 2010'da gösterime girecek olan filmi Raja Gosnell yönetecek.

Televizyon tarihinin en ünlü çizgi dizilerinden 'Şirinler/ The Smurfs' beyazperdeye geliyor. Filmin uzun zamandır aranan yönetmeni belli oldu.

Daha önce 'Evde Tek Başına 3/ Home Alone 3', 'Gerçek Öpücük/ Never Been Kissed', 'Scooby-Doo, Scooby-Doo 2: Canavarlar Kaçtı' filmlerinin yönetmeni Raja Gosnell 'Şirinler'i sinemaya aktaracak isim oldu.

2010'da gösterime girecek olan filmin oyuncuları ise henüz belirlenmedi.
yedincigemi.com - sinema - haberler
 
2010a kadar uslu durucam, umarım şirinleri görebilirim.
 
Türk sineması Türkiye gerçeğini anlatacak

Türk sineması Türkiye gerçeğini anlatacak


26 Temmuz /2009 OLKAN ÖZYURT
Sinema dünyası kriz dinlemiyor. Şimdiden 32 film vizyona hazır. Sinemacılar, bu yıl öne çıkan işsizlik, suç, vicdan azabı, aşk, aile dramları, yolculuk, yoksul insan, yalnızlık, iletişimsizlik, hastalık gibi temalarla, seyircilerin Türkiye gerçekleriyle daha fazla yüzleşmesini amaçlıyor .

'Türk sineması, krizle olan imtihanında genelde başarılı olmuştur' derler. Meğer doğruymuş! Dünyayı sarsan ekonomik kriz adeta sinemacıları teğet geçiyor! Şimdiden vizyona hazır 32 film var. Dahası da gelecek. Şu an memleketin her yeri neredeyse sete dönüşmüş durumda. Anlaşılan eylül sonunda bir 30 film daha vizyona hazır olacak. Lakin sinemacıların çoğu dertli, bunu da paylaşmak istiyor. Bu da ele aldıkları temalardan belli. Çünkü bu yılın baskın temaları işsizlik, suç, cinayet, vicdan azabı, aşk, aile dramları, yoksul insan, iletişimsizlik, yalnızlık, hastalık... Dolayısıyla bu yıl beyazperdede pek de iç açıcı hikâyeler izlemeyeceğiz. Ama sanki filmler sayesinde sinema seyircileri Türkiye gerçekleriyle daha fazla yüzleşecek.

32 TÜRK FİLMİ SEYİRCİYLE BULUŞMAYI BEKLİYOR
Sabah - Kültür Sanat - Türk sineması Türkiye gerçeğini anlatacak
 
Engin Günaydın 'Vavien' için Tokat-Erbaa'da motor dedi

Engin Günaydın 'Vavien' için Tokat-Erbaa'da motor dedi

Ünlü oyuncu ilk filminin çekimlerine başladı.

enginktutu.jpg


Avrupa Yakası dizisinde Burhan Altıntop tiplemesi ile tanınan Engin Günaydın, ilk filmi 'vavien'in çekimlerine başladı.

Tokat'ın Erbaa ilçesinde Alçakbel Yaylası'nda yaklaşık 3 gün geçiren set ekibi bir hafta gecikmeli olarak film çalışmalarına başladı. Filmin ilk seti trafiğe kapatılan İstiklal Caddesinde tek katlı bir evde çekilmeye başladı. Oldukça kalabalık bir kadro ile çalışmalara başlayan ekibin basın mensuplarına kapılarını açması bekleniyor.

Elektrik dünyası, elektrik akımı, elektrik açma-kapatma gibi kavramları içinde barındıran filmde insanların bir birleri arasında kurduğu enerji işleniyor. İlk başta gerilimle başlayan içinde komediyi de barından filmin çekimlerinin bir ay sürmesi bekleniyor.

Engin Günaydın 'Vavien' için motor dedi - KÜLTÜR SANAT - HABERTÜRK - Türkiye'nin En Büyük İnternet Gazetesi
 
Hrant Dink Vakfı'ndan 'vicdan'lı filmler

Hrant Dink Vakfı'ndan 'vicdan'lı filmler

Uluslararası Hrant Dink Vakfı, "vicdan" konulu kısa film yarışması düzenledi. 1 Ağustos'ta başlayan başvurular, 30 kasım'a kadar sürecek.

İSTANBUL - Yarışma, Hrant Dink'in "sağduyunun, vicdanın sesi suskunluğa mahkum edildi, şimdi o vicdan çıkış yolu arıyor " cümlesinden hareketle düzenleniyor.

Profesyonel ya da amatör herkese açık olan yarışmaya başvurular internet üzerinden yapılabilecek.

En fazla beş dakika uzunluğunda olacak filmler, www.vicdanfilmleri.org sitesine yüklenebilecek.

Yarışmanın jüri üyeleri arasında Hrant Dink'in eşi Rakel Dink de yer alıyor. Dink'in yanısıra Serra Yılmaz, Lale Mansur gibi isimler de jüride bulunuyor.
Filmler, internet üzerinden izlenebilecek, halk tarafından oylanacak ve yorumlanabilecek. Jürinin belirleyeceği 20 film, Şubat 2010'da açıklanacak.

Hrant Dink Vakfı'ndan 'vicdan'lı filmler - Sinema Haber- ntvmsnbc.com
 
80'lerin çocuklar A takımı dizisini sanırım iyi hatırlarlar o halde müjde ! 2010'da vizyona girecek filmler arasında bakın ne varmış:)


spacer.gif

The A-Team

80'lerin efsanevi dizisi A Takımı Jessica Biel, Bradley Cooper gibi ünlü yeni oyuncularıyla beyazperdeye yeniden dönüyor.

Yönetmen:Joe Carnahan
 
'Abimm' çok sıcak bir film

367970856250.jpg


4 Aralık'ta vizyona girecek 'Abimm' filminin başrol oyuncularından Mustafa Üstündağ: Eski, sararmış resimlere bakarsınız ya! Ne kahkaha atar, ne de ağlarsınız. Sarı sıcak bir tebessüm. İşte öyle bir film

* 'Abimm' nasıl bir film sizce?
Çok yürekten bir film oldu. İlkay (filmin senaristi İlkay Akdağlı) çok güzel bir hayal kurmuş. Uzun zamandır böyle filmler yapılmıyordu. Yönetmen Şafak Bal'la beraber çok iyi özümsemişler. Biz de Levent'le güzel paslaştık, yüreğimizi koyduk ortaya.

* Siz, zihinsel engelli Arif'in kardeşi Çetin'i oynuyorsunuz. Peki Arif'i oynamayı istemez miydiniz?
Bir oyuncu olarak isterdim tabii Arif'i oynamayı ama fiziksel olarak olmazdı. Çünkü Arif, iri yarı ve fiziksel olarak güçlü bir karakter, ben oynardım ama inandırıcı olmazdı.

O KADAR YALNIZIZ Kİ!

* Bu filmin cümlesi ne, bize ne söyleyecek?
tek bir cümleye indirgeyemem filmi ama şöyle söyleyebilirim; o kadar yalnız kalmışız, hayata dair o kadar bazı şeyleri unutmuşuz ki! Film, o unuttuğumuz şeyleri hatırlatacak galiba. Özellikle kentlerde yaşayan insanlar çok yalnızlaşmaya başladı. Tamam, birey olabilmek güzel ama aile olmak, aile bağları da insanı çok ayakta tutan bir şey.

* İnsanlar bu filmi seyrettikten sonra nasıl bir ruh halinde olacak sizce?
Hani eski sararmış resimler vardır ya; tebessümle bakılır o resimlere. Ne kahkaha atarsınız, ne ağlarsınız. Sarı sıcak bir tebessüm… İşte öyle bir film 'Abimm'. İnsanların gülecekleri yerler de var, ağlayacakları, korkacakları yerler de. Yani hayat gibi…

* Kurtlar Vadisi'nde canlandırdığınız 'Muro' karakteri, özellikle replikleriyle fenomen olmuştu. Bu filmde de öyle unutulmaz replikleriniz var mı?
Hayır yok. Özellikle dikkat ettik buna, bir şeyin slogan olmaması için uğraştık. Burada öne çıkması gereken karakterler değil, film. Biz oyuncular, o filmin birer parçasıyız.

* Oyunculuk anlamında, şu anda hayal ettiğiniz yerde misiniz?
Sonu gelen bir şey değil oyunculuk. Yaşadığım ve sağlığım el verdiği sürece bu mesleği yapacağım. Şu anda, tırnak içinde ünlüyüm. Ama popülerlik gelip geçici bir şey. Hayatımın tek amacı bu değil. Daha oynayabileceğim pek çok rol var. Benim derdim iyi oynamaktı. İnsanların "Elinize sağlık, çok güzel oynamışsınız" demelerini duymaktı. Kafamda öyle hayal ettiğim bir yer yok; ucu bucağı açık, gidebildiği yere kadar...

* Bir oyuncu olarak nelerden besleniyorsunuz?
Yaşamdan besleniyorum, yaşamın bütün kaynaklarından. Hayatın içinde olabilmek, yaşamdan zevk alabilmek yeteri kadar besliyor zaten. Hayal kurmayı çok severim, oturup saatlerce hayal kurabilirim. Hayal kurarken de bir sürü malzeme çıkıyor.

* Bundan sonra hangi projede göreceğiz sizi?
Şafak Sezer'le beraber bir film çektik: 'Kutsal Damacana Kurt Adam'. Orada da kurt adamı oynadım. Enteresan bir deneyimdi. Kendi türünde eğlenceli, komik ve iyi bir film oldu.

Kaynak
 
Akademi Ödülleri'ni sunacak ikili belirlendi!
0-martinbaldwin_display.jpg

8 Mart'ta düzenlenecek Oscar törenini ünlü komedyen Steve Martin ve usta aktör Alec Baldwin sunacak.Oscar töreninin yönetmeni Bill Mechanic, Martin-Baldwin ikilisinin karşılıklı bir tezat oluşturduğu için özellikle seçildiğini belirtti.Steve Martin 2001 ve 2003 Oscar törenlerini sunmuştu. İki aktör yakında vizyona girecek romantik komedi tarzındaki It's Complicated adlı filmde birlikte oynuyor.

yedincigemi.com - sinema - haberler
 
Engelliler 3 kısa filme imza attı

Engelliler, kendi sorunlarını kendileri ekranlara taşıyacak 3 anlamlı kısa filmin altına imza attı. 3 Filmin galası İstanbul'da yapıldı.

İstanbul'da anlamlı bir film galası vardı.


Özürlüler bu sefer dublörleri aradan kaldırdı, kendi sorunlarını kendileri ekranlara taşıdı.

Çekilen kısa filmler, olanak sunulduğunda, özürlülerin neler başarabileceğini en güzel şekilde anlatıyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Bahçeşehir Üniversitesi el ele vererek, engellilerle birlikte böyle bir projeyi gerçekleştirdiler.

7 aylık sinema eğitiminin sonunda ortaya birbirinden anlamlı 3 film çıktı. İşte bu 3 kısa filmin galası vardı ve emeği geçen herkes, özellikle engelliler oldukça gururluydu.

"Önyargı" filminin senaristi ve yönetmeni, ortopedik engelli Fatih Coşkunsu, "Benim bu filmi yazmamın amacı engelli toplumunun iyi algılanmaları için, bizim Türk milletimizin." dedi.

"Senin İçin" filminin senaristi, işitme engelli Hasret Dilsiz, "Filmleri, dizileri izlerken duymuyoruz, izliyoruz. Ama ne altyazı var, ne tercüman. Kendim böyle birşey yapabilir miyim diye düşündüm ve bu filmi hazırladım." diye konuştu.

"Sevme Sanatı" filminin senaristi, zihinsel engelli Gökçe Tokgöz, "Heyecanlıyım. Film yazdım, öykü, aşk için." dedi.

Projenin altına imza atanlar da oldukça mutluydu.

Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erkan Büker, "Kendi espri anlayışları var, kendi hayata bakışları var ve keyifliler yani, onlar bu işten keyif alıyorlar. Sadece biz bunu anlayamıyoruz. " diye konuştu.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık ve Sosyal İşler Genel Müdürlüğü'nden Özürlüler Müdürü Bekir Köksal, bu çalışmayla toplumun engellilere bakışını değiştireceklerini, engellilerin de özgüven kazanacağını söyledi.

Kaynak
 
Yağmur adam öldü

9501106.jpg


spacer.gif

Amerikalı oyuncu Dustin Hoffman'ın canlandırdığı "Yağmur Adam" filmine esin kaynağı olan Kim Peek öldü.

Salt Lake City Tribune gazetesi, hafızasıyla şaşırtan dahi Peek'in cumartesi günü Salt Lake City'de kalp durması sonucu 58 yaşında hayata veda ettiğini duyurdu.

Peek'in babası Fran Peek, gazeteye yaptığı açıklamada, 16 ayda Shakespeare'in tüm eserlerini, İncil ve Tevrat'ın tamamını okuyan oğlunun haftalardır solunum yollarından rahatsız olduğunu belirtti. Utah Üniversitesi'nden nöropsikiyatr Daniel Christensen de gazetedeki açıklamasında, "O, benzersizdi. Hafızası ve bilgisi inanılmazdı" ifadesini kullandı.

Alışılmadık ezber yeteneğine sahip Peek, senarist Barry Morrow ile 1984'de bir toplantıda karşılaşmış ve Morrow'a ilham kaynağı olmuştu. 1988'deki "Yağmur Adam" filmi "en iyi erkek oyuncu" da dahil olmak üzere 4 Oscar ödülü kazanmıştı.

Beyin kökünde bulunan beyinciği tam gelişmemiş, iki beyin lobunu birbirine bağlayan köprücükler olmadan doğan Peek, 4 yaşına kadar konuşamamış, doktorlar Peek'in zeka geriliği olduğunu düşünerek, ailesine oğullarının özel eğitim almasını önermişti. Ancak Peek daha sonra yetenekleriyle herkesi şaşırtmaya başlamıştı. IQ testlerinde vasat sayılacak 87 puana ulaşabilen, tek başına giyinemeyen Peek'in hafızasında 9 bin kitap bulunduğu sanılıyor.

Peek, herhangi bir tarihin haftanın hangi gününe denk geldiğini söyleyebiliyordu. ABD'deki bazı kentlerin haritalarını hafızasına kaydetmiş olan Peek, dünya tarihindeki büyük olayları, tarihlerini hatırlıyordu. Filmleri, konuları ve oyuncularıyla hatırlayan Peek, telefon kodlarını ve posta kodlarını da ezbere biliyordu.

İnsan beyninin sırlarına ermeye çalışan Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi NASA'nın da dikkatini çeken Peek, yakınlarına göre münzevi hayat sürüyor, gittiği kütüphanelerde sürekli kitap okuyordu.

Yağmur Adam Kim Peek Fotoğrafları

hürriyet
 
Titanik bu sefer battı!

192592.jpg


6 haftadır vizyonda olan 'Avatar', 'Titanik'in 1 yılda yaptığı 1.843 milyon dolarlık hasılatı geçerek zirveye oturdu.'Tüm Zamanların En Çok Hasılat Elde Eden Filmi' unvanını kazanan film, 'Titanik'e 16 milyon dolar fark attı
Sinema dünyası, 'Avatar'ın büyük zaferini konuşuyor. 'Titanik' filminin 1997 yılından bu yana elinde bulundurduğu rekoru kırarak 'Tüm Zamanların En Çok Hasılat Elde Eden Filmi' unvanını kazanan yapım, Hollywood'da gündeme oturdu.

2 MİLYAR DOLARA YAKLAŞIYOR
Sinema sektörü yayın organı Variety ile BBC'de yer alan haberlere göre, 20th Century Fox yapımı 'Avatar', 6 hafta içerisinde büyük bir rekora imza attı. 'Titanik'in 1997-1998 yıllarındaki gösteriminin ardından elde ettiği dünya çapındaki 1 milyar 843 milyon dolarlık hasılatı 6 haftada geçen film, bu süre içerisinde 1 milyar 859 milyon dolar gişe hasılatı yaptı.

'Gişe dahisi' James kendi rekorunu kırdı
DÜNYANIN en büyük deniz kazasını anlatan, Kate Winslet ile Leonardo Di Caprio'nun rol aldığı 1997 yapımı 'Titanik'in de yönetmeni olan James Cameron, 13 yıl sonra unvanını yine kimseye kaptırmadı. Sinema tarihinin en çok hasılat elde eden iki filminde kamera arkasına geçen Cameron, bir daha kırılması güç bir rekora imza attı.

SIRA 'OSCAR ÖDÜLLERİ'NDE
'Titanik'le, 70. Oscar Ödülleri töreninden tam 11 dalda altın heykelle dönen Cameron, 'En İyi Film' ve 'En İyi Yönetmen' kategorileri de dahil olmak üzere topladığı ödüllerle, 'Ben-Hur' filminin 1959 yılında kırdığı rekoru egale etmişti. 'Avatar' filmiyle benzer bir rekor kırmayı hedefleyen Cameron ve ekibi, 2 Şubat'ta ilan edilecek Oscar adaylıklarını heyecanla bekliyor.

22. YÜZYILDA YAŞAM SAVAŞI
AVATAR, 22. yüzyılda, 'Pandora' adlı bir uyduda geçiyor. Bir gaz devinin yörüngesinde dönen Pandora'da, 3 metre uzunluğunda, mavi insansı görünümlü, kabile kültürünü benimsemiş Na'vi halkı yaşıyor. Ta ki 'Beyaz Adam' burayı işgal etmeye başlayana kadar.

Haber10
 
'Recep İvedik 3' ilk 3 günde rekor kırdı!

71594.jpg


Recep İvedik 3'ü eleştirmenler hiç beğenmedi ama halk yine onlarla aynı fikirde değil.

Cem Yılmaz'ın, son filmi "Yahşi Batı" ile elde ettiği ilk üç gündeki 8 milyon 432 bin TL'lik hasılat rekorunu, cuma vizyona giren Şahan Gökbakar'ın "Recep İvedik 3" filmi kırdı.

Film, ilk 3 günde 10 milyon 492 bin 946 TL'lik geliriyle tüm zamanların hasılat rekorunu kırdı.

"Recep İvedik 3," ilk 3 günde 1 milyon 153 bin 71 kişi tarafından izlenerek kendi elinde bulundurduğu 1 milyon 209 bin 453 kişilik izlenme rekorunu kırmayı başaramadı.

Haber Aktuel
 
Oscarlar Sahiplerini Buldu ..


Hiç kuşkusuz törene yönetmenliğini Kathryn Bigelow'un yaptığı The Hurt Locker damga vurdu... The Hurt Locker en iyi film ve en iyi yönetmen dahil tam6 dalda Oscar'ı kucakladı...

Kathryn Bigelow Oscar tarihine geçerek en iyi yönetmen ödülünü alan ilk kadın yönetmen oldu... Özellikle erkek yönetmenlerin egemenliği altında olan aksiyon dalında daha önce harika işler çıkaran Bigelow'un bu ödülü almasına çok sevindim... Dünya Emekçi Kadınlar Günün'de bu ödülü alması ise gerçekten daha güzel... Tebrikler Kathryn...

Avatar filmi ise sadece teknik dallarda 3 ödül alabildi... Bence bu normal... Avatar sonuçta teknoloji anlamında sinemada bir devrim yaratmıştı...

İşte Oscar gecesinde ödülleri kazanan isimler...

En iyi Film: The Hurt Locker
En iyi yönetmen: Kathryn Bigelow (The Hurt Locker)
En iyi kadın oyuncu: Sandra Bullock (The Blind Side)
En iyi erkek oyuncu: Jeff Bridges (Crazy Heart)
En iyi yardımcı kadın oyuncu: Mo'Nique (Precious)
En iyi yardımcı erkek oyuncu: Christoph Waltz (Inglourious Basterds)
En iyi özgün senaryo: Mark Boal (The Hurt Locker)
En iyi uyarlama senaryo: Geoffrey Fletcher (Precious)
En iyi animasyon: Up
En iyi yabancı film: The Secret in Their Eyes (Arjantin)
En iyi belgesel: The Cove (Louise Psihoyos ve Fisher Stevens)
En iyi kurgu: The Hurt Locker (Bob Murawski ve Chris Innis)
En iyi sanat yönetmenliği: Rick Carter, Robert Stromberg ve Kim Sinclair (Set dekorasyonu) (Avatar)
En iyi görüntü yönetmenliği: Mauro Fiore (Avatar)
En iyi görsel efekt: Joe Letteri, Stephen Rosenbaum, Richard Baneham ve Andrew Jones (Avatar)
En iyi ses kurgusu: Paul Ottosson (The Hurt Locker)
En iyi ses miksajı: Paul Ottosson ve Ray Beckett (The Hurt Locker)
En iyi film müziği: Michael Giacchino (Up)
En iyi orijinal şarkı: The Weary Kind (Crazy Heart)
En iyi kostüm tasarımı: Sandy Powell (The Young victoria)
En iyi makyaj: Star Trek
En iyi kısa metrajlı film: The New Tenants
En iyi kısa animasyon: Logorama
En iyi kısa metrajlı Belgesel: Rabbit a la Berlin
 
Açıkçası The Hurt Locker'ın, özellikle en iyi film ve en iyi yönetmen ödülünü alacağını hiç tahmin etmiyordum. En iyi kurgu, en iyi ses miksajı, en iyi ses kurgusu ödülleri kabul edilebilir ama en iyi film, en iyi yönetmen ve en iyi özgün senaryo ödüllerini haketmediğini düşünüyorum bu filmin.

Senaryonun neresi özgün, ona pek anlam veremedim. Amerika, Irak'a 2001 yılından girmiş ve bununla ilgili onlarca belgesel, film, kısa film vs. çekilmiş.

Hayır, bu film bir mesaj mı veriyor, onumu kaçırdım anlamıyorum. Bravo takımındaki askerlerin 39 gün boyunca başından geçenler anlatılıyor ve baya bir Amerikan propagandası da yapılıyor. Amiyane tabiri ile ''oha'' dedirtecek en ufak bir sahne göremedim. Yani neredeyse filme vasat diyeceğim.

En iyi film dalında aday olan diğer 8 filmi izlemediğim için Avatar ve The Hurt Locker için yorum yapabiliyorum ve eğer sadece bu iki film için düşünürsek bence Avatar açık ara en iyi film ödülünü almalıydı.
 
Bu bayan yönetmen yanılmıyorsam Avatar'ın yönetmeninin eski eşi. Avatar hakettiği dallarda almış oscar'ını.
 
Aynen Capri...

Kathryn Bigelow'un yönetmenliğine kimse birşey diyemez...

Gerçekten harika yönetmen...

En azından daha önce çektiği filmlerde...

The Hurt Locker'ı izlemedim yalnız henüz...

Az sonra izliycem ondan sonra karar veririm film hakkında...
 
The Hurt Locker'ı izledim... Açıkçası gerçekten fazla abartılmış... Bir kaç yıl sonra bu film unutulup gidecek... Kathryn Bigelow ise ödülü haketmiş yinede... Filmi ayakta tutan O'nun seçimleri olmuş... En iyi orjinal senaryo dalında da bence ödülü Inglourious Basterds yada District 9 almalıydı...

En isabetli seçim ise Christoph Waltz'un en iyi yardımcı erkek oyuncu ödülünü almış olması...

Oscar yerine bence Avrupa Festivalleri çok daha kaliteli... Ne bileyim Cannes, Venezia yada Berlin Film Festivalleri daha prestijli benim gözümde... Amerika'da ise Sundance Film Festivali'ni Oscar'a tercih ederim...
 
Yeşilçam ödülleri sahiplerini buldu

yesilcam.jpg


Geleneksel 3.Yeşilçam Ödülleri Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen törenle sahiplerini buldu. En iyi film dalında 'Nefes: Vatan Sağolsun' birinciliğe layık görülürken, en iyi yönetmen 'Hayat Var' filmiyle Reha Erdem oldu. Törende en iyi kadın oyuncu Binnur Kaya, en iyi erkek oyuncu ise Mert Fırat seçildi. Senaryo dalında ise 'Vavien' filmiyle Engin Günaydın ödül aldı.


Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRKSAK) ve Beyoğlu Belediyesi'nin işbirliği ile organize edilen 3.Yeşilçam Ödülleri, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen törenle sahiplerine verildi. 11 kategoride verilen ödüllerin sunumunu Meltem Cumbul yaptı. Behzat Gerçeker şefliğinde ENBE Orkestrası'nın müzik ziyafetiyle renklenen törene iş, sanat ve medya dünyasından çok sayıda davetli katıldı.

Yeşilçam'ın en önemli sanatçılarından olan Hülya Koçyiğit, Yeşilçam Ödülleri'nin Türk sineması için önemine değindi. Organizasyonun her yıl daha da geiştirilerek devam etmesini dileyen Koçyiğit, "3 yıldır birbirinden güzel organizasyonlarla Türk sinemasına layık bir şekilde gündeme geliyor Yeşilçam Ödülleri. İnşallah bundan sonra da devam eder ve geleneksel ödüllerimiz olur, tüm dünyada örnekleri bol bol olduğu gibi. Biz sanatçılar için bu tür organizasyonlar itici bir güçtür. Mesleğimizi daha iyi daha güzel işler çıkarmak için önemlidir" dedi.

'Hayat Var' filmiyle en iyi yönetmen dalında ödül alan Reha Erdem, ödüle layık görülmesinden duyduğu mutluluğu ifade ederek, "Çok sevindim ve şaşırdım. Kurul çok seçici ve kaliteliydi. Kendi adıma çok heyecan verici bir ödüldü. Bu sene yarışmada çok farklı filmler vardı. Tabi bunlar Türk sinemasının çeşitliliğini birkez daha gösterdi.

Bu iyi bir şey" diye konuştu. En iyi film seçilen 'Nefes: Vatan Sağolsun'un oyuncuları da almış oldukları ödülün kendileri için önemine değinerek, "Nefes hepimizin ilk filmi. Hepimiz Levent Semerci'den çok şey öğrendik. Çok mutluyuz ve keyifli bir şekilde ayrılıyoruz buradan. Bizi destekleyenlere çok teşekkür ediyoruz" şeklinde konuştular.

Her kategoride 6 adayın yarıştığı törende ödüle layık görülenler:
  • En iyi film: Nefes Vatan Sağolsun
  • En iyi yönetmen: Reha Erdem/Hayat Var
  • En iyi kadın oyuncu: Binnur Kaya/ Vavien
  • En iyi erkek oyuncu: Mert Fırat/ Başka Dilde Aşk
  • En iyi yardımcı erkek oyuncu: Cemal Toktaş/ Güneşi Gördüm
  • En iyi yardımcı kadın oyuncu: Derya Alabora/ Pandora'nın Kutusu
  • En iyi görüntü yönetmeni: Soykut Turan/ Güneşi Gördüm
  • En iyi senaryo: Engin Günaydın/ Vavien
  • En iyi müzik: Atilla Özdemiroğlu: Vavien
  • En iyi genç yetenek: Elit İşcan/ Hayat Var
  • Turkcell ilk film ödülü: Nefes, Vatan Sağolsun/ Levent Semerci
Zaman
 
Eyvah Eyvah 2 geliyor

ShowImage.aspx


Başrollerini Ata Demirer ile Demet Akbağ'ın paylaştığı ve 2 milyonu aşan izleyici sayısına ulaşan ‘Eyvah Eyvah’ filminin ikincisi çekilecek

EYVAH EYVAH FİLMİNİN FRAGMANI


GİŞE REKORU KIRAN FİLMDEN FOTOĞRAFLAR

İlki Çanakkale'nin Ezine İlçesi'ne bağlı Geyikli Beldesi, Dalyan Köyü ve Bozcaada'da çekilen filmin büyük ilgi görmesi üzerine yapımcı Beşiktaş Kültür Merkezi (BKM) şirketi ‘Eyvah Eyvah 2'yi çekme kararı aldı. Ata Demirer'in ikinci filmin senaryosunu tamamladığı öğrenildi. Geyikli Beldesi Belediye Başkanı AK Parti'li Mustafa Çiçek, ikinci film için BKM personelinin beldeye geldiğini söyledi. Ata Demirer, Demet Akbağ, Özge Bora Şakrak, Salih Kalyon, Bican Günalan, Tanju Tuncel, Caner Alkaya gibi oyuncuların rol aldığı ilk filmin beldenin tanıtımına büyük katkı sağladığını hatırlatan Çiçek, “Turizm sezonunda büyük bir patlama yaşandı. Geyikli Beldesi şimdi turizmcilerin yatırım yaptığı bir cazibe merkezi haline geldi. İkincisi çekilecek filmi, yine beldemizin reklamı açısından çok önemli bulduğumuz için, elimizden gelen katkıyı sağlama çabası içerisinde olacağız” dedi.
Başkan Çiçek, ikinci filmin tamamının Geyikli ve çevresinde çekileceğini anlattı. Çiçek, “Kültür ve sanat adına yapamayacağımız hiçbir şey yok. İkinci filmin çekimleri için tercihlerini Geyikli'den yana kullanan filmin oyuncusu, senaristi ve değerli hemşerimiz Ata Demirer'e, yapımcısı BKM'ye teşekkür ederim” diye konuştu.

İkinci filmin çekimlerinin yapılacağı mekanları ve yöre halkından filmde rol alacak yardımcı oyuncu bulma arayışına giren BKM personeli ise bir açıklama yapmadı.

ATA DEMİRER SİNYALİ VERMİŞTİ
26 Şubat 2010 tarihinde gösterime giren, yapımcılığını BKM, yönetmenliğini Hakan Algül'ün yaptığı ilk filmin çekimleri 17 Haziran 2009'da Geyikli'de başlanmıştı. Filme 22 Nisan 2010'da Geyikli Beldesi'nde bir gala daha yapılmıştı. Ata Demirer, Geyikli'ye gelerek film izlemiş ve burada ikincisinin sinyalini vermişti.


Hürriyet

Eyyvah Eyvah ikincisi de geliyor

12133965.jpg


Ata Demirer ve Demet Akbağ’ın başrol oynadığı, geçtiğimiz sezona damgasını vuran “Eyyvah Eyvah”ın devam filmi, 7 Ocak 2011’de vizyona girecek.

Ata Demirer’in senaryosunu yazdığı ve başrolü Demet Akbağ’la birlikte üstlendiği “Eyyvah Eyvah”, 26 Şubat’ta vizyona girmiş ve sinemaseverlerin en beğendiği filmlerden biri olmuştu. “Eyyvah Eyvah”ın merakla beklenen devam filmi de kısa süre önce tamamlandı. Senaryosunu yine Demirer’in yazdığı, yönetmenliğini Hakan Algül’ün üstlendiği “Eyyvah Eyvah 2”, 7 Ocak 2011’de seyirciyle buluşacak. Demirer ve Akbağ’ın yanı sıra Özge Borak, Salih Kalyon, Tanju Tuncel, Meray Ülgen ve Bican Günalan’ın rol aldığı yapımda hikâye ilk filmin kaldığı yerden devam edecek. Hüseyin, uzun uğraşlardan sonra bulduğu babası Ali Rıza Şeker, şarkıcı ablası Firuzan ve terzi Ramiz’le beraber Geyikli’ye doğru yola çıkacak. Ancak sevdalısı hemşire Müjgan’a kavuşması, sandığı kadar kolay olmayacak.

ShowImage.aspx


Hürriyet
 
Engel!siz TV yayın hayatına başlıyor!

1282051331-engelsiztvlogo.jpg


Engel!siz TV, test yayınından sonra 18 Eylül 2010 Cumartesi günü tüm programları ile yayın hayatına başlıyor!


"Engel Olma" sloganıyla yayın hayatına “Merhaba” diyen engel! siz TV; bundan böyle tüm engellilerin ve onların ailelerinin hiçbir engele takılmadan yer alabilecekleri bir platform olacak. Dertlerin, sorunların, problemlerin çözüm ortağı olmakla birlikte tüm izleyicilerin de ekranı olabilmeyi göze alan engel! siz TV; Spordan sanata, müzik ve eğlenceden, yarışmalara, haberden açık oturum programlarına kadar engelsiz bir yayın için "Engel Olma" diyor...

engel! siz TV, TURKSAT 12015 Frekans, Symbol Rate 27500, Polarizasyon Horizontal, Fec 5/6 'dan D Smart 92 Kanalda, ve internette yayında. Çok yakında ise, Digitürk, Tivibu kablolu yayınlarda ve oluşabilecek benzeri tüm dijital platformlar da yer alacak.

Engellilerin ve engelli yakınlarının yenilik ve gelişmelerle ilgili bilgi sahibi olmalarını sağlamak, yerel yönetimlere engelliler için yaptıkları mimari ve kentsel düzenleme ve faaliyetlerle ilgili destek sağlamak, yeni girişimleri teşvik etmek, Sivil toplum kuruluşları arasında etkileşimi güçlendirmek, sosyal sorumluluk bilincinin gelişmesine ve yaygınlaşmasına destek sağlamak, engel! siz TV’nin ana hedeflerini oluşturuyor…

Bunun yanı sıra, farklı sosyal sorumluluk projeleri ile toplumsal duyarlılık yaratmak için, bir “Sosyal Sorumluluk Projesi” olarak başlatılan engel! siz TV', test yayının ardından 18 Eylül 2010 Cumartesi günü tüm programları ile yayın hayatına merhaba diyor.

Gazeteciler
 
Altın Portakal'a engelliler damga vuracak

14015.jpg


Bu yıl 47. kez düzenlenecek olan Uluslararası Altın Portakal Film Festivali, anlamlı bir konserle başlayacak.

47. Uluslararası Altın Portakal Film Festivali'nin galası, ikisi görme biri de bedensel engelli üç gencin vereceği konserle başlayacak.

Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin desteğiyle, Antalya Kültür Sanat Vakfı'nın bu yıl 47'incisini düzenlediği Altın Portakal Film Festivali'ne engelliler de katılacak. Festival etkinliklerinin gerçekleştirileceği bina ve salonlar engelliler için özel olarak düzenlenirken, gala gecesinin açılışı da engelli çocuk ve gençler tarafından yapılacak.

"Engelsiz Trio"
Etkinlikte, viyolensel çalan Antalya Devlet Konservatuvarı öğrencisi görme engelli Alp Özsökmen, keman çalan görme engelli Zeynep Temirci ile yan flüt çalan bedensel engelli Tuğba Ak'tan oluşan ''Engelsiz Trio'', Gabriel Faure'nin ''Pavane'' adlı eserini seslendirecek.

Gala gecesi için Haşim İşcan Kültür Merkezi'nde provalarını sürdüren ''Engelsiz Trio''nun çalışmalarına Antalya Devlet Opera ve Balesi sanatçısı Devrim Demirel ile Antalya Büyükşehir Belediyesi Engelliler Birimi'nde görev yapan eşi Selen Demirel destek veriyor.

Amaç kırmadan protesto
Devrim Demirel, ''Protesto, illa bağırıp çağırarak, kırıp dökerek olmaz. Türkiye'de engellilerin önüne çıkarılan engelleri biz sanatla protesto edeceğiz. Bu yıl Altın Portakal'da engellilik teması da işlenecek'' diye konuştu.

Demirel, galanın başlangıç gongunun ise down sendromlu bir çocuk tarafından çalınmasının planlandığını da bildirdi.

Gecede yan flüt çalacak olan doğuştan yüzde 95 bedensel engelli 14 yaşındaki Tuğba Ak, tekerlekli sandalyesi yüzünden okul servislerinin kendisini eğitim gördüğü liseye taşımayı reddetmesiyle gündeme gelmişti.

İnternet Haber
 
Adile Naşit'in yerine 'uyarı' geliyor!

fft5_mf558575.Jpeg


Geç saatlere kadar televizyon izleyen çocuklara, bir zamanlar Adile Naşit'in masal okuyarak hatırlattığı uyku saatini artık televizyonlarda yayınlanacak bir uyarı hatırlatacak. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ve Televizyon Yayıncıları Derneğinin (TVYD) işbirliğiyle hazırlanan “İyi Uykular Çocuklar Projesi” yarın hayata geçiriliyor. Tüm televizyon kanallarında yarından itibaren her akşam 21.30'da uyku saati uygulaması başlatılacak.


RTÜK ve TVYD tarafından, 80'li yıllarda TRT ekranında yayınlanan “Uykudan Önce” programının “Masalcı Teyzesi”, unutulmaz Tiyatro Sanatçısı Adile Naşit'ten masallar dinleyerek yetişen bir neslin anısına, çocuklara armağan edildiği belirtilen proje kapsamında, Akıllı İşaretler Sembol Sisteminin sevimli logosu “Tele”'nin, ekran başındaki çocuklara artık uyumalarını hatırlattığı üç canlandırma (çizgi animasyon) tüm kanallarda 21.30'dan itibaren bant reklam formunda ve sessiz olarak ekrana gelecek.

Kanalların günlük yayın akışını kesmeden ekrana getirecekleri canlandırmalarda, sevimli logo “Tele” uykuya dalarken, bantta “İyi Uykular Çocuklar”, “Haydi Çocuklar Uykuya” ve “Bugünlük Televizyon Yeter, Bütün Çocuklara İyi Geceler” yazıları belirecek.

RTÜK, TVYD ve ulusal televizyon kuruluşlarının işbirliği ile oluşturulan “İyi Uykular Çocuklar Projesi”, okul öncesi ve ilköğretim çağı çocuklarına erken yatma alışkanlığı kazandırılmasını, anne ve babaların bu konudaki duyarlılıklarının artırılmasını ve çocukların geç saatlerdeki televizyon yayınlarının olası zararlı etkilerinden korunmasını amaçlıyor.

Televizyon yayınlarının tümü çocuklar için faydalı olsa bile, çocukların belli bir saatten sonra mutlaka uyumaları gerektiği görüşünden hareketle, projenin eksenini, çocukların televizyon izlememesi değil, akşamları erken yatması ana fikri oluşturuyor.

Yasaklama ve yaptırım uygulama yerine sorumluluk ve duyarlılık geliştirmeyi amaçlayan İyi Uykular Çocuklar Projesi, düzenleyici otorite ile sivil toplum işbirliğine, yayıncı sorumluluğuna ve ebeveyn duyarlılığına dayanıyor. Ebeveynlerin ekrandaki hatırlatmayı dikkate almaları ve çocuklarını erken yatırmaları, projenin başarıya ulaşmasının en önemli koşulu olarak görülüyor.

Proje kapsamında, üç canlandırmanın yanı sıra, uykunun çocuklar için önemini anlatan dört spot film hazırlandı.

Spot filmlerde, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ile Hacette Üniversitesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferhunde Öktem anne ve babalara; Tiyatro Sanatçısı Metin Akpınar ile eski Milli Basketbolcu İbrahim Kutluay ise çocuklara sesleniyor.
Her spotta, uykunun önemi ve yararları anlatılıyor; uzun ve yorucu bir günden sonra, çocuklar için uykunun hak edilen bir ödül olduğu yan iletisiyle birlikte, büyüme hormonunun en fazla uykudayken salgılandığı bilgisine dayalı olarak “Çocuklar Uyurken Büyür” mesajı vurgulanıyor.

Anne ve babalara ise çocuklarını akşam erken yatırmaları ve onları uykudan mahrum bırakmamaları mesajı veriliyor. Böylece anne ve babalara çocukların erken yatırılmasının bir ebeveyn sorumluluğu olduğu hatırlatılıyor. Çocuklarını erken yatırmakta zorluk çeken anne ve babaların yayın yoluyla desteklenmeleri projenin bir diğer hedefini oluşturuyor.

Bu arada, projenin tanıtımı yarın Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın katılacağı toplantıyla yapılacak. RTÜK ve TVYD daha önce de Akıllı İşaretler Sembol Sisteminin hayata geçirilmesi konusunda işbirliği yapmıştı.

Radikal
 
'Başka Dilde Aşk'a 4 ödül


baskadildeaskbu.jpg


4 ödül alan ''Başka Dilde Aşk'' filmi, Türk sinema tarihinde bir ilke imza attı.

Pek çok uluslararası festivalden ödülle ayrılan ''Başka Dilde Aşk'' adlı film, Güney Kıbrıs'ta düzenlenen Kıbrıs Uluslararası Film Festivali'nde 4 dalda ödül aldı.

İlksen Başarır'ın yönettiği, Mert Fırat ve Saadet Işıl Aksoy'un başrolde olduğu ''Başka Dilde Aşk'' filmi, Türk sinema tarihinde bir ilke imza atarak Güney Kıbrıs'ta düzenlenen film festivaline katıldı ve yarıştığı 6 kategoriden 4'ünde ödül kazandı.

''Başka Dilde Aşk'', Larnaka'da bu akşam düzenlenen ödül töreninde ''en iyi aktör'', ''en iyi aktris'', ''en iyi müzik'', ''en iyi yönetmen'', ''en iyi senaryo'' ve ''en iyi film'' dallarında yarıştı, ''en iyi aktör'', ''en iyi senaryo'', ''en iyi yönetmen'' ve ''en iyi film'' ödüllerine layık görüldü.

Filmin dünya temsilciliğini üstlenen İzzet Pinto, AA muhabirine yaptığı açıklamada, festivalde 4 ödül almayı hiç beklemediklerini ifade etti.

Organizasyonun en önemli ödülü olan ve ''en iyi film''e verilen ''Altın Afrodit'' ödülünü aldıklarını kaydeden Pinto, ''Gecede en fazla ödül alan bizdik'' dedi.

Gecede jüriye politikayla sanatı karıştırmadıkları için teşekkür ettiğini söyleyen Pinto, ''Birçok ödül aldık ama bu en önemli ödül. Güney Kıbrıs'ta yarışıyor olmak ve Güney Kıbrıs'tan bu ödülü almak çok farklı, başka bir katagoriyle kıyaslanamaz'' ifadesini kullandı.

Pinto, ''Çok özel bir geceydi, hiç beklemiyorduk. Çünkü aday olmak bile büyük bir olayken 4 ödülle geceden ayrıldık, çok mutlu olduk'' diye konuştu.

Yönetmenliğini İlksen Başarır'ın üstlendiği 2009 yapımı ''Başka Dilde Aşk'' filminde Saadet Işıl Aksoy, Mert Fırat, Emre Karayel, Lale Mansur, Timur Acar, Ayten Uncuoğlu, Metin Coşkun, Şebnem Köstem, Tuğrul Tülek ve Tuna Kırlı rol alıyor. Senaryosunu İlksen Başarır ile Mert Fırat'ın kaleme aldığı filmin müzikleri Uğur Akyürek'in imzasını taşıyor. Bugüne kadar 15'ten fazla ödülün sahibi olan filmden sinema eleştirmenleri övgüyle söz ediyor.

Filmin konusu özetle şöyle:

''Onur'un hayatı kürek takımından arkadaşı Vedat'ın doğum günü partisinde Zeynep'le tanışmasıyla değişir. Kalabalık ve gürültülü bir barda hiç konuşmadan geçen gecenin sonunda Zeynep, Onur'un işitme engelli olduğunu öğrenir ama bu durum Zeynep'i Onur'dan uzaklaştırmaz. İşiyle, ailesiyle sorunlar yaşayan Zeynep, yaşadığı çevreyi sorgularken öbür taraftan biraz da bilmediği bir dünyanın merakıyla unuttuğu ceketini bahane ederek Onur'u görmeye gider. Babasının annesini aldattığını öğrendikten sonra bu durumu kabullenemeyip evden ayrılan Zeynep, birçok iş değiştirdikten sonra çağrı merkezinde çalışmaya başlar, ağır çalışma şartlarından ve karşılığında kazandığı paranın yetersiz olmasından dolayı çok mutsuzdur. Bütün gün telefonda tanımadığı insanlarla konuşmak zorunda kalan Zeynep, konuşmadan anlaşabildiği Onur'la huzuru bulacağına inanır. Bu ilişki, kendilerini ve hayatı sorgulayan Zeynep ve Onur için sınav olacaktır.''

Gerçek Gündem
 
Bu filmi, duyanlar altyazılı izleyecek

film.jpg



Yıllardır, TRT'deki haber bültenlerinde ekranın sağ alt köşesindeki tercüman aracılığıyla dünyada olup biteni takip eden işitme engelliler, örnek olacak bir çalışmaya imza attı.


Türkiye'de ilk kez onlara yönelik bir film çekildi. Ortadoğu İşitme Engelliler Eğitim Derneği'nin çabalarıyla hazırlanan 'İmza' adlı filmin tüm kadrosu işitme engellilerden oluşuyor. İşitme engellilerin hayatının anlatıldığı film, 3 Aralık Dünya Engelliler Haftası'nda gösterime girecek. Başbakanlık Özürlüler İdaresi ve İşitme Engelliler Federasyonu ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ tarafından desteklenen filmi, duyanlar da altyazılı olarak izleyebilecek. Filmin yönetmeni ve başrol oyuncularından Adem Akbulut, Türkiye'de işitme engellilerin izleyebileceği ne bir televizyon kanalı ne de bir televizyon programı olduğunu belirterek, bu durumdan çok rahatsız olduklarını söylüyor. "Televizyon izlerken size birinin tercümanlık yapmasına ihtiyacınız var. Bu da genellikle ailenizden biri olur, fakat bir süre sonra o da size çeviri yapmaktan sıkıldığı için yine sessiz dünyanıza geri dönersiniz." diyen Akbulut, çektikleri film sayesinde işitme engellilerin de rahat rahat film izleyebileceğini ifade ediyor. Filmdeki bütün ekibin işitme engelli olmasının güzelliğini değerlendiren Akbulut, "Sizin gibi olan, sizin dilinizden anlayan kişilerle iş yapmak anlatılamaz bir duygu. Çünkü hepimizin dili, derdi, gayesi ortak. Sıkıntı olsa bile biz sessiz sedasız hallediyoruz." ifadelerini kullanıyor. Genelde görselliğe dayalı programlar izlediklerini, özellikle belgesel ve komedi programlarında çok fazla işitme ihtiyacı duymadıklarını aktaran Akbulut, "Hayat sadece belgesel ya da komediden ibaret değil. Herkes gibi biz de haberleri, tartışma programlarını izleyebilmek ve ne söylendiğini anlamak istiyoruz." diyor. Filmdeki tüm ekibin amatör olduğunu söyleyen Akbulut, "Eğitim almadan bu kadarını başarabildik. Birileri destek olursa, daha büyük işler başarırız." ifadelerini kullanıyor. Filmin gösteriminde bir dakikalık altyazı kesintisi olacağını söyleyen Akbulut, alt yazıyı kaldırarak, insanlara bir dakika hiçbir şey şey duyamadan film izlemenin nasıl bir duygu olduğunu göstermeyi amaçladıklarını belirtiyor. Yaptıkları filmle seslerini daha çok duyurmayı, hatta işitme engelliler için bir televizyon kanalının kurulmasını hedefleyen film ekibi, "İmza'yı izlemeye gelenlerin, konuşan ellerimizi duyup, görüp, en azından bazı şeylerin daha iyi göreceklerini ve sessiz dünyamızda bizi yalnız bırakmayacaklarını düşünüyoruz." şeklinde konuşuyor. Kandırılan bir işitme engellinin hikâyesinin anlatıldığı film, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nde vizyona girecek. İmza, 10 Aralık'a kadar İstanbul'da, daha sonra İzmir ve Ankara'da izlenebilecek.


Zaman
 
Bu festival engelliler için

Türkiye'de ilk kez engelliler düzenlenecek film festivalinde, 7 uzun metraj ve 24 kısa film izleyiciyle buluşacak.

Görmezden geldiğimiz, ötekileştirdiğimiz ve zaman zaman yok saydığımız engellilerin beklentilerini, duygularını, hayata bakışlarını, yaşama katılımlarını sinema diliyle kamuoyu ile paylaşmak amacıyla 3-4-5 Aralık tarihlerinde Beykent Üniversitesi Ayazağa Yerleşkesi’nde Uluslararası Barikat Film Festivali düzenleniyor.

Festival Başkanı Hüseyin Nacar, bu festivalin dünyada ilk olduğunu söyleyerek, sebebini; festival süresince sadece merkezinde engellilerin bulunduğu filmlerin gösterilmesi, teknik olarak görme ve işitme engelliler için özel bir dublaj ve alt yazı sisteminin kullanılması, ve festival jüri üyelerinin diğer festivallerden farklı olarak görme ve bedensel engelli sanatçı, yazar, gazeteci ve insan hakları savunucularından oluşturulması ile açıklıyor.

Festivale ABD, İran, Rusya, İspanya, Bulgaristan ve Türkiye olmak üzere yaklaşık 200 film arasından ajitasyondan uzak, umut veren başarı öyküleri içeren 7 uzun metrajlı film ve 24 kısa film katılıyor. Filmlerin tümü ücretsiz olarak izlenebiliyor.

Festival 3 Aralık Cuma Günü saat 14.00’de Galatasaray Lisesi önünden yapılacak yürüyüşle başlayacak, aynı gün saat 19.00’da Beykent Ünivesitesi Ayazağa Yerleşkesi’nde festivalin resmi açılışı yapılacak.

Daha ayrıntılı bilgi için: barikatfilmfestivali.com

ntvmsnbc
 
Hayde Bre vizyona giriyor

182270.jpg


Yönetmen Orhan Oğuz 'un kendi yaşam hikayesinden uyarlanan 'Hayde Bre" isimli filmin galası Dr. Selahattin Akçiçek Eşrefpaşa Kültür ve Sanat Merkezi'nde 29 Aralık Çarşamba günü saat 18.00 de gerçekleştirilecek.

Konak Belediyesi'nin katkısıyla düzenlenen galada sanatseverler ile buluşacak olan filmde, Balkan topraklarından zorunlu göçlerle ayrılanların hikayesi anlatılıyor. İstanbul'da yaşayan 3 çocuk annesi bir kadın ile Makedonya'da yaşayan üvey babasının hikayesini beyaz perdeye aktaran, Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması filmlerinden olan "Hayde Bre" Konak Belediyesi'nin katkısıyla sanat severlerin beğenisine sunulacak.

Senarist ve Yönetmen Orhan Oğuz, üvey dedesinin hayatını anlattığı filmi çekmek için 20 yıldır çalıştığını söyledi. Son 10 yılı filmde üvey dedesi "Şaban Aga"yı canlandıran karakteri arayarak geçirdiğini anlatan Oğuz, "Filmi de o yüzden çekemiyordum" dedi. Filmde Şaban Aga karakterini Makedonyalı tiyatro oyuncusu Şevket Emrulla'nın canlandırdığına dikkati çeken Oğuz, Emrulla ile tanışır tanışmaz filmi çekmek üzere çalışmaya başladığını dile getirdi. Oğuz, filmin Emrulla'nın ilk filmi olduğunu ancak kendisinin 40 yıldır tiyatro yaptığını bildirdi. Filmde "Saadet" karakterini canlandıran Nilüfer Açıkalın da, Makedonyalıların kullandığı ağızla konuşabilmek için oyunculardan yardım aldığını anlattı. Açıkalın, 10 yıldır hazırlığı süren bu filmde yer aldığı için mutlu olduğunu dile getirdi.

Tüm sinemaseverlerin keyifle izleyeceği 'Hayde Bre' filmi 31 Aralık 2010 ' da Türkiye'de vizyona girecek. Kardeş Sanatlar film Prodüksiyon sahibi Yasemin Küçükçavdar Güler'ün yapımını üstlendiği filmin galasına oyunculardan Nilüfer Açıkalın, Ertan Saban,Luran Ahmeti,Perihan Tuna Eyüpi, Çağla Doğa Vardar,Mustafa Yaşar ve yönetmen Orhan Oğuz katılacak.

Kaynak : Hayde Bre vizyona giriyor
 
Üst Alt