Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

[Soru] Omurilik felçlilerde mesane daralması...

  • Konbuyu başlatan Eski Üye
  • Başlangıç tarihi
E

Eski Üye

Yaklaşık 15 yıldır parablejiyim.
98 yılına kadar TAK nedir haberim olmadı
98 den önce rehabilitasyonda ögrettikleri mesane üzerine baskı yaparak idrar boşaltmayla idare ettim
97 yılında sık aralarla idrar yollarında enfeksiyon ve böbrek agrıları başladı istanbul capaya gittim nörogen mesane teşhisi kondu (acılımı mesanenin kasılı kalarak hacmin kücülmesi,bu yüzden mesane cabuk doldugundan ve kendiliğinden yeteri kadar boşalamadıgından idrar geriye yani böbreklere gidiyor buda böbreklerin zamanla bozulmasına ve sonunda böbrek yetmezliğine kadar neden olabiliyor ) üropan kullanmaya başladım burada sorunum mesanenin kapasitesinin az olması, çabuk dolması ve 2 saatte takla boşaltma yapmama ragmen çok sık idrar kacırmamdı üropanın özelliği idrar kacırmayı önlemekti fakat hacim küçük oldugundan faydası olmadı.
Doktorumla takip edecegimiz yolları konustuk size tek tek merhaleleri yazıyorum.

1. İdrar kaçmasını önlemek için üropan kullandım mesane boyunun deliğini enjeksiyon silikonka daralttı 2 saatte bir tak yaptıgım için silikon yerinden koptu idrar kacmaya devam etti.

2. üropan kullanmaya devam ettim 2 saatlik bi ameliyatla mesane boyunu askıya aldı Tak yaparken askıya alınan yerde daralma oldugundan tak yapmak problem oldu yani tak bazan ordan gecmiyordu bi seferinde çok büyük problem cıkarttı mesaneyi çok zor boşalta bildim idrar kacırmaya devam ettim.

3. son care olarak 8 saatlik bir ameliyata karar verdik kalın bagırsaktan alınan parca ile mesane kapasitesi büyültüldü şimdi üropan kullanmıyorum 4.30 saatte bir tak yapıyorum bacagımda devamlı taşıdıgım torbadan kurtuldum kontrollu sıvı alarak idrar kacırma durumundan kurtuldum.

Size tavsiyem bizim yeterince derdimiz var zaten en degerli en dikkat etmemiz gereken yerimiz böbrekleri korumak bası yaralarına meydan vermemektir.

Hoşçakalın sevgiyle kalın...
 
Mesane daralmasının en önemli nedeni sabit sonda kullanımı, doğru mu?
Mesanede birikmeden, sürekli dışarı çıkan idrar, zamanla mesane hacminin daralmasına sebep oluyor sanırım.
Bunu önlemek için aklıma gelen yöntemler:

1- Asla sabit sonda kullanmayın. TAK (Temiz Aralıklı Kataterizasyon) yapın
2- Çok sık aralıklarla (2-3 saat) TAK yapmayın. Eğer bu kadar sık TAK yapmak zorunda kalıyorsnız muhakkak bir terslik vardır, doktorunuza başvurun. Normal TAK süresi 4-6 saatte bir olmalıdır.
3- Su içmeyi sakın ihmal etmeyin. Günde en az 2-3 litre su tüketin.
4- İdrar kaçırma, ağrı gibi belirtiler olduğunda ilk aklınıza gelen şey enfeksiyon olmalıdır. Derhal "İdrar Kültürü" yaptırarak durumu kontrol edin ve doktorunuza danışın. Asla "kafanıza göre" antibiyotik kullanmayın!!
5- En iyi korumanız gereken organınızın Böbrekleriniz olduğunu unutmayın ve sürekli bir ürolog kontrolünde olun..

Var mı eklenmesi gereken?
 
Bu arada, bir şey sormak istiyorum; normal mesane kapasitesi kaç cc'dir?

Ben günde 1 tane üropan alıyorum ve 5 saatte bir TAK yapıyorum. Ortalama her TAK'ta 600-1000 cc idrar birikiyor. Bazen 1000'i aştığı bile oluyor..
 
Ben yaklasık bir senedir bırakdım uropan kullanmayı...Aşırı bir vucut hareketi yapmadıkça herhangi bir sızıntı olmuyor.Ancak normalde gunde dort kez yapmam gereken tak uygulamasını eger dısarda isem fazla su içmemeye gayret ederek uc defaya indiriyorum..eger evde isem normal olarak gunde dort kere yapiyor ve bol su iciyorum.takribi iki litre kadar.Ancak bir terslik olmasın diye dısarda fazla su icmemenin bedelini ilerde odemekden korkmuyor degilim...Burada bir konuyada acıklık getirelim..Normalde ayakda yuruyen enerji sarfeden birinin su kaybı ve ihtiyacı bizden cok daha fazladır.Simdi bu insanlar icin dile getirilen iki lt lik su standardı bizim icinde gecerlimi merak ediyorum.Bunda vucut agırlıgıda onemli rol oynar sanırım.Yuz kg lik biriyle elli kg lik birinin aynı derece suya ihtiyacı oldugu dogrumu emin degilim.yani bize iki (en az)litre su icin deniliyor ama bu herzaman olacak gibi gorunmuyor.Ancak hergun dort ltre su icen ve otuz senedir paraplejik olan bir buyugumuzun hic bobrek sorunu yasamadıgı ve dediklerine bakılırsa iki litrede yetersiz.Bu konunun bir uzmana danısılmasında yarar var sanırım....bu arada kırılgan tebessum cok gecmiş olsun...
 
Bu konuda bilimsel bir makaleye ulaştım.
Daha doğrusu bilimsel bir hazineye :)
Yakında bu dernekle bağlantıya geçip makale talebinde bulunacağım...
http://www.ftr.org.tr/Dergi/MAYIS2003/Berringündüz2.htm

Tüm omurilik felçlilerin okuması gereken bir yazı.
Burada diyor ki;
(...) OY’da nöropatik mesaneye yaklaşımda tedavinin amacı mesanede yeterli kapasitede ve düşük basınçlarda idrar depolama ve uygun basınçlarla tam boşaltmanın sağlanması, hastanın kuru (kontinan) kalması, seçilen yöntemin güvenilir olması ve kişinin tek-rar topluma katılmasına izin vermesidir.(...)

(...)Tedavi planlaması, yaralanma süresine göre akut ve kronik (stabil) dönem olarak ayrılabilir. Nöropatik mesanede tedavi hemen yaralanma sonrasında başlanmalıdır. Akut dönemde yaralanma altında tüm reflekslerin kaybı ile karakterize spinal şok mevcuttur. Yaralanma sonrası erken dönemde en uygun yöntem mesanenin sürekli kateter ile boşaltılmasıdır. Hastanın damar yolundan sıvı verilmesi kesildiği ve idrar çıkışının 2 lt/gün altına indiği, genel durumun düzeldiği en erken dönemde (ortalama 7-10 gün) steril aralıklı kateterizasyona geçilmelidir (1-7); mesane kapasite ve kompliyansının korunması ve bu şekilde ileride başka tedavi seçeneklerine geçilebilmesi nedeni ile önemlidir(2). Kateterizasyon aralıkları 4 saat olarak başlanmalı, bir seferde 400mL üzerinde idrar depolanmasına izin verilmemelidir. Spinal şok sona erdiğinde her hasta mutlaka ürodinami ile değerlendirilmelidir(6,10). Bu dönemde hastada detrüsör aktivitesinin geri dönüşüne bağlı kateterizasyonlar arasında idrar kaçakları da başlayacaktır(6). Beklenen idrar kaçaklarının 6. ayda hala ortaya çıkmadığı hastalar ürodinami ile değerlendirilmelidir. OY’lı hasta ürodinami ile değerlendirildikten sonra objektif verilerle her hasta için en uygun tedavi yöntemi seçilmelidir(...)

(...)Aralıklı kateterizasyon nöropatik mesane tedavisinde bugün için en kabul gören tedavi yöntemidir. Yaklaşık 50 yıldır kullanılmaktadır. Hastane ortamında enfeksiyon riski nedeni ile steril, evde temiz aralıklı kateterizasyon (TAK) şeklinde uygulanmalıdır(2,11,12). Hastada sıvı alımı günde 1.5-2 lt arasında olacak şekilde düzenlenmelidir. Kateterizasyonlar 4-6 saatte bir yapılmalı, mesanenin aşırı gerilmemesi için 400 ml üzerinde idrar depolanmamalıdır(2). Kateterizasyon mümkün olan en kısa zamanda el fonksiyonu iyi olan hastaya öğretilmeli, kateterizasyonları kendi yapması istenmelidir

Aralıklı kateterizasyon için uygun hastalar yeterli mesane kapasitesine sahip, düşük mesane basınçlı, üretral direnci yeteri kadar yüksek fakat obstrüksiyonu olmayan, sıvı alımı, rezidüel idrar miktarı ve kateterizasyon sıklığı iyi ayarlanabilen, el fonksiyonu ve motivasyonu iyi olan hastalardır; bu hastalarda TAK çok daha başarılıdır(...)

(...) TAK için çok çeşitli kateterler kullanılabilir; kolay ulaşılabilirlik ve maliyet önemlidir. Erkekler için 10-14, kadınlar için 14-16 Fr kateterler uygundur(1,12). Hidrofilik kateterler özellikle konvansiyonel kateterle sorun yaşayanlarda tercih edilebilir(9,14). Ayrıca hastalara ev dışı ortamlarda kolaylık sağlamaktadır.(...)

(...)Sürekli kateterizasyon pek önerilmesede özellikle el fonksiyonu yeterli olmayanlarda ve uygun refakati bulunmayanlarda tercih edilmektedir; kondom kateter kullanamayan ve divertikül gibi nedenlerle aralıklı kateterizasyonun kontrendike olduğu durumlarda erkeklerde ve tetraplejik kadınlarda bir seçenek olabilir(2,15). Transüretral veya suprapubik kateterler kullanılabilir. Suprapubik kateter üretral komplikasyonları azalttığından daha güvenilir ve seksüel ilişkiye izin verdiğinden daha avantajlıdır. Kullanımlarında hijyenik kurallara dikkat edilmelidir(1,2). Erkeklerde abdomen kadınlarda bacağa sabitlenmeli, idrar torbası mesane üstü seviyeye çıkartılmamalı ve sıvı alımı en az 2 lt/gün olmalıdır(2).

Sürekli kateterizasyon kullanan hastalarda tekrarlayan mesane enfeksiyonları, epididimo-orşit, mesane taşı, üretral darlık, fistül ve erozyon sıktır (1,10). Komplikasyonların azaltılması iyi bir eğitim ve günlük iyi bakım ile mümkündür(1). Uzun süre kullanım mesane kanseri ile ilişkili olabileceğinden takiplerde 10 yılda sistoskopi önerilmektedir. Riskli kişilerde yani sigara tiryakilerinde, 40 yaşın üzerinde ve komplike üriner enfeksiyon anamnezi olanlarda 5 yılda sistoskopi yapılmalıdır. (...)

(...)Farmakolojik tedavinin en sık kullanıldığı endikasyonlardan biri mesane basıncını azaltmaktır(...)

(...)Tüm tanımlanan bu yöntemler ve farmakolojik tedavinin seçiminde karar, mevcut nörolojik disfonksiyonun kesin tanısına dayalı olmalı, sadece mesane değil sfinkter de değerlendirilmeli ve mutlaka hastanın sosyal ve fonksiyonel durumu da göz önüne alınmalıdır(1). Nöropatik mesanenin tedavisi genellikle konservatif olmakla birlikte gerekli ve uygun hastalarda cerrahi yöntemler de uygulanabilir.(...)

(...) Nöropatik mesaneli hastalarda sıklıkla karşılaşılan komplikasyonlar üriner enfeksiyonlar, hidronefroz, vezikoüreteral reflu, üriner sistemde taş oluşumu, mesane yapısında bozulma ve mesane kanseridir(2,3,5). En sık görülen komplikasyon olması nedeniyle üriner enfeksiyonlarda özellikle bulgulara dikkat edilmelidir; ateş, böbrek ve mesane üzerinde ağrı ve hassasiyet yanında spastisite artışı, otonom disrefleksi ortaya çıkışı veya sıklığının artması, artmış terleme, kokulu ve bulanık idrar ve halsizlik, huzursuzluk hissinin de üriner enfeksiyon bulgusu olabileceği düşünülmelidir (...)

(...)OY’lı hastalarda nöropatik mesane tipi ve seçilen tedavi yöntemi ne olursa olsun nöropatik mesane nedeniyle çeşitli komplikasyonlar görülür. Bu nedenle hiçbir yakınmaları olmasa da düzenli takip edilmelidirler. Amaç üst üriner sistemin korunması ve bozulduğunda düzelmenin sağlanmasıdır(13). Bu takip sıklıkları tartışmalı olmakla birlikte erken dönemde her hastanın risk oranı da göz önüne alınarak 3-6 ayda bir daha ileride 6-12 ayda bir olabilir(6,7). Hastalar idrar kültürü, serum kreatinini, üriner sistem ultrasonu, yıllık direkt üriner sistem grafisi, idrar kreatinin klirensi, renal sintigrafi ile takip edilmelidir(6). Ürodinami tedavi etkinliğini değerlendirmede yararlıdır, ayrıca seçilen yöntemle tam başarılı olunmayan durumlarda ve sık üriner enfeksiyon varlığında tekrarlanmalıdır(...)
 
Bu konuyla ilgili yeni bir bilgi edinince, paylaşmak istedim:

Çok su içtiğim için mesanem her zaman çok doluyor. 7 senedir normal kapasitem 700-800 cc oldu diyebilirim; hatta 1300 cc'lere çıktığım bile oluyor.
Dün bunu doktora sorduğumda, bunun çok çok çok zararlı olduğunu ve mesanenin 500, hadi bilemediniz 600 cc'den fazla dolmasına asla izin vermememiz gerektiğini söyledi.
Eğer mesane kapasitesini zorlarsak, bu durumda 'don lastiği'nin gereğinden fazla gerilmesi gibi, mesanenin esnekliiğini ve özel yapısını kaybetmesi söz konusu olurmuş. Bu da orta ve uzun vadede mesane kapasitesinin düşmesine yol açarmış.

Bu durumda düşündüm ve şöyle bir taktik geliştirdim: Suyu azaltmayacağım, ama suyu TAK'tan 3 saat sonra içeceğim. İçtiğim suyun mesaneye inmesi 2 saati bulur. Bu hem yine 5 saatte bir TAK yapmam anlamına gelecek ve hem de mesanenin aşırı dolup gerilmesine sebep olmamış olacağım.

Son olarak, barsaktan mesane yaptıran kişiler var mı aramızda? Bu konudaki bilgi ve tecrübelerini paylaşırlarsa çok sevinirim.
 
Ben 3 saate bir tak yapıyorum ve üropanda günde 2x1 kullanıyorum suyu bol içiyorum ama kaçaklardan ve enfeksiyonlardan kurtulamıyorum.
Geçen 3 ay üropanı kendi kendime bırakmaya karar verdim (doktorum bırakmamı tavsiye etmiyor)ama bu seferde kaçaklardan artık değil ev dışına evin içinde bile rahat edemeyince son 1 haftadır tekrar üropana devam ediyorum ama üropanı bırakmak istiyorum
Ve doğal bitki vs.. enfeksiyonlar için iyi dediğiniz birşeyler varsa paylaşırsanız memnun olurum.
 
Kazayı geçirdiğim 1993 yılının Ocak ayından 1995 yılının ortalarına kadar tak sonda kullandım .
Ancak kaçaklarla baş edemediğimden devamlı sondaya geçtim ve 2005 yılının ortalarına , ilk yıllar hiç sıkıntısız , son yıllar enfeksiyonlarla mücadele ederek geldim.
Ekim-Kasım aylarında artan ,sonda olmasına rağmen idrar kaçakları, Aralık ayında 50 cc.lik balonlu sondayı bile dışarı atacak duruma geldi.
Sanırım tek neden korku, Şubat ortalarına kadar fazla sesimi çıkarmadan
( siteden birkaç hanım arkadaşım hariç ) dayandım.
Size bu anlattıklarımı doktoruma anlattığımda ve yapılan tetkiklerin neticesinde,mesane diye bir organımın kalmadığını dolayısı ile sondanın gireceği idrarın birikeceği bir yerin olmadığını böbreklerden süzülen idrarın bir kısmının sonda ile birlikte (sonda ile değil) dışarı ,bir kısmının ise böbreklere geri gittiğini öğrendim. ( Bu arada parapleji olmanın insanı öldürmediğini, asıl ölüm nedenlerinin böbrek yetmezliği olduğunuda . )
Bunları yazıyorum ben çok ihmal ettim bedelini biraz ağır ödedim başkaları aynı durumu yaşamasın.
Doktorum bana ,yeni bir mesaneye ihtiyaç olduğunu bunun içinse bağırsağımdan 30 cmlik bir parça alacağını, bu mesaneyi bu parçadan oluşturacaklarını, bunun ilk günler 350 cc daha sonra kendi kendine gelişerek 1000-1500 cc lik hacıma ulaşacağını ve artık idrar kaçağımın olmayacağını söyledi.
Bu ameliyatın birinci bölümüydü. İkinci bölümde ise, apandistim iş görür vaziyette ise onu kanal haline getirip, mesane ile göbek deliği arasında bir kanal oluşturacaklarını, bu kanalın çıkış yerinin ille de göbek deliği olmadığını, gerekirse ucunu daha aşağılarda biryerlerde açabileceklerini ve bana bundan sonra idrarımı bu kanaldan belli zamanlarda tak sonda ile alabileceğimi söyledi.
Ben daha öncede başka arkadaşlarımın bunu yaşadığını ve şimdi sorunlarının çok az olduğunu bilerek bu ameliyatı kabul ettim. Ameliyat 10-11 saat sürdü. Aldığım narkozu kolay atamadığımdan, kendimin hatırlamadığı : ) bir takım çılgınlıklar yapınca birkaç gün uyutulmuşum uykudan uyandığımda her yerimden ayrı bir hortum sarkıyordu. En son göbek altındaki sonda olmak üzere uyandıktan itibaren 3 gün içinde hepsi çıktı .
Ben tak sonda ile ve 3 saat ara ile idrarımı alırken birdenbire kanala sonda girmez oldu .Beni tekrar ameliyathaneye aldılar ve 1 saat süren araştırma sonunda ,apandisit ten yapılan kanalın kendini yok ettiği anlaşıldı. (Ameliyattan çıktığımda doktorum , bu kanal için pek umut taşımıyordu zaten )
Şimdi mesanemde normal çıkışlı, devamlı taşıyacağım sonda var .20 günde bir değiştirmem gerekiyor 3 ay belli bir hacme ulaşana kadar gündüzleri dört saatte bir açacağım diğer zamanlar klempli (yani kapalı) kalacak geceleri ise hep açık olacak. 3 ay sonra ise klemp aralarını kendim ayarlayabileceğim ve geceleride kapatabileceğim (hacmi genişlemiş olacağından ) . Bağırsak bir mukoza salgıladığından ki bu sondanın tıkanmasına neden oluyor. Bu yüzden sık sık mesanemi yıkamak zorundayım buda belli bir süre sonra bitecek. Daha Klempleme işine bugün başladığımdan , boyu kısaldığından ve gıda değişiklikleri nedeni ile kontrolünü kaybettiğim bağırsak faliyetlerinden en önemlisi ameliyatın bıraktığı büyük yorgunluktan duygularım hakkında karar veremiyorum . Ama eski yaşadıklarıma bakarsam eğer her şey iyiye doğru gidiyor. (Bu yazıyı hazırladığım tarihin üzerinden 2 gün geçti. Klempleme işi çok iyi tıkanma ve kaçak yok. Büyük tuvaletimde sanki düzelir gibi. Buda iyi bir haber.)
Sağlıkla kalmanız dileği ile.
 
aynı sorunlar farklı çözümlerle yıllardır uğraşmaktayım.
 
onu yasyan bilir sizinle ictenlikle paylasiyorum....isallah hep beraber basarili sonuclar bulunur..
 
mesane sorunlarımız

benimde uzun zamandır mesanemle ilgili kaçak sorunlarım var.uzun zaman 3 saatete bir TAK yapıyodum ama hem kaçaklardan hem de enfeksiyondan kurtulamadım(üstelik oldukça steril şartlarda yaptığım halde),şimdi de daimi silikon sonda kullanıyorum ama zaman zaman yine kaçaklar oluyo buda bayan olduğumuz için ovulasyon ve mensturasyon dönemlerinde serviksle beraber uretranın da gevşemesinden oluyo diye düşünüyorum.AMa kaçaklarım arada işlerimi çok engelliyo zaten memur olarak çalıştığım ve bayan olduğum için TAK yapmam imkansız üstelik yapsamda yarım saat arayla yine kaçaklar devam ediyodu.bana bi tavsiye veren olursa sevinirim.hepimize ALLAH kolaylık versin.
 
merry ve sanalcos, bu konuda iki aşamalı bir ameliyat var. Ben (mesane kapasitemde bir sorun olmadığı için) sadece ikinci aşamasını oldum ve çok çok çok çok memnunum.
Bu forumda konuyla ilgili mesajlar var. Kısaca değinecek olursam: 5-10 saatlik bir ameliyat. Karından açıyorlar, ince barsaktan bir parça kesiyorlar (1. aşamayı bilmiyorum ama, 2. aşama için 5 cm). Bu parçayla mesaneye ek yapıyorlar. Bir parçasıyla da mesaneden cilde (mayo altı seviyesi) çıkış yapıyorlar. Böylece mesane 600-1000 cc'ye kadar genişlemiş oluyor ve mesaneyi boşaltmak için de mesane yolu/üretra değil, ciltte açılan (gamze büyüklüğünde) yol kullanılıyor.
Her yönüyle çok kullanışlı... 5-6 saatte bir TAK yapıyorsunuz ve mensturasyon vb. dönemlerde hiç sorun yaşamıyorsunuz...
Kendi tecrübem (şimdiki durumumu da en kısa sürede yazacağım o başlığa): www.engelliler.biz/forum/viewtopic.php?t=14332&viewall=1
 
mesane sorunlarımız

teşekkürler oturan boğa.peki bu ameliyatta üretra tamamen devreden çıkyomu?çünkü benim sorunum mesaneyle üretranın birbiriyle koordiansyonsuz çalışması(dissinerjik),eğer üretra tamamen kapatılıp dışarıdan dediğin gibi bi yol açılıyosa tamam.bu konuyada bi açıklık getirirsen sevinirim?şimdiden tekrar sağol
 
Evet merry, üretra tamamen devreden çıkarılıyor. Zaten benim bu ameliyatı olmamın sebebi, üretradaki aşırı darlıktan dolayı TAK yapamamamdı.
Ameliyatta, mesanenin üretraya açılan yolu düğümleniyor...
Artık yeni açılan yoldan TAK yapıyorsun...

Konuyla ilgili sorularını ilgili başlığa yazarsan hepsini cevaplarım: www.engelliler.biz/forum/viewtopic.php?t=14332&viewall=1
 
evet oturan boga ayni amaliyati olmam lazim,ama senin tecruben beni cok korkutu yaa..sagol..
 
Üst Alt