Öncelikle herkese Allah yardım etsin ve sabır versin diyorum.Ben bu işlerin tam göbeğinde olan hergün yüzlerce kişiye yol gösteren,yardımcı olan,akıl veren ve bu işi yaparkende başkasına yardım etmenin,onu düştüğü yerden veya takıldığı yerden kaldırmanın mutluluğunu duymaktan başka bir beklentisi olmayan bir kamu görevlisiyim.İşi olunca teşekkür eden o bakışlar bizim madalyamız.Allah bizlere sağlıklı bir vücut ve sabit bir maaşlı bir iş lütfetmiş,hamdolsun.
Sizleri çok iyi anlıyorum ve inanın çaresiz kaldığım,çözemediğim konu olursa gün içinde, o akşamım kötü geçiyor.
Gelelim en önemli sorunlarımıza,konular çok komplike fakat şu kadarını söyleyeyim ki işlem yaptırırken asla ve asla negatif bir enerjiniz varsa bunu karşınızdakine yansıtmayın. Nihayetinde oda bir insan.Sizler kavga ederek değil ,iş bilmeyen kişilere yönetmelik,kanun,talimat herneyse onunla cevap verin ki o ceberrut denilen adamda kendindeki eksikliği görsün mahçup olsun .Ama lütfen vede lütfen bunu bağırıp çağırmadan hakaret etmeden yapın. Eğer tersi bir durum olursa yani tartışma ortamı olursa inanın siz zararlı çıkarsınız.Size tahmin bile edemeyeceğiniz zorluklar çıkarırlar .Maalesef bu tür , iş bilmeyen ama burnu kaf dağında onu bunun torpiliyle masa başına oturtulmuş o kadar çok memur varki inanamazsınız.
E her özürlünün şikayetinde bir memur görevden alınmayacağına göre de aman sakin olun.
Son zamanların popüler raporu için bu başlığı açmıştım aslında. Konu şu: Evde Bakım aylığı.2006 yılında değişen bir özürlü yönetmeliği var malumunuz. Bu yönetmeliğin kazanılmış haklar bölümü diye bir maddesi var diyorki bu yönetmelikten önce çıkarılmış özürlü raporları da eğer süre konulmamışsa geçerlidir. Şimdi siz evde bakım aylığı için elinizdeki eski raporla shçek müdürlüklerine gidince diyorlar ki bu raporun süresi geçmiş veya ağır özürlü ibaresi yok veya işte eski formatta düzenlenmiş v.s v.s.Arkadaşlar yönetmeliği yapanlar bu maddeyi oraya süs için koymadılar. Tabi siz bu durumda ne yapıyorsunuz ,işimiz olsunda nasıl olursa olsun deyip doğru hastanelerin yolunu tutuyorsunuz yeni tarihli bir rapor için.İşte şamata ve tartışma burada başlıyor.Raporunuz olduğu için ve yönetmelikte de mükerrer rapor verilmez diye yazdığından al başına belayı.Memur yeni rapor veremem diyor siz almaya geldim,ihtiyacım var diyorsunuz. Araya adam koy,bağır çağır veya hastalığım arttı deyip yeni rapor almanın yolunu açıyorsunuz ya şimdide karşınıza yeni yönetmelikte düşürülen dereceler çıkıyor.
Tam bir komedi.Ama bu durumdan sizlerin zerre kadar suçunuz yok. İşte tam burada özürlü dernekleri, sivil toplum kuruluşları,her kimse bu konuda taraf olan devreye girecek ve bakanlık düzeyinde konu tartıştırılacak. Sorunun da çözümü çok basit aslında Başbakanlık tüm kurumlara bir genelge gönderip eski tarihli raporların kabul edilmesini sağlayacak. Ne demek 2005 te ağır özülü olan bir şahıs (%51 ve üzeri raporu olanlar) 2006 da kapsam dışı veya özürlü hakları elinden gitsin. Bunu diyene deyinki o zaman gözümü yerine koy veya bacağımın yeniden çıkmasını sağla.
Son yönetmelikte diz altı amputasyon % 38 , tek gözün olmayışı % 20. Hadi sıvayın kolları ve çalıştırın klavyeleri.Benden bu kadar.Allah yar ve yardımcınız olsun.
Sizleri çok iyi anlıyorum ve inanın çaresiz kaldığım,çözemediğim konu olursa gün içinde, o akşamım kötü geçiyor.
Gelelim en önemli sorunlarımıza,konular çok komplike fakat şu kadarını söyleyeyim ki işlem yaptırırken asla ve asla negatif bir enerjiniz varsa bunu karşınızdakine yansıtmayın. Nihayetinde oda bir insan.Sizler kavga ederek değil ,iş bilmeyen kişilere yönetmelik,kanun,talimat herneyse onunla cevap verin ki o ceberrut denilen adamda kendindeki eksikliği görsün mahçup olsun .Ama lütfen vede lütfen bunu bağırıp çağırmadan hakaret etmeden yapın. Eğer tersi bir durum olursa yani tartışma ortamı olursa inanın siz zararlı çıkarsınız.Size tahmin bile edemeyeceğiniz zorluklar çıkarırlar .Maalesef bu tür , iş bilmeyen ama burnu kaf dağında onu bunun torpiliyle masa başına oturtulmuş o kadar çok memur varki inanamazsınız.
E her özürlünün şikayetinde bir memur görevden alınmayacağına göre de aman sakin olun.
Son zamanların popüler raporu için bu başlığı açmıştım aslında. Konu şu: Evde Bakım aylığı.2006 yılında değişen bir özürlü yönetmeliği var malumunuz. Bu yönetmeliğin kazanılmış haklar bölümü diye bir maddesi var diyorki bu yönetmelikten önce çıkarılmış özürlü raporları da eğer süre konulmamışsa geçerlidir. Şimdi siz evde bakım aylığı için elinizdeki eski raporla shçek müdürlüklerine gidince diyorlar ki bu raporun süresi geçmiş veya ağır özürlü ibaresi yok veya işte eski formatta düzenlenmiş v.s v.s.Arkadaşlar yönetmeliği yapanlar bu maddeyi oraya süs için koymadılar. Tabi siz bu durumda ne yapıyorsunuz ,işimiz olsunda nasıl olursa olsun deyip doğru hastanelerin yolunu tutuyorsunuz yeni tarihli bir rapor için.İşte şamata ve tartışma burada başlıyor.Raporunuz olduğu için ve yönetmelikte de mükerrer rapor verilmez diye yazdığından al başına belayı.Memur yeni rapor veremem diyor siz almaya geldim,ihtiyacım var diyorsunuz. Araya adam koy,bağır çağır veya hastalığım arttı deyip yeni rapor almanın yolunu açıyorsunuz ya şimdide karşınıza yeni yönetmelikte düşürülen dereceler çıkıyor.
Tam bir komedi.Ama bu durumdan sizlerin zerre kadar suçunuz yok. İşte tam burada özürlü dernekleri, sivil toplum kuruluşları,her kimse bu konuda taraf olan devreye girecek ve bakanlık düzeyinde konu tartıştırılacak. Sorunun da çözümü çok basit aslında Başbakanlık tüm kurumlara bir genelge gönderip eski tarihli raporların kabul edilmesini sağlayacak. Ne demek 2005 te ağır özülü olan bir şahıs (%51 ve üzeri raporu olanlar) 2006 da kapsam dışı veya özürlü hakları elinden gitsin. Bunu diyene deyinki o zaman gözümü yerine koy veya bacağımın yeniden çıkmasını sağla.
Son yönetmelikte diz altı amputasyon % 38 , tek gözün olmayışı % 20. Hadi sıvayın kolları ve çalıştırın klavyeleri.Benden bu kadar.Allah yar ve yardımcınız olsun.
