Merhabalar
Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.
Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.
Omurilik hasarında biorezonans yöntemi hakkında bilgisi olan var mı?
- Konbuyu başlatan titan
- Başlangıç tarihi
Biorezonans yöntemiyle trafik kazası geçirmiş bir bayan doktorun iyileştiğini duymuştum.Hatta kendiside şu an biorezonans işiyle uğraşıyor.Dikkatimi çektiği için biraz araştırmıştım ama bizim için faydalı olacağını düşünmüyorum.Genelde sigarayı bıraktırma yöntemi olarak kullanılıyor..
Yok böyle bir şey... Omurilik yaralanması sonucu oluşan hasar kendi kendine (ve fizik tedaviyle) ne kadar geri dönüş yapacaksa, o kadar yapar. Bu sürece fizik tedaviden başka hiç hiç hiç bir şey etki etmez. Nokta.
Ben hep olumsuz yazan adam oluyorum ama, e ne yapayım, kimse yazmıyor
Ben hep olumsuz yazan adam oluyorum ama, e ne yapayım, kimse yazmıyor
Arkadaşlar merhaba
ben 2006 ağustos ayında geçirdiğim deniz kazası sonucu C4,C5,C6 kırıklıyım bio enerji yani BİOREZONAS ile 2 yıl önce tanıştım ilk olarak şunu söyleyeyim biorezonans forumda 2 yazı yazarak lekelenecek birşey değil tedaviye başladıktan sonra ilk olarak yapabildiğim şey düz oturmak oldu sonra hiç kıpırdatamadığım sağ kolumu kullanmaya başladım ardından bölge bölge sonra tüm vücudumu hissetmeye başladım
evet normal biri gibi değil ama bası olduğunda çarptığında ve sürtmede anlar oldum sonra idrarı hissetmeye başladım tutamıyorum ama ne zaman olacağını biliyorum bu bana dışarıda büyük avantaj sağladı ardında gaytayı hissetmeye ve zamanı geldiğinde spontan yapmaya başladım
bu arada 2hafta da bir olduğum idrar yolu enfeksiyonum bitti dermatitler azaldı ter bezleri az da olsa aktif oldu kasılmalar için kullandığım lioreseli bıraktım çalışıp kasın enerjisini attığımda gün boyu rahatım
elektrikli sandalyeden manuel e geçtim ellerimi kullanamıyorum ama kollarımla topuzları kullanıyorum.
Kullandığım ilaçlar magnezyum ve vitamin b benim tedavi olduğum ve türkiye yetkilisi doktor zeynep hanım size biorezonans hakkında bilgi verebilir. Ben gayet memnunum ve hala tedavi oluyorum
ben 2006 ağustos ayında geçirdiğim deniz kazası sonucu C4,C5,C6 kırıklıyım bio enerji yani BİOREZONAS ile 2 yıl önce tanıştım ilk olarak şunu söyleyeyim biorezonans forumda 2 yazı yazarak lekelenecek birşey değil tedaviye başladıktan sonra ilk olarak yapabildiğim şey düz oturmak oldu sonra hiç kıpırdatamadığım sağ kolumu kullanmaya başladım ardından bölge bölge sonra tüm vücudumu hissetmeye başladım
evet normal biri gibi değil ama bası olduğunda çarptığında ve sürtmede anlar oldum sonra idrarı hissetmeye başladım tutamıyorum ama ne zaman olacağını biliyorum bu bana dışarıda büyük avantaj sağladı ardında gaytayı hissetmeye ve zamanı geldiğinde spontan yapmaya başladım
bu arada 2hafta da bir olduğum idrar yolu enfeksiyonum bitti dermatitler azaldı ter bezleri az da olsa aktif oldu kasılmalar için kullandığım lioreseli bıraktım çalışıp kasın enerjisini attığımda gün boyu rahatım
elektrikli sandalyeden manuel e geçtim ellerimi kullanamıyorum ama kollarımla topuzları kullanıyorum.
Kullandığım ilaçlar magnezyum ve vitamin b benim tedavi olduğum ve türkiye yetkilisi doktor zeynep hanım size biorezonans hakkında bilgi verebilir. Ben gayet memnunum ve hala tedavi oluyorum
arkadaş iyisin hoşsunda ilerlemene çok sevindim ilk halinden bize bahsedermisin bizim gibi omurilik kopkmu yksa küçük bir zedelenmemi ilk nasıldın şu anda nasılsın biorezonans tan sonramı iyileştin aydında teyzem var bahsetmişti kuş adasında birisi bu yöntemden iyileşmeye başlamış diye senmisin acaba
omurilik kopuk değil ancak %70 den fazla daralma vardı ve C5 kemiği tamamen parçalandığı için değiştirildi yani en büyük hasar C5 de tedaviden önce sağ kolum bildiğiniz ölüydü hiçbir şekilde kımıldatamıyordum ve gövdemin sağ tarafında her zaman minder vardı çünkü gövde kaslarım tutmadığı için hep sağ tarafa düşüyordum yani kısacası öncesinde bir hayli zor durumdaydım ben tedaviye başladıktan sonra çevre illerden de çok tedaviye başlayan oldu ama kuşadasında benden başka bu tedaviyi alanın olduğunu sanmıyorum
2 yıl olmuş siz başlayalı gelişmeleriniz güzel umarım daha da iyi olur ancak bildiğimiz gibi alternatif tıp biraz pahalı ve sonuç alınıp alınmayacağı da kişiye göre değişiyor..Kaç seans gördünüz ve seans ücreti ne kadar
2 yıldan beri düzeli olarak her hafta yapmaya çalıştık ama gerek tatiller gerek doktorumun yurt dışındaki konferansları yüzünden bu hafta 2-3-4 olarak değişti ilk olarak 100tl ile başladık ama uzun soluklu bir süreç olduğu için fiyat daha makul hale getirildi.
DTR
öncelikle verdiğin bilgiler için çok tesekkürler...bu tedavi oldugun oldugun yer hakkında bilgi verirsen bide tam adresi ve adınıda verirsen mutlu oluruz
öncelikle verdiğin bilgiler için çok tesekkürler...bu tedavi oldugun oldugun yer hakkında bilgi verirsen bide tam adresi ve adınıda verirsen mutlu oluruz
Ben şu an Kuşadasında tedavi oluyorum
Doktor Zeynep hanım
Hülya Koçyiğit Cad. Ege Vista Villa B2-2
Kuşadası - Aydın
Tel: 0 (256) 618 36 16
Fax: 0 (256) 618 36 17
Email: info@biorezonans.com.tr ancak çeşitli il ve ilçelerde birçok tedavi noktası var
web: www.biorezonans.com.tr
Doktor Zeynep hanım
Hülya Koçyiğit Cad. Ege Vista Villa B2-2
Kuşadası - Aydın
Tel: 0 (256) 618 36 16
Fax: 0 (256) 618 36 17
Email: info@biorezonans.com.tr ancak çeşitli il ve ilçelerde birçok tedavi noktası var
web: www.biorezonans.com.tr
çok saol araştıcam
www.biorezonans.com.tr web sitesinde omurilik felcinin iyileştirilemsine dair en küçük bir vaat görmedim?
Omurilik yaralanmasında meydana gelen sinir hücrelerinin kaybı hiç bir şekilde/yöntemle geri getirilememektedir. Bu konuda en popüler Ürün kök hücre olarak pazarlanmaktadır uzun süredir, ama onun da en küçük bir başarısı bilimselk olarak kanıtlanmamıştır. En son trend Almanya'ydı, oradaki merkezi de Alman Hükümeti kapattı bir süre önce...
Omurilik hasarı ilk 2 yılda kendi kendini ne kadar yenilerse, yeniler. Buna dışardan bir katkı sunmak neredeyse mümkün değil. Yapılabilen tek şey standart fizik tedavi ile kayıp his ve hareketin olabildiğince geri gelmesine yardımcı olmaktır, o kadar. Bu iki yıl içinde bir şekilde bir pazarlamacıya kapılmış ve onun ürününü denemişseniz, zaten olacak gelişmleri kendi başarısıymış gibi gösterir, siz de bunu yersiniz genelde!
Biorezonans yöntemini bilmem, ilgili doktoru da firmayı da tanımam. Yukarıda bir arkadaşımız üye olup ilk mesajında 3 yıllık felçli olduğunu ve bu yöntemle önemli gelişmeler elde ettiğini yazdı. Buna inanılır mı, bilemem. Herkesin kendi kararı. Ama ben inanmam. Çünkü ortaya konan gelişmeler çok çok önemli ve bence burada harcanmayacak kadar da kıymetli. Bence bu arkadaşımızın tedavisini yürüten doktor bu vakayı derhal bilimsel bir makale haline getirmeli ve dünyanın en saygın tıp dergilerinde yayınlatmalı. Hatta ben seneye Nobel Tıp ödülü alacağından da eminim. Bu bilimsel yöntemlerle ortaya konacak çalışma sayesinde hem dünyanın en tanınan hem de en zengin doktoru olacaktır...
Bu tür şeylere para akıtacağınıza, o paraları güzel güzel yiyin derim
Omurilik yaralanmasında meydana gelen sinir hücrelerinin kaybı hiç bir şekilde/yöntemle geri getirilememektedir. Bu konuda en popüler Ürün kök hücre olarak pazarlanmaktadır uzun süredir, ama onun da en küçük bir başarısı bilimselk olarak kanıtlanmamıştır. En son trend Almanya'ydı, oradaki merkezi de Alman Hükümeti kapattı bir süre önce...
Omurilik hasarı ilk 2 yılda kendi kendini ne kadar yenilerse, yeniler. Buna dışardan bir katkı sunmak neredeyse mümkün değil. Yapılabilen tek şey standart fizik tedavi ile kayıp his ve hareketin olabildiğince geri gelmesine yardımcı olmaktır, o kadar. Bu iki yıl içinde bir şekilde bir pazarlamacıya kapılmış ve onun ürününü denemişseniz, zaten olacak gelişmleri kendi başarısıymış gibi gösterir, siz de bunu yersiniz genelde!
Biorezonans yöntemini bilmem, ilgili doktoru da firmayı da tanımam. Yukarıda bir arkadaşımız üye olup ilk mesajında 3 yıllık felçli olduğunu ve bu yöntemle önemli gelişmeler elde ettiğini yazdı. Buna inanılır mı, bilemem. Herkesin kendi kararı. Ama ben inanmam. Çünkü ortaya konan gelişmeler çok çok önemli ve bence burada harcanmayacak kadar da kıymetli. Bence bu arkadaşımızın tedavisini yürüten doktor bu vakayı derhal bilimsel bir makale haline getirmeli ve dünyanın en saygın tıp dergilerinde yayınlatmalı. Hatta ben seneye Nobel Tıp ödülü alacağından da eminim. Bu bilimsel yöntemlerle ortaya konacak çalışma sayesinde hem dünyanın en tanınan hem de en zengin doktoru olacaktır...
Bu tür şeylere para akıtacağınıza, o paraları güzel güzel yiyin derim
Bilgi sahibi olmadan konuşmak büyük cahilliktir öncelikle bir genel yayın yönetmeni olarak hiçbir şeyi araştırmadan kapıları kapatmak insanların umudunu başlamadan söndürmek büyük ayıptır siz zaten böyle yapacaksanız iyileşeceğiniz varsada iyileşemezsiniz yani sizin bu hastalığı kabul etmeniz hiçbir şeye inanmamanız herkezin sizin gibi düşünmesine sebep olamaz. Para tuzağı olayına gelince para tuzağı olsa şarlatan olsa sağlık bakanlığında izni olmaz üniversite doktorları istabullardan ankaralardan gelip seminerlere katılıp eğitimi tamamlayıp tedavi hizmetine başlamazlar madem bu kadar negatifsiniz buyrun arayın referans versinler yanlış anlamayın sizi ikna etmeye çalışmıyorum sadece insanları iyilieşme çabalarını desteklemeye çalışıyorum.
Bülent bey bişey dikkatimi çekti. Birisi umut beslediği bişeyi yazsa. hemen karşı bişey yazıp umudunu kırıyorsun. Siz iyileşme umudunuzu kaybetmiş olabilirsiniz. Ama her konuya neden negatif yaklaşıyosunuz. Neden bardağın sadece boş tarafını görüyosunuz anlamıyorum. Bu kadar olumsuz olmayınız lütfen. Bildiğim kadarıyla bu sitenin beyni sizsiniz. Lütfen birazda yapıcı olmaya çalışın
Bahadır bey, benim ne olup olmadığıma dair saçma sapan laflar yazacağınıza, lütfen mesajımda yazdığım şeyleri iyi okuyun ve onlar hakkında görüşlerinizi paylaşın. Sizin ne kadar görüş yazma hakkınız varsa, benim de o kadar var. Değil mi?
Şimdi arkanıza yaslanın ve yazdığım mesajı bir daha okuyup, sorduğum soruları, kurduğum mantığı cevaplayın. Eğer bilginiz yetmiyorsa, tedavi olduğunuz doktorunuzdan rica edin, o cevaplasın. Ve lütfen sorun kendisine: Neden sizin üzrinizde gerçekleştirdiği o mucizeyi (ki bence sahiden mucize!) bilimsel bir makale haline getirip tıp dünyasını sarsmıyor kendisi? Neden dünyanın en tanınmış, zengin ve Nobel sahibi doktoru olmak için adım atmıyor? Sizde meydana geldiğini iddia ettiğiniz gelişmeler kendisinde olsun diye milyon milyon dolarları akıtacak bi nefeste bin tane insan bulunabilir herhalde... Evet, neden bu yöntemi makale haline getirip dünyayı sarsmıyorsunuz? Seans başına 100 tl 100 tl toplayarak kendinizi heba etmeye ve yüzbinlerce omurilik felçlliyi tedavisiz bırakmaya hakkınız var mı?
Yani, polemiğe gerek yok, bir iddiada bulunuyorsunuz ve biz de bu iddianızı sorguluyoruz. Bunu yapıyoruz, soru soruyoruz diye hiddetlenmenize gerek yok.
_______
Fikricim, emin ol bu sitede yönetici olmasaydım bu tür umut satan mesajlara karşı tek bir kelime dahi yazmazdım. Umurumda da olmazdı herhalde. Kim nereye ve kime istiyorsa inansın, paraları döksün, sonunda ne yaşarsa da yaşasın derdim. Ama şimdi bunu yapamam. Ben bu siteden sorumlu olan ve kendisi de 13 yıldır omurilik felçli olan bi adamım. Omurilik felcinin ne olup olmadığını iyi bilirim. Yıllardır hem bu sitede hem medyada hem gündelik yaşamımda neler gördüm, neler duydum... Yılda 5-10 defa kampanya gibi çıkıverir böyle umut satışları... Çin'den Azerbaycan'a, Rusya'dan Kore'ye, Almanya'dan Ukrayna'ya, Mardin'den Edirne'ye kadar belirli periyotlarla ürünler piyasaya sürülür... Yersen! Bilmem kaç bin kişi düşer bu tongaya, gider, harcadığı parayla ve çoğu zaman daha da bozulan sağlığı ile kalakalır sonra. Kimse kusura bakmasın, ben bu sitede bu pazarlamayı yapan mesajlara karşı sorumluluğum icabı karşı görüşümü yazarım. Karar vermekse kişilerin kendi bileceği bir şey. Ben bunları yazmasam, sabah aynaya bakamam. Dahası, ne zaman ki yazmam, bence o zaman beni uyarın "Bülent, nen var?" diye...
Şimdi arkanıza yaslanın ve yazdığım mesajı bir daha okuyup, sorduğum soruları, kurduğum mantığı cevaplayın. Eğer bilginiz yetmiyorsa, tedavi olduğunuz doktorunuzdan rica edin, o cevaplasın. Ve lütfen sorun kendisine: Neden sizin üzrinizde gerçekleştirdiği o mucizeyi (ki bence sahiden mucize!) bilimsel bir makale haline getirip tıp dünyasını sarsmıyor kendisi? Neden dünyanın en tanınmış, zengin ve Nobel sahibi doktoru olmak için adım atmıyor? Sizde meydana geldiğini iddia ettiğiniz gelişmeler kendisinde olsun diye milyon milyon dolarları akıtacak bi nefeste bin tane insan bulunabilir herhalde... Evet, neden bu yöntemi makale haline getirip dünyayı sarsmıyorsunuz? Seans başına 100 tl 100 tl toplayarak kendinizi heba etmeye ve yüzbinlerce omurilik felçlliyi tedavisiz bırakmaya hakkınız var mı?
Yani, polemiğe gerek yok, bir iddiada bulunuyorsunuz ve biz de bu iddianızı sorguluyoruz. Bunu yapıyoruz, soru soruyoruz diye hiddetlenmenize gerek yok.
_______
Fikricim, emin ol bu sitede yönetici olmasaydım bu tür umut satan mesajlara karşı tek bir kelime dahi yazmazdım. Umurumda da olmazdı herhalde. Kim nereye ve kime istiyorsa inansın, paraları döksün, sonunda ne yaşarsa da yaşasın derdim. Ama şimdi bunu yapamam. Ben bu siteden sorumlu olan ve kendisi de 13 yıldır omurilik felçli olan bi adamım. Omurilik felcinin ne olup olmadığını iyi bilirim. Yıllardır hem bu sitede hem medyada hem gündelik yaşamımda neler gördüm, neler duydum... Yılda 5-10 defa kampanya gibi çıkıverir böyle umut satışları... Çin'den Azerbaycan'a, Rusya'dan Kore'ye, Almanya'dan Ukrayna'ya, Mardin'den Edirne'ye kadar belirli periyotlarla ürünler piyasaya sürülür... Yersen! Bilmem kaç bin kişi düşer bu tongaya, gider, harcadığı parayla ve çoğu zaman daha da bozulan sağlığı ile kalakalır sonra. Kimse kusura bakmasın, ben bu sitede bu pazarlamayı yapan mesajlara karşı sorumluluğum icabı karşı görüşümü yazarım. Karar vermekse kişilerin kendi bileceği bir şey. Ben bunları yazmasam, sabah aynaya bakamam. Dahası, ne zaman ki yazmam, bence o zaman beni uyarın "Bülent, nen var?" diye...
Merhaba, ben sadece sizleri bilgilendirmek amacı ile bu siteye üye oldum. Oturan boğa rumuzunda yazan kişinin düşüncelerine hemen bir yorum yazıp, konuyu fazla uzatmak istemiyorum.
Bilimsel yayınlar konusunda sanırım fazla bilgisi yok bu kişinin. Önemli de değil. Yayın yapmak için kişisel kriterler söz konusudur. herkes her dergide istediği yayını yapması mümkün değil. Bunlar çok detaylı ve sizlere pek birşey getirmeyen konular. Ancak dikkatimi çeken esas bu değilde Nobel ödülü, şöhret vs. den sürekli söz etmişsiniz. Acaba bunların peşinde olmayan insanlarında bu dünyada yaşadığını sizin hayat felsefenize uyumlamak mümkünmü dedim ve bu mektubu yazmaya karar verdim:
Ben Bahadır' ı tedavi eden hekimim. İnsanlara birşeyi ispatlamak, bir yayın yapmak, nobel ödülü almak, milyoner olmak için bu insanı tedavi etmedik. Basit bir nedeni vardı: bu insanın hayat kalitesini düzeltmek. Bunu başardığımız içinde çok mutluyum.
Bu sistem sadece sizin rahatsızlıklarınız alanında değil bir çok başka tür hastalıklarda da faydalı olduğu için sitemizde her endikasyon için bir kayıt bulmanız elbette mümkün değil. 30 senedir Alamanya da geniş kapsamlı denenen ve başarı ile uygulanan bir yöntemdir Biorezonans. Tıp ta hiçbir zaman % 100 başarı diye bir şey yoktur. Ancak tedavi olan hasta için % 100 vardır. Sizin durumunuzda olan (trafik kazası sonucu) bir doktor arkadaşımızın beyin cerrahı dr. özlem kıran ( bahçelievler) başarı ile tedavi ettikten sonra kendisi devlet hizmetinden istifa edip sadece bu yöntemi başarı ile uygulamaktadır. Hem kendiniz hemde diğer site üyeleri için kendisini ziyaret etmenizi ( ltf. randevu alın, yoğu olduğu için ancak randevu ile çalışıyor 0212/570 44 16 ) önemle tavsiye ediyorum. Kendisi senelik Almanya kongrelerinde konular ile ilgili konferans veren bir hekimdir.
Oradan aldığınız bilgileri ve belkide olacağınız tedavi neticelerini arkadaşlarınıza paylaşır ve faydalı olursunuz.
saygılarımla
Bilimsel yayınlar konusunda sanırım fazla bilgisi yok bu kişinin. Önemli de değil. Yayın yapmak için kişisel kriterler söz konusudur. herkes her dergide istediği yayını yapması mümkün değil. Bunlar çok detaylı ve sizlere pek birşey getirmeyen konular. Ancak dikkatimi çeken esas bu değilde Nobel ödülü, şöhret vs. den sürekli söz etmişsiniz. Acaba bunların peşinde olmayan insanlarında bu dünyada yaşadığını sizin hayat felsefenize uyumlamak mümkünmü dedim ve bu mektubu yazmaya karar verdim:
Ben Bahadır' ı tedavi eden hekimim. İnsanlara birşeyi ispatlamak, bir yayın yapmak, nobel ödülü almak, milyoner olmak için bu insanı tedavi etmedik. Basit bir nedeni vardı: bu insanın hayat kalitesini düzeltmek. Bunu başardığımız içinde çok mutluyum.
Bu sistem sadece sizin rahatsızlıklarınız alanında değil bir çok başka tür hastalıklarda da faydalı olduğu için sitemizde her endikasyon için bir kayıt bulmanız elbette mümkün değil. 30 senedir Alamanya da geniş kapsamlı denenen ve başarı ile uygulanan bir yöntemdir Biorezonans. Tıp ta hiçbir zaman % 100 başarı diye bir şey yoktur. Ancak tedavi olan hasta için % 100 vardır. Sizin durumunuzda olan (trafik kazası sonucu) bir doktor arkadaşımızın beyin cerrahı dr. özlem kıran ( bahçelievler) başarı ile tedavi ettikten sonra kendisi devlet hizmetinden istifa edip sadece bu yöntemi başarı ile uygulamaktadır. Hem kendiniz hemde diğer site üyeleri için kendisini ziyaret etmenizi ( ltf. randevu alın, yoğu olduğu için ancak randevu ile çalışıyor 0212/570 44 16 ) önemle tavsiye ediyorum. Kendisi senelik Almanya kongrelerinde konular ile ilgili konferans veren bir hekimdir.
Oradan aldığınız bilgileri ve belkide olacağınız tedavi neticelerini arkadaşlarınıza paylaşır ve faydalı olursunuz.
saygılarımla
Zeynep hanım, yazdıklarınızı latife olarak kabul ediyorum...
Ben bir omurilik felçliyim. Benim omurilik felcine dair bildiklerim herhalde -uzmanlık alanınız olmadığı için- sizin bildiklerinizden kaat be kat fazladır. Sizin uyguladığınız yönteme dair bildiklerinizi de ben bilemem doğal olarak. Onun için, öyle uzuuun uzun yazmanıza, kendinizi vakkfettiğiniz hastalardan dem vurmanıza, yuvarlak laflar etmenize gerek yok. Lütfen net olarak cevap verir misiniz:
1- Omurilik felcinde meydana gelen his ve hareket kaybını iyileştirdiğinizi iddia ediyor musunuz? Ediyorsanız -hadi bırakalım bilimsel makale yazma vasfınızın olup olmamasını bir yana- bari web sitenize bu konuda bir bölüm açıp koyun lütfen. Herhalde omurilik felci tedavisi alerji tedavisinden, sigarayı bıraktırma işlevinden daha kıymetli ve iddialı bir alandır değil mi? Açın ki, hem biz yüzbinlerce omurilik felçli tedavi için sizin işyerinize akın edelim, hem de binlerce bilim insanı omurilik felcine dair tedavi çalışmasına son versin; Amerika'yı yeniden keşfetmeye gerek yok...
2- Omurilik felcini, kabaca, omurilikte meydana gelen fiziksel kopmanın yaralanma seviyesinin altı ile beyin arasındaki iletişimi ortadan kaldırması olarak tarif edersek, uyguladığınız yöntemle bu kopan sinirleri geri kazandırdığınızı mı iddia ediyorsunuz?
3- Bahadır Uğur beyde meydana geldiğini iddia ettiğiniz gelişmeler, sizin uygulamanız Bahadır beyin omuriliğinde nasıl bir etki yaptı da meydana geldi? Ya da şöyle sorayım, omuriliğinde ne tür bir yaralanma meydana gelen vakalar sizin uygulamanızla tedavi olur, ne tür yaralanması olanlar sizin uygulamanızla tedavi olamaz? Neden? "Bülent"le "Bahadır" arasında ne fark var da ona iyi gelen bana gelmiyor? Bahadır beyde meydana gelen mucize, uyguladığınız şeyi sürdürseniz, daha da ileri boyuta taşınabilir mi? Neden?
4- Gerçekleştirdiğiniz bu mucizenin tıbbi ölçümünü yaptınız mı? Bir tıp doktoru olarak -hadi dünyayı sarsmada, tıp camiasında saygı görmede, zengin olmada gözünüz yok- bu mucizenin ölçülmesi sizi heyecanlandırmaz mı? Bahadır beyin sizin tedaviniz öncesinde çektirdiği MR'lar vs. illa ki vardır, sizin uygulamanız sonrasında, kopan omurilik sinirlerinin nasıl geri kazandırıldığını görmek sizi heyecanlandırmaz mı? Nobel'den geçtim, bu tespitten haz almaz mısınız? Hadi sizin bunda da gözünüz yok diyelim, bari bizi mutlu etmenin vereceği haz için bu tepiti yaptırın, olmaz mı?
Hasılı, ne biorezonans umurumda, ne vaadettiğiniz "alerji tedavisi", ne de Almanya'da bu yöntemin ne için kullanılıp kullanılmadığı. Bişeylere iyi geliyordur heralde; beni ilgilendirmiyor.
Beni ilgilendiren, birinin çıkıp "ben kazayı geçirdikten 3 sene sonra başladım tedaviye. tedaviden önce sağ kolum bildiğiniz ölüydü hiçbir şekilde kımıldatamıyordum ve gövdemin sağ tarafında her zaman minder vardı çünkü gövde kaslarım tutmadığı için hep sağ tarafa düşüyordum. Tedaviye başladıktan sonra ilk olarak yapabildiğim şey düz oturmak oldu sonra hiç kıpırdatamadığım sağ kolumu kullanmaya başladım ardından bölge bölge sonra tüm vücudumu hissetmeye başladım" demesi...
Bu arkadaş "Omurilik kopuk değil ancak %70 den fazla daralma vardı" diye omurilikte kesi olmadığını söylemiş olsa dahi, 3 yılda rutin tıbbi uygulamalarla gerçekleştirilemeyen (?) ilerlemeler siz ne yaptınız da meydana geldi, öğrenmek isterim. Evet, ne yaptınız da 3 yıllık omurilik felçli hastaya kullanamadığı kollarını kullandırttınız, his seviyesini aşağılara indirdiniz?
Emin olun bu sorulara vereceğiniz ikna edici yanıtlar en çok beni sevindirecek...
Not: Dr. Özlem Kıran hanım da maşallah, baya bir iddialı: http://www.engelliler.biz/forum/sag...-tedavi-ettigini-soyleyen-bir-doktor-var.html
Bu gidişle ne omurilik felçli ne de kas hastası kalacak dünyada. Şükür ya Rab!
Saygılar
Ben bir omurilik felçliyim. Benim omurilik felcine dair bildiklerim herhalde -uzmanlık alanınız olmadığı için- sizin bildiklerinizden kaat be kat fazladır. Sizin uyguladığınız yönteme dair bildiklerinizi de ben bilemem doğal olarak. Onun için, öyle uzuuun uzun yazmanıza, kendinizi vakkfettiğiniz hastalardan dem vurmanıza, yuvarlak laflar etmenize gerek yok. Lütfen net olarak cevap verir misiniz:
1- Omurilik felcinde meydana gelen his ve hareket kaybını iyileştirdiğinizi iddia ediyor musunuz? Ediyorsanız -hadi bırakalım bilimsel makale yazma vasfınızın olup olmamasını bir yana- bari web sitenize bu konuda bir bölüm açıp koyun lütfen. Herhalde omurilik felci tedavisi alerji tedavisinden, sigarayı bıraktırma işlevinden daha kıymetli ve iddialı bir alandır değil mi? Açın ki, hem biz yüzbinlerce omurilik felçli tedavi için sizin işyerinize akın edelim, hem de binlerce bilim insanı omurilik felcine dair tedavi çalışmasına son versin; Amerika'yı yeniden keşfetmeye gerek yok...
2- Omurilik felcini, kabaca, omurilikte meydana gelen fiziksel kopmanın yaralanma seviyesinin altı ile beyin arasındaki iletişimi ortadan kaldırması olarak tarif edersek, uyguladığınız yöntemle bu kopan sinirleri geri kazandırdığınızı mı iddia ediyorsunuz?
3- Bahadır Uğur beyde meydana geldiğini iddia ettiğiniz gelişmeler, sizin uygulamanız Bahadır beyin omuriliğinde nasıl bir etki yaptı da meydana geldi? Ya da şöyle sorayım, omuriliğinde ne tür bir yaralanma meydana gelen vakalar sizin uygulamanızla tedavi olur, ne tür yaralanması olanlar sizin uygulamanızla tedavi olamaz? Neden? "Bülent"le "Bahadır" arasında ne fark var da ona iyi gelen bana gelmiyor? Bahadır beyde meydana gelen mucize, uyguladığınız şeyi sürdürseniz, daha da ileri boyuta taşınabilir mi? Neden?
4- Gerçekleştirdiğiniz bu mucizenin tıbbi ölçümünü yaptınız mı? Bir tıp doktoru olarak -hadi dünyayı sarsmada, tıp camiasında saygı görmede, zengin olmada gözünüz yok- bu mucizenin ölçülmesi sizi heyecanlandırmaz mı? Bahadır beyin sizin tedaviniz öncesinde çektirdiği MR'lar vs. illa ki vardır, sizin uygulamanız sonrasında, kopan omurilik sinirlerinin nasıl geri kazandırıldığını görmek sizi heyecanlandırmaz mı? Nobel'den geçtim, bu tespitten haz almaz mısınız? Hadi sizin bunda da gözünüz yok diyelim, bari bizi mutlu etmenin vereceği haz için bu tepiti yaptırın, olmaz mı?
Hasılı, ne biorezonans umurumda, ne vaadettiğiniz "alerji tedavisi", ne de Almanya'da bu yöntemin ne için kullanılıp kullanılmadığı. Bişeylere iyi geliyordur heralde; beni ilgilendirmiyor.
Beni ilgilendiren, birinin çıkıp "ben kazayı geçirdikten 3 sene sonra başladım tedaviye. tedaviden önce sağ kolum bildiğiniz ölüydü hiçbir şekilde kımıldatamıyordum ve gövdemin sağ tarafında her zaman minder vardı çünkü gövde kaslarım tutmadığı için hep sağ tarafa düşüyordum. Tedaviye başladıktan sonra ilk olarak yapabildiğim şey düz oturmak oldu sonra hiç kıpırdatamadığım sağ kolumu kullanmaya başladım ardından bölge bölge sonra tüm vücudumu hissetmeye başladım" demesi...
Bu arkadaş "Omurilik kopuk değil ancak %70 den fazla daralma vardı" diye omurilikte kesi olmadığını söylemiş olsa dahi, 3 yılda rutin tıbbi uygulamalarla gerçekleştirilemeyen (?) ilerlemeler siz ne yaptınız da meydana geldi, öğrenmek isterim. Evet, ne yaptınız da 3 yıllık omurilik felçli hastaya kullanamadığı kollarını kullandırttınız, his seviyesini aşağılara indirdiniz?
Emin olun bu sorulara vereceğiniz ikna edici yanıtlar en çok beni sevindirecek...
Not: Dr. Özlem Kıran hanım da maşallah, baya bir iddialı: http://www.engelliler.biz/forum/sag...-tedavi-ettigini-soyleyen-bir-doktor-var.html
Bu gidişle ne omurilik felçli ne de kas hastası kalacak dünyada. Şükür ya Rab!
Saygılar
bu konuda bülent abi haklı gibi. tedavi ediyosunuz madem neden bize duyurmuyosunuz. neden gizli kapaklı oluyor. biz neden uzun araştırmalar sonucunda böle bişiler yaptığını iddia eden doktorlara rastlıyoruz. çıkıpta açık açık sölemiyosunuz. tamam nobelde yada parada pulda gözünüz yok sadece insanların yaşam standartlarını düzenlemek için yapıyonuzda. biz insan değilmiyiz bizleri neden haberdar etmiyorsunuz.
Bülent abi sanada bişey sölemek istiyorum. Tamam konuları eleştirmem olumsuz yanlarını göstermen uyarman güzel bişi. ama sen çok negatifsin. olumsuzsun
Bülent abi sanada bişey sölemek istiyorum. Tamam konuları eleştirmem olumsuz yanlarını göstermen uyarman güzel bişi. ama sen çok negatifsin. olumsuzsun
Rabbim sen darda kalmış kullarının umutlarını hayallerini beklentilerini para uğruna söndüren insanların tez zamanda bu hayatta helaklarını göster
inanmayın böyle şeylere. devlet devlet olsa bunlara göz açtırmaz. madem faydalı bir tedavi de neden dünyada çığır açmıyorlar yahu kopuk sinirleri ne yapıyolar bunlar anlamıyorum omurilik ameliyatı sonucu t11 t12 l1 l2 l3 l4 l5 gaita inkontinansı nörojenik mesane sol ayakda uyuşukluk sağ ayakda 5 cm atrofi ve belden aşağı his kayıplarım var gelsin beni iyileşdirsin ben kobay olmaya hazırım tüm dünyaya duyurması adına sesini ama böyle kıyıda köşede umut tacirliği yapmasın kimse
inanmayın dostlar paramız çok diyosanız yol sağdan saygılar.....
inanmayın böyle şeylere. devlet devlet olsa bunlara göz açtırmaz. madem faydalı bir tedavi de neden dünyada çığır açmıyorlar yahu kopuk sinirleri ne yapıyolar bunlar anlamıyorum omurilik ameliyatı sonucu t11 t12 l1 l2 l3 l4 l5 gaita inkontinansı nörojenik mesane sol ayakda uyuşukluk sağ ayakda 5 cm atrofi ve belden aşağı his kayıplarım var gelsin beni iyileşdirsin ben kobay olmaya hazırım tüm dünyaya duyurması adına sesini ama böyle kıyıda köşede umut tacirliği yapmasın kimse
inanmayın dostlar paramız çok diyosanız yol sağdan saygılar.....
hohoho bu çetin konuyu hortlatıym.
az önce yine beni sevenlerden biri 'enesçim bi doktor varmış ' diyerek bu doktor hanımı önerrdi.bende google ladım ve aahanda bizim forum
asıl soruya gelim.Bu tedaviyi gören ve iyileşme gösteren varmı?
az önce yine beni sevenlerden biri 'enesçim bi doktor varmış ' diyerek bu doktor hanımı önerrdi.bende google ladım ve aahanda bizim forum
asıl soruya gelim.Bu tedaviyi gören ve iyileşme gösteren varmı?
Ben 6 ay kadar gittim Bakırköy'deki doktor hanıma.
Bir fayda görmedim. Orada görüğüm kişilerden de bir fayda görmediklerine dair şikayetler geliyordu.
İşin psikolojik boyutu tamam, umut var, destek var... ama aynı makine ve sistemle hem MS hastasına, hem sigarayı bırakacak kişiye, hem spastisiteye, vs herşeye çözüm olunacağının söylenmesi enteresan.
Kemal Sunal'ın filmlerinde de olur ya... felçli kişi yılan görür korku travmasıyla ayağa kalkar, köylü Kemal Sunalı şeyh ilan eder.
3. 4. aydan sonra bana fizik tedaviye de başla denmişti bu yerde... çözüm biorenozans ise fizik tedavi neden?
bu benim kişisel görüş ve tecrübemdir. Kimseyi bağlamaz...
bülent bey transkranyal manyetik simülasyon hakkındaki görüşleriniz nedir.Omurilik tedavisine hiç bir katkısı yok mudur sizce?
Transkranial Manyetik Stimülasyon | Reem Nöropsikiyatri Merkezi - TMS, TMU, Depresyon, Panik Atak, Bipolar Bozukluk, Transkranial Manyetik Stimülasyon, Manyetik Uyarım
Transkranial Manyetik Stimülasyon | Reem Nöropsikiyatri Merkezi - TMS, TMU, Depresyon, Panik Atak, Bipolar Bozukluk, Transkranial Manyetik Stimülasyon, Manyetik Uyarım
Yahu ilginç konuymuş...
Biyorezonans meselesine ön yargılı yaklaşmamak için biraz araştırma yaptım. İlginçtir ki, bu meretin işe yaradığını iddia edenlerin hepsi ya cihaz satıyor, ya da bu cihazları kullanarak hastaları iyileştirdiğini söylüyor.
Epey zorlamama rağmen doğru dürüst güvenilir klinik çalışmalar bulamadım. Çoğu çalışmada plasebo (sahte ilaç) etkisinden daha fazla bir yararı olmadığı gösterilmiş ve Pseudoscience olarak sınıflandırılmış. Pseudoscience, Bilimselmiş kisvesinde görünüp bilimsel hiç bir kriter veya tekniğe uymayan yöntemlere verilen isimdir.
Kişisel kanaatim, bu biyorezonansın da bir çeşit şarlatanlıktan başka bir şey olmadığı yönünde. Çünkü altta yatan açıklanmış sağlam bir teorisi ve bunu kanıtlayan bilimsel bulguları yok.
Elbette çaresiz insan her türlü çareyi arar ve dener. Ben bu yöntemin psikolojik rahatlama dışında bir işe yarayacağı kanısında değilim. Ki, bu tür yöntemlerde psikolojik etkiler (örneğin tansiyonun düşmesi gibi) beklenen bir sonuçtur. Aynı sonucu sıradan bir ayak masajı, veya bir jakuzide rahatlayarak da elde edebilirsiniz.
Eğer tarafsız kişilerce yapılmış ve bilimsel kriterlere uygun çalışmalar ve bunların yayınlandığı makaleler varsa elbette görüşümü yeniden değerlendirmeye hazırım. Ancak şu an öğrendiğim kadarı bu tekniğe şüpheyle yaklaşmam için yeterli görünüyor.
Biyorezonans meselesine ön yargılı yaklaşmamak için biraz araştırma yaptım. İlginçtir ki, bu meretin işe yaradığını iddia edenlerin hepsi ya cihaz satıyor, ya da bu cihazları kullanarak hastaları iyileştirdiğini söylüyor.
Epey zorlamama rağmen doğru dürüst güvenilir klinik çalışmalar bulamadım. Çoğu çalışmada plasebo (sahte ilaç) etkisinden daha fazla bir yararı olmadığı gösterilmiş ve Pseudoscience olarak sınıflandırılmış. Pseudoscience, Bilimselmiş kisvesinde görünüp bilimsel hiç bir kriter veya tekniğe uymayan yöntemlere verilen isimdir.
Kişisel kanaatim, bu biyorezonansın da bir çeşit şarlatanlıktan başka bir şey olmadığı yönünde. Çünkü altta yatan açıklanmış sağlam bir teorisi ve bunu kanıtlayan bilimsel bulguları yok.
Elbette çaresiz insan her türlü çareyi arar ve dener. Ben bu yöntemin psikolojik rahatlama dışında bir işe yarayacağı kanısında değilim. Ki, bu tür yöntemlerde psikolojik etkiler (örneğin tansiyonun düşmesi gibi) beklenen bir sonuçtur. Aynı sonucu sıradan bir ayak masajı, veya bir jakuzide rahatlayarak da elde edebilirsiniz.
Eğer tarafsız kişilerce yapılmış ve bilimsel kriterlere uygun çalışmalar ve bunların yayınlandığı makaleler varsa elbette görüşümü yeniden değerlendirmeye hazırım. Ancak şu an öğrendiğim kadarı bu tekniğe şüpheyle yaklaşmam için yeterli görünüyor.
